'Zengin, Güçlü, Büyük Türkiye İstemediler'
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu: (1) 'Bu ülkede insanlarımızı birbirinden ayırarak bizi terbiye etmeye kalktılar. Zengin, güçlü, büyük Türkiye istemediler. Yıllardan beni 50 gramlık oy pusulanızla mücadele ediyorsunuz'
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "Bu ülkede insanlarımızı birbirinden ayırarak bizi terbiye etmeye kalktılar. Zengin, güçlü, büyük Türkiye istemediler. Yıllardan beri 50 gramlık oy pusulanızla mücadele ediyorsunuz." dedi.
Soylu, Fethiye Cumhuriyet Meydanı'nda düzenlenen mitingde, bu ülkede başbakanın asıldığını, bakanların idam edildiğini söyledi.
Türkiye’de her on yılda bir darbe yapıldığını belirten Soylu, "1961, 1971, 28 Şubat, 27 Nisan, ardından o hain Amerikan uşağı ve Pensilvanya’da bulunan şarlatanın gerçekleştirmek istediği 15 Temmuz darbesi. Neler yapıldı bu ülkede? Bu ülkede ekonomik saldırılar, bu güzel vatanda yüzde 8 binlik gecelik faizle birliğimize, kardeşliğimize, beraberliğimize, kutsallarımıza, değerlerimize, inançlarımıza bu ülkede töremize, köklerimize, kökenlerimize saldırılar yapıldı. O yıllardan beri hiç durmadılar. İnsanımızı hastanede bilerek mağdur ettiler." diye konuştu.
"Eski Türkiye’de doktorun yüzünü görmek bile mucizeydi. Akşamdan itibaren herkes kuyruğa girerdi. Polis arabalarının mazotu, benzini yoktu. İnsanlar ilaç kuyruklarında kalp krizi geçiriyordu." diyen Soylu, şunları kaydetti:
"Yetmedi bu ülkeyi terörle, anarşiyle terbiye ettiler. Yetmedi bu ülkeyi Türk-Kürt, Alevi-Sünni, sağcı-solcu, başı açık- başı kapalı, laik-dindar… Bu ülkede insanlarımızı birbirinden ayırarak bizi terbiye etmeye kalktılar. Zengin, güçlü, büyük Türkiye istemediler. Yıllardan beni 50 gramlık oy pusulanızla mücadele ediyorsunuz. Ülkeme saldırı yapanlara karşı, bizi küçümsediler. Bu ülkeyi hakir gördüler. ‘Siz köylüsünüz’ dediler. ‘Bu ülkeyi yönetemezsiniz’ dediler. Sevgili Fethiyeliler dünyaya, bize güvenmeyene bir mesaj verdiniz. Biz milletiz, bugün iktidarız hem de muktediriz dediniz."
Cumhur İttifakı'nın milletle arasını açmak için birçok senaryo ortaya atıldığını anlatan Soylu, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Amerika döviz operasyonları yaptı. Bunu hep beraber seyrettik. Yetmedi Irak’ın kuzeyinde bir devlet kurmak istediler. Referandum yaptılar, Amerika tahrik etti. Kim engelledi biliyor musunuz? Recep Tayyip Erdoğan engelledi. Afrin’de de bir terör merkezi oluşturacaklardı. Arada bir koridor, o koridorla da bizim Doğu ve Güneydoğu ve güneyimizde Orta Doğu'muzla bağımızı koparacak bizim ticaret yollarımızı, gönül coğrafyamızı, bizim siyasi yollarımızı, ekonomik yollarımızı, tarihi yollarımızı bizden ayıracaklardı. Türkiye’yi kimseyle irtibat kuramayacak bir ülke haline getireceklerdi. Hiç yakamızdan düşmediler. Amerika bize ‘Afrin’e girerseniz karışmayız’ dedi. Ne oldu? Çatır çatır girdik mi Afrin’e? PKK’yı oradan kazıdık mı? Şimdi Irak’ın kuzeyinde devlet kurabildiler mi? Peki şimdi söylüyorum. Recep Tayyip Erdoğan gelecek nesillere bir mesaj bıraktı. Dedi ki ‘Ey dünya, ey Türkiye'nin gelecek nesilleri, size bir not bırakıyorum. Bu coğrafyada biz karar vermedikçe kimseye oyun kurdurtmayız."
HDP’nin Türkiye’de yüzde 13 oy aldığını, PKK ve Kandil’in talimatıyla Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da çukur eylemleriyle evleri, camileri yakıp yıktıklarını hatırlatan Soylu, bunların tarihin emanetlerini yaktıklarını, yapmadıklarını bırakmadıklarını dile getirdi.
Bu çevrelerin, Türkiye huzurlu olmasın, hep ayağının ucuna baksın, hiç geleceğe, ufka bakamasın diye ellerinden geleni yaptığını belirten Soylu, şöyle konuştu:
"Yıllarca başı açık başı örtülü bir ananın iki kızını bir birinden ayırıp okula gidemezsin, devlet memuru olmazsın diye. Bugün başı açığı da başı örtülüsü de Meclise giriyor. Ne oldu? Türkiye parçalandı mı? Yıllarca bu ülkeyi oyaladılar. Hep kendi içinde bir kaosa sürüklediler. Bu ülkede başı açığı da örtülüsü de var. Cumhuriyet'imiz de güçlü, ülkemizde güçlü, milletimiz de güçlü. Diyorlar ki ‘Bu Süleyman Soylu çok sert konuşuyor’ Kadın çıkacak diyecek ki ‘Ben sırtımı PYD’ye, PKK’ya dayadım.’ Türkiye’yi tehdit edecek. Ne yapalım sırtını sıvazlayalım mı yani? Ödül mü verelim? Biz sorumluyuz, görevimiz var. Bu millet bize bir emanet verdi. Bu emanetin gereğini yerine getiririz. Hem sözümüzle hem de işimizle gereğini yerine getirerek, bu ülkenin huzurunu, güvenini, istikrarını kimseye bozduramayız. Dediğimiz şu, ‘Sana 4 tane duvar verdik. İster o duvara yasla, ister o duvara yasla ister o duvara yasla. Hangi duvara yaslarsan yasla. 13-14 yaşında Doğu ve Güneydoğu'daki çocuklarımızı dağa götürüp, anasının saçlarını okşayacak kızlarımızı dağa götürüp o hayvan Murat Karayılan'a ve hayvan Cemil Bayık’a masa mezesi yapanların burnundan fitil fitil getirmezsek adam değiliz."
Dağlarda 15 bin terörist olduğunu, şu anda 700 terörist kaldığını bildiren Soylu, bugün Doğu ve Güneydoğu’nun her yerinde huzurun yaşandığını dile getirdi.
(Sürecek)
Kaynak: AA
Soylu, Fethiye Cumhuriyet Meydanı'nda düzenlenen mitingde, bu ülkede başbakanın asıldığını, bakanların idam edildiğini söyledi.
Türkiye’de her on yılda bir darbe yapıldığını belirten Soylu, "1961, 1971, 28 Şubat, 27 Nisan, ardından o hain Amerikan uşağı ve Pensilvanya’da bulunan şarlatanın gerçekleştirmek istediği 15 Temmuz darbesi. Neler yapıldı bu ülkede? Bu ülkede ekonomik saldırılar, bu güzel vatanda yüzde 8 binlik gecelik faizle birliğimize, kardeşliğimize, beraberliğimize, kutsallarımıza, değerlerimize, inançlarımıza bu ülkede töremize, köklerimize, kökenlerimize saldırılar yapıldı. O yıllardan beri hiç durmadılar. İnsanımızı hastanede bilerek mağdur ettiler." diye konuştu.
"Eski Türkiye’de doktorun yüzünü görmek bile mucizeydi. Akşamdan itibaren herkes kuyruğa girerdi. Polis arabalarının mazotu, benzini yoktu. İnsanlar ilaç kuyruklarında kalp krizi geçiriyordu." diyen Soylu, şunları kaydetti:
"Yetmedi bu ülkeyi terörle, anarşiyle terbiye ettiler. Yetmedi bu ülkeyi Türk-Kürt, Alevi-Sünni, sağcı-solcu, başı açık- başı kapalı, laik-dindar… Bu ülkede insanlarımızı birbirinden ayırarak bizi terbiye etmeye kalktılar. Zengin, güçlü, büyük Türkiye istemediler. Yıllardan beni 50 gramlık oy pusulanızla mücadele ediyorsunuz. Ülkeme saldırı yapanlara karşı, bizi küçümsediler. Bu ülkeyi hakir gördüler. ‘Siz köylüsünüz’ dediler. ‘Bu ülkeyi yönetemezsiniz’ dediler. Sevgili Fethiyeliler dünyaya, bize güvenmeyene bir mesaj verdiniz. Biz milletiz, bugün iktidarız hem de muktediriz dediniz."
Cumhur İttifakı'nın milletle arasını açmak için birçok senaryo ortaya atıldığını anlatan Soylu, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Amerika döviz operasyonları yaptı. Bunu hep beraber seyrettik. Yetmedi Irak’ın kuzeyinde bir devlet kurmak istediler. Referandum yaptılar, Amerika tahrik etti. Kim engelledi biliyor musunuz? Recep Tayyip Erdoğan engelledi. Afrin’de de bir terör merkezi oluşturacaklardı. Arada bir koridor, o koridorla da bizim Doğu ve Güneydoğu ve güneyimizde Orta Doğu'muzla bağımızı koparacak bizim ticaret yollarımızı, gönül coğrafyamızı, bizim siyasi yollarımızı, ekonomik yollarımızı, tarihi yollarımızı bizden ayıracaklardı. Türkiye’yi kimseyle irtibat kuramayacak bir ülke haline getireceklerdi. Hiç yakamızdan düşmediler. Amerika bize ‘Afrin’e girerseniz karışmayız’ dedi. Ne oldu? Çatır çatır girdik mi Afrin’e? PKK’yı oradan kazıdık mı? Şimdi Irak’ın kuzeyinde devlet kurabildiler mi? Peki şimdi söylüyorum. Recep Tayyip Erdoğan gelecek nesillere bir mesaj bıraktı. Dedi ki ‘Ey dünya, ey Türkiye'nin gelecek nesilleri, size bir not bırakıyorum. Bu coğrafyada biz karar vermedikçe kimseye oyun kurdurtmayız."
HDP’nin Türkiye’de yüzde 13 oy aldığını, PKK ve Kandil’in talimatıyla Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da çukur eylemleriyle evleri, camileri yakıp yıktıklarını hatırlatan Soylu, bunların tarihin emanetlerini yaktıklarını, yapmadıklarını bırakmadıklarını dile getirdi.
Bu çevrelerin, Türkiye huzurlu olmasın, hep ayağının ucuna baksın, hiç geleceğe, ufka bakamasın diye ellerinden geleni yaptığını belirten Soylu, şöyle konuştu:
"Yıllarca başı açık başı örtülü bir ananın iki kızını bir birinden ayırıp okula gidemezsin, devlet memuru olmazsın diye. Bugün başı açığı da başı örtülüsü de Meclise giriyor. Ne oldu? Türkiye parçalandı mı? Yıllarca bu ülkeyi oyaladılar. Hep kendi içinde bir kaosa sürüklediler. Bu ülkede başı açığı da örtülüsü de var. Cumhuriyet'imiz de güçlü, ülkemizde güçlü, milletimiz de güçlü. Diyorlar ki ‘Bu Süleyman Soylu çok sert konuşuyor’ Kadın çıkacak diyecek ki ‘Ben sırtımı PYD’ye, PKK’ya dayadım.’ Türkiye’yi tehdit edecek. Ne yapalım sırtını sıvazlayalım mı yani? Ödül mü verelim? Biz sorumluyuz, görevimiz var. Bu millet bize bir emanet verdi. Bu emanetin gereğini yerine getiririz. Hem sözümüzle hem de işimizle gereğini yerine getirerek, bu ülkenin huzurunu, güvenini, istikrarını kimseye bozduramayız. Dediğimiz şu, ‘Sana 4 tane duvar verdik. İster o duvara yasla, ister o duvara yasla ister o duvara yasla. Hangi duvara yaslarsan yasla. 13-14 yaşında Doğu ve Güneydoğu'daki çocuklarımızı dağa götürüp, anasının saçlarını okşayacak kızlarımızı dağa götürüp o hayvan Murat Karayılan'a ve hayvan Cemil Bayık’a masa mezesi yapanların burnundan fitil fitil getirmezsek adam değiliz."
Dağlarda 15 bin terörist olduğunu, şu anda 700 terörist kaldığını bildiren Soylu, bugün Doğu ve Güneydoğu’nun her yerinde huzurun yaşandığını dile getirdi.
(Sürecek)