Bakan Eroğlu: Hes’ler İçin Özel Sektörün Önünde Büyük Engeller Var

Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, Hidroelektrik Santralleri’nin (HES) yapımı konusunda alınan orman izinlerinin Orman ve Su işleri Bakanlığı’nın tarafından atılan imzanın yeterli olacağını söyledi.

‘HES Projelerinde Problem ve Çözüm Önerileri’ konulu toplantı Ankara’daki Devlet Su İşleri (DSİ) konferans salonunda yapıldı. Bakan Veysel Eroğlu, HES projeleri konusunda özel sektörün önünde büyük engeller olduğunu belirterek, yapılan toplantılarla bürokrasiyi azalttıklarını ifade etti.

Türkiye’nin enerjide dışa bağımlı olduğunu belirten Eroğlu, "Cari açığın bir kısmı enerjiden meydana geliyor. Türkiye’nin enerji güvenliği açısından yerli kaynaklara yönelmesi gerekiyor. HES’lerin önemi herkese anlatılması gerekiyor. HES’lere gelen tepkininde azaltılması gerekiyor. HES’ler taşkından koruma, yerli kaynak tüketimi ve çevre düzen gibi faydaları var. Türkiye için HES’ler elektriğin sigortasıdır. Bazı sivil toplum kuruluşları ve dernekler HES’lere karşı propaganda yürütüyorlar. HES’lerle ilgili verilen orman izinleri binde birden daha az seviyede bulunuyor. HES konusunda kamuoyunun bilgilendirilmesinde geri kaldık." dedi.

"SORUNLARI TOPLANTILARLA ÇÖZÜYORUZ"
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız da, Türkiye’nin enerji sektöründe büyük bir değişim yaşadığının altını çizdi. Yıldız, "Bu değişimin bir bedeli var. Kamu ve özel sektör olarak bunu ödeyeceğiz." dedi.

Yıldız, 10 yıl önce enerji üretiminde özel sektörün payı yüzde 34’teyüzde 64’e çıktığı bilgisini vererek, şunları ifade etti: "Bu toplantılar sorunları çözmek için var. 2011 yılında bir toplantı yaptık 26 madde gündeme aldık şimdi o problemin çoğu burada konuşulmuyor. Yeni problemlerin olması o problemleri halletmediğimiz anlamına gelmiyor. Özel sektör sözleşmenin altına imza atıyor çıkıyor tekrar o sözleşmenin değiştirilmesini istiyor. Bunu ne kadarını yapabilir olduğumuzu bilmemiz lazım. Cumartesi günü yargı kararları ile ilgili olarak DSİ’nin ilgili maddesi yayımlandı. Bu kanunla birçok konu çözüldü." Bakan Taner Yıldız, proje onayları ve kabulleri ile ilgili sıkıntıları olduklarını vurguladı.

Yıldız, sözlerini, "İki bakanlık olarak protokolle yaptık ve bu konuları azalttık. Belge sayısı itibarı ile 52 belge 6 ayrı dosyada sunuluyorken bu belge sayısını 22 indirdik ve tek dosyaya istedik. Ve şuanda bizden herhangi kabul bekleyen proje yok. Proje onayı ile alakalı konularda 30 tane bekleyen proje var. 22’sı HES projesi ve bunların yüzde 85’inin evrak eksiği var. Bunların giderilmesi için elektronik ortamla bunları halletmeye çalışıyoruz. Biz HES’lerin kapasitelerin artırılmasından yanayız. Mart-Haziran ayları arasında ki fiyatların düşmesi konusun bahsediliyor. Kamu özel sektörle kaynaklarını makul oranda paylaşır. Burada tüketicileri de düşünmek gerekiyor. Yatırımcı mutlaka yaralanacak ama aynı zamanda vatandaş da yararlanacak. Fiyatların düşmesi arzın arttığı anlamına geliyor. Bu da piyasanın güzel işlediğini gösteriyor." şeklinde tamamlandı.

ÖZEL SEKTÖR 10 YILDA 14 BİN MEGAVAT ENERJİ YATIRIMI YAPTI
İşadamı Nihat Özdemir de Türkiye’de 10 yılda 20 bin megavat elektrik enerjisi için yatırım yapıldığına dikkat çekti. Bunun 14 bin megavatının özel sektör tarafından yapıldığını kaydeden Özdemir, "Sadece bu yıl 4 bin megavatla sisteme bir kurulu güç ile devreye girdik. Bunun yüzde 60’ını da özel sektör tarafından gerçekleştirildi.

Devlet su işleri ile imzaladığımız özel su tüketimi anlaşması yol almamızı sağladı. Özel sektör kuruluşlarının bu yenilenebilir enerjiye destek vermesi gerekiyor. Teşvikler geliştirilmeli ve sürdürülmelidir. Ülkemiz teşvik bölgesi olarak altıya ayrıldı. Bu yerler Stratejik bölge olarak adlandırıldı. Hangi bölgede olursa olsun destek şartları eşitlendi. Neden hidrolik rüzgâr güneş enerjisi jeotermal enerjiler stratejik yatırımlar yapılmadı. Bu yatırımlarında stratejik yatırım sınıfına sokulması gerekiyor. Baraj ve HES’lerin yapımı ile ilgili denetimler sıkıntı meydana getiriyor. Bunun sağlanması için DSİ’nın rolü unutulmaması gerekiyor. Onayları ve kabulleri hızlı bir şekilde yapılması gerekiyor. Ürettiğimiz enerjilerin çoğu mart ve haziran ayı arasında gerçekleşiyor. Bu dönemlerde satış fiyatlarının gözden geçirilmesini istiyoruz." açıklamasını yaptı .