Savaşın 'Yarım' Bıraktığı Suriyelileri Hayalleri Ayakta Tutuyor

Ülkelerindeki iç savaşta bacaklarını yitiren Suriyeli mültecilerden Basil Aror ve Nizar Ahmed Nasır adlı gençler, engelleri bulunsa da hayallerini gelecekte gerçekleştirme umuduyla yaşıyor.

Malatya'daki konteyner kentte kalan Suriyeli mültecilerden Basil Aror (22), Nizar Ahmed Nasır (18) ve Ahmed Tabya'nın (18) dramı, yürek burkuyor. Savaşta iki bacağını kaybeden Aror ile sol bacaklarını yitiren Nasır ve Tabya'yı hayalleri ayakta tutuyor.
Sığınmacılardan Aror mühendis, Nasır ise yüzme antrenörü olmayı hayal ediyor. Çocukluğunda futbolcu olmayı hayal eden ancak savaşta sakat kalan Tabya ise futbol oynamayı çok özlediğini belirtiyor.
Konteyner kent sorumlu yöneticisi Nihat Yazıcıoğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Beydağı Konaklama Tesisi'nde 7 bin 760 Suriyeli sığınmacının kaldığını söyledi.

Sığınmacıların birçoğunun savaşta yakınlarını yitirdiğini ve yaralandığını anlatan Yazıcıoğlu, onlara kucak açarak yaralarını sarmaya çalıştıklarını belirtti.

Rehabilitasyon ve protez merkeziyle savaşta yaralanan mültecilere tedavi imkanı sunduklarını kaydeden Yazıcıoğlu, Türkçe Öğrenme Merkezi'ndeki kurs ve çeşitli aktivitelerle de savaşın mağdurlarının hayallerini gerçekleştirmelerine yardımcı olmaya çalıştıklarını söyledi.

Savaşın izlerini vücudunda taşıyan Suriyeli gençlerden Basil Aror, nişanlısı ve amcasının kızı olan Vela Aror'un Humus'taki evinde bulunduğu esnada üst kata bomba düştüğünü söyledi.

"Yaralı var mı yok mu?" diye yukarı koştuğu sırada bir bomba daha düştüğünü anlatan Aror, "Hiçbir şey hissetmedim. Dediler ki 'bomba senin ayaklarını götürmüş'. Benim hiçbir şeyden haberim yoktu. O anda fark ettim. Amcam hemen koştu, beni kucağına aldı. Merdivenden indirirken, bir bomba daha geldi. İneceğimiz merdivenleri havaya uçurdu. O zaman, beton arasında bir tünel yaptılar ancak beni öyle yukarı çıkardılar. Amcam kucağında beni yaklaşık 100 metre ileriye taşıdı. Ben o anda korkumdan öleceğimi zannettim çünkü çok kan kaybediyordum. Amcam beni kucağında küçük bir hastaneye götürdü. Orada bayıldım, ondan sonrasını hatırlamıyorum" diye konuştu.


- Bebeği hayata bağladı
Yaklaşık 6 ay hastanede kaldığını ve o dönemde umudunu yitirdiğini belirten Aror, şu an 6 aylık olan bebeği Muhammed'in dünyaya gelişiyle yeniden yaşama tutunmaya çalıştığını dile getirdi.
Malatya'ya geldikten sonra lise diploması aldığını ifade eden Aror, hayali olan mühendislik bölümünü okumak için Türkçe kursuna katıldığını söyledi.

Aror, "Savaş ayaklarımı aldı, beni vatansız bıraktı. Ben, hayalimdeki mühendisliği kazanmak için buradayım. Ailem ve çocuğum için mücadele edeceğim. Türkiye'ye geldiğim için mutluyum. Sağ olsun Türkiye bana böyle bir imkanı sağladı. İnşallah savaş bittikten sonra eski hayatıma dönmek istiyorum" diye konuştu.


- Yüzme antrenörü olmayı hayal ediyor
Ailesiyle Şanlıurfa'nın Viranşehir ilçesinde kalan ve tedavi için Malatya'ya gelerek konteyner kentte amcası Muhammed Halil Nasır'a misafir olan Nizar Ahmed Nasır ise Dera'da evin önünde oynarken uçaktan atılan bomba sonucu sol bacağını kaybettiğini söyledi.

Bombanın patlaması sonucu kardeşi Rabih Nasır'ın öldüğünü, babası Ahmed Nasır'ın ise yaralandığını belirten Nasır, "İyileştiğimde kardeşimin öldüğünü duydum ve üzüldüm. Uçağın nasıl geldiğini hiçbirimiz fark etmedik. Bomba atmasıyla bizim yuvamız böyle oldu. Hepimiz darmadağın olduk" şeklinde konuştu.

Türkiye'ye 14 günlük zorlu bir yolculuğun ardından geldiklerini ifade eden Nasır, yüzmeyi çok sevdiğini söyledi.

Amcasıyla önceden sürekli Şam'a yüzmeye gittiğini anlatan Nasır, protezli ayağına rağmen hayalini yitirmediğine dikkati çekerek, "Tek hayalim yüzme hocası olmaktı. İnşallah ideallerimi gerçekleştirip yüzme hocası olacağım" dedi.

Ahmed Tabya da 5 kişilik aile olarak İdlib'den geldiklerini anlattı. Uçaktan atılan bomba sonrası sol bacağını yitirdiğini belirten Tabya, futbol oynamayı çok özlediğini söyledi.

Esed'in kendilerine zulüm yaptığını ifade eden Tabya, savaşın bir an önce bitmesini dileyerek, ülkesine dönmek istediğini sözlerine ekledi.
Kaynak: AA