Chp Tbmm Grup Toplantısı

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, iktidar partisinin "akıl tutulması" yaşadığını, kendi çıkarlarını ülkenin çıkarlarının üzerinde gördüğünü iddia etti.

Kılıçdaroğlu, partisinin TBMM grup toplantısında yaptığı konuşmada, Van'da 8 bine yakın taşeron işçisinin kadro için açtıkları davayı kazandıklarını ancak aradan 3,5 yıl geçmesine rağmen kadroya atanamadıklarını söyledi.

Kemal Kılıçdaroğlu, "Sabredin, 8 Haziranda Türkiye, dünya değişecek. Taşeron belasından Türkiye'yi kurtaracağız" dedi.

CHP olarak Türkiye'de çok partili sistemi, demokrasiyi getirdiklerini, bunun için övündüklerini ifade eden Kılıçdaroğlu ancak 12 Eylül sonrasında, siyasetin liderlerin iki dudağı arasında kilitlendiğini söyledi.

Milletvekillerini liderlerin belirlediğini kaydeden Kılıçdaroğlu, yasama organının, yürütme organının arka bahçesi haline geldiğini ifade etti.

Uzun yıllar sonra ilk defa 55 seçim çevresinde ön seçim yaptıklarını belirten Kılıçdaroğlu, "Yaklaşık 1 milyon kişi sandığa gidip oyunu kullanacak. Milletvekilini, milletin kendisi seçer. Kuralımız budur. Diğer siyasi partilere de çağrıda bulunuyorum. Siz neden gereğini yapmıyorsunuz? Millete güvenmiyor musunuz? Ben güveniyorum" diye konuştu.

Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
"Bizim görevimiz bütün siyasi partilere örnek olmak. Bunu sürdüreceğiz. Bu ülkeye birinci sınıf demokrasi gelinceye kadar sürdüreceğiz.
CHP'de değişim devam edecek, göreceksiniz. Sonuna kadar götüreceğiz. CHP gerçek anlamda demokrasinin öncüsü olacak.
12 yıldır iktidardalar. Demokrasi adına ne geldiyse silip süpürdüler. 12 yıldır geldikleri nokta içlerinde kavgadır. Yalan söylemek onların hüneri. En son Merkez Bankası ile kavga ettiler, hiç yoktan. Faturası 90 milyar lira. Kim ödeyecek bunu? Vatandaş ödeyecek. Kim ödemeyecek? İktidardakiler ödemeyecek. İsviçre bankalarında, ayakkabı kutularında dolarları olanlar ödemeyecek.
Neler yapılabilirdi 90 milyar liraya? İki tane GAP yapılırdı. 4 bin 500 tane modern kongre merkezi yapılırdı. 200 yataklı 2 bin 500 tane hastane yapılırdı. Türkiye'de işsizlik belası olmazdı. İktidarda akıl tutulması var. Kendi çıkarlarının ülkenin çıkarlarının üzerinde görüyorlar.
Seni Başbakanlık, Cumhurbaşkanlığı koltuğuna ülkede karmaşa çıkar diye oturtmadı bu millet."

- "Anayasa Mahkemesi'ne götüreceğiz"

Kemal Kılıçdaroğlu, kayıp kaçak elektrik bedelinin, elektrik faturalarını düzenli ödeyen, elektriği kaçak kullanmayan vatandaşlara ödettirildiğini söyledi.

Bunun bir AK Parti zihniyetine örnek olduğunu savunan Kılıçdaroğlu, "Vatandaş hakkını mahkemede arıyor. Mahkeme vatandaşı haklı buluyor. Peki AKP ne yapıyor? 'Madem sen davayı kazandın, Meclis'e kanun getireceğim, kayıp kaçağı senden söke söke alacağım.' Biz de söke söke o kanunu Anayasa Mahkemesi'ne götüreceğiz. Elektriği çalanı koruyan, onun yanında duran bir siyasal iktidar. Vatandaşıma sesleniyorum: Senin elektrik faturana neden başkasının kaçırdığı elektriğin bedeli ilave edilsin?" diye konuştu.

İktidar partisinin devleti yönetemediğini savunan Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
"Artık AKP sorun üreten bir partidir, çözen değil. Bütün bunların faturası milletin önüne işsizlik olarak çıkıyor. 6 milyon 200 bin işsizimiz var. Son iki ayda işsiz kalan kişi sayısı 1 milyon 300 bin. 400 bin kişi bir yıldır iş arıyor, bulamıyor. Bu ağaların çocukları işsiz mi? Bu ağaların çocukları KPSS'ye giriyor mu? Hepsi torpille devlet memuru olmuyor mu? 77 milyon yurttaşıma sesleniyorum; çocuğunun iş bulmasını mı istiyorsun? Adresin CHP'dir.
İşsizlik milletin canını yakıyor. Her 5 gencimizden biri işsiz. Yazık, günah. AKP işsizliği çözmek için bir şey yapıyor mu?
TBMM'ye yeni bir kanun teklifi getirdiler. Yabancılara Türkiye'de iş bulmak için. Akıl tutulması var. Bunlar Türkiye'yi babalarının çiftliği sanıyor. Mustafa Kemal'in Türkiye'si kimsenin çiftliği olamaz.
Vatandaş borç batağında. 2002-2014 yılları arasında dış borçta kişi başına 1963 dolar düşüyordu. Şimdi 5224 dolar. 2002'de vatandaşın bankalara borcu 6,5 milyar liraydı. Şimdi 52 kat arttı ve 35 milyar liraya yükseldi. Merkez Bankası'na, 'neden faizi indirmiyorsun' diye bağırıyordu. Vatandaşın bankalara faiz oranı yüzde 23, 24. Neden bunun için 'indir' demiyorsun? Bankalara borcu olan kardeşlerime sesleniyorum; seni bu borç batağından kurtarmak Kemal Kılıçdaroğlu'nun namus borcudur."

Kaynak: AA