Cumhurbaşkanı Gül, Türkmenistan'a Gitti
İstanbul - Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Türkmenistan ziyaretiyle ilgili, "Çok sayıda karşılıklı ziyaretin yapıldığı 2012, ilişkilerimizin altın yılı olmuştur. Amacımız bu ivmeyi muhafaza ederek işbirliğimizde yeni perspektifler geliştirmektir" dedi.
Abdullah Gül, resmi ziyarette bulunacağı Türkmenistan'a hareketinden önce Atatürk Havalimanı Devlet Konuk Evi'nde düzenlediği basın toplantısında, Türkmenistan Devlet Başkanı Gurbangulu Berdimuhamedov'un daveti üzerine bu ülkeye gittiğini bildirdi.
Ziyarette, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız ile Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün'ün de kendisine eşlik edeceğini belirten Gül, heyette iş ve basın dünyasından temsilcilerin de yer aldığını ifade etti.
Son 5 yılda 4 kez Türkmenistan'ı ziyaret ettiğini hatırlatan Gül, "Aziz kardeşim Berdimuhamedov da ülkemize 5 kez geldi. Başka bir deyişle 5 yıl içinde 10. kez bir araya gelmiş olcağız. Başbaşa ve heyetler halinde yapacağımız görüşmelerde ikili ilişkilerimizi tüm boyutlarıyla değerlendireceğiz. Bölgesel ve uluslararası gelişmeler hakkında da görüş alışverişinde bulunacağız" diye konuştu.
Ülkeler arasındaki kapsamlı işbirliğinin daha da derinleştirilmesi hedefine yönelik çok sayıda anlaşma imzalanmasının da öngörüldüğünü kaydeden Cumhurbaşkanı Gül, ziyaret kapsamında kendisine Türkmenistan Devlet Nişanı verileceğini, Türkmenistan İktisat ve Kamu Yönetimi Devlet Enstitisü'nde "fahri profesörlük" unvanı alacağını ayrıca burada öğrencilere hitap edeceğini söyledi.
Gül, Aşkabat'ta yerleşik Türk vatandaşlarıyla da bir araya geleceğini belirterek, Türmenistan Devlet Başkanı Berdimuhamedov'la Uluslararası Türkmen Türk Üniversitesi'nin yeni yerleşkesinin temel atma törenine ve spor kompleksinde düzenlenen etkinliklere de katılacağı bilgisini verdi.
İki ülke arasında ilişkilerin köklü bir geçmişe sahip olduğunu vurgulayan Gül, "Türkiye ve Türkmenistan arasındaki köklü ilişkilerin geçmişi yüzyıllar öncesine, dost ve kardeş halkın ortak tarihinin yazıldığı dönemlere uzanmaktadır. Türkiye, bu anlayışla Türkmenistan'ın bağımsızlığını 1995 yılında ilk tanıyan ve Aşkabat'ta ilk büyükelçilik açan ülke olmuştur. İki ülke arasındaki kardeşlikten beslenen ilişkilerimiz her geçen gün güçlenerek bu günlere gelmiştir" diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Gül, sözlerine şöyle devam etti:
"Çok sayıda karşılıklı ziyaretin yapıldığı 2012, ilişkilerimizin altın yılı olmuştur. Amacımız bu ivmeyi muhafaza ederek işbirliğimizde yeni perspektifler geliştirmektir. Son yıllarda bu yolda önemli mesafe kat ettiğimizi büyük memnuniyetle müşahade ediyorum. 2007'de 1 milyar dolar olan ticaret hacmimiz bugün 3,5 milyar dolara yükselmiştir. Türkmenistan özel sektörümüzün dünyada en fazla proje üstlendiği ülkelerin başında gelmektedir. Bu ülkede faaliyet gösteren 600'ün üzerindeki şirketimizin çeşitli sektörlerle yürüttükleri projelerin toplam değeri yaklaşık 34 milyar dolardır. Sadece bu yılın ilk 5 ayında üstlenilen projelerin tutarı da 4.5 milyar dolara ulaşmıştır. Örneğin bir Türk şirketi tarafından gerçekleştirilmesi öngörülen Aşkabat Havalimanı projesi firmalarımızın yurt dışında bir kalemde aldığı en yüksek bedelli projedir. Kısacası Türkiye bugün hem ticarette hem doğrudan yatırımlarda Türkmenistan'ın en büyük ortağı konumundadır."
Türkmenistan ile Türkiye arasındaki ilişkilerin çerçevesinin bu tür projelerle sınırlı olmadığını da kaydeden Gül, sözlerini şöyle tamamladı:
"Son dönemde turizmden tarıma, e-devletten savunma sanayine, eğitimden sağlığa kadar pek çok sahada verimli bir işbirliği tesis edilmiştir. Bunlara ulaştırma ve enerji gibi stratejik önemi bulunan sektörleri ilave etmek için çalışmalarımız devam etmektedir.Türkmenistan, özellikle son 10 yılda gösterdiği ekonomik büyüme performansı ve sağladığı siyasi istikrardan beslenen dikkat çekici kalkınma hamleleriyle gerek bölgesindeki gerek uluslararası toplum nezdindeki muteber konumunu kuvvetlendirmiştir. Avantajlı coğrafi konumu ve izlediği aktif tarafsızlık politikası sayesinde bölgesel barış ve refaha katkıda bulunan bir asya gücü haline gelmiştir. Sahip olduğu zengin enerji kaynakları da Türkmenistan'a küresel enerji güvenliği ile bölgesel işbirliğinin güçlendirilmesi bakımından dikkate değer imkanlar sunmaktadır. Nitekim söz konusu kaynaklar Türkiye ve Avrupa için kaynak ve güzergah çeşitliliğinin temini açısından büyük önem taşımaktadır. Türkiye ve Türkmenistan ortak bir mazileri bulunan ortak değerleri paylaşan ve ortak bir geleceğe inanan iki kardeş ülkedir. Bu itibarla ziyaretin halklarımız arasındaki muhabbetin derinleştirilmesi ve geleceğe yönelik müşterek vizyonun güçlendirilmesi bakımından önemli bir aşama teşkil edecektir."
Kaynak: AA
Ziyarette, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız ile Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün'ün de kendisine eşlik edeceğini belirten Gül, heyette iş ve basın dünyasından temsilcilerin de yer aldığını ifade etti.
Son 5 yılda 4 kez Türkmenistan'ı ziyaret ettiğini hatırlatan Gül, "Aziz kardeşim Berdimuhamedov da ülkemize 5 kez geldi. Başka bir deyişle 5 yıl içinde 10. kez bir araya gelmiş olcağız. Başbaşa ve heyetler halinde yapacağımız görüşmelerde ikili ilişkilerimizi tüm boyutlarıyla değerlendireceğiz. Bölgesel ve uluslararası gelişmeler hakkında da görüş alışverişinde bulunacağız" diye konuştu.
Ülkeler arasındaki kapsamlı işbirliğinin daha da derinleştirilmesi hedefine yönelik çok sayıda anlaşma imzalanmasının da öngörüldüğünü kaydeden Cumhurbaşkanı Gül, ziyaret kapsamında kendisine Türkmenistan Devlet Nişanı verileceğini, Türkmenistan İktisat ve Kamu Yönetimi Devlet Enstitisü'nde "fahri profesörlük" unvanı alacağını ayrıca burada öğrencilere hitap edeceğini söyledi.
Gül, Aşkabat'ta yerleşik Türk vatandaşlarıyla da bir araya geleceğini belirterek, Türmenistan Devlet Başkanı Berdimuhamedov'la Uluslararası Türkmen Türk Üniversitesi'nin yeni yerleşkesinin temel atma törenine ve spor kompleksinde düzenlenen etkinliklere de katılacağı bilgisini verdi.
İki ülke arasında ilişkilerin köklü bir geçmişe sahip olduğunu vurgulayan Gül, "Türkiye ve Türkmenistan arasındaki köklü ilişkilerin geçmişi yüzyıllar öncesine, dost ve kardeş halkın ortak tarihinin yazıldığı dönemlere uzanmaktadır. Türkiye, bu anlayışla Türkmenistan'ın bağımsızlığını 1995 yılında ilk tanıyan ve Aşkabat'ta ilk büyükelçilik açan ülke olmuştur. İki ülke arasındaki kardeşlikten beslenen ilişkilerimiz her geçen gün güçlenerek bu günlere gelmiştir" diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Gül, sözlerine şöyle devam etti:
"Çok sayıda karşılıklı ziyaretin yapıldığı 2012, ilişkilerimizin altın yılı olmuştur. Amacımız bu ivmeyi muhafaza ederek işbirliğimizde yeni perspektifler geliştirmektir. Son yıllarda bu yolda önemli mesafe kat ettiğimizi büyük memnuniyetle müşahade ediyorum. 2007'de 1 milyar dolar olan ticaret hacmimiz bugün 3,5 milyar dolara yükselmiştir. Türkmenistan özel sektörümüzün dünyada en fazla proje üstlendiği ülkelerin başında gelmektedir. Bu ülkede faaliyet gösteren 600'ün üzerindeki şirketimizin çeşitli sektörlerle yürüttükleri projelerin toplam değeri yaklaşık 34 milyar dolardır. Sadece bu yılın ilk 5 ayında üstlenilen projelerin tutarı da 4.5 milyar dolara ulaşmıştır. Örneğin bir Türk şirketi tarafından gerçekleştirilmesi öngörülen Aşkabat Havalimanı projesi firmalarımızın yurt dışında bir kalemde aldığı en yüksek bedelli projedir. Kısacası Türkiye bugün hem ticarette hem doğrudan yatırımlarda Türkmenistan'ın en büyük ortağı konumundadır."
Türkmenistan ile Türkiye arasındaki ilişkilerin çerçevesinin bu tür projelerle sınırlı olmadığını da kaydeden Gül, sözlerini şöyle tamamladı:
"Son dönemde turizmden tarıma, e-devletten savunma sanayine, eğitimden sağlığa kadar pek çok sahada verimli bir işbirliği tesis edilmiştir. Bunlara ulaştırma ve enerji gibi stratejik önemi bulunan sektörleri ilave etmek için çalışmalarımız devam etmektedir.Türkmenistan, özellikle son 10 yılda gösterdiği ekonomik büyüme performansı ve sağladığı siyasi istikrardan beslenen dikkat çekici kalkınma hamleleriyle gerek bölgesindeki gerek uluslararası toplum nezdindeki muteber konumunu kuvvetlendirmiştir. Avantajlı coğrafi konumu ve izlediği aktif tarafsızlık politikası sayesinde bölgesel barış ve refaha katkıda bulunan bir asya gücü haline gelmiştir. Sahip olduğu zengin enerji kaynakları da Türkmenistan'a küresel enerji güvenliği ile bölgesel işbirliğinin güçlendirilmesi bakımından dikkate değer imkanlar sunmaktadır. Nitekim söz konusu kaynaklar Türkiye ve Avrupa için kaynak ve güzergah çeşitliliğinin temini açısından büyük önem taşımaktadır. Türkiye ve Türkmenistan ortak bir mazileri bulunan ortak değerleri paylaşan ve ortak bir geleceğe inanan iki kardeş ülkedir. Bu itibarla ziyaretin halklarımız arasındaki muhabbetin derinleştirilmesi ve geleceğe yönelik müşterek vizyonun güçlendirilmesi bakımından önemli bir aşama teşkil edecektir."