Posco Assan Tst Çelik Fabrikası'nın Açılış Töreni
KOCAELİ - Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, Türkiye'nin geçen yıl 36 milyon ton sıvı ham çelik üretimiyle dünyada 8'inci, Avrupa'da ise 2'nci sırada yer aldığını belirterek, "Ancak bu üretim kapasitesi ve becerisine rağmen entegre paslanmaz çelik üretimi konusunda yeterli çalışmamız yoktu. Şimdi yeni adımlar atıyoruz" dedi.
İzmit'te kurulan Posco Assan TST Çelik Fabrikası'nın açılış töreninde konuşan Ergün, fabrikanın Türkiye'nin ve Kocaeli'nin üretimine ve istihdamına katkı sağlayacağını söyledi.
Türkiye'nin son 10 yılda üretim ve ihracat kapasitesini ciddi şekilde artırdığını dile getiren Ergün, ülkenin bundan sonraki süreçte daha fazla üretmekten ziyade daha nitelikli, yüksek katma değerli üretim yapması gerektiğini vurguladı.
Ergün, bunun için sektörlerde katma değerin artırılması ve yeni nesil teknolojilere geçiş yapılması gerektiğini kaydederek, "Biz ülke olarak otomotiv, makine ve demir çelik gibi sektörlerde gerçekten önemli bir üretim merkezi olmayı başardık. Mesela Türkiye'de üretilen hiçbir otomobil bugüne kadar arıza, kusurlu imalat nedeniyle geri çağrılmış değildir" şeklinde konuştu.
-"Yıllık paslanmaz çelik tüketimi 1 milyon ton seviyesine ulaşacaktır"
Otomotiv sektöründe üretim ve montaj konusunda gösterdikleri başarının Ar-Ge, tasarım ve markalaşma çalışmalarında da yakalanması gerektiğine işaret eden Ergün, şunları söyledi:
"Aynı şekilde 2012 yılında 36 milyon ton sıvı ham çelik üretimiyle dünya çelik üretiminde 8'inci, Avrupa'da ise 2'nci sırada yer alıyoruz ancak bu üretim kapasitesi ve becerisine rağmen entegre paslanmaz çelik üretimi konusunda yeterli çalışmamız yoktu. Şimdi yeni adımlar atıyoruz. Otomobilden ev aletlerine, inşaattan sanayiye, sağlıktan tarıma kadar hemen hemen her alanda çok önemli bir girdi olan paslanmaz çelik üretimi gerçekten de çok ciddi bir ihtiyaç durumundadır. Zira ülkemizin yıllık paslanmaz çelik tüketimi 325 bin ton seviyesindedir. Bunun neredeyse tamamı ithalat yoluyla karşılanmaktadır.
Daha da önemlisi önümüzdeki 10 yılda yıllık paslanmaz çelik tüketimi bir milyon ton seviyesine ulaşacaktır. Dolayısıyla paslanmaz çelik kullandığımız bütün sektörlerde ithal oranı fazla olmakta ve ürettiğimiz katma değer de düşük kalmaktadır."
-"Türkiye, araştırma geliştirmenin adresi haline gelecek"
Ergün, fabrikanın yıllık 200 bin ton üretim kapasitesine sahip olacağını, gelecekte 400 bin tona kadar çıkacağını, Türkiye'nin çok önemli bir ihtiyacını karışlayacağını aktardı.
Benzeri yatırımların hem ithalat harcamalarını azaltmak hem de ihracat gelirlerini artırmak açısından büyük önem taşıdığına dikkati çeken Ergün, şöyle devam etti:
"Türkiye'nin büyüme dönemlerinde yaşadığı cari açık sorununun temelinde biraz önce bahsetmiş olduğum tablo yatmaktadır. Biz 'cari açık sorununu tüketimden ziyade, üretim sorunu görmek gerekir' derken, işte tam da bunu kastediyoruz. Hükümetimiz bu konunun hassasiyetini çok iyi bilmektedir. Üretimde katma değeri artıracak, Türkiye'yi araştırma geliştirme yoğun sektörün adresi haline getirecek adımları birer birer atmaktayız."
Türkiye'nin nitelikli yatırımın adresi haline gelmeye başladığını anlatan Ergün, geçen yılın sonlarında uygulamaya başladıkları Demir Çelik ve Demir Dışı Metaller Sektörü Strateji Belgesi'nde çok önemli fırsatlar ve açılımların sunulduğunu belirtti.
Açılımların hayata geçirilmesiyle özellikle sektördeki ithal girdi oranının yüksekliği gibi temel problemlerin çözüme kavuşacağına inandıklarını dile getiren Ergün, çalışmaların üretimde yerli girdi kullanım oranını artıracağını, katma değeri yüksek ürünlerin ağırlıklı olarak yerli üretimden karşılanmasını sağlayacağını ve dış ticaret dengesini olumlu yönde geliştireceğini kaydetti.
-"Türkiye ekonomisi yoluna emin adımlarla devam etmektedir"
Strateji belgesinde yer alan eylemlerin dünya standartlarında rekabetçi sektör oluşturma kararlılığını açıkça gösterdiğini vurgulayan Ergün, strateji belgesinin ilk 6 aylık uygulama sonuçlarıyla ilgili toplantıyı eylül başında sektörle birlikte gerçekleştireceklerini aktardı.
"Her zaman her sektörde Türkiye'de tüketilen ürünlerin aynı zamanda ülkede imal edilen ürünler olmasına önem ve özen gösteriyoruz" diyen Ergün, konuşmasını şöyle tamamladı:
"Bu konuda özellikle kamu alıcıları ile sektör temsilcilerini bir araya getiren önemli çalışmalar gerçekleştirdik. Biz bütün sektörleri bu bilinçle desteklemeye, geliştirmeye devam edeceğiz. 10 yıl içinde makroekonomik dengeleri iyileştirmek konusunda gösterdiğimiz başarıları bundan sonra mikro ölçekli reformlara daha fazla yansıtacağız. 10 yılda düşük teknolojilerden orta teknolojilere geçişte göstermiş olduğumuz başarıyı önümüzdeki 10 yılda ileri teknolojiler seviyesine geçişte göstermeliyiz. Bu tesisin temelini atarken, küresel krizin devam eden etkilerine rağmen Türkiye'nin böylesine bir dev yatırıma ev sahipliği yapmasının ne kadar önemli bir gelişme olduğunu ifade etmiştik.
Bugün dünyada, özellikle gelişmiş ekonomilerde kriz şartları hala devam ediyor. Buna rağmen Türkiye ekonomisi yoluna emin adımlarla devam etmektedir. Son açıklanan haziran ayı sanayi üretim endeksi de ekonominin ikinci çeyrekte, birinci çeyrekten daha hızlı büyüyeceğini göstermektedir. Özellikle yatırım malları grubunda sanayi üretim endeksinin göstermiş olduğu ciddi artış, sanayicilerimizin beklentilerinin olumlu bir seyir izlediğini, üretim kapasitemizin artmaya devam ettiğini gösteriyor. Biz de atacağımız yeni adımlarla sanayicimizin önünü açmaya, reel sektörü geliştirmeye ve Türkiye'yi reel sektör eliyle büyütmeye devam edeceğiz."
Ergün, Kocaeli Valisi Ercan Topaca, Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı İbrahim Karaosmaoğlu, Güney Kore Cumhuriyeti Ankara Büyükelçisi Sangkyu Lee, Kibar Holding Yönetim Kurulu Başkanı Asım Kibar, Posco Başkanı Joon Yang Chung ve Posco Assan TST Yönetim Kurulu Başkanı Ali Kibar ile butona basarak fabrikanın açılışını gerçekleştirdi.
İlk paslanmaz çelik rulo, Ergün ve Posco Başkanı Chung tarafından imzalandı.
Kaynak: AA
Türkiye'nin son 10 yılda üretim ve ihracat kapasitesini ciddi şekilde artırdığını dile getiren Ergün, ülkenin bundan sonraki süreçte daha fazla üretmekten ziyade daha nitelikli, yüksek katma değerli üretim yapması gerektiğini vurguladı.
Ergün, bunun için sektörlerde katma değerin artırılması ve yeni nesil teknolojilere geçiş yapılması gerektiğini kaydederek, "Biz ülke olarak otomotiv, makine ve demir çelik gibi sektörlerde gerçekten önemli bir üretim merkezi olmayı başardık. Mesela Türkiye'de üretilen hiçbir otomobil bugüne kadar arıza, kusurlu imalat nedeniyle geri çağrılmış değildir" şeklinde konuştu.
-"Yıllık paslanmaz çelik tüketimi 1 milyon ton seviyesine ulaşacaktır"
Otomotiv sektöründe üretim ve montaj konusunda gösterdikleri başarının Ar-Ge, tasarım ve markalaşma çalışmalarında da yakalanması gerektiğine işaret eden Ergün, şunları söyledi:
"Aynı şekilde 2012 yılında 36 milyon ton sıvı ham çelik üretimiyle dünya çelik üretiminde 8'inci, Avrupa'da ise 2'nci sırada yer alıyoruz ancak bu üretim kapasitesi ve becerisine rağmen entegre paslanmaz çelik üretimi konusunda yeterli çalışmamız yoktu. Şimdi yeni adımlar atıyoruz. Otomobilden ev aletlerine, inşaattan sanayiye, sağlıktan tarıma kadar hemen hemen her alanda çok önemli bir girdi olan paslanmaz çelik üretimi gerçekten de çok ciddi bir ihtiyaç durumundadır. Zira ülkemizin yıllık paslanmaz çelik tüketimi 325 bin ton seviyesindedir. Bunun neredeyse tamamı ithalat yoluyla karşılanmaktadır.
Daha da önemlisi önümüzdeki 10 yılda yıllık paslanmaz çelik tüketimi bir milyon ton seviyesine ulaşacaktır. Dolayısıyla paslanmaz çelik kullandığımız bütün sektörlerde ithal oranı fazla olmakta ve ürettiğimiz katma değer de düşük kalmaktadır."
-"Türkiye, araştırma geliştirmenin adresi haline gelecek"
Ergün, fabrikanın yıllık 200 bin ton üretim kapasitesine sahip olacağını, gelecekte 400 bin tona kadar çıkacağını, Türkiye'nin çok önemli bir ihtiyacını karışlayacağını aktardı.
Benzeri yatırımların hem ithalat harcamalarını azaltmak hem de ihracat gelirlerini artırmak açısından büyük önem taşıdığına dikkati çeken Ergün, şöyle devam etti:
"Türkiye'nin büyüme dönemlerinde yaşadığı cari açık sorununun temelinde biraz önce bahsetmiş olduğum tablo yatmaktadır. Biz 'cari açık sorununu tüketimden ziyade, üretim sorunu görmek gerekir' derken, işte tam da bunu kastediyoruz. Hükümetimiz bu konunun hassasiyetini çok iyi bilmektedir. Üretimde katma değeri artıracak, Türkiye'yi araştırma geliştirme yoğun sektörün adresi haline getirecek adımları birer birer atmaktayız."
Türkiye'nin nitelikli yatırımın adresi haline gelmeye başladığını anlatan Ergün, geçen yılın sonlarında uygulamaya başladıkları Demir Çelik ve Demir Dışı Metaller Sektörü Strateji Belgesi'nde çok önemli fırsatlar ve açılımların sunulduğunu belirtti.
Açılımların hayata geçirilmesiyle özellikle sektördeki ithal girdi oranının yüksekliği gibi temel problemlerin çözüme kavuşacağına inandıklarını dile getiren Ergün, çalışmaların üretimde yerli girdi kullanım oranını artıracağını, katma değeri yüksek ürünlerin ağırlıklı olarak yerli üretimden karşılanmasını sağlayacağını ve dış ticaret dengesini olumlu yönde geliştireceğini kaydetti.
-"Türkiye ekonomisi yoluna emin adımlarla devam etmektedir"
Strateji belgesinde yer alan eylemlerin dünya standartlarında rekabetçi sektör oluşturma kararlılığını açıkça gösterdiğini vurgulayan Ergün, strateji belgesinin ilk 6 aylık uygulama sonuçlarıyla ilgili toplantıyı eylül başında sektörle birlikte gerçekleştireceklerini aktardı.
"Her zaman her sektörde Türkiye'de tüketilen ürünlerin aynı zamanda ülkede imal edilen ürünler olmasına önem ve özen gösteriyoruz" diyen Ergün, konuşmasını şöyle tamamladı:
"Bu konuda özellikle kamu alıcıları ile sektör temsilcilerini bir araya getiren önemli çalışmalar gerçekleştirdik. Biz bütün sektörleri bu bilinçle desteklemeye, geliştirmeye devam edeceğiz. 10 yıl içinde makroekonomik dengeleri iyileştirmek konusunda gösterdiğimiz başarıları bundan sonra mikro ölçekli reformlara daha fazla yansıtacağız. 10 yılda düşük teknolojilerden orta teknolojilere geçişte göstermiş olduğumuz başarıyı önümüzdeki 10 yılda ileri teknolojiler seviyesine geçişte göstermeliyiz. Bu tesisin temelini atarken, küresel krizin devam eden etkilerine rağmen Türkiye'nin böylesine bir dev yatırıma ev sahipliği yapmasının ne kadar önemli bir gelişme olduğunu ifade etmiştik.
Bugün dünyada, özellikle gelişmiş ekonomilerde kriz şartları hala devam ediyor. Buna rağmen Türkiye ekonomisi yoluna emin adımlarla devam etmektedir. Son açıklanan haziran ayı sanayi üretim endeksi de ekonominin ikinci çeyrekte, birinci çeyrekten daha hızlı büyüyeceğini göstermektedir. Özellikle yatırım malları grubunda sanayi üretim endeksinin göstermiş olduğu ciddi artış, sanayicilerimizin beklentilerinin olumlu bir seyir izlediğini, üretim kapasitemizin artmaya devam ettiğini gösteriyor. Biz de atacağımız yeni adımlarla sanayicimizin önünü açmaya, reel sektörü geliştirmeye ve Türkiye'yi reel sektör eliyle büyütmeye devam edeceğiz."
Ergün, Kocaeli Valisi Ercan Topaca, Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı İbrahim Karaosmaoğlu, Güney Kore Cumhuriyeti Ankara Büyükelçisi Sangkyu Lee, Kibar Holding Yönetim Kurulu Başkanı Asım Kibar, Posco Başkanı Joon Yang Chung ve Posco Assan TST Yönetim Kurulu Başkanı Ali Kibar ile butona basarak fabrikanın açılışını gerçekleştirdi.
İlk paslanmaz çelik rulo, Ergün ve Posco Başkanı Chung tarafından imzalandı.