Başbakan Yardımcısı Arınç Manisa'da
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, "Siyasetçi arkasında iz bırakabilmelidir, hayırla anılabilmelidir, hizmetlerinden bahsedilmelidir" dedi.
AK Parti Manisa milletvekili adaylarının Atatürk Spor Salonu'ndaki tanıtım töreninde konuşan Arınç, eski dönemde faizlerin yüksek, enflasyonun yüzde 30-35 civarında olduğunu, beyaz eşya fiyatlarının günde 3 kez değiştiğini, esnafın büyük sıkıntı içerisinde olduğunu anlattı.
AK Parti öncesindeki 3'lü koalisyon hükümetinde 38 bakanlığın olduğunu bunu göreve geldiklerinde 24'e düşürdüklerini ifade eden Arınç, milletin koalisyonlardan hiç hayır görmediğini, her birinin birbirinin kuyusunu kazdığını ifade etti.
İş yapıp ter döktüklerini, gayret ettiklerini vurgulayan Arınç, "Her yerde söylerim, siyasetçi arkasında iz bırakabilmelidir, hayırla anılabilmelidir, hizmetlerinden bahsedilmelidir. Geçmişte böyle siyasetçiler var. Benim arkadaşlarım gibi bundan sonra da pek çok siyasetçi hizmetleriyle anılacak" dedi.
İzmir-Manisa arasındaki her yolun, yapılan her okulun, her fakültenin, her toplu konutun, bölünmüş yolların, barajların, göletlerin, enerjinin, doğalgazın hepsinin AK Parti hükümetinin eseri olduğuna işaret eden Arınç, 13 yıllık iktidarlarında 100 yılda Manisa'ya yapılamayanları yaptıklarını kaydetti.
Manisa'nın bütün ihmal edilmiş hizmetlerini çok iyi noktalara getirdiklerini, başbakanından bakanına kadar kimsenin Manisa'yı ihmal etmediğini dile getiren Arınç, siyasetçinin milletvekilliği yaptığı döneme ait hatıralarla yetinmemesi gerektiğini belirtti.
Eskiden güçsüz partilerde siyaset yaptığını ancak inançlarının çok kuvvetli olduğunu anlatan Arınç, yollarının hak olduğuna inandıklarını vurgulayarak 1980 askeri darbesinde yaşadığı olaya dikkati çekti.
Kızının doğumundan 3 gün sonra darbe olduğunu, evlerinin önüne askerler ve polislerin geldiğini, kapıyı çalan yüzbaşının siyasi yasakların geldiğini tebliğ ettiğini ifade eden Arınç, o sürede emniyet amiri ve yüzbaşıyla aralarında tartışmaların yaşandığını söyledi.
Yüzbaşıya su altındaki balık hikayesini anlattığını ifade eden Arınç, şöyle konuştu:
"Suyun altında küçük balıklar, başlarında da anne balık var. Yüzüyorlar ve anne balık onlara 'Evlatlarım bu denizin içi karanlıktır ve tehlikelerle doludur, ben size ders vereceğim ona göre denizin altındaki tehlikelere karşı kendinizi koruyun' diyor. Anne balık oltayı gösteriyor, 'Bu oltanın ucunda yem olur sakin o yemi yemek için oltaya gitmeyin, bu balıkçıların hilesidir' diyor. Beri tarafta zıpkınla avlanan bir şeyler gösteriyor. 'Bu da elbette sizleri avlamak için dolaşan birisidir, önünde fazla durmayın, arkaya kaçın' diyor. Bir mağarayı gösteriyor, 'Bunun içerisinde büyük balıklar olur, onlar da sizi bekler, sakın mağaraların içine girmeyin' diyor. 10 tane denizaltı hilesini anlatıyor anne balık. Tam ders bitti, dinlenelim dediklerinde yukarıdan bir ağ atıyorlar. Bütün balıkları toplayıp yukarıya çekiyor. Balıklar kendisini sandalın içerisinde buluyor. Küçükler şaşkın 'anne her şeyi gösterdin ama bundan bize bahsetmemiştin'. 'Haklısınız evlatlarım, buna ağ atmak derler kimin ne zaman atacağı belli olmaz' diyor.
Yüzbaşıya dedim ki 'Siz böyle darbe yaptınız bizim üstümüze bir ağ attınız ve her şeye sahip olduğunu zannediyorsunuz ama biz ağın içine düşen balık değiliz, bunu iyi bil. Bu siyasettir. Bu siyaset inanarak yapılır, biz çok darbeler gördük, muhtıralar gördük. Darbe yapanlara yar olmadı. 1971'de hükümetler devirdiniz, 1980'de bu darbeyi yapıyorsunuz. Siz budadıkça gövde daha büyüyor, gelişiyor. Siyasi büronun amiri Orhan 'Çok uzatma, konuşma. Sıkıyönetim karar verdi, partinin tabelasını indireceksin, sana 2 saat müsaade' dedi.
'Ben 5,5 sene bu tabelanın bekçiliğini yaptım. Bu Milli Selamet Partisi levhası benim namusumdur. Onu oraya ben diktim, ben indirmek niyetinde değilim. Güç senin elinde, gücün yetiyorsa tabelayı sen indir' dedim. Yüzbaşı lafa karıştı. 'Başkan hayal kuruyorsun, her şey bitti ama sen hala konuşuyorsun' dedi.
'Yüzbaşım her şey bitmedi. Her şey yeniden başlıyor' dedim. Çok şükür o günlerden bugünlere geldik. 5 sene ağır hapis cezası verdikleri zaman da bu inancımızı terk etmedik."
- Gözyaşlarına engel olamadı
Eskiden sadece Manisa'da siyaset yapmadıklarını çevrelerinde ne kadar yer varsa oralara da gittiklerini kaydeden Arınç, bu dava yolunda servetini harcayanların, ölenlerin olduğunu anımsatarak 30 yıl önceki bir hatırasını anlattı.
1986'daki ara seçim döneminde Manisa 1. bölgeden aday olduğunu, kendilerine seçim çalışmalarında destek olmak için Bursa'dan yola çıkan Ahmet Akyol isminde birinin yeni aldığı arabasıyla eşi ve 2 kızıyla Akhisar civarında kaza geçirdiğini ve hakkın rahmetine kavuştuğunu belirten Arınç, Akyol'un kabrini ziyaret ettiğini dile getirdi.
Bu olayı anlatırken gözyaşlarına engel olamayan Arınç, "Mezar taşına baktım Ahmet 29 yaşındaydı, karısı 19, kızının biri 4, birisi 2 yaşındaydı. Onlar Manisa'ya geliyorlardı. Allah rahmet eylesin. Öyle bir şuurla, inançla ve o zaman biz cihadın kılıçla, kalkanla topla tüfekle yapılmadığını, gerçek cihadın hakikatlerin aydınlatılması, iyinin, güzelin, doğrunun hakim olması için yapılan iş olduğunu biliyorduk. Onlar bizim dava arkadaşlarımızdı. Bütün arkadaşlarımızla biz gerçek cihadı yapmanın, iyiyi, güzel ve doğruyu hakim kılmanın mücadelesini vermeye çalıştık" dedi.
- "Vicdanım müsterihtir"
Parlamentoya 1995'de girdiğini, zafer günlerinin 2002'de başladığını vurgulayan Arınç, şöyle devam etti:
"Ben kendi açımdan söylüyorum. Vicdanım müsterihtir. Kızdığım, gücendiğim bazı arkadaşlar oldu. Davam adına bunu yaptım. Şahsi hiçbir çıkarım, kavgam olmadı. Hiçbir zaman çıkarımı düşünmedim. Allah'a çok şükür hamdederim arkamda 'yemedi, çalmadı, yedirmedi, menfaat temin etmedi, kim ne derse desin hakkı tuttu, hakikatı söyledi' denilmişse ki denildiğini görüyorum, Allah'a hamdederim. Böyle bir siyasetçi olmaktan mutluyum. Beni milletvekili, Meclis başkanı, başbakan yardımcısı siz yaptınız. Allah takdir etti ama siz istediniz ve desteklediniz. O günden bu yana Manisa'da pek çok eser yapıldı. Bu eserlerin hepsine ismimi vermek istediler, hiçbirisini kabul etmedim. Bunlar milletimin ve devletimin imkanlarıyla yapıldı. Ben sadece vesile oldum. Kendi cebimden birkaç küçük hayrın dışında bu hizmetlere katkım olmadı. Hükümetimin yaptığı bir işi kendi şahsım adıma sahiplenmek istemedim. Yapılan eserler önemlidir. Çok şükür sadece Manisa'da değil Türkiye'nin her yerinde hatırası olan insanım. Gitmediğim 2 il var. Biri Artvin diğeri Hakkari. 79'unda hatırası olan bir insanım. Herkes arkasında güzel işler yapmalı, güzel işler başarmalı, güzel sözlerle anılmalı. Allah nasip ederse bunlardan birisi olarak siz beni layık görüyorsanız Allah'a hamdederim."
Siyasi hayatı boyunca üzümle mecburen çok ilgilendiğini, AK Parti dönemlerinde üzümün altın gibi kıymetli olduğunu, öğrencilere bundan sonra süt ile beraber kuru üzümün de dağıtılacağını kaydeden Arınç, Bakanlar Kurulu'nda üzümle ilgili bir saat "nutuk çektiğini" söyledi.
Arınç, yarından itibaren 3 aylara girileceğini, bugünlerin süratle geçeceğini dile getirerek, "7 Haziran'da seçimlere gidiyoruz. 8 Haziran'da iktidar olduğumuzu göreceğiz. 10 gün sonra Ramazan-ı Şerif başlayacak. 3 ayların ilk kandil gecesi perşembeyi cumaya bağlayan Regaip Kandili'dir. 3 aylarımız hayırlı, bereketli olsun. Rabbim günahlarımızı affettin. Hepimize eşlerimizle, çocuklarımızla, dostlarımızla, Türkiyemizle güzel günler yaşamayı nasip etsin" ifadelerini kullandı.
Törende, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç için hazırlanan tanıtım filmi gösterildi.
AK Parti Manisa İl Başkanı Zülfikar Gürcan, Başbakan Yardımcısı Arınç ile 3 dönemdir AK Parti Manisa milletvekilliği yapan ve bir sonraki dönem aday olmayacak olan Hüseyin Tanrıverdi'ye hediye verdi. Arınç, tören sonunda milletvekilleri ve adaylarla toplu fotoğraf çektirdi.
(Bitti)
Kaynak: AA
AK Parti öncesindeki 3'lü koalisyon hükümetinde 38 bakanlığın olduğunu bunu göreve geldiklerinde 24'e düşürdüklerini ifade eden Arınç, milletin koalisyonlardan hiç hayır görmediğini, her birinin birbirinin kuyusunu kazdığını ifade etti.
İş yapıp ter döktüklerini, gayret ettiklerini vurgulayan Arınç, "Her yerde söylerim, siyasetçi arkasında iz bırakabilmelidir, hayırla anılabilmelidir, hizmetlerinden bahsedilmelidir. Geçmişte böyle siyasetçiler var. Benim arkadaşlarım gibi bundan sonra da pek çok siyasetçi hizmetleriyle anılacak" dedi.
İzmir-Manisa arasındaki her yolun, yapılan her okulun, her fakültenin, her toplu konutun, bölünmüş yolların, barajların, göletlerin, enerjinin, doğalgazın hepsinin AK Parti hükümetinin eseri olduğuna işaret eden Arınç, 13 yıllık iktidarlarında 100 yılda Manisa'ya yapılamayanları yaptıklarını kaydetti.
Manisa'nın bütün ihmal edilmiş hizmetlerini çok iyi noktalara getirdiklerini, başbakanından bakanına kadar kimsenin Manisa'yı ihmal etmediğini dile getiren Arınç, siyasetçinin milletvekilliği yaptığı döneme ait hatıralarla yetinmemesi gerektiğini belirtti.
Eskiden güçsüz partilerde siyaset yaptığını ancak inançlarının çok kuvvetli olduğunu anlatan Arınç, yollarının hak olduğuna inandıklarını vurgulayarak 1980 askeri darbesinde yaşadığı olaya dikkati çekti.
Kızının doğumundan 3 gün sonra darbe olduğunu, evlerinin önüne askerler ve polislerin geldiğini, kapıyı çalan yüzbaşının siyasi yasakların geldiğini tebliğ ettiğini ifade eden Arınç, o sürede emniyet amiri ve yüzbaşıyla aralarında tartışmaların yaşandığını söyledi.
Yüzbaşıya su altındaki balık hikayesini anlattığını ifade eden Arınç, şöyle konuştu:
"Suyun altında küçük balıklar, başlarında da anne balık var. Yüzüyorlar ve anne balık onlara 'Evlatlarım bu denizin içi karanlıktır ve tehlikelerle doludur, ben size ders vereceğim ona göre denizin altındaki tehlikelere karşı kendinizi koruyun' diyor. Anne balık oltayı gösteriyor, 'Bu oltanın ucunda yem olur sakin o yemi yemek için oltaya gitmeyin, bu balıkçıların hilesidir' diyor. Beri tarafta zıpkınla avlanan bir şeyler gösteriyor. 'Bu da elbette sizleri avlamak için dolaşan birisidir, önünde fazla durmayın, arkaya kaçın' diyor. Bir mağarayı gösteriyor, 'Bunun içerisinde büyük balıklar olur, onlar da sizi bekler, sakın mağaraların içine girmeyin' diyor. 10 tane denizaltı hilesini anlatıyor anne balık. Tam ders bitti, dinlenelim dediklerinde yukarıdan bir ağ atıyorlar. Bütün balıkları toplayıp yukarıya çekiyor. Balıklar kendisini sandalın içerisinde buluyor. Küçükler şaşkın 'anne her şeyi gösterdin ama bundan bize bahsetmemiştin'. 'Haklısınız evlatlarım, buna ağ atmak derler kimin ne zaman atacağı belli olmaz' diyor.
Yüzbaşıya dedim ki 'Siz böyle darbe yaptınız bizim üstümüze bir ağ attınız ve her şeye sahip olduğunu zannediyorsunuz ama biz ağın içine düşen balık değiliz, bunu iyi bil. Bu siyasettir. Bu siyaset inanarak yapılır, biz çok darbeler gördük, muhtıralar gördük. Darbe yapanlara yar olmadı. 1971'de hükümetler devirdiniz, 1980'de bu darbeyi yapıyorsunuz. Siz budadıkça gövde daha büyüyor, gelişiyor. Siyasi büronun amiri Orhan 'Çok uzatma, konuşma. Sıkıyönetim karar verdi, partinin tabelasını indireceksin, sana 2 saat müsaade' dedi.
'Ben 5,5 sene bu tabelanın bekçiliğini yaptım. Bu Milli Selamet Partisi levhası benim namusumdur. Onu oraya ben diktim, ben indirmek niyetinde değilim. Güç senin elinde, gücün yetiyorsa tabelayı sen indir' dedim. Yüzbaşı lafa karıştı. 'Başkan hayal kuruyorsun, her şey bitti ama sen hala konuşuyorsun' dedi.
'Yüzbaşım her şey bitmedi. Her şey yeniden başlıyor' dedim. Çok şükür o günlerden bugünlere geldik. 5 sene ağır hapis cezası verdikleri zaman da bu inancımızı terk etmedik."
- Gözyaşlarına engel olamadı
Eskiden sadece Manisa'da siyaset yapmadıklarını çevrelerinde ne kadar yer varsa oralara da gittiklerini kaydeden Arınç, bu dava yolunda servetini harcayanların, ölenlerin olduğunu anımsatarak 30 yıl önceki bir hatırasını anlattı.
1986'daki ara seçim döneminde Manisa 1. bölgeden aday olduğunu, kendilerine seçim çalışmalarında destek olmak için Bursa'dan yola çıkan Ahmet Akyol isminde birinin yeni aldığı arabasıyla eşi ve 2 kızıyla Akhisar civarında kaza geçirdiğini ve hakkın rahmetine kavuştuğunu belirten Arınç, Akyol'un kabrini ziyaret ettiğini dile getirdi.
Bu olayı anlatırken gözyaşlarına engel olamayan Arınç, "Mezar taşına baktım Ahmet 29 yaşındaydı, karısı 19, kızının biri 4, birisi 2 yaşındaydı. Onlar Manisa'ya geliyorlardı. Allah rahmet eylesin. Öyle bir şuurla, inançla ve o zaman biz cihadın kılıçla, kalkanla topla tüfekle yapılmadığını, gerçek cihadın hakikatlerin aydınlatılması, iyinin, güzelin, doğrunun hakim olması için yapılan iş olduğunu biliyorduk. Onlar bizim dava arkadaşlarımızdı. Bütün arkadaşlarımızla biz gerçek cihadı yapmanın, iyiyi, güzel ve doğruyu hakim kılmanın mücadelesini vermeye çalıştık" dedi.
- "Vicdanım müsterihtir"
Parlamentoya 1995'de girdiğini, zafer günlerinin 2002'de başladığını vurgulayan Arınç, şöyle devam etti:
"Ben kendi açımdan söylüyorum. Vicdanım müsterihtir. Kızdığım, gücendiğim bazı arkadaşlar oldu. Davam adına bunu yaptım. Şahsi hiçbir çıkarım, kavgam olmadı. Hiçbir zaman çıkarımı düşünmedim. Allah'a çok şükür hamdederim arkamda 'yemedi, çalmadı, yedirmedi, menfaat temin etmedi, kim ne derse desin hakkı tuttu, hakikatı söyledi' denilmişse ki denildiğini görüyorum, Allah'a hamdederim. Böyle bir siyasetçi olmaktan mutluyum. Beni milletvekili, Meclis başkanı, başbakan yardımcısı siz yaptınız. Allah takdir etti ama siz istediniz ve desteklediniz. O günden bu yana Manisa'da pek çok eser yapıldı. Bu eserlerin hepsine ismimi vermek istediler, hiçbirisini kabul etmedim. Bunlar milletimin ve devletimin imkanlarıyla yapıldı. Ben sadece vesile oldum. Kendi cebimden birkaç küçük hayrın dışında bu hizmetlere katkım olmadı. Hükümetimin yaptığı bir işi kendi şahsım adıma sahiplenmek istemedim. Yapılan eserler önemlidir. Çok şükür sadece Manisa'da değil Türkiye'nin her yerinde hatırası olan insanım. Gitmediğim 2 il var. Biri Artvin diğeri Hakkari. 79'unda hatırası olan bir insanım. Herkes arkasında güzel işler yapmalı, güzel işler başarmalı, güzel sözlerle anılmalı. Allah nasip ederse bunlardan birisi olarak siz beni layık görüyorsanız Allah'a hamdederim."
Siyasi hayatı boyunca üzümle mecburen çok ilgilendiğini, AK Parti dönemlerinde üzümün altın gibi kıymetli olduğunu, öğrencilere bundan sonra süt ile beraber kuru üzümün de dağıtılacağını kaydeden Arınç, Bakanlar Kurulu'nda üzümle ilgili bir saat "nutuk çektiğini" söyledi.
Arınç, yarından itibaren 3 aylara girileceğini, bugünlerin süratle geçeceğini dile getirerek, "7 Haziran'da seçimlere gidiyoruz. 8 Haziran'da iktidar olduğumuzu göreceğiz. 10 gün sonra Ramazan-ı Şerif başlayacak. 3 ayların ilk kandil gecesi perşembeyi cumaya bağlayan Regaip Kandili'dir. 3 aylarımız hayırlı, bereketli olsun. Rabbim günahlarımızı affettin. Hepimize eşlerimizle, çocuklarımızla, dostlarımızla, Türkiyemizle güzel günler yaşamayı nasip etsin" ifadelerini kullandı.
Törende, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç için hazırlanan tanıtım filmi gösterildi.
AK Parti Manisa İl Başkanı Zülfikar Gürcan, Başbakan Yardımcısı Arınç ile 3 dönemdir AK Parti Manisa milletvekilliği yapan ve bir sonraki dönem aday olmayacak olan Hüseyin Tanrıverdi'ye hediye verdi. Arınç, tören sonunda milletvekilleri ve adaylarla toplu fotoğraf çektirdi.
(Bitti)