GRAFİKLİ - 'Soykırım Ülkesi' Bosna Hersek
Avrupa'da, İkinci Dünya Savaşı'nın ardından yaşanan en büyük insanlık trajedisi olarak kabul edilen ve 8 binden fazla Boşnak erkeğin katledildiği Srebrenitsa'daki soykırımın yanı sıra Bosna Hersek'in başta Saraybosna, Vişegrad, Priyedor, Zvornik, Foça ve Biyelina olmak üzere birçok şehrinde yaşayan Boşnak halk katliamlara, işkencelere ve sürgünlere maruz kaldı.
Bosna Hersek'in, Yugoslavya'nın parçalanmaya başlamasıyla birlikte, 29 Şubat - 1 Mart 1992 tarihlerinde düzenlenen referandumla bağımsızlığını ilan etmesinin ardından başlayan ve 1995 yılına kadar süren kanlı savaşta, yüzde 60'tan fazlası Boşnak olmak üzere, 100 bine yakın insan hayatını kaybetti, 50 bine yakın kadın tecavüze uğradı, 2 milyon insan evini terk etmek zorunda kaldı.
Savaşın başlamasının hemen ardından Sırp güçleri tarafından başkent Saraybosna'daki üç buçuk yıllık kuşatma, modern tarihin en uzun kuşatması olarak kayıtlara geçti. Saraybosna'daki kuşatma boyunca 10 binin üzerinde sivil hayatını kaybederken, 50 binin üzerinde insan yaralandı, her gün ortalama 329 bombanın düştüğü şehirde 100 bin bina zarar gördü.
Saraybosna kuşatması boyunca şehir merkezindeki Markale pazar yerine düzenlenen iki saldırı, insanların hafızalarında en çok yer eden katliamların başında geliyor. Sırp birlikleri tarafından 5 Şubat 1994 tarihinde düzenlenen ilk saldırıda 68 kişi hayatını kaybetmiş, 144 kişi ise yaralanmış; 28 Ağustos 1995 tarihindeki ikinci saldırıda ise 43 kişi hayatını kaybetmiş, 84 kişi yaralanmıştı.
- Savaşın "ölüm" kampları
Bosna'daki savaşın ilk yılından itibaren açılmaya başlayan irili ufaklı toplama kampları birçok Boşnak erkeğin son durağı oldu. Bosna Hersek Toplama Kampları Mağdurları Birliğinin verilerine göre, savaş boyunca ülke genelinde 657 toplama kampı açıldı, bu kamplarda 30 bine yakın insan hayatını kaybetti.
Manyaça, Keraterm, Omarska, Trnopolye, Dretely, Gabela, Heliodrom, Luka Brçko, Batkoviç, Suşitsa ve Kula gibi en bilinen toplama kamplarının yanı sıra ülkenin farklı bölgelerinde kurulan "ölüm kampları"nda 200 bine yakın insan türlü işkencelere maruz kaldı, 25 bin kadına tecavüze uğradı.
Toplama kamplarında öldürülenlerin büyük çoğunluğu ülkenin dört bir yanındaki toplu mezarlara gömülürken, savaşın sona ermesinin ardından kayıpları bulmak için yapılan çalışmalarda bugüne kadar toplu mezarlara gömülen toplam 20 bin Boşnak'ın cesedine ulaşıldı, 7 bin 324 kurbanın cesedi ise hala kayıp.
Toplama kamplarının en yoğun olduğu Priyedor'da, 1992-1995 yılları arasında 4 bin 93'ü sivil olmak üzere, 5 bin 209 Boşnak öldürüldü.
- Travnik yakınlarında iki büyük katliam
Ülkenin orta kesimlerindeki Travnik şehri yakınlarında meydana gelen iki büyük katliam, Bosna'daki savaşın silinmeyen izleri arasında yer alıyor.
Priyedor'daki Trnopolye toplama kampından Travnik'e götürülen 224 Boşnak, 21 Ağustos 1992'de, Koriçanske Stiyene mevkisinde Sırp birliklerince öldürülmüştü. Bu katliamdan sağ kurtulmayı başaran 12 kişi, Lahey'deki mahkemede yargılanan Bosnalı Sırpların eski siyasi lideri Radovan Karaciç'in davasında tanıklık yapmıştı. Koriçanske Stiyene'de katledilenlerin 118'inin cesedine aradan geçen 23 yıla rağmen hala ulaşılamadı.
Travnik yakınlarındaki bir diğer büyük katliam ise Ahmiçi'de meydana geldi. 16 Nisan 1993 tarihinde Ahmiçi köyüne giren Hırvat Savunma Konseyi (HVO) bünyesindeki birlikler 43'ü kadın ve çocuk 116 Boşnak'ı katletmişti.
- Zvornik, Biyelina ve "Arkan'ın Kaplanları"
Bosna Hersek'in doğusundaki Zvornik şehri, Boşnak halka yönelik ilk büyük katliamların yapıldığı yerlerden biri. Yugoslavya Halk Ordusu'nun (JNA) 9 Nisan 1992'de saldırdığı şehirdeki operasyona "Arkan" lakaplı Jelyko Rajnatoviç'in "Arkan'ın Kaplanları" isimli paramileter birliği ve diğer Sırp paramiliter birlikler de katıldı.
Birçok ailenin tamamen yok edildiği Zvornik ve civarındaki saldırılarda, binlerce insan toplama kamplarına götürüldü, binlercesi evlerini terk etmek zorunda kaldı. Toplama kamplarına götürülenlerin büyük çoğunluğu öldürülüp toplu mezarlara gömülürken, bugüne kadar bölgedeki toplu mezarlarda bin 200 kurbanın cesedine ulaşıldı, bin 500 kişi ise hala kayıp.
Arkan'ın komutasındaki Sırp askerler, 1992 yılında Biyelina'da da büyük katliamlar gerçekleştirdi. Sırp paramiliter birliklerin Biyelina'da 500 Boşnak'ı katlettiği tahmin ediliyor.
- Vişegrad ve Foça'daki katliamlar
Savaş öncesinde Boşnak nüfusun yoğun olarak yaşadığı ancak savaşın ardından "azınlık" konumuna düştüğü bir diğer "katliam" şehri de Vişegrad. Sırp birliklerin katliamlar, işkenceler ve sürgünler yaptığı Vişegrad'da bin 700 kişinin öldürüldüğü, 14 bin kişinin ise evlerini terk etmek zorunda kaldığı biliniyor.
Vişegrad'daki katliamlar arasında en korkuncu 1992 yılında Pionirska sokağındaki bir evde gerçekleşmişti. Aralarında 2 günlük bir bebeğin de bulunduğu 59 sivil, sırp askerlerince bir eve kapatılmış, önce evinin içine el bombaları atılmış, ardından ev ateşe verilmişti. Evin dışında bekleyen Sırp askerler ise evden çıkmak isteyenleri kurşuna dizmişti.
Pionirska sokağında da benzer bir olay yeniden yaşanmış, aralarında çocuk ve kadınların da bulunduğu 70'in üzerinde Boşnak, Aliç ailesine ait eve kapatılmış, ardında ev ateşe verilmişti. Evdekilerden sadece birkaçı, bu katliamdan canlı kurtulmayı başarabilmişti.
Sırpların "Sırp şehri" anlamına gelen "Srbinye" olarak adlandırdığı Foça'da yaşayan Boşnak halkı da savaş boyunca birçok katliama, etnik temizliğe, işkenceye ve sürgüne maruz kaldı.
Foça'daki katliamlarda çoğu Boşnak bin 900 kişinin öldürüldüğü, 850 kişinin ise hala kayıp olduğu belirtiliyor.
Kaynak: AA
Savaşın başlamasının hemen ardından Sırp güçleri tarafından başkent Saraybosna'daki üç buçuk yıllık kuşatma, modern tarihin en uzun kuşatması olarak kayıtlara geçti. Saraybosna'daki kuşatma boyunca 10 binin üzerinde sivil hayatını kaybederken, 50 binin üzerinde insan yaralandı, her gün ortalama 329 bombanın düştüğü şehirde 100 bin bina zarar gördü.
Saraybosna kuşatması boyunca şehir merkezindeki Markale pazar yerine düzenlenen iki saldırı, insanların hafızalarında en çok yer eden katliamların başında geliyor. Sırp birlikleri tarafından 5 Şubat 1994 tarihinde düzenlenen ilk saldırıda 68 kişi hayatını kaybetmiş, 144 kişi ise yaralanmış; 28 Ağustos 1995 tarihindeki ikinci saldırıda ise 43 kişi hayatını kaybetmiş, 84 kişi yaralanmıştı.
- Savaşın "ölüm" kampları
Bosna'daki savaşın ilk yılından itibaren açılmaya başlayan irili ufaklı toplama kampları birçok Boşnak erkeğin son durağı oldu. Bosna Hersek Toplama Kampları Mağdurları Birliğinin verilerine göre, savaş boyunca ülke genelinde 657 toplama kampı açıldı, bu kamplarda 30 bine yakın insan hayatını kaybetti.
Manyaça, Keraterm, Omarska, Trnopolye, Dretely, Gabela, Heliodrom, Luka Brçko, Batkoviç, Suşitsa ve Kula gibi en bilinen toplama kamplarının yanı sıra ülkenin farklı bölgelerinde kurulan "ölüm kampları"nda 200 bine yakın insan türlü işkencelere maruz kaldı, 25 bin kadına tecavüze uğradı.
Toplama kamplarında öldürülenlerin büyük çoğunluğu ülkenin dört bir yanındaki toplu mezarlara gömülürken, savaşın sona ermesinin ardından kayıpları bulmak için yapılan çalışmalarda bugüne kadar toplu mezarlara gömülen toplam 20 bin Boşnak'ın cesedine ulaşıldı, 7 bin 324 kurbanın cesedi ise hala kayıp.
Toplama kamplarının en yoğun olduğu Priyedor'da, 1992-1995 yılları arasında 4 bin 93'ü sivil olmak üzere, 5 bin 209 Boşnak öldürüldü.
- Travnik yakınlarında iki büyük katliam
Ülkenin orta kesimlerindeki Travnik şehri yakınlarında meydana gelen iki büyük katliam, Bosna'daki savaşın silinmeyen izleri arasında yer alıyor.
Priyedor'daki Trnopolye toplama kampından Travnik'e götürülen 224 Boşnak, 21 Ağustos 1992'de, Koriçanske Stiyene mevkisinde Sırp birliklerince öldürülmüştü. Bu katliamdan sağ kurtulmayı başaran 12 kişi, Lahey'deki mahkemede yargılanan Bosnalı Sırpların eski siyasi lideri Radovan Karaciç'in davasında tanıklık yapmıştı. Koriçanske Stiyene'de katledilenlerin 118'inin cesedine aradan geçen 23 yıla rağmen hala ulaşılamadı.
Travnik yakınlarındaki bir diğer büyük katliam ise Ahmiçi'de meydana geldi. 16 Nisan 1993 tarihinde Ahmiçi köyüne giren Hırvat Savunma Konseyi (HVO) bünyesindeki birlikler 43'ü kadın ve çocuk 116 Boşnak'ı katletmişti.
- Zvornik, Biyelina ve "Arkan'ın Kaplanları"
Bosna Hersek'in doğusundaki Zvornik şehri, Boşnak halka yönelik ilk büyük katliamların yapıldığı yerlerden biri. Yugoslavya Halk Ordusu'nun (JNA) 9 Nisan 1992'de saldırdığı şehirdeki operasyona "Arkan" lakaplı Jelyko Rajnatoviç'in "Arkan'ın Kaplanları" isimli paramileter birliği ve diğer Sırp paramiliter birlikler de katıldı.
Birçok ailenin tamamen yok edildiği Zvornik ve civarındaki saldırılarda, binlerce insan toplama kamplarına götürüldü, binlercesi evlerini terk etmek zorunda kaldı. Toplama kamplarına götürülenlerin büyük çoğunluğu öldürülüp toplu mezarlara gömülürken, bugüne kadar bölgedeki toplu mezarlarda bin 200 kurbanın cesedine ulaşıldı, bin 500 kişi ise hala kayıp.
Arkan'ın komutasındaki Sırp askerler, 1992 yılında Biyelina'da da büyük katliamlar gerçekleştirdi. Sırp paramiliter birliklerin Biyelina'da 500 Boşnak'ı katlettiği tahmin ediliyor.
- Vişegrad ve Foça'daki katliamlar
Savaş öncesinde Boşnak nüfusun yoğun olarak yaşadığı ancak savaşın ardından "azınlık" konumuna düştüğü bir diğer "katliam" şehri de Vişegrad. Sırp birliklerin katliamlar, işkenceler ve sürgünler yaptığı Vişegrad'da bin 700 kişinin öldürüldüğü, 14 bin kişinin ise evlerini terk etmek zorunda kaldığı biliniyor.
Vişegrad'daki katliamlar arasında en korkuncu 1992 yılında Pionirska sokağındaki bir evde gerçekleşmişti. Aralarında 2 günlük bir bebeğin de bulunduğu 59 sivil, sırp askerlerince bir eve kapatılmış, önce evinin içine el bombaları atılmış, ardından ev ateşe verilmişti. Evin dışında bekleyen Sırp askerler ise evden çıkmak isteyenleri kurşuna dizmişti.
Pionirska sokağında da benzer bir olay yeniden yaşanmış, aralarında çocuk ve kadınların da bulunduğu 70'in üzerinde Boşnak, Aliç ailesine ait eve kapatılmış, ardında ev ateşe verilmişti. Evdekilerden sadece birkaçı, bu katliamdan canlı kurtulmayı başarabilmişti.
Sırpların "Sırp şehri" anlamına gelen "Srbinye" olarak adlandırdığı Foça'da yaşayan Boşnak halkı da savaş boyunca birçok katliama, etnik temizliğe, işkenceye ve sürgüne maruz kaldı.
Foça'daki katliamlarda çoğu Boşnak bin 900 kişinin öldürüldüğü, 850 kişinin ise hala kayıp olduğu belirtiliyor.