Tbmm Çözüm Sürecini Değerlendirme Komisyonu
TBMM - İnsan Hakları Derneği Başkanı Öztürk Türkdoğan, hükümetin, toplu mezarların açılması ile ilgili politika oluşturması gerektiğini, bu konuda Bosna-Hersek deneyiminden yararlanılabilineceğini söyledi.
TBMM Çözüm Sürecini Değerlendirme Komisyonu'na sunum yapan Türkdoğan, geçmişte Türkiye'de bir güvenlik devleti oluşturulduğunu, sürekli şiddete dayalı çözüm bulunmaya çalışıldığını, bu nedenle sorunların çözülemedeğini ifade etti.
Kürt sorununun çözümü konusunda yeni bir süreç başladığını belirten Türkdoğan, süreçle birlikte 17 Ocak tarihinden bu yana kimsenin yaşamını yitirmediğini vurguladı.
Türkdoğan, sürecin sağlıklı ilerlemesi ve bir daha bu tür olayların yaşanmaması için atılması gereken adımların olduğunu ifade etti.
Türkiye'nin BM Kayıplar Sözleşmesi'ne taraf olması gerektiğini kaydeden Türkdoğan, Türkiye'de de ciddi oranda kayıplar sorunu yaşandığını belirtti.
Aşılması gereken diğer bir sorunun da toplu mezarlar olduğunu anlatan Türkdoğan, 253 toplu mezar bulunduğunu ve bunların yerlerini bildiklerini iddia etti. Ancak toplu mezarların açılmasında Türkiye'de profesyonel bir çalışmanın olmadığını dile getiren Türkdoğan, ''Kepçeyle, dozerle değil arkeolojik kazı yapılır gibi açılmalı bu mezarlar. Hükümet, toplu mezarların açılması ile ilgili politika oluşturmalı. Bu konuda Bosna deneyiminden yararlanılabilir'' dedi.
Türkdoğan, Türkiye'de geçmişte yaşananların tüm gerçekliği ile ortaya çıkarılması için ayrıca hakikatler komisyonunun oluşturulması gerektiğini ifade etti.
Ülkede bir çok sorunun nedeni olan illegal, derin yapıların halen mevcut olduğunu savunan Türkdoğan, bunların belirlenmesi ve ortadan kaldırılması gerektiğini söyledi.
Yargı konusuna da değinen Türkdoğan, Türkiye'de yargının tarafsız ve bağımsız olduğuna inanmadığını dile getirdi.
-''Şu Andımız'dan başlayalım'-
Ülkede mayınların da önemli bir sorun teşkil ettiğini vurgulayan Türkdoğan, daha fazla can kaybının yaşanmaması için mayınların en kısa sürede temizlenmesi gerektiğine işaret etti. Türkdoğan, ellerindeki verilere göre, 9 ilde kara mayını bulunduğunu, bunların kaldırılması için eylem planı hazırlanmasının yararlı olacağını kaydetti.
Türkdoğan, köy korucu sisteminin de en kısa sürede sona erdilmesi, korucuların tasviye edilmesi gerektiğini savundu.
Bu adımların sorunun çözülmesinde önemli unsurlar olduğunu ancak en önemli adımın Anayasa değişikliği olacağını dile getiren Türkdoğan, Anayasa'nın başlangıç ve ilk 4 maddesi kaldırılmadan hiçbir sorunun çözülemeyeceğini ileri sürdü.
''Bu Anayasa ile yönetilmekten utanç duyuyorum' diyen Türkdoğan, ''Şu Andımız'dan başlayalım. Bu kalksın artık. 'Ne mutlu Türküm diyene' gibi dağlardaki, tepelerdeki yazıların hepsinin kaldırılması gerekir'' dedi.
Karakollarda şiddetin devam ettiğini öne süren Türkdoğan, 2012 yılında gözaltında 10 kişinin öldüğünü söyledi.
-''AİHM'e başvuru yapmak durumunda kalacağız''-
Taksim Gezi Parkı olaylarına da değinen Türkdoğan, bir Başbakanın, kentin imarına karışmaması gerektiğini, buna kentin kendisinin karar vermesinin daha iyi olacağını kaydetti.
Halkın özel hayata müdahaleye tepki gösterdiğini belirten Türkdoğan, şunları söyledi:
''Muhafazakar kesim Türkiye'de hep kendi özel yaşamlarına, kendi mahremlerine devletin karışmaması için yıllarca mücadele ettiler. Ancak şimdi görüyoruz ki aynı muhafazakar kesim başkalarının yaşam tarzına müdahale edecek uygulamalar içerisine giriyor. Bu, toplumda tepki çekiyor. Bu tepkileri böyle anlamak gerekir. Bir kadının doğum kortrol hapını sistemden izliyorsanız bu yaşam tarzına müdahaledir. Devletin buna hakkı yoktur. 'Şu saatte içki iç şu saatte içki içme' demeye devletin hakkı yoktur.''
Polisin müdahalesinin orantısız olduğunu savunan Türkdoğan, ''Bir hafta içinde polis müdahalesi nedeniyle 4 bin kişi yaralandı. Böyle devam ederse biz AİHM'e başvuru yapmak durumunda kalacağız'' ifadesini kullandı.
AK Parti Adıyaman Milletvekili Mehmet Metiner, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a yönelik ''otoriter'' eleştirisinin büyük bir haksızlık olduğunu söyledi.
Metiner, bir yandan Erdoğan'ın, sorunları çözmesi için cesur olmasının istendiğini, diğer taraftan otoriterlikle suçlandığını belirterek, bunu anlamakta güçlük çektiğini ifade etti.
Metiner, AK Parti iktidarının kimsenin özel yaşamına müdahale etmediğini, doğum kontrol hapının, diğer ilaçlar gibi SGK sistemi ile ilgili düzenlemeden ibaret olduğunu, alkol konusunda ise kimseye ne zaman içeceğine yönelik bir düzenlemenin söz konusu olmadığını kaydetti.
AK Parti Çankırı Milletvekili İdris Şahin de Türkdoğan'ın yargının bağımsız ve tarafsız olmadığına yönelik ifadesini eleştirdi.
Şahin, yargı işleyişinde bazı eksiklerin söz konusu olabileceğini ancak ''bağımsız ve tarafsız değil'' eleştirisini yanlış bulduğunu söyledi.
Toplantıda, cezaevlerinde incelemede bulunmaları için AK Parti Adana Milletvekili Fatoş Gürkan, AK Parti Adıyaman Milletvekili Mehmet Metiner ve BDP Bitlis Milletvekili Hüsamettin Zenderlioğlu'ndan bir heyet oluşturulmasına karar verildi.
Kaynak: AA
Kürt sorununun çözümü konusunda yeni bir süreç başladığını belirten Türkdoğan, süreçle birlikte 17 Ocak tarihinden bu yana kimsenin yaşamını yitirmediğini vurguladı.
Türkdoğan, sürecin sağlıklı ilerlemesi ve bir daha bu tür olayların yaşanmaması için atılması gereken adımların olduğunu ifade etti.
Türkiye'nin BM Kayıplar Sözleşmesi'ne taraf olması gerektiğini kaydeden Türkdoğan, Türkiye'de de ciddi oranda kayıplar sorunu yaşandığını belirtti.
Aşılması gereken diğer bir sorunun da toplu mezarlar olduğunu anlatan Türkdoğan, 253 toplu mezar bulunduğunu ve bunların yerlerini bildiklerini iddia etti. Ancak toplu mezarların açılmasında Türkiye'de profesyonel bir çalışmanın olmadığını dile getiren Türkdoğan, ''Kepçeyle, dozerle değil arkeolojik kazı yapılır gibi açılmalı bu mezarlar. Hükümet, toplu mezarların açılması ile ilgili politika oluşturmalı. Bu konuda Bosna deneyiminden yararlanılabilir'' dedi.
Türkdoğan, Türkiye'de geçmişte yaşananların tüm gerçekliği ile ortaya çıkarılması için ayrıca hakikatler komisyonunun oluşturulması gerektiğini ifade etti.
Ülkede bir çok sorunun nedeni olan illegal, derin yapıların halen mevcut olduğunu savunan Türkdoğan, bunların belirlenmesi ve ortadan kaldırılması gerektiğini söyledi.
Yargı konusuna da değinen Türkdoğan, Türkiye'de yargının tarafsız ve bağımsız olduğuna inanmadığını dile getirdi.
-''Şu Andımız'dan başlayalım'-
Ülkede mayınların da önemli bir sorun teşkil ettiğini vurgulayan Türkdoğan, daha fazla can kaybının yaşanmaması için mayınların en kısa sürede temizlenmesi gerektiğine işaret etti. Türkdoğan, ellerindeki verilere göre, 9 ilde kara mayını bulunduğunu, bunların kaldırılması için eylem planı hazırlanmasının yararlı olacağını kaydetti.
Türkdoğan, köy korucu sisteminin de en kısa sürede sona erdilmesi, korucuların tasviye edilmesi gerektiğini savundu.
Bu adımların sorunun çözülmesinde önemli unsurlar olduğunu ancak en önemli adımın Anayasa değişikliği olacağını dile getiren Türkdoğan, Anayasa'nın başlangıç ve ilk 4 maddesi kaldırılmadan hiçbir sorunun çözülemeyeceğini ileri sürdü.
''Bu Anayasa ile yönetilmekten utanç duyuyorum' diyen Türkdoğan, ''Şu Andımız'dan başlayalım. Bu kalksın artık. 'Ne mutlu Türküm diyene' gibi dağlardaki, tepelerdeki yazıların hepsinin kaldırılması gerekir'' dedi.
Karakollarda şiddetin devam ettiğini öne süren Türkdoğan, 2012 yılında gözaltında 10 kişinin öldüğünü söyledi.
-''AİHM'e başvuru yapmak durumunda kalacağız''-
Taksim Gezi Parkı olaylarına da değinen Türkdoğan, bir Başbakanın, kentin imarına karışmaması gerektiğini, buna kentin kendisinin karar vermesinin daha iyi olacağını kaydetti.
Halkın özel hayata müdahaleye tepki gösterdiğini belirten Türkdoğan, şunları söyledi:
''Muhafazakar kesim Türkiye'de hep kendi özel yaşamlarına, kendi mahremlerine devletin karışmaması için yıllarca mücadele ettiler. Ancak şimdi görüyoruz ki aynı muhafazakar kesim başkalarının yaşam tarzına müdahale edecek uygulamalar içerisine giriyor. Bu, toplumda tepki çekiyor. Bu tepkileri böyle anlamak gerekir. Bir kadının doğum kortrol hapını sistemden izliyorsanız bu yaşam tarzına müdahaledir. Devletin buna hakkı yoktur. 'Şu saatte içki iç şu saatte içki içme' demeye devletin hakkı yoktur.''
Polisin müdahalesinin orantısız olduğunu savunan Türkdoğan, ''Bir hafta içinde polis müdahalesi nedeniyle 4 bin kişi yaralandı. Böyle devam ederse biz AİHM'e başvuru yapmak durumunda kalacağız'' ifadesini kullandı.
AK Parti Adıyaman Milletvekili Mehmet Metiner, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a yönelik ''otoriter'' eleştirisinin büyük bir haksızlık olduğunu söyledi.
Metiner, bir yandan Erdoğan'ın, sorunları çözmesi için cesur olmasının istendiğini, diğer taraftan otoriterlikle suçlandığını belirterek, bunu anlamakta güçlük çektiğini ifade etti.
Metiner, AK Parti iktidarının kimsenin özel yaşamına müdahale etmediğini, doğum kontrol hapının, diğer ilaçlar gibi SGK sistemi ile ilgili düzenlemeden ibaret olduğunu, alkol konusunda ise kimseye ne zaman içeceğine yönelik bir düzenlemenin söz konusu olmadığını kaydetti.
AK Parti Çankırı Milletvekili İdris Şahin de Türkdoğan'ın yargının bağımsız ve tarafsız olmadığına yönelik ifadesini eleştirdi.
Şahin, yargı işleyişinde bazı eksiklerin söz konusu olabileceğini ancak ''bağımsız ve tarafsız değil'' eleştirisini yanlış bulduğunu söyledi.
Toplantıda, cezaevlerinde incelemede bulunmaları için AK Parti Adana Milletvekili Fatoş Gürkan, AK Parti Adıyaman Milletvekili Mehmet Metiner ve BDP Bitlis Milletvekili Hüsamettin Zenderlioğlu'ndan bir heyet oluşturulmasına karar verildi.