“türkiye’de Demokrasi ve Yeni Anayasa” Konferansı

Yazar Mehmet Altan, darbelerin insanlık suçu olduğunu ifade ederek, "Siyasi Partiler Yasası, bu halka siyaset yapmayı yasaklamaktadır" dedi.

“türkiye’de Demokrasi ve Yeni Anayasa” Konferansı
10’ncu kuruluş yıl dönümü etkinlikleri kapsamında Avrasya Hukuk ve Demokrasi Derneği tarafından düzenlenen program çerçevesinde Malatya’ya gelen yazar Mehmet Altan, Kongre ve Kültür Merkezi’nde “Türkiye’de Demokrasi ve Yeni Anayasa” konulu bir konferans verdi.

Altan, darbelerin bir insanlık suçu olduğunu belirterek, “Darbelerin tümüne hep birlikte dokunmak ve bir daha olmayacak şekilde de tedbirler almak lazım. Kendi içimizdeki 10 yıllık süreci değerlendirdiğimizde en olumlu konu sosyolojik değişimdir. Yani buranın sahibinin halk olduğunun anlaşılmasıdır. Bu 10 yılın en geçerliliği olan, en sağlıklı, en anlamlı ve en umut veren normalleşme sürecidir ama bunun geri dönüşünü, bu gerçeği inkar etmeye yönelik bir harekatın geri dönüşünü engelleyecek dönüşümler açısından baktığımız vakit, bu kadar umut verici ve sağlıklı bir ortama rastlamıyoruz” dedi.

Siyasi Partiler Yasası’nı 12 Eylül’de 5 tane darbeci generalin yaptığını iddia eden Altan, “Siyasi Partiler Yasası’na bir bakın. Siyasi Partiler Yasası’nın özü, bu halka siyaset yapmayı yasaklamaktır. 12 Eylül Darbesi'nin Türk halkına siyaseti yasakladığı bir yasayı 30 yıldır kaldırmayan bir yapı, Türkiye’ye gerçek ve tam istediğimiz bir Anayasa’yı verir mi, vermez mi? İkinci bir mesele daha var. Bu halkın siyaset yapması, siyasetin çoğulculuğu, siyasetin demokratikleşmesini engelleyen Siyasi Partiler Yasası’nın en büyük güç aldığı ikinci konu da seçim sistemidir. Biz sadece oy veriyoruz, kimseyi seçmiyoruz. Birisi bir liste yapıyor. Biz de gidiyoruz takım tutar gibi birbirimizle kavga ediyoruz” diye konuştu.

Altan, Türkiye’nin demokratik bir yapıya kavuşmak için yapması gereken şeyler olduğunu da savunarak şunları kaydetti: “Türkiye ne zaman demokratikleşir? Bize ayar vermediği, topluca bağırdığı vakit, partilerin üzerinden bölünmek yerine 12 Eylül rejimine hep birlikte demokratik bir başkaldırıyı fiili hale getirdiğinde, insan olduğunu esas kabul haline getirdiğinde; din, mezhep, ırk ayrımından birbiriyle kavga edip birbirini ötekileştirmediğinde Türkiye demokratikleşir.”
Kaynak: İHA