Ayak Bileği Dondurulmak İstenen Hasta Ameliyatla Sağlığına Kavuştu

Yaklaşık 3 yıl önce trafik kazası geçiren ve ayak bileği kırılan Ünzile Kıyı, gittiği doktorların çeşitli tedavilerini kabul etti. Ayak bileğine platin takılan, daha sonra çıkarılıp dondurulması istenen Kıyı, “Doktorlar tek çözümün ayak bileğimin dondurulması olduğunu söyledi.

Yani ayak bileğimi donduracaklardı ve bu yaşta ayağımı ömür boyu hareket ettiremez olacaktım. Gittiğim tüm doktorlar aynı şeyi söyledi.

Daha sonra Acıbadem Taksim Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Dr. Selim Muğrabi’ye tedavi oldum. İkinci mucizemi yaşadım. Pek çok doktorun aksine Selim hoca yaşım henüz genç olduğundan beni ömür boyu ayak bileğimi hareket ettirebilmekten mahrum bırakmadı ve dondurmadan iyileştirdi. Bugün sapasağlam ayaktayım ve ameliyatın üzerinden üç ay geçmesine rağmen kendi başıma yürüyebiliyorum, şikayetlerim kalmadı” dedi.

Bu tür kazalar sonrası gerçekleşen kırılmalarla ilgili değerlendirmelerde bulunan Dr. Selim Muğrabi, Türkiye’de ayak bileği kırığı ameliyatı geçiren hastaların yaklaşık yüzde 40’ında kırık esnasında kıkırdak problemi ve kireçlenme oluştuğunu belirterek, “Ünzile Hanım ayak bileği ameliyatı geçirdikten sonra üstüne basamaz ve yürüyemez bir halde bize başvurdu. Ayağının dondurulmasına gerek kalmadan hastayı sağlığına kavuşturduk. 10 yıl öncesine kadar kemik kırığı sonrası oluşan doku bozukluklarında ‘ayak bileği dondurma cerrahisi’ uygulanmaktaydı. Ayak bileği dondurma cerrahisi olarak adlandırdığımız yöntem, ayağı belli pozisyona kitleyip hastanın yaşamı boyunca ayak bileğini kullanamaz hale gelmesidir. Ağrısı olmasa da artık dondurulmuş ayağını hareket ettirmesi mümkün olmuyordu. Son 10 yılda teknolojideki ve tıptaki ilerleme sayesinde bu bileği artık kullanabilmemiz mümkün hale geldi. Kalça ve diz protezlerinin aynısını ayak bileğinde de yapmaya başladık. Ünzile Hanım da ayak bileği eklemine protez uygulamamız sayesinde sağlığına kavuştu ve ayağa kalktı” dedi.

Hastaların ameliyattan 6 ay sonra tamamen günlük yaşantılarına dönebildiğini ifade eden Muğrabi, istedikleri bütün hareketleri yapabilir hale geldiklerini ve genç yaşta ‘ömür boyu dondurulmuş, sabit bir ayağa mahkum kalmaktan kurtulduklarını’ ifade etti.