Kedinin İşkenceyle Telef Edilmesi
Eskişehir Valisi Güngör Azim Tuna, bir üniversite öğrencisinin kafeden sahiplendiği kediyi işkenceyle telef ettiği ve hayvan ölmeden önce görüntüsünü çektiği iddiasına ilişkin, kendilerine çok sayıda vatandaşın müracaat ettiğini ve bunları emniyete havale ettiklerini söyledi.
Tuna, gazetecilere yaptığı açıklamada, şüpheli Eskişehir Osmangazi Üniversitesi öğrencisi M.C.A'nın suçlamayı reddettiği için söz konusu olayla ilgili yorum yapmanın doğru olmadığını belirtti.
Konuyla ilgili kendilerine çok sayıda vatandaşın müracaatta bulunduğunu bildiren Tuna, şöyle konuştu:
"Sosyal medya ve bizim internet sitemiz üzerinden gelen müracaatlar var. Bunları emniyete havale ediyoruz. Diyoruz ki, savcılıkla irtibat halinde bu şahsı, doktor muayenesinden geçirebiliriz. Ruhsal durumu kontrol edilir ki, gerçekten toplum için bir tehdit oluşturma potansiyeli varsa, bunun kararını doktor verebilir. Böyle bir şey varsa, ona göre tedbir alınır ya da adliye ona göre muamele eder. Konu şu anda bu aşamada değerlendiriliyor."
Tuna, kedinin işkenceyle telef edilmesinin herkes tarafından tepkiyle karşılandığını ve çok değişik yorumlar yapıldığını dile getirerek, şunları kaydetti:
"İfadesine baktığımız zaman böyle bir şeyi, kendisi yapmadığını söylüyor. Bu da tamamen adli makamlarca değerlendirilecek husus. Bunu kabul etseydi, farklı şeyler söylerdik. Şu anda kabul etmiyor. Yani öyle olunca da doğrudan suçlama yapmanın doğru olmadığını düşünüyoruz ama her halükarda kendisinin kamuoyunu tatmin etmek için kolluk kuvvetleri vasıtasıyla gelecek olan talebe, gönüllü olarak hastanede muayene olması, ruhsal psikolojik sorununun netliğe kavuşturulmasında fayda var diye düşünüyoruz. Belki önümüzdeki günlerde öyle bir şey olabilir, onun neticesini paylaşırız."
Eskişehir'in öğrenci kenti olduğunu vurgulayan Tuna, toplumda bu tür hadiselerin yaşanabileceğini ve suç oranları, türlerini izlemeye çalıştıklarını anlattı.
- "Tedavi edilemez olanları, topluma çıkarmamak, tecrit etmek lazım"
Tuna, Kabahatler Kanunu'na göre idari para cezasının sorunu çözmeyeceğine dikkati çekerek, "Bu da aynı hastalık gibi. Sağlık kurumları tedavi yaparlar ama esas önemlisi, insanın hasta olmamasını sağlamaktır. Yani önleyici sağlık hizmetleridir. Burada da bu insanların, gençlerin bu durumlara düşmemesi için ne gibi tedbirler alınır? Yani nasıl bir izleme, gözleme mekanizmaları... Burada üniversitelere düşen işler de var, sosyal medya takibi günümüzde çok sık kullanılıyor. Tabii böyle psikopat ruhlu insanlar vardır ama bunların izlenmesi, takip altında olması, gerekirse tedavilerinin yaptırılması lazım. Burada çok değişik etkenler olabilir. İnsanlar, uyuşturucu kullanımından tutun da farklı belki müptelalıklar neticesinde bu duruma düşmüş olabilir. Bunlar tedavi edilebilir. Zaten tedavi edilemez olanları topluma çıkarmamak, tecrit etmek lazım. Bunun tedbirlerini almak lazım."
Vali Tuna, konunun, insanların sosyal medyayı değişik maksatlarla kullanmasını da göz önüne alarak değerlendirmek gerektiğini savundu.
Tuna, bir gazetecinin, "Olay, sosyal medyada ön plana çıkınca Eskişehir adıyla milyonlarca tweet atıldı. Bu, sizin de oluşturmaya çalıştığınız Eskişehir imajına leke olarak algılanabildi. Üzüldünüz mü?" sorusunu ise, "Çok üzüldük. Daha önce de rahmetli Ali İsmail Korkmaz hadisesinde olduğu gibi, orada da Eskişehir aslında hak etmediği bir durumla karşı karşıya kaldı. Tasvip etmediğimiz olaylar yaşandı, mağduriyetler oldu. Burada da yine Eskişehir'le alakası olmayan bir husus. Kesinlikle bunu tekrar güçlü bir şekilde, sizlerin vasıtasıyla duyurmak istiyoruz. Şunu rahatlıkla söyleyebiliriz, Eskişehir insanı tamamen barıştan, huzurdan yana, burada problem, şehrinin adına leke sürülmesini istemeyen bir insan tipi var. Burada yaşayan, birbirine saygılı, hoşgörülü, birbirinin güneşini kesmeyen ve birbirine sırtını dayamış huzur içerisinde yaşayan insanların memleketi. Tabii ki bunun imajına zarar gelmesini istemeyiz, bu konuda da üzerimize düşeni yapacağız" diye yanıtladı.
Kaynak: AA
Konuyla ilgili kendilerine çok sayıda vatandaşın müracaatta bulunduğunu bildiren Tuna, şöyle konuştu:
"Sosyal medya ve bizim internet sitemiz üzerinden gelen müracaatlar var. Bunları emniyete havale ediyoruz. Diyoruz ki, savcılıkla irtibat halinde bu şahsı, doktor muayenesinden geçirebiliriz. Ruhsal durumu kontrol edilir ki, gerçekten toplum için bir tehdit oluşturma potansiyeli varsa, bunun kararını doktor verebilir. Böyle bir şey varsa, ona göre tedbir alınır ya da adliye ona göre muamele eder. Konu şu anda bu aşamada değerlendiriliyor."
Tuna, kedinin işkenceyle telef edilmesinin herkes tarafından tepkiyle karşılandığını ve çok değişik yorumlar yapıldığını dile getirerek, şunları kaydetti:
"İfadesine baktığımız zaman böyle bir şeyi, kendisi yapmadığını söylüyor. Bu da tamamen adli makamlarca değerlendirilecek husus. Bunu kabul etseydi, farklı şeyler söylerdik. Şu anda kabul etmiyor. Yani öyle olunca da doğrudan suçlama yapmanın doğru olmadığını düşünüyoruz ama her halükarda kendisinin kamuoyunu tatmin etmek için kolluk kuvvetleri vasıtasıyla gelecek olan talebe, gönüllü olarak hastanede muayene olması, ruhsal psikolojik sorununun netliğe kavuşturulmasında fayda var diye düşünüyoruz. Belki önümüzdeki günlerde öyle bir şey olabilir, onun neticesini paylaşırız."
Eskişehir'in öğrenci kenti olduğunu vurgulayan Tuna, toplumda bu tür hadiselerin yaşanabileceğini ve suç oranları, türlerini izlemeye çalıştıklarını anlattı.
- "Tedavi edilemez olanları, topluma çıkarmamak, tecrit etmek lazım"
Tuna, Kabahatler Kanunu'na göre idari para cezasının sorunu çözmeyeceğine dikkati çekerek, "Bu da aynı hastalık gibi. Sağlık kurumları tedavi yaparlar ama esas önemlisi, insanın hasta olmamasını sağlamaktır. Yani önleyici sağlık hizmetleridir. Burada da bu insanların, gençlerin bu durumlara düşmemesi için ne gibi tedbirler alınır? Yani nasıl bir izleme, gözleme mekanizmaları... Burada üniversitelere düşen işler de var, sosyal medya takibi günümüzde çok sık kullanılıyor. Tabii böyle psikopat ruhlu insanlar vardır ama bunların izlenmesi, takip altında olması, gerekirse tedavilerinin yaptırılması lazım. Burada çok değişik etkenler olabilir. İnsanlar, uyuşturucu kullanımından tutun da farklı belki müptelalıklar neticesinde bu duruma düşmüş olabilir. Bunlar tedavi edilebilir. Zaten tedavi edilemez olanları topluma çıkarmamak, tecrit etmek lazım. Bunun tedbirlerini almak lazım."
Vali Tuna, konunun, insanların sosyal medyayı değişik maksatlarla kullanmasını da göz önüne alarak değerlendirmek gerektiğini savundu.
Tuna, bir gazetecinin, "Olay, sosyal medyada ön plana çıkınca Eskişehir adıyla milyonlarca tweet atıldı. Bu, sizin de oluşturmaya çalıştığınız Eskişehir imajına leke olarak algılanabildi. Üzüldünüz mü?" sorusunu ise, "Çok üzüldük. Daha önce de rahmetli Ali İsmail Korkmaz hadisesinde olduğu gibi, orada da Eskişehir aslında hak etmediği bir durumla karşı karşıya kaldı. Tasvip etmediğimiz olaylar yaşandı, mağduriyetler oldu. Burada da yine Eskişehir'le alakası olmayan bir husus. Kesinlikle bunu tekrar güçlü bir şekilde, sizlerin vasıtasıyla duyurmak istiyoruz. Şunu rahatlıkla söyleyebiliriz, Eskişehir insanı tamamen barıştan, huzurdan yana, burada problem, şehrinin adına leke sürülmesini istemeyen bir insan tipi var. Burada yaşayan, birbirine saygılı, hoşgörülü, birbirinin güneşini kesmeyen ve birbirine sırtını dayamış huzur içerisinde yaşayan insanların memleketi. Tabii ki bunun imajına zarar gelmesini istemeyiz, bu konuda da üzerimize düşeni yapacağız" diye yanıtladı.