Eski Enerji Bakanı Ersümer: 'cari Açığı Kapatmanın Formülü Altındır'
Enerji ve Tabii Kaynaklar eski Bakanı Mustafa Cumhur Ersümer, cari açığı kapatmanın en kolay yolunun madenlere yönelmek olduğunu söyledi.
Çanakkale’nin Çan ilçesinde Anavatan Partisi Çan eski İlçe Başkanı Mehmet Naci Tülek’in ev sahipliğinde düzenlenen iftar yemeğine katılan 57’nci hükümetin Başbakan Yardımcılarından ve Enerji ve Tabii Kaynaklar eski Bakanı Mustafa Cumhur Ersümer, ekonomik gelişmeleri değerlendirdi. Başbakan Erdoğan’ın kredi kartlarının kullanılmaması yönündeki uyarısına katıldığını söyleyen Ersümer, “Geçtiğimiz günlerde sevindik, içimiz ferahladı, IMF belasından kurtulduk. IMF’ye olan borçlar ödenmiş oldu. Ama dev gibi büyüyen dış borçla karşı karşıyayız. Özel sektörün 2002 yılında 43 milyar olan dış borcu, 227 milyar dolara yükselmiş. Tabi bugünlerde kredi kartlarının kullanılmaması öneriliyor. Doğrudur, biz Türk milleti olarak kredi kartını ödeme aracı olarak değil bir borçlanma aracı olarak kullanma durumuna geldik. Hane halkına baktığımızda 2002 yılında 6 milyar liraymış hane halkının borcu. Bugün 225 milyar TL’ye ulaşmış. Gel de kullan bu kredi kartını. 225 milyar TL’ye ulaşan bu dev gibi borçtan nasıl kurtuluruz onu da bilmiyorum” şeklinde konuştu.
"CARİ AÇIĞI KAPATMAK İÇİN ALTIN BULMALIYIZ"
Cari açığı kapatmanın madenlerle mümkün olabileceğini belirten Ersümer, “Cari açığımızı kapatmak için ya petrol bulmamız ya da altın çıkarmamız lazım. Şimdi kaya gazı arıyoruz. Gerçekten bu önemli, inşallah kaya gazını buluruz. Yer altında duran madenimizi bırakacak halimiz yok. Ama bunları çıkarırken de çevreyi ihmal etmememiz lazım. Bu altın lobisini izliyorum, Çanakkale’de çevrecilerle ciddi bir sürtüşme var. Ben ‘bu haklıdır bu haksızdır’ diye ayrım yapacak değilim. Altın madeni var da biz onu çıkarmıyorsak, o madene yazık, Türkiye’ye de yazık. Ama o altın madenini çıkarmak için çevreye de kıyıyorsak, o çevreye de çok yazık” diye konuştu.
"EKONOMİ KÖY KAHVESİNDE KONUŞULUR"
Akaryakıt fiyatlarında yapılan son düzenlemeye de değinen Ersümer, “Devletin en önemli geliri vergi. Özellikle akaryakıttan gelen vergi. Hiçbir hükümet, akaryakıttan gelen vergiden vazgeçmek istemez. Bütün dünya ülkelerinin gelirleri akaryakıt gelirleridir. Ama benzinin 5 TL’ye geldiği bir noktada, 5 TL’nin 3,25 kuruşu vergi. Biz dünyanın en pahalı akaryakıtını kullanan ülkeymişiz. Onun için hükümetimizin buna bir tedbir almasının gerektiğini düşünüyorum. Burada vergilerden bir miktar fedakarlık etmek gerekir. Ekonomide çeşitli tartışmalar yaşanıyor. Bir sıcak para girişinden bahsediliyor. Arada sıcak para gitti deniliyor. Bir anda döviz yükseliyor, Türkiye de bir anda Merkez Bankası döviz rezervinden devreye sokuyor. Döviz fiyat artışı baskılanıyor. Döviz ucuzluyor ama bu arada Merkez Bankası’nın döviz rezervi piyasaya sürülmüş oluyor. Ekonomide bir dengesizlik oluyor. Ekonomi hassas bir iş, ama bizde ekonomi köy kahvesinde konuşulur. Eğer sıcak para girdisini çıktısını sağlayamıyorsak, biz kontrol edemiyorsak, bu sıcak para girişinden çıkışından Türkiye kurtulmadıkça ekonomimizde düzelmeyecek diye düşünüyorum” dedi
Kaynak: İHA
"CARİ AÇIĞI KAPATMAK İÇİN ALTIN BULMALIYIZ"
Cari açığı kapatmanın madenlerle mümkün olabileceğini belirten Ersümer, “Cari açığımızı kapatmak için ya petrol bulmamız ya da altın çıkarmamız lazım. Şimdi kaya gazı arıyoruz. Gerçekten bu önemli, inşallah kaya gazını buluruz. Yer altında duran madenimizi bırakacak halimiz yok. Ama bunları çıkarırken de çevreyi ihmal etmememiz lazım. Bu altın lobisini izliyorum, Çanakkale’de çevrecilerle ciddi bir sürtüşme var. Ben ‘bu haklıdır bu haksızdır’ diye ayrım yapacak değilim. Altın madeni var da biz onu çıkarmıyorsak, o madene yazık, Türkiye’ye de yazık. Ama o altın madenini çıkarmak için çevreye de kıyıyorsak, o çevreye de çok yazık” diye konuştu.
"EKONOMİ KÖY KAHVESİNDE KONUŞULUR"
Akaryakıt fiyatlarında yapılan son düzenlemeye de değinen Ersümer, “Devletin en önemli geliri vergi. Özellikle akaryakıttan gelen vergi. Hiçbir hükümet, akaryakıttan gelen vergiden vazgeçmek istemez. Bütün dünya ülkelerinin gelirleri akaryakıt gelirleridir. Ama benzinin 5 TL’ye geldiği bir noktada, 5 TL’nin 3,25 kuruşu vergi. Biz dünyanın en pahalı akaryakıtını kullanan ülkeymişiz. Onun için hükümetimizin buna bir tedbir almasının gerektiğini düşünüyorum. Burada vergilerden bir miktar fedakarlık etmek gerekir. Ekonomide çeşitli tartışmalar yaşanıyor. Bir sıcak para girişinden bahsediliyor. Arada sıcak para gitti deniliyor. Bir anda döviz yükseliyor, Türkiye de bir anda Merkez Bankası döviz rezervinden devreye sokuyor. Döviz fiyat artışı baskılanıyor. Döviz ucuzluyor ama bu arada Merkez Bankası’nın döviz rezervi piyasaya sürülmüş oluyor. Ekonomide bir dengesizlik oluyor. Ekonomi hassas bir iş, ama bizde ekonomi köy kahvesinde konuşulur. Eğer sıcak para girdisini çıktısını sağlayamıyorsak, biz kontrol edemiyorsak, bu sıcak para girişinden çıkışından Türkiye kurtulmadıkça ekonomimizde düzelmeyecek diye düşünüyorum” dedi