Kapalı Yöntemle Böbrek Taşı Tedavisi
Medicana Samsun Hastanesinde görevli üroloji uzmanı Opr. Dr. Ahmet Gençbay, böbrek taşından neştersiz kurtulunabileceğini bildirdi.
Gençbay, yaptığı yazılı açıklamada, ağrısız, sızısız hiçbir kesi ve doku zedelenmesine yol açmadan yapılan yeni tedavi metodu sayesinde böbrek hastalarının bir gün sonra normal yaşantısına dönebildiğini vurguladı.
Türkiye'de oldukça yeni olan Retrograd Intrarenal Cerrahi (RIRS) hastanelerinde başarıyla uygulandığını belirten Gençbay, "Teknolojinin ilerlemesi ile birlikte böbrek taşlarının tedavisinde birçok alternatif tedavi seçenekleri ortaya çıkmıştır. Böbrek taşlarının tedavisinde asıl amaç böbreğe en az zarar vererek maksimum taşsızlık sağlamaktır. Geçmişte açık cerrahi ile tedavi edilen böbrek taşları son yıllarda gelişen teknoloji paralel olarak Perkütan nefrolitotomi, Retrograd Intrarenal cerrahi ya da vücut dışından şok dalgaları ile taş kırma tedavisi gibi birçok alternatif metodla tedavi edilmektedir." ifadelerine yer verdi.
Gerek endoskopi teknolojisindeki ilerlemeler, gerekse lazer teknolojisindeki gelişmeler sonucu yeni nesil fleksibl üreteroskopların klinik kullanıma girmesi ile böbrek taşlarının tedavisinde Retrograd İntrarenal Cerrahisinin önemli bir alternatif haline geldiğini belirten Gençbay, şunları kaydetti:
"Günümüzde böbrek taşı açık cerrahiye, perkütan nefrolitotomiye gereksinim duyulmadan Retrograd Intrarenal Cerrahi ile başarılı bir şekilde tedavi edilmektedir. Hastaların doğal anatomik boşluklarını kullanarak herhangi bir kesme veya delme işlemi yapmadan böbreğe ulaşıp, taşları lazer enerjisiyle kırıyoruz. Taşları kum taneciklerine dönüştürüyoruz. Kendiliğinden rahatça düşebilecek 3 milim ve altındaki büyüklüklere kadar parçalıyoruz. Bazı hastalara ameliyatın durumuna ve taşın büyüklüğüne bağlı olarak stent konulabilir. Bu stent sayesinde hastalar taşlarını rahatlıkla dökebiliyor. Ertesi gün hasta taburcu olup normal hayatına dönüyor. Ameliyattan sonraki dönemde ağrı oldukça az oluyor. Retrograd intrarenal cerrahinin düşük komplikasyon ve yüksek başarı oranları ürolojide kullanımını hızlı bir şekilde artırmıştır. Bu tekniğin önemli bir avantajı da böbreğinde doğuştan anomali rotasyon anomalisi, at nalı böbrek, kalisiel divertikül olanlarda, obezlerde şişmanlarda, çocuklarda, her iki böbreğinde taş olanlarda ve kanama bozukluğu olan hastalara da uygulanabilmesidir."
Kaynak: AA
Türkiye'de oldukça yeni olan Retrograd Intrarenal Cerrahi (RIRS) hastanelerinde başarıyla uygulandığını belirten Gençbay, "Teknolojinin ilerlemesi ile birlikte böbrek taşlarının tedavisinde birçok alternatif tedavi seçenekleri ortaya çıkmıştır. Böbrek taşlarının tedavisinde asıl amaç böbreğe en az zarar vererek maksimum taşsızlık sağlamaktır. Geçmişte açık cerrahi ile tedavi edilen böbrek taşları son yıllarda gelişen teknoloji paralel olarak Perkütan nefrolitotomi, Retrograd Intrarenal cerrahi ya da vücut dışından şok dalgaları ile taş kırma tedavisi gibi birçok alternatif metodla tedavi edilmektedir." ifadelerine yer verdi.
Gerek endoskopi teknolojisindeki ilerlemeler, gerekse lazer teknolojisindeki gelişmeler sonucu yeni nesil fleksibl üreteroskopların klinik kullanıma girmesi ile böbrek taşlarının tedavisinde Retrograd İntrarenal Cerrahisinin önemli bir alternatif haline geldiğini belirten Gençbay, şunları kaydetti:
"Günümüzde böbrek taşı açık cerrahiye, perkütan nefrolitotomiye gereksinim duyulmadan Retrograd Intrarenal Cerrahi ile başarılı bir şekilde tedavi edilmektedir. Hastaların doğal anatomik boşluklarını kullanarak herhangi bir kesme veya delme işlemi yapmadan böbreğe ulaşıp, taşları lazer enerjisiyle kırıyoruz. Taşları kum taneciklerine dönüştürüyoruz. Kendiliğinden rahatça düşebilecek 3 milim ve altındaki büyüklüklere kadar parçalıyoruz. Bazı hastalara ameliyatın durumuna ve taşın büyüklüğüne bağlı olarak stent konulabilir. Bu stent sayesinde hastalar taşlarını rahatlıkla dökebiliyor. Ertesi gün hasta taburcu olup normal hayatına dönüyor. Ameliyattan sonraki dönemde ağrı oldukça az oluyor. Retrograd intrarenal cerrahinin düşük komplikasyon ve yüksek başarı oranları ürolojide kullanımını hızlı bir şekilde artırmıştır. Bu tekniğin önemli bir avantajı da böbreğinde doğuştan anomali rotasyon anomalisi, at nalı böbrek, kalisiel divertikül olanlarda, obezlerde şişmanlarda, çocuklarda, her iki böbreğinde taş olanlarda ve kanama bozukluğu olan hastalara da uygulanabilmesidir."