MHP TBMM Grup Toplantısı

Genel Başkan Bahçeli: (2)'Atatürk'e iftira atanların yediği içtiği haram; esip savurduğu haysiyetsizliktir' 'Asılsız ve alçakça ithamlarla Cumhuriyetimizin kurucusu Atatürk'ü gözlerden ve gönüllerden düşüreceklerini sanan varsa, ya zekaları kurumuş ya da insanlıkları kaybolmuştur' 'Halk oylamasından çok önceleri CHP ile HDP arasında başlayan yakınlaşmanın, 2019 rezervi ve yeni anayasa hazırlığı kılıfıyla taçlandırma ve siyasi nikahla tescilleme niyeti artık meydandadır'.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, 'Atatürk'e iftira atanların yediği içtiği haram; esip savurduğu haysiyetsizliktir. Asılsız ve alçakça ithamlarla Cumhuriyetimizin kurucusu Atatürk'ü gözlerden ve gönüllerden düşüreceklerini sanan varsa, ya zekaları kurumuş ya da insanlıkları kaybolmuştur.' dedi.

Bahçeli, Mecliste partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, Gazi Mustafa Kemal'in umutsuz ve uğursuz bir zaman aralığında bile, milletinin aydınlık ufuk çizgisine odaklanmış yüksek karakter ve kahramanlık mahsulü bir şahsiyet olduğunu belirtti.

Atatürk'ün başka türlü davranmasını bilen, çağının dar kalıplarından taşan, devamlı ileriyi gözleyen, ısrarla iyiyi isteyen, ilkeleriyle hareket eden, milli ülkülere sırtını yaslayan büyük bir komutan, eşsiz devlet ve siyaset adamı olduğunu ifade eden Bahçeli, şunları söyledi:

'Utanma nedir bilmeyen, insanlık nedir anlamayan, vicdanlarında millilik kırıntısı bulunmayan bir avuç iş birlikçi ve kimliksiz sözde tarihçi Atatürk'e dil uzatmışlardır.Merhum ve muhterem annesi ve manevi kızıyla ilgili aşağılık dedikodu çıkarmışlardır.Bu dedikoduların ne dinimizde ne de milli ve kültürel hayatımızda yeri vardır.Bir defa aziz Atatürk'e iftira atanların yediği içtiği haram; esip savurduğu haysiyetsizliktir.Bu ülkede tarihçilerin köküne kıran mı girdi?Bu ülkede tarih konusunda atıp tutmak düşman iş birlikçilerinin mesleği mi oldu?Türkiye'nin yüz karası beşinci sınıf sözde tarihçiler, tarihi şahsiyetlerimizden ne istiyorlar?Neyi arayıp bulmanın peşine düşüyorlar?

Türk tarihinden çirkin elinizi çekin, zehirli dilinizi kesin.İki ucu keskin övgü ve sövgü kümesine Türk tarihi nasıl sıkıştırılacaktır?Buna kimin ne hakkı vardır?2. Abdülhamid ve Gazi Mustafa Kemal birbirini tamamlayan Türk tarihinin şerefli ve iftihar ettiğimiz iki yüzüdür.Milli ve tarihi mirastan nasiplenmemiş yüzsüz ve şerefsizler bunu idrak edemeyeceklerdir.Bugün Mustafa Kemal'e ağır ima ve iddialarda bulunanların bilmesi lazım gelir ki; yalan ve iftira bumerang gibidir, mutlaka geri dönecektir, bununla da kalmayıp taraf ve taraftarlarını rezil rüsva edecektir.Anlaşılan yarası olan gocunmaktadır.Soyu sopu karışık olanlar ilk fırsatta ayaklanmaktadır.Geçmişinde sorun ve gölge bulunanlar, kanında leke ve virüs dolaşanlar ya da kendi ayıp ve günahlarını kapatmak için telaşa kapılanlar hak ettikleri cevap ve muameleyi bizzat Türk milletinden inşallah göreceklerdir.Asılsız ve alçakça ithamlarla Cumhuriyetimizin kurucusu Atatürk'ü gözlerden ve gönüllerden düşüreceklerini sanan varsa, ya zekaları kurumuş ya da insanlıkları kaybolmuştur.Bugün abuk sabuk konuşanlar, kurucu kahramanlar olmasaydı dede diye kime sesleneceklerini tavsiyem odur ki bir kez daha düşünmelidirler.'

- 'CHP telaşla devreye girdi'

Bahçeli, Türkiye'nin haklı ve meşru beka mücadelesinin tüm engelleme ve karşı saldırılara rağmen milli dayanışma ve kardeşlik ruhuyla sürdüğünün altını çizerek, 'İçeride FETÖ ve PKK, dışarıda PYD-YPG ve IŞİD bekamızı yarmak ve yok etmek için faaliyetlerine hız vermişlerdir.' diye konuştu.

Türkiye üzerinde sahnelenen oyunların etapları ve nihai hedefinin belirgin ve bilindiğini vurgulayan Bahçeli, 'İlk etapta milli egemenlik anlayışının yeniden tanımlanmasıyla çok kimlikli, çok milletli parçalı bir devlet yapısının kabul edilmesidir.Bunun bir ucundan tutmak için CHP telaşla devreye girmiştir.Nihai amaç da Kürdistan’ı kurmak ve kabullendirmektir.' dedi.

'16 Nisan halk oylamasından çok önceleri CHP ile HDP arasında başlayan yakınlaşmanın, 2019 rezervi ve yeni anayasa hazırlığı kılıfıyla taçlandırma ve siyasi nikahla tescilleme niyeti artık meydandadır.' diyen Devlet Bahçeli, 'CHP'li kuryeler cezaevinde bulunan HDP'nin malum eş başkanından hevesle aldıkları mesajları taşıyarak milletimize ölümü gösterip sıtmaya razı etmenin kurnazlığına talip olmuşlardır.' değerlendirmesinde bulundu.

CHP'nin yine mayınlı alanlarda dolaştığını, 'HDP’yle gelecek planlaması yaptığını' öne süren Bahçeli, sözlerini şöyle sürdürdü:

'Elbette bu çarpıklık anamuhalefetin kendi bileceği bir iştir.HDP'ye fahri sözcülük yapmak net biçimde Kandil'e göz kırpmak, İmralı'ya şirinlik yapmak, Kürdistan müteahhitlerine takla atmaktır.HDP eş başkanının sözde müthiş fikirlerine bel bağlayan, ağzından çıkanları hazine bulmuş gibi heyecanla kamuoyuna aktaran partinin ismi, şu işe bakınız ki Atatürk'ün kurduğu CHP'dir. HDP, terör örgütüyle arasına mesafe koymamıştır.HDP'den bölücülüğün reddi konusunda ikna edici, samimi ve hatta nedamet içeren herhangi bir açıklama da duyulmamıştır.'

- Marmaris'teki kaza

Muğla-Antalya karayolunda meydana gelen kazada hayatlarını kaybedenlere Allah'tan rahmet, yaralılara ise acil şifa dileklerini ileten Bahçeli, kazanın tüm yönleriyle incelenip aydınlatılmasını ümit ettiğini söyledi.

Kazanın bilançosunun korkunç boyutta olduğunu ifade eden Bahçeli, 'Böylesi felaketlerin tekrar yaşanmaması hususunda lazım gelen idari veya yasal tedbirlerin sırasıyla ve çok acil alınması milli ve vicdani bir beklentidir.' dedi.

Öte yandan Bahçeli, grup toplantısının ardından, bir gazetecinin, açlık grevleriyle ilgili sorusuna, 'Açlık grevleri Türkiye'de cezaevi başta olmak üzere birçok alanda yapılmış, denenmiş bir yöntemdir. Sonuç alınmamıştır. O bakımdan açlık grevlerini tahrik ve teşvik etmek, oralara kadar giderek açlık grevinde bulunanları başka amaçlara doğru bir direniş hareketinin öncüsüymüş gibi takdim etmek yanlıştır. Açlık grevinden vazgeçmelerini tavsiye ederim.' karşılığını verdi.

(Bitti)

Kaynak: AA