Alaaddin Keykubat Üniversitesi 15 Temmuz'u Unutmadı

Alanya Alaaddin Keykubat Üniversitesi’nde (ALKÜ) 15 Temmuz Demokrasi Zaferi ve Şehitleri Anma günü kapsamında çeşitli etkinlikler düzenliyor.

Milli iradeyi ve demokrasiyi hedef alan hain darbe girişiminin çelik göğsünü siper eden milletimizin kahramanca mücadelesi sonucunda engellenerek tüm dünyaya demokrasi dersi verilmesinin üçüncü yıl dönümünde ALKÜ, 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü’nü düzenlediği çeşitli programlarla kutluyor. 12 ve 16 Temmuz tarihlerinde çeşitli etkinliklerle bu günü anacak olan ALKÜ’de ilk program, 12 Temmuz Cuma günü İşletme Fakültesi önünde15 Temmuz Şehitleri Anısına Kur’an-ı Kerim Tilaveti ile Mevlid-i Şerif okumasının ve ardından tüm şehitlerimizin ruhu için katılımcılara lokma, pişi ve ayran dağıtılması ile başladı.

ALKÜ Rektörü Prof. Dr. Ahmet Pınarbaşı’nın da katılımlarıyla gerçekleşen programın ardından 15 Temmuz Şehitleri Anısına Doç. Dr. Yasin Pişgin’in sunumu ile “15 Temmuz Ruhu” konulu konferans düzenlendi.

İşletme Fakültesi Konferans Salonunda gerçekleşen programa Rektör Pınarbaşı’nın yanı sıra Alanya Belediyesi Başkan Yardımcısı Abdullah Akbaş, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Hasan Güneş ile Prof. Dr. Leyla Harputlu, Mahmutlar Cezaevi Vaizi İlçe Müftü Vekili Faruk Yağmur, ALKÜ Genel Sekreteri Fatih Özdemir, fakülte dekanları, yüksekokul müdürleri, daire başkanları ile idari ve akademik personel ve öğrenciler katıldı.



"15 Temmuz insanlığa bir şeyler söylüyor"

"15 Temmuz Ruhu" konulu konferansta salonda bulunanlara 15 Temmuz’a dair birçok bilgiler veren Akdeniz Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Yasin Pişgin, Uhud’un, Bedir’in, Çanakkale’nin, Conkbayırı’nın insanlığa hala bir şeyler söylediğini belirterek, “15 Temmuz da bir şey söylüyor insanlığa. Bunu dini perspektifimden Kur’an perspektifimden açmaya çalışacağım. Kuran’a göre ayetin bir manası daha vardır. Allah Kur’an-ı Kerim’de Hazreti Meryem gibi Hazreti İsa gibi bazı kimselerin ayet kılındığını ifade eder. Bunlar olumlu ayetlerdir. Bir de olumsuz ayetler vardır. Mesela Kızıldeniz’in dibinde deniz üstüne kapandığında son nefesini veren Firavun’un ibreti alem olup Allah’ın gücünün bir kanıtı olması için bedeninin çürümeyerek ayet kılınması gibi. Bu doğrultuda göreceksiniz ki 15 Temmuz içi ayet dolu bir kitaptır ve 250 ayet vardır içinde. İncelediğiniz zaman örnekler vereceğim. Tesadüf olmadığı ayan beyan 250 şehidin her birinin ömrü hayatının tıpkı Kuran’da ifade edilen insanın bir ayet olması üslubuyla nasıl bağdaştığını ifade etmeye çalışacağım” dedi.

Sözlerine “Şu sorunun cevabının peşindeyim?” diyerek devam eden Doç. Dr. Yasin Pişgin, “Tank’ın karşısına çıkıp bacağını tankın altında bırakıp hastanede gözünü açtığında ne düşünüyorsun ayağını kaybetmişsin dediklerinde “Muvaffak oldular mı vatanın durumu nedir?” diye soran o kadın kim? Süs havuzunun başına yemeğe çullanır gibi çullanıp alalacele abdest alan ve ölmeye giden o insanlar kim, taşıdıkları nasıl bir ruh, onlara bu ruhu veren nedir? O gece refüjün ortasında içki içerken bu hareketlilik de nedir deyip hain kalkışmayı duyunca ellerindeki içki şişelerini kırıp giden ve orada şehit olan o insanların içindeki, kalbindeki o şey nedir? Bugün bunun üzerinde duracağız” diye konuştu.



"Allah yolunda ölenlere ölü demeyiniz"

Konuşmasının devamında Allah yolunda öldürülenlere “Ölü” denilemeyeceğini dile getiren Pişgin, “Allah yolunda öldürülen birisine ölü demem bu ayete göre haramdır. Çünkü “Onlar diriler ve siz bunu hissetmiyorsunuz.” Böyle buyuruyor. Uhud’da pek çok sahabe-i kiramdan zatlar şehit olunca Medine’liler demişler ki; bir sürü insan öldü. Bu ayet ondan sebep inmiştir. Allah yolunda öldürülenlere ölü demeyeceksin. Ölmek ama Allah’ın yolunda ölmek. Atam Âdem’in hayırlı evladından son peygambere kadar bütün gelen kitaplar temelde altı şeyi korumak için gelmiştir. Bunlar; dini korumak için, canı korumak için, aklı korumak için, malı korumak için, nefsi korumaktan oluşan beş temel ilkedir ve aslında bu 5 ilkeyi koruyan tek şey ise vatanı korumaktır” ifadelerinde bulundu.

Konuşmasında vatanın çok önemli bir zemin olduğunu salonda bulunanlara açıklayan Pişgin, “Vatan öyle önemlidir ki dinin, malın, canın, aklın ve nefsin korunması ancak vatan ile mümkündür. Akif’in ifadesiyle ‘Vatanın yok ise tarumar olursun, vatanın var ise bahtiyar olursun’ yani denklem budur. O yüzden vatanı tanımlarken vatan can ile döşenmiş arsada kan ile karılmış harç ile bina edilmiş demiri kemikten tuğlası etten bir mabed-i mukaddestir ki onun içinde can, akıl, nesil, nefis din, iman, namus, iffet hep güvendedir” diye konuştu.

Konuşmasında tarihten örneklere de yer veren Pişgin, salonda bulunanlara 15 Temmuz Ruhunu o gün şehitlik mertebesine ulaşan kişilerin yaşadıkları hikayeleri ile anlattı. 15 Temmuz Demokrasi Zaferi ve Şehitleri Anma Günü kapsamında düzenlediği etkinliklere 16 Temmuz 2019 Salı günü de devam edecek olan ALKÜ’de, ilk olarak İşletme Fakültesi Fuaye alanında 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü Fotoğraf Sergisi açılacak. 15 Temmuz Şehitleri Anısına Tören Düzenlenmesi ve Video Gösterisi ile devam edecek programlar ALKÜ akademisyenleri Doç. Dr. Mehmet Ak ile Dr. Öğr. Üyesi Yavuz Uysal’ın sunumları ile İşletme Fakültesi Konferans Salonu’nda düzenlenecek “15 Temmuz Öncesi Tarihi Süreç ve Günümüz” konulu konferans ile devam erecek.
Kaynak: İHA