Maldivler'de Muhalif Devlet Başkanı Adayının Ofisine Baskın
Hint Okyanusu'ndaki ada ülkesi Maldivler'de yarın yapılacak devlet başkanı seçimi öncesinde, muhalefet adayının kampanya ofisine polis tarafından baskın düzenlendi.
Polis sözcüsü Ahmed Şifan, yaptığı açıklamada, Devlet Başkanı Yamin Abdül Gayyum'un karşısında yarışacak muhalefetin adayı İbrahim Muhammed Salih'in kampanya ofisine baskın düzenlendiğini belirtti.
Şifan, baskınla ilgili detaylı bilgi vermedi.
Seçim Komisyonu Başkanı Ahmed Şerif ise daha önce yaptığı açıklamada, seçimlerin barışçıl bir ortamda özgür ve adil bir şekilde yapılması için bütün önlemlerin alındığını duyurmuştu.
Yıl içinde siyasi krizin yaşandığı ülkede, halkın yarın 3'üncü kez yapılacak çok partili seçim için sandık başına gitmesi bekleniyor.
Pazar günkü seçimlerin, Devlet Başkanı Gayyum'un basını ve bireysel özgürlükleri baskı altında tutmak, bağımsız kurumları kontrol etmek, rakiplerini cezaevine veya sürgüne göndermek gibi suçlamalara maruz kalmasından dolayı ülkede demokrasi için önemli bir sınav niteliği taşıdığı belirtiliyor.
- Siyasi kriz
Maldivler'de Yüksek Mahkeme, şubat ayı başında hapisteki muhalif liderlerin serbest bırakılmasına ve yargılamaların yeniden yapılmasına oy birliğiyle karar vermişti. Mahkeme, Devlet Başkanı Yamin Abdül Gayyum'un en yakın müttefiklerinden Meclis Başkanı Abdullah Mesih Muhammed'in başkanlığının düşürülmesine destek verdiği için görevden alınan 12 milletvekilinin de göreve iadesine hükmetmişti.
Gayyum, mahkemenin kararının "yetki gasbı olduğunu" ve "ulusal güvenliği tehdit ettiğini" ileri sürerek, kararı tanımayacağını açıklamıştı.
Hükümetin mahkeme kararını tanımamasının ardından ülkede halk sokaklara dökülmüştü. Hükümet karşıtı gösterilerde güvenlik güçleri ile protestocular arasında çıkan çatışmaların ardından Devlet Başkanı, ülkede 15 günlük olağanüstü hal ilan etmişti.
Olağanüstü halin ardından Devlet Başkanı Yamin Abdül Gayyum'un üvey kardeşi Mamun Abdül Gayyum "hükümeti devirmeye teşebbüs" suçlamasıyla şubat ayının başında gözaltına alınmıştı. Polis, aynı gün Başyargıç Abdullah Said ve Yargıç Ali Hamid'i de gözaltına almıştı.
Emniyet Genel Müdürü Abdulla Navaz, daha sonra gözaltına alınan, aynı zamanda eski devlet başkanı olan Mamun Abdül Gayyum'un "Milletvekillerine rüşvet vererek hükümeti devirmeye çalışmak, silahlı kuvvetler içinde ihtilaf çıkarmak ve orduyu hükümete karşı isyana teşvik etmekle" suçlandığını açıklamıştı.
Navaz ayrıca, Gayyum ile aynı gün gözaltına alınan Yüksek Mahkeme Başkanı Başyargıç Said ve mahkeme üyesi Yargıç Hamid'in de rüşvet almakla suçlandığını bildirmişti.
Ceza Mahkemesinde 20 Mart'ta görülen davada savcılar, eski Devlet Başkanı Mamun Abdül Gayyum, Said ve bir Yüksek Mahkeme yargıcının da aralarında olduğu 9 sanığı "teröre destekle" suçlamıştı.
Gayyum ve 2 yargıcın suçlu bulunmaları halinde 10 ila 15 yıl hapis cezası alabileceği de belirtilmişti.
Devlet Başkanı Yamin Abdül Gayyum tarafından 5 Şubat'ta ilan edilen olağanüstü hal ise 22 Mart'ta kaldırılmıştı.
Kaynak: AA
Şifan, baskınla ilgili detaylı bilgi vermedi.
Seçim Komisyonu Başkanı Ahmed Şerif ise daha önce yaptığı açıklamada, seçimlerin barışçıl bir ortamda özgür ve adil bir şekilde yapılması için bütün önlemlerin alındığını duyurmuştu.
Yıl içinde siyasi krizin yaşandığı ülkede, halkın yarın 3'üncü kez yapılacak çok partili seçim için sandık başına gitmesi bekleniyor.
Pazar günkü seçimlerin, Devlet Başkanı Gayyum'un basını ve bireysel özgürlükleri baskı altında tutmak, bağımsız kurumları kontrol etmek, rakiplerini cezaevine veya sürgüne göndermek gibi suçlamalara maruz kalmasından dolayı ülkede demokrasi için önemli bir sınav niteliği taşıdığı belirtiliyor.
- Siyasi kriz
Maldivler'de Yüksek Mahkeme, şubat ayı başında hapisteki muhalif liderlerin serbest bırakılmasına ve yargılamaların yeniden yapılmasına oy birliğiyle karar vermişti. Mahkeme, Devlet Başkanı Yamin Abdül Gayyum'un en yakın müttefiklerinden Meclis Başkanı Abdullah Mesih Muhammed'in başkanlığının düşürülmesine destek verdiği için görevden alınan 12 milletvekilinin de göreve iadesine hükmetmişti.
Gayyum, mahkemenin kararının "yetki gasbı olduğunu" ve "ulusal güvenliği tehdit ettiğini" ileri sürerek, kararı tanımayacağını açıklamıştı.
Hükümetin mahkeme kararını tanımamasının ardından ülkede halk sokaklara dökülmüştü. Hükümet karşıtı gösterilerde güvenlik güçleri ile protestocular arasında çıkan çatışmaların ardından Devlet Başkanı, ülkede 15 günlük olağanüstü hal ilan etmişti.
Olağanüstü halin ardından Devlet Başkanı Yamin Abdül Gayyum'un üvey kardeşi Mamun Abdül Gayyum "hükümeti devirmeye teşebbüs" suçlamasıyla şubat ayının başında gözaltına alınmıştı. Polis, aynı gün Başyargıç Abdullah Said ve Yargıç Ali Hamid'i de gözaltına almıştı.
Emniyet Genel Müdürü Abdulla Navaz, daha sonra gözaltına alınan, aynı zamanda eski devlet başkanı olan Mamun Abdül Gayyum'un "Milletvekillerine rüşvet vererek hükümeti devirmeye çalışmak, silahlı kuvvetler içinde ihtilaf çıkarmak ve orduyu hükümete karşı isyana teşvik etmekle" suçlandığını açıklamıştı.
Navaz ayrıca, Gayyum ile aynı gün gözaltına alınan Yüksek Mahkeme Başkanı Başyargıç Said ve mahkeme üyesi Yargıç Hamid'in de rüşvet almakla suçlandığını bildirmişti.
Ceza Mahkemesinde 20 Mart'ta görülen davada savcılar, eski Devlet Başkanı Mamun Abdül Gayyum, Said ve bir Yüksek Mahkeme yargıcının da aralarında olduğu 9 sanığı "teröre destekle" suçlamıştı.
Gayyum ve 2 yargıcın suçlu bulunmaları halinde 10 ila 15 yıl hapis cezası alabileceği de belirtilmişti.
Devlet Başkanı Yamin Abdül Gayyum tarafından 5 Şubat'ta ilan edilen olağanüstü hal ise 22 Mart'ta kaldırılmıştı.