Rize'de Sepet Örücülüğü Kursu İlgi Görüyor
Geçmişte yük taşımak için kullanılan sepetler şimdilerde ise estetiği ile evleri, ofis ve iş yerlerini süslüyor.
Ebruli Yaşam ve Sanat Derneği’nin İŞKUR ile yürüttü ortak proje ile unutulmaya yüz tutan sepet örücülüğü sanatı yaşatılmaya çalışılıyor. 15 kursiyerin katıldığı sepet örücülüğü kursunda ev hanımları sepet örücülüğünü öğrenerek evlerini yöresel bir taşıma aracı olan sepetin estetiği ile süslüyor.
35 yıllık sepet ustası Bekir Hervenik mesleğin unutulmaması için mücadele ettiklerini söyledi.
Hervenik "Ortalama 35 yıldır bu işle uğraşıyorum. Şimdide Halk Eğitim Merkezleri’ne bunun dersini veriyorum. Sepet şimdi taşıma aracı olarak kullanılmıyor ama kullanılmadığından ötürü de bel fıtığı hastalığı arttı. Sepetin bel fıtığına faydası vardı. Çay tenteye (Çay taşımak için kullanılan bez) girdiği gibi bel fıtığı oranı da arttı. Bayanlar sepetle çay taşırken arkada sabit oluyordu, şimdi bu tenteyi taşıdıkları müddetçe bel fıtığı yüzde yüz arttı buralarda. Vermiş olduğum kurslarda benden daha iyi sepet ören kursiyerler var, mesleği severek yapan biri olması lazım. Fındık ağacı olduğu için bayanlar biraz zorlanıyor" şeklinde konuştu.
Ebruli Yaşam ve Sanat Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Hülya Cerrahoğlu ise "Derneğimizin tüzüğünde unutulmaya yüz tutmuş meslekleri gün yüzüne çıkarma gibi bir ibare var. Bundan yola çıkarak sepet örücülüğüne ağırlık veriyoruz. Sepet yöremizin bir sanat dalı. Geçmiş zamanda anneannelermizin babaannelerimizin sırtında dolan sepetleri biraz modernize ederek günlük hayatımıza soktuk. Çok fazla bir ilgi vardı fakat biz 15 kişilik katılım alabildik" diye konuştu.
Sepet örmeyi merak ettiği için öğrenmek isteyen ve bu nedenle kursa katılan Emine Şenol Gemici "Sepet örücülüğü ilgi alanıma girdiği için kursa katıldım. Zor tarafları var, fındığın soydurma işleri çok zor ama diğerleri çok zevkli yapılıyor. Muntazam şekilde yapmaya çalışırsak 1 günde yapacağımız işi bitirebiliyoruz. İşi bitirdikten sonra da çok mutlu oluyoruz, örme aşamasında da öyle. Çok güzel ve zevkli bir iş" dedi.
Sepet örücülüğünün eğlenceli olduğunu dile getiren Sinem Aksoy ise "Kurs çok eğlenceli gidiyor. İlk başlarda zorlandık tabi ahşap ile barışmak çokta kolay olmadı. Çünkü bayan gücü için biraz bizi zorlayan bir şey oldu ama ellerimiz alıştıkça ahşaba daha keyifli olmaya başladı.
Yani şimdilik iyi gidiyor, hızlanmamız için ise süreç gerekiyor" ifadelerini kullandı.
Kaynak: İHA
35 yıllık sepet ustası Bekir Hervenik mesleğin unutulmaması için mücadele ettiklerini söyledi.
Hervenik "Ortalama 35 yıldır bu işle uğraşıyorum. Şimdide Halk Eğitim Merkezleri’ne bunun dersini veriyorum. Sepet şimdi taşıma aracı olarak kullanılmıyor ama kullanılmadığından ötürü de bel fıtığı hastalığı arttı. Sepetin bel fıtığına faydası vardı. Çay tenteye (Çay taşımak için kullanılan bez) girdiği gibi bel fıtığı oranı da arttı. Bayanlar sepetle çay taşırken arkada sabit oluyordu, şimdi bu tenteyi taşıdıkları müddetçe bel fıtığı yüzde yüz arttı buralarda. Vermiş olduğum kurslarda benden daha iyi sepet ören kursiyerler var, mesleği severek yapan biri olması lazım. Fındık ağacı olduğu için bayanlar biraz zorlanıyor" şeklinde konuştu.
Ebruli Yaşam ve Sanat Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Hülya Cerrahoğlu ise "Derneğimizin tüzüğünde unutulmaya yüz tutmuş meslekleri gün yüzüne çıkarma gibi bir ibare var. Bundan yola çıkarak sepet örücülüğüne ağırlık veriyoruz. Sepet yöremizin bir sanat dalı. Geçmiş zamanda anneannelermizin babaannelerimizin sırtında dolan sepetleri biraz modernize ederek günlük hayatımıza soktuk. Çok fazla bir ilgi vardı fakat biz 15 kişilik katılım alabildik" diye konuştu.
Sepet örmeyi merak ettiği için öğrenmek isteyen ve bu nedenle kursa katılan Emine Şenol Gemici "Sepet örücülüğü ilgi alanıma girdiği için kursa katıldım. Zor tarafları var, fındığın soydurma işleri çok zor ama diğerleri çok zevkli yapılıyor. Muntazam şekilde yapmaya çalışırsak 1 günde yapacağımız işi bitirebiliyoruz. İşi bitirdikten sonra da çok mutlu oluyoruz, örme aşamasında da öyle. Çok güzel ve zevkli bir iş" dedi.
Sepet örücülüğünün eğlenceli olduğunu dile getiren Sinem Aksoy ise "Kurs çok eğlenceli gidiyor. İlk başlarda zorlandık tabi ahşap ile barışmak çokta kolay olmadı. Çünkü bayan gücü için biraz bizi zorlayan bir şey oldu ama ellerimiz alıştıkça ahşaba daha keyifli olmaya başladı.
Yani şimdilik iyi gidiyor, hızlanmamız için ise süreç gerekiyor" ifadelerini kullandı.