Erbakan Vakfı Genel Başkanı Erbakan Açıklaması
'1520 sene evvel, 30 sene evvel, ortada 1725 Aralık, 15 Temmuz olayları yokken, bugün FETÖ, terör örgütü diye o grubu eleştirenlerin pek çoğunun ismini ağzına alırken besmeleyle aldıkları dönemde, bugün FETÖ diyenlerin pek çoğunun 'Fetullah Gülen Hocaefendi Hazretleri' dedikleri, elini eteği öptükleri dönemde Erbakan hocamız, 'Bunların okullarına, dershanelerine, sohbetlerine çocuklarınızı gönderirseniz bu çocuklar yarın siyonizmin askeri olurlar' demişti''15 Temmuz gecesi dış güçlerin emriyle, yönlendirmesiyle askeri kalkışmayı yaptıklarında Erbakan Hocamızın haklı olduğu ortaya çıktı'.
Erbakan Vakfı Genel Başkanı Fatih Erbakan, '15-20 sene evvel, 30 sene evvel, ortada 17-25 Aralık, 15 Temmuz olayları yokken, bugün 'FETÖ', 'terör örgütü' diye o grubu eleştirenlerin pek çoğunun ismini ağzına alırken besmeleyle aldıkları dönemde, bugün 'FETÖ' diyenlerin pek çoğunun 'Fetullah Gülen Hocaefendi Hazretleri' dedikleri, elini eteği öptükleri dönemde Erbakan hocamız, 'bunların okullarına, dershanelerine, sohbetlerine çocuklarınızı gönderirseniz bu çocuklar yarın siyonizmin askeri olurlar' demişti. 15 Temmuz gecesi dış güçlerin emriyle, yönlendirmesiyle askeri kalkışmayı yaptıklarında Erbakan hocamızın haklı olduğu ortaya çıktı.' dedi.
Erbakan, vakfın İzmir teşkilatınca Atatürk Stadı bünyesindeki Hakemler Seminer Salonu'nda düzenlenen etkinlikte yaptığı konuşmada, merhum başbakanlardan Necmettin Erbakan'ın 'milli görüş demek Hazreti İbrahim Aleyhisselamın görüşü demektir' sözünü hatırlatarak, Hazreti İbrahim dendiği zaman akla iki temel mesele geldiğini, ilkinin kuvvetin değil Hakkın üstün tutulduğu bir dünya için mücadele etmek, ikincisinin de mücadale sırasında hangi engel çıkarsa çıksın davadan geri adım atmamak olduğunu ifade etti.
Hazreti İbrahim'in 'beni ateşe atarlar' korkusuyla mücadelesinden taviz vermediğini, Necmettin Erbakan'ın da davasında aynı kararlılığı gösterdiğini kaydeden Erbakan, 'Hakkın üstün tutulduğu bir düzen için hayatını harcadı. Erbakan Hocamız 'partimi kapatsalar da, hapis cezası da verseler, başbakanlık koltuğunu altımdan alsalar da davamdan dönmem' dedi. Başbakanlık döneminde, ABD Büyükelçisi geldi ABD'nin isteklerini söyledi, 'bizim Orta Doğu'daki stratejik ortağımız olmaya devam edeceksiniz' şartlarını öne sürdü. Erbakan Hocamız 'eğer bunların şartlarını yerine getirmezsem beni bu koltukta oturmazlar, öyleyse taviz vereyim' demedi, ABD Büyükelçisini gönderdikten sonra o ne dediyse tam tersini yaparak işe başladı.' diye konuştu.
Necmettin Erbakan'ın 1992 yılında TBMM'de yaptığı konuşmada bugün Suriye'de, Irak'ta, Türkiye'nin güneydoğusunda yaşanan gelişmeleri adeta televizyon ekranında seyreder gibi anlattığını kaydeden Erbakan, daha sonraki yıllarda Çözüm Süreci ve Arap Baharı ile ilgili söylediklerinin de doğru çıktığını söyledi.
Fatih Erbakan, Fetullahçı Terör Örgütü'nün 15 Temmuz'daki darbe girişimine de değinerek, şöyle konuştu:
15-20 sene evvel, 30 sene evvel, ortada 17-25 Aralık, 15 Temmuz olayları yokken, bugün FETÖ, terör örgütü diye o grubu eleştirenlerin pek çoğunun ismini ağzına alırken besmeleyle aldıkları dönemde, bugün FETÖ diyenlerin pek çoğunun 'Fetullah Gülen Hocaefendi Hazretleri' dedikleri, elini eteği öptükleri dönemde Erbakan hocamız, 'Bunların okullarına, dershanelerine, sohbetlerine çocuklarınızı gönderirseniz bu çocuklar yarın siyonizmin askeri olurlar.' O dönemde Erbakan Hocamız bunu söylediğinde bizzat dinleyenlerden bile bazıları 'Erbakan Hocam bu adamlar da Kuran, hadis okuyor, ibadet ediyor, bu adamların yanındakiler nasıl siyonizmin askeri olacak' diye içlerinden geçiriyordu. 15 Temmuz gecesi dış güçlerin emriyle, yönlendirmesiyle askeri kalkışmayı yaptıklarında Erbakan Hocamızın haklı olduğu ortaya çıktı.'
Kaynak: AA
Erbakan, vakfın İzmir teşkilatınca Atatürk Stadı bünyesindeki Hakemler Seminer Salonu'nda düzenlenen etkinlikte yaptığı konuşmada, merhum başbakanlardan Necmettin Erbakan'ın 'milli görüş demek Hazreti İbrahim Aleyhisselamın görüşü demektir' sözünü hatırlatarak, Hazreti İbrahim dendiği zaman akla iki temel mesele geldiğini, ilkinin kuvvetin değil Hakkın üstün tutulduğu bir dünya için mücadele etmek, ikincisinin de mücadale sırasında hangi engel çıkarsa çıksın davadan geri adım atmamak olduğunu ifade etti.
Hazreti İbrahim'in 'beni ateşe atarlar' korkusuyla mücadelesinden taviz vermediğini, Necmettin Erbakan'ın da davasında aynı kararlılığı gösterdiğini kaydeden Erbakan, 'Hakkın üstün tutulduğu bir düzen için hayatını harcadı. Erbakan Hocamız 'partimi kapatsalar da, hapis cezası da verseler, başbakanlık koltuğunu altımdan alsalar da davamdan dönmem' dedi. Başbakanlık döneminde, ABD Büyükelçisi geldi ABD'nin isteklerini söyledi, 'bizim Orta Doğu'daki stratejik ortağımız olmaya devam edeceksiniz' şartlarını öne sürdü. Erbakan Hocamız 'eğer bunların şartlarını yerine getirmezsem beni bu koltukta oturmazlar, öyleyse taviz vereyim' demedi, ABD Büyükelçisini gönderdikten sonra o ne dediyse tam tersini yaparak işe başladı.' diye konuştu.
Necmettin Erbakan'ın 1992 yılında TBMM'de yaptığı konuşmada bugün Suriye'de, Irak'ta, Türkiye'nin güneydoğusunda yaşanan gelişmeleri adeta televizyon ekranında seyreder gibi anlattığını kaydeden Erbakan, daha sonraki yıllarda Çözüm Süreci ve Arap Baharı ile ilgili söylediklerinin de doğru çıktığını söyledi.
Fatih Erbakan, Fetullahçı Terör Örgütü'nün 15 Temmuz'daki darbe girişimine de değinerek, şöyle konuştu:
15-20 sene evvel, 30 sene evvel, ortada 17-25 Aralık, 15 Temmuz olayları yokken, bugün FETÖ, terör örgütü diye o grubu eleştirenlerin pek çoğunun ismini ağzına alırken besmeleyle aldıkları dönemde, bugün FETÖ diyenlerin pek çoğunun 'Fetullah Gülen Hocaefendi Hazretleri' dedikleri, elini eteği öptükleri dönemde Erbakan hocamız, 'Bunların okullarına, dershanelerine, sohbetlerine çocuklarınızı gönderirseniz bu çocuklar yarın siyonizmin askeri olurlar.' O dönemde Erbakan Hocamız bunu söylediğinde bizzat dinleyenlerden bile bazıları 'Erbakan Hocam bu adamlar da Kuran, hadis okuyor, ibadet ediyor, bu adamların yanındakiler nasıl siyonizmin askeri olacak' diye içlerinden geçiriyordu. 15 Temmuz gecesi dış güçlerin emriyle, yönlendirmesiyle askeri kalkışmayı yaptıklarında Erbakan Hocamızın haklı olduğu ortaya çıktı.'