Devlet Bahçeli Trabzon'da
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Denize açılma hevesinde olan Kürdistan koridoru, AK Parti şantiyesinde inşa edilmektedir” dedi.
Trabzon'da, parti binasının açılışına katılan Bahçeli, 18 Mart Çanakkale Zaferi'nden mahalli idareler seçimi ve İmralı sürecine kadar bir çok konuyla ilgili açıklama yaparak AK Parti hükümetini eleştirdi.
Trabzon il sınırı girişinde uzun süre soğuk ve yağışlı havaya rağmen MHP Trabzon Milletvekili Koray Aydın ve bir grup partili, Bahçeli'nin gelişini bekledi.Bahçeli, burada yoğun ilgiyle karşılanırken yaptığı konuşmada AK Parti'yi şiddetle eleştirdi.
Mahalli idareler seçimini dönüm noktası olarak gördüklerini belirten Bahçeli, şöyle konuştu: "Gelecek yıl yapılacak mahalli idareler seçimlerine hırsla hevesle hazırlanıyoruz. Başarmaya yeminliyiz, zafere inançlıyız, AK Parti'den kurtulmak için önümüzdeki yıl yapılacak mahalli idareler seçimlerini milat olarak görüyoruz. Bu seçimi dönüm noktası olarak değerlendiriyoruz." Karadeniz halkının Türk milletinin yolundan emanetlerinden ve ilkelerinden hiç ayrılmadığını ve sapmadığını belirten Bahçeli, şunları söyledi: “Karadeniz, bölücüye fırsat vermemiş, karanlık niyetlere imkan tanımamıştır. Terör elçilerine sur olmuş, ihanete geçit vermemiştir. Gezdiğim, gördüğüm ve bulunduğum ortamlarda hep buna şahit oldum, hep bunu fark ettim. Özellikle dünden beri Karadeniz’in asil, cömert, şahsiyetli ve vakur insanlarıyla kucaklaşmaktan gurur duydum. Mahalli idareler seçimini AK Parti'nin hüsran noktasına girmesi için dönüm noktası olarak değerlendiriyoruz. Türklüğü anayasadan silmeye çalışanlara Trabzon’un bir diyeceği vardır ve olmalıdır. Türk milliyetçiliğini ayaklar altına almaya çalışan BOP sevdalılarına Trabzonlu kardeşimin söyleyeceği bir sözü vardır ve olmalıdır." Türkiye’yi etnik kimlikler cenderesine almaya ve bölünme cehennemine sokmaya çalışanlar olduğunu anlatan Bahçeli, şöyle dedi:
"Trabzon’un mutlaka bunlara itirazı ve karşı çıkışı görülmelidir ve inşallah görülecektir. Biliyoruz ki, kurtuluşumuzun ilk adımı Karadeniz’den atıldı. Kuruluşumuzun ilk tamimi Karadeniz’de yayınlandı. Vatan bütünlüğünün, millet bağımsızlığının tehlikede olduğu ilk olarak Karadeniz’den duyuruldu. Milli egemenliğe dayalı Türkiye Cumhuriyeti’nin harcı ilk defa Karadeniz’de atıldı. Türk milleti burada yakılan bağımsızlık meşalesiyle aydınlandı. Yeni bir milli mücadele ruhunun eşiğindeyiz. Yeni bir kurtuluşun arefesindeyiz. Karadeniz üzerine düşeni yapmıştır, yine yapacaktır. Teslimiyetçi, müzakereci, kinci, BOP’çu, batıcı AK Parti’yi sandığa mahkum edecektir.”
KINALI KUZULAR UNUTULMAZ
Çanakkale Zaferinin yıldönümü kutlamalarıyla ilgili uzun uzun konuşan Bahçeli, sözlerini şöyle sürdürdü: “Çanakkale’de var olma ve hayatta kalma şuurunu hürmetle yarın idrak edeceğiz. Dünde yaşananları anlamadan geleceğin planlanması ve isabetli şekilde kurgulanması mümkün değildir. Türk tarihini harem duvarları arasına sıkıştıranlar, at sırtında yapılan seferler yekunu olarak görenler, geçmişin çok boyutlu ilişkilerini anlayamazlar, hürmetle yad ettiğimiz mücadeleleri fark edemezler. Geçmişte yaşananları önemsiz hadiseler zinciri olarak yorumlayan milletler için tarihin tekerrür etmesi kaçınılmaz gerçekliktir. Tarihini bilmeyen milletler yönsüz, çaresiz, iştahsız, gıdasız ve amaçsız kalmaya her zaman mahkumdur." Bahçeli, Çanakkale’de dili, kimliği ne olursa olsun tabyalara sıra sıra dizilen kınalı kuzuların Türk vatanını yamyamlara yem yapmadığını söyledi.
"Ölüme sanki sevdikleriyle buluşacakmış gibi koşa koşa giden bir neslin mirasıdır Çanakkale" diyen Bahçeli, sözlerine şöyle devam etti: "Çanakkale’de Türk milletini sonsuza kadar tarih sahnesinden söküp atmak isteyenlerin türevleri bu kez de içimizden, aramızdan yeşermişler ve yeniden faal hale gelmişlerdir. Çanakkale’de gösterilen yüksek millet hasletlerini, yaşanan kahramanlıkları istismar edip bölücübaşı ve örgütüyle yürütülen müzakereleri aklamaya çalışan Başbakan ve hükümeti büyük bir yanlışın ve vebalin içine girmiştir. Çanakkale’deki mücadeleleri bölücülerle kucaklaşmak maksadıyla malzeme yapmak, tahrip etmek eşi benzeri olmayan küstahlık, vefasızlık ve nankörlüktür. Çanakkale’deki cengaver, cefakar ve cesaret simgesi vatan evlatları gün gelsin de Recep Tayyip Erdoğan diye biri çıkıp terörist başı ile görüşsün, vatanı parçalasın, milleti bölsün diye candan ve serden vazgeçmemişlerdir.”
TÜRKİYE GÖZ GÖRE GÖRE ETNİK TUZAKLARA İTİLMEKTEDİR
Türkiye'nin göz göre göre etnik tuzaklarla bölücü provokasyonlarla mayınlanmış bir alana itildiğini kaydeden Bahçeli, sözlerini şöyle sürdürdü: "PKK ile müzakere yapanlar, caniye teslim masaları kurup çözüm ve barış kabından fitne yudumlayanlar, geçmişte yaşasalardı tarafları ve tercihleri kesinlikle yabancılar lehine olur ve Türk milletine ihanetle buluşurlardı. Milletin birliğini yıkmaya çalışan bedbahtlar Çanakkale’de püskürtülenlerin bakiyelerinden başkaları değildir. Çanakkale müzakereciler, çözümcüler, süreççiler sayesinde değil milli mücadeleyi rehber edinen kutlu ecdadın sayesinde geçilmez olmuştur. Ülkemiz, AK Parti zihniyetinin müsamahası ve özendirmesiyle çok yönlü ihanet ortaklığının saldırılarıyla karşı karşıyadır. Türkiye, göz göre göre etnik tuzaklarla bölücü provokasyonlarla mayınlanmış bir alana itilmektedir. Türkiye’ye karşı güç ve eylem birliği içinde olan bu cephenin nihai amacı üniter yapıyı çatlatmak ve çökertmektir." Milli devlet yapımızın tehdit altında olduğunu anlatan Bahçeli, şöyle konuştu: "Türk milletinin milli varlığı saldırı ve suikastlarla deşilmekte ve eşelenmektedir. Hedef, kurucu ilkeleri yıkmak, kırmak ve anlamsızlığa mahkum etmektir. Türkiye yeniden tanımlanmak ve tanzim edilmek istenmektedir. AK Parti, BDP, PKK ve İmralı canisinden oluşan dörtlü çete faaliyet içindedir. Her kılığa giren çözüm ve süreç sözleriyle yapay millet inşası son hız sürmektedir. Önce özerklik arkasından federasyon en nihayetinde de dört ayaklı Kürdistan’ın kurulmasıyla imhası planlanmaktadır. İmralı canisi başbakanın muhatabı ve çözüm ortağı olmuştur.”
Dünyanın hiç bir yerinde yargı önünde suçlu bulunarak müebbet hapis cezasına çarptırılan bir teröristin muhatap kabul edilmesinin mümkün olmayacağını belirten Bahçeli, şunları söyledi: “Bırakın ülkemizi dünyanın hiçbir hukuk devletinde bağımsız yargı önünde suçlu bulunarak müebbet hapis cezasına çarptırılan bir teröristin muhatap kabul edilmesi mümkün değildir. İmralı’da yatan caniye müzakere bahanesiyle barış ve çözüm ortağı statüsü verilmesi, askerlerimizin, polislerimizin korucularımızın verdikleri mücadeleye nankörlük olacaktır. Şehitlerimizin, gözü yaşlı ailelerinin, gazilerin ve milletin hiçe sayılması anlamına gelecektir."
ADALETE GÜVEN SARSILIR
Teröristle konuşmanın adalet ve devlete güveni kökünden sakatlayacağını anlatan Bahçeli, şu konulara değindi: "Suç ve suçluyu caydırmak kolay olmayacaktır. Başlarda İmralı canisiyle görüşülmediğini şerefini ileri sürerek reddeden Başbakan da şereften mahrum birisi olarak hem kendisini küçültecek hem de inandırıcılığını teröristlere iradesiz olarak teslim etmiş olacaktır. Milli iradeyle iktidar olan AK Parti zihniyeti, ekonomik ve sosyal sorunları bir kenara itmiş, çözümle ve çöküşü sağlamak için terörist başıyla bölünme mesaisine harıl harıl girmiştir. PKK hem AK Parti hükümetine hem de uluslararası alana barış ve çözüm ezberiyle hitap etmekte, karşılığında sağlam mevziler elde ederek hain taleplerine giden yolları açmaktadır. PKK zaman kazanıp güç toplamakta ve aşama aşama takip ettiği amaçlarına gitmektedir. AK Parti ise adeta vurgun yemiş, eli ayağı bağlanmış ve büyülenmiş gibi PKK’nın kucağına düşmüş, çekim alanına kapılmıştır. Erdoğan’ın çöküşü ve çözülmeyi çözüm olarak görmesinin başka izahı olamaz.”
BAŞBAKAN SORDUĞUMUZ SORULARI CEVAPLAMAKTAN ACİZ
Nevruz öncesi terörist başının çatışmasızlık çağrısında bulunacağı iddiaları bulunduğunu hatırlatan Bahçeli, şöyle konuştu: “Neyin karşılığında bu kararı vereceği hangi tavizlerin sonucunda silah bırakacağı bir türlü açıklanmamaktadır. Başbakan Erdoğan sorduğumuz soruların cevabını vermekten acizdir. PKK piknik yapmak için dağa çıkmadığına göre silahlara nasıl veda edecek. Bu kandırmaca sisi altında hükümet İmralı canisine ve örgütüne neyin ümidini vermiştir. PKK eylemsizlik kararı verirse buna kimse acemice sevinmemeli ve gafilce olumlu anlamlar yüklememelidir. PKK geçmişte böyle çağrılar yapmış ancak sonra kahpece saldırılarını artırmaktan geri durmamıştır. AK Parti, PKK ile zımmen müttefiklik anlaşması yapmış, terörü yedeğine almıştır. İmralı canisi Erdoğan’ın başkan olabilmesine yeşil ışık yakmıştır. BDP Eşbaşkanı da dün başkanlık sistemine özerkliğin sağlanması karşılığında destek vereceklerini açıklamıştır."
Başbakan'ın, başkan olabilmek için Türkiye’yi ateşe attığını anlatan Bahçeli, şu konulara dikkat çekti: "Küresel planların gerçekleşmesi için her tavize kapı aralamaktadır. Peşmergebaşı Barzani’nin kardeş ve dostu olmak için çırpınması da rastlantı değildir. Başbakan ve hükümeti PKK ile anayasa yapmaya hazırlanmaktadır. PKK ile birlikte Türklüğü anayasadan ayıklamaya çalışmaktadır. Başkanlık sistemine diyet olarak önce demokratik özerliği, ardından federasyonu ve nihayetinde bağımsız Kürdistan’ı kurdurmaya niyetlidir.”
Büyükşehir yapılanmasıyla ilgili görüşlerini dile getiren Bahçeli, şöyle konuştu: “Diyarbakır’ın PKK ile ilişkisini dikkate aldığınız vakit hizmetlerin ne şekilde oluştuğuna dair Mülkiye müfettişleri harekete geçse çok sonuçlar elde edebilir. Diyarbakır büyük şehri merkez ilçeleri kapsayan boyuttayken, mülki il sınırları kapsamına taşınmıştır. Diğerleri de böyle olmuştur. Yeni kurulan 14 büyük şehir de bu anlamda kurulmuştur. Harikatı gözünüzün önüne getirin Diyarbakır il sınırları kapsamına yükseltilmiş, alttan Mardin yanında Şanlıurfa, üstte Van eklenmiş. Hepsi birbirleriyle sınır hale gelmiş. Sınırı olmayan yerler ise 2011 -2012 terörist faaliyetleriyle alan hakimiyeti haline dönüştürülmüştür. Hakkari, Şırnak, Siirt, Batman, Bingöl, Bitlis, Tunceli ve Ağrı illeri de eklendiği vakit 134 bin kilometrekare toprak alanını oluşturmaktadır. Kuzey Irak’la komşu, İran’ın Kürdistan dediği alanla komşu bir alan. Nüfusu 8 milyon 230 bindir. Böyle bir alan büyük şehir olarak bir yasa oluşturulurken, bunun altında büyük bir tuzak mı yatmaktadır? Bunu düşünmek lazım.”
YAPILAN ÇALIŞMALAR KÜRDİSTAN'I KURMAK İÇİN
Yapılan çalışmaların Kürdistan’ı kurmak için ön hazırlık olduğunu iddia eden Bahçeli, sözlerini şöyle sürdürdü: “İmralı canisinin yol haritasında ne diyor? Demokratik özerklik. İkinci hedef federal yapı. Üçüncü hedef dört ayaklı Kürdistan’ın oluşturulması faaliyeti. Irak, Suriye, İran ve Türkiye topraklarında. Böyle bir durum konfederal bir yapıyla gerçekleşir. Sonrası bağımsız büyük Kürdistan hedefi. PKK zerre kadar bu hedeften vazgeçmemiştir. Bundan vazgeçmiş olsalar 29 yıldır dağda ne gezer bunlar? İmralı görüşmeleri, Oslo’dan beri dalga dalga gelirken, tam eyalet aşamasına gelindiğinde anayasada bir değişiklikle Türklüğü, Türk milletini kaldıracaksın, Anayasa’da başkanlık sistemini önereceksin. Sistemin tabii unsuru olarak bazı batı ülkelerinde görüldüğü gibi eyaletler sistemini geliştireceksin. Türkiye’yi demokratikleştirecek, sözde özgürleştireceksin. Bunu yaparken analar ağlamasın diyeceksin. Anaların göz yaşını 10 yıldan beri görmezden geleceksin, İmralı canisinin isteğini de aldatma olarak kullanacaksın. Erdoğan’ın başkanlık sistemindeki hırsı, şahsi hırsı ise, demokratik parlamenter sistemde güçlü bir cumhurbaşkanı olabilir verdiği bir söz ise onu yerine getiriyor. Federal yapıyla başkanlık sistemi arasında pamuk ipliği vardır. Eğer federal yapı çok daha güçlenirse, valiyi, emniyet müdürünü, savunma gücünü, milli eğitimi kendi kendine uygular hale gelirse, aradaki pamuk ipliğini kesiyorum dediğinde bağımsız Kürdistan olur. Bu tuzağa düşelim mi düşmeyelim mi? Buna karar vereceksiniz. Parti meselesi değil bu. Denize açılma hevesinde olan Kürdistan koridoru AK Parti şantiyesinde inşa edilmektedir.” Konuşmaların ardından Bahçeli, partisinin bina açılışını dualar eşliğinde gerçekleştirdi. Bahçeli, burada yoğun ilgiyle karşılanırken daha sonra karayoluyla Trabzon'dan ayrıldı .
Kaynak: İHA
Trabzon il sınırı girişinde uzun süre soğuk ve yağışlı havaya rağmen MHP Trabzon Milletvekili Koray Aydın ve bir grup partili, Bahçeli'nin gelişini bekledi.Bahçeli, burada yoğun ilgiyle karşılanırken yaptığı konuşmada AK Parti'yi şiddetle eleştirdi.
Mahalli idareler seçimini dönüm noktası olarak gördüklerini belirten Bahçeli, şöyle konuştu: "Gelecek yıl yapılacak mahalli idareler seçimlerine hırsla hevesle hazırlanıyoruz. Başarmaya yeminliyiz, zafere inançlıyız, AK Parti'den kurtulmak için önümüzdeki yıl yapılacak mahalli idareler seçimlerini milat olarak görüyoruz. Bu seçimi dönüm noktası olarak değerlendiriyoruz." Karadeniz halkının Türk milletinin yolundan emanetlerinden ve ilkelerinden hiç ayrılmadığını ve sapmadığını belirten Bahçeli, şunları söyledi: “Karadeniz, bölücüye fırsat vermemiş, karanlık niyetlere imkan tanımamıştır. Terör elçilerine sur olmuş, ihanete geçit vermemiştir. Gezdiğim, gördüğüm ve bulunduğum ortamlarda hep buna şahit oldum, hep bunu fark ettim. Özellikle dünden beri Karadeniz’in asil, cömert, şahsiyetli ve vakur insanlarıyla kucaklaşmaktan gurur duydum. Mahalli idareler seçimini AK Parti'nin hüsran noktasına girmesi için dönüm noktası olarak değerlendiriyoruz. Türklüğü anayasadan silmeye çalışanlara Trabzon’un bir diyeceği vardır ve olmalıdır. Türk milliyetçiliğini ayaklar altına almaya çalışan BOP sevdalılarına Trabzonlu kardeşimin söyleyeceği bir sözü vardır ve olmalıdır." Türkiye’yi etnik kimlikler cenderesine almaya ve bölünme cehennemine sokmaya çalışanlar olduğunu anlatan Bahçeli, şöyle dedi:
"Trabzon’un mutlaka bunlara itirazı ve karşı çıkışı görülmelidir ve inşallah görülecektir. Biliyoruz ki, kurtuluşumuzun ilk adımı Karadeniz’den atıldı. Kuruluşumuzun ilk tamimi Karadeniz’de yayınlandı. Vatan bütünlüğünün, millet bağımsızlığının tehlikede olduğu ilk olarak Karadeniz’den duyuruldu. Milli egemenliğe dayalı Türkiye Cumhuriyeti’nin harcı ilk defa Karadeniz’de atıldı. Türk milleti burada yakılan bağımsızlık meşalesiyle aydınlandı. Yeni bir milli mücadele ruhunun eşiğindeyiz. Yeni bir kurtuluşun arefesindeyiz. Karadeniz üzerine düşeni yapmıştır, yine yapacaktır. Teslimiyetçi, müzakereci, kinci, BOP’çu, batıcı AK Parti’yi sandığa mahkum edecektir.”
KINALI KUZULAR UNUTULMAZ
Çanakkale Zaferinin yıldönümü kutlamalarıyla ilgili uzun uzun konuşan Bahçeli, sözlerini şöyle sürdürdü: “Çanakkale’de var olma ve hayatta kalma şuurunu hürmetle yarın idrak edeceğiz. Dünde yaşananları anlamadan geleceğin planlanması ve isabetli şekilde kurgulanması mümkün değildir. Türk tarihini harem duvarları arasına sıkıştıranlar, at sırtında yapılan seferler yekunu olarak görenler, geçmişin çok boyutlu ilişkilerini anlayamazlar, hürmetle yad ettiğimiz mücadeleleri fark edemezler. Geçmişte yaşananları önemsiz hadiseler zinciri olarak yorumlayan milletler için tarihin tekerrür etmesi kaçınılmaz gerçekliktir. Tarihini bilmeyen milletler yönsüz, çaresiz, iştahsız, gıdasız ve amaçsız kalmaya her zaman mahkumdur." Bahçeli, Çanakkale’de dili, kimliği ne olursa olsun tabyalara sıra sıra dizilen kınalı kuzuların Türk vatanını yamyamlara yem yapmadığını söyledi.
"Ölüme sanki sevdikleriyle buluşacakmış gibi koşa koşa giden bir neslin mirasıdır Çanakkale" diyen Bahçeli, sözlerine şöyle devam etti: "Çanakkale’de Türk milletini sonsuza kadar tarih sahnesinden söküp atmak isteyenlerin türevleri bu kez de içimizden, aramızdan yeşermişler ve yeniden faal hale gelmişlerdir. Çanakkale’de gösterilen yüksek millet hasletlerini, yaşanan kahramanlıkları istismar edip bölücübaşı ve örgütüyle yürütülen müzakereleri aklamaya çalışan Başbakan ve hükümeti büyük bir yanlışın ve vebalin içine girmiştir. Çanakkale’deki mücadeleleri bölücülerle kucaklaşmak maksadıyla malzeme yapmak, tahrip etmek eşi benzeri olmayan küstahlık, vefasızlık ve nankörlüktür. Çanakkale’deki cengaver, cefakar ve cesaret simgesi vatan evlatları gün gelsin de Recep Tayyip Erdoğan diye biri çıkıp terörist başı ile görüşsün, vatanı parçalasın, milleti bölsün diye candan ve serden vazgeçmemişlerdir.”
TÜRKİYE GÖZ GÖRE GÖRE ETNİK TUZAKLARA İTİLMEKTEDİR
Türkiye'nin göz göre göre etnik tuzaklarla bölücü provokasyonlarla mayınlanmış bir alana itildiğini kaydeden Bahçeli, sözlerini şöyle sürdürdü: "PKK ile müzakere yapanlar, caniye teslim masaları kurup çözüm ve barış kabından fitne yudumlayanlar, geçmişte yaşasalardı tarafları ve tercihleri kesinlikle yabancılar lehine olur ve Türk milletine ihanetle buluşurlardı. Milletin birliğini yıkmaya çalışan bedbahtlar Çanakkale’de püskürtülenlerin bakiyelerinden başkaları değildir. Çanakkale müzakereciler, çözümcüler, süreççiler sayesinde değil milli mücadeleyi rehber edinen kutlu ecdadın sayesinde geçilmez olmuştur. Ülkemiz, AK Parti zihniyetinin müsamahası ve özendirmesiyle çok yönlü ihanet ortaklığının saldırılarıyla karşı karşıyadır. Türkiye, göz göre göre etnik tuzaklarla bölücü provokasyonlarla mayınlanmış bir alana itilmektedir. Türkiye’ye karşı güç ve eylem birliği içinde olan bu cephenin nihai amacı üniter yapıyı çatlatmak ve çökertmektir." Milli devlet yapımızın tehdit altında olduğunu anlatan Bahçeli, şöyle konuştu: "Türk milletinin milli varlığı saldırı ve suikastlarla deşilmekte ve eşelenmektedir. Hedef, kurucu ilkeleri yıkmak, kırmak ve anlamsızlığa mahkum etmektir. Türkiye yeniden tanımlanmak ve tanzim edilmek istenmektedir. AK Parti, BDP, PKK ve İmralı canisinden oluşan dörtlü çete faaliyet içindedir. Her kılığa giren çözüm ve süreç sözleriyle yapay millet inşası son hız sürmektedir. Önce özerklik arkasından federasyon en nihayetinde de dört ayaklı Kürdistan’ın kurulmasıyla imhası planlanmaktadır. İmralı canisi başbakanın muhatabı ve çözüm ortağı olmuştur.”
Dünyanın hiç bir yerinde yargı önünde suçlu bulunarak müebbet hapis cezasına çarptırılan bir teröristin muhatap kabul edilmesinin mümkün olmayacağını belirten Bahçeli, şunları söyledi: “Bırakın ülkemizi dünyanın hiçbir hukuk devletinde bağımsız yargı önünde suçlu bulunarak müebbet hapis cezasına çarptırılan bir teröristin muhatap kabul edilmesi mümkün değildir. İmralı’da yatan caniye müzakere bahanesiyle barış ve çözüm ortağı statüsü verilmesi, askerlerimizin, polislerimizin korucularımızın verdikleri mücadeleye nankörlük olacaktır. Şehitlerimizin, gözü yaşlı ailelerinin, gazilerin ve milletin hiçe sayılması anlamına gelecektir."
ADALETE GÜVEN SARSILIR
Teröristle konuşmanın adalet ve devlete güveni kökünden sakatlayacağını anlatan Bahçeli, şu konulara değindi: "Suç ve suçluyu caydırmak kolay olmayacaktır. Başlarda İmralı canisiyle görüşülmediğini şerefini ileri sürerek reddeden Başbakan da şereften mahrum birisi olarak hem kendisini küçültecek hem de inandırıcılığını teröristlere iradesiz olarak teslim etmiş olacaktır. Milli iradeyle iktidar olan AK Parti zihniyeti, ekonomik ve sosyal sorunları bir kenara itmiş, çözümle ve çöküşü sağlamak için terörist başıyla bölünme mesaisine harıl harıl girmiştir. PKK hem AK Parti hükümetine hem de uluslararası alana barış ve çözüm ezberiyle hitap etmekte, karşılığında sağlam mevziler elde ederek hain taleplerine giden yolları açmaktadır. PKK zaman kazanıp güç toplamakta ve aşama aşama takip ettiği amaçlarına gitmektedir. AK Parti ise adeta vurgun yemiş, eli ayağı bağlanmış ve büyülenmiş gibi PKK’nın kucağına düşmüş, çekim alanına kapılmıştır. Erdoğan’ın çöküşü ve çözülmeyi çözüm olarak görmesinin başka izahı olamaz.”
BAŞBAKAN SORDUĞUMUZ SORULARI CEVAPLAMAKTAN ACİZ
Nevruz öncesi terörist başının çatışmasızlık çağrısında bulunacağı iddiaları bulunduğunu hatırlatan Bahçeli, şöyle konuştu: “Neyin karşılığında bu kararı vereceği hangi tavizlerin sonucunda silah bırakacağı bir türlü açıklanmamaktadır. Başbakan Erdoğan sorduğumuz soruların cevabını vermekten acizdir. PKK piknik yapmak için dağa çıkmadığına göre silahlara nasıl veda edecek. Bu kandırmaca sisi altında hükümet İmralı canisine ve örgütüne neyin ümidini vermiştir. PKK eylemsizlik kararı verirse buna kimse acemice sevinmemeli ve gafilce olumlu anlamlar yüklememelidir. PKK geçmişte böyle çağrılar yapmış ancak sonra kahpece saldırılarını artırmaktan geri durmamıştır. AK Parti, PKK ile zımmen müttefiklik anlaşması yapmış, terörü yedeğine almıştır. İmralı canisi Erdoğan’ın başkan olabilmesine yeşil ışık yakmıştır. BDP Eşbaşkanı da dün başkanlık sistemine özerkliğin sağlanması karşılığında destek vereceklerini açıklamıştır."
Başbakan'ın, başkan olabilmek için Türkiye’yi ateşe attığını anlatan Bahçeli, şu konulara dikkat çekti: "Küresel planların gerçekleşmesi için her tavize kapı aralamaktadır. Peşmergebaşı Barzani’nin kardeş ve dostu olmak için çırpınması da rastlantı değildir. Başbakan ve hükümeti PKK ile anayasa yapmaya hazırlanmaktadır. PKK ile birlikte Türklüğü anayasadan ayıklamaya çalışmaktadır. Başkanlık sistemine diyet olarak önce demokratik özerliği, ardından federasyonu ve nihayetinde bağımsız Kürdistan’ı kurdurmaya niyetlidir.”
Büyükşehir yapılanmasıyla ilgili görüşlerini dile getiren Bahçeli, şöyle konuştu: “Diyarbakır’ın PKK ile ilişkisini dikkate aldığınız vakit hizmetlerin ne şekilde oluştuğuna dair Mülkiye müfettişleri harekete geçse çok sonuçlar elde edebilir. Diyarbakır büyük şehri merkez ilçeleri kapsayan boyuttayken, mülki il sınırları kapsamına taşınmıştır. Diğerleri de böyle olmuştur. Yeni kurulan 14 büyük şehir de bu anlamda kurulmuştur. Harikatı gözünüzün önüne getirin Diyarbakır il sınırları kapsamına yükseltilmiş, alttan Mardin yanında Şanlıurfa, üstte Van eklenmiş. Hepsi birbirleriyle sınır hale gelmiş. Sınırı olmayan yerler ise 2011 -2012 terörist faaliyetleriyle alan hakimiyeti haline dönüştürülmüştür. Hakkari, Şırnak, Siirt, Batman, Bingöl, Bitlis, Tunceli ve Ağrı illeri de eklendiği vakit 134 bin kilometrekare toprak alanını oluşturmaktadır. Kuzey Irak’la komşu, İran’ın Kürdistan dediği alanla komşu bir alan. Nüfusu 8 milyon 230 bindir. Böyle bir alan büyük şehir olarak bir yasa oluşturulurken, bunun altında büyük bir tuzak mı yatmaktadır? Bunu düşünmek lazım.”
YAPILAN ÇALIŞMALAR KÜRDİSTAN'I KURMAK İÇİN
Yapılan çalışmaların Kürdistan’ı kurmak için ön hazırlık olduğunu iddia eden Bahçeli, sözlerini şöyle sürdürdü: “İmralı canisinin yol haritasında ne diyor? Demokratik özerklik. İkinci hedef federal yapı. Üçüncü hedef dört ayaklı Kürdistan’ın oluşturulması faaliyeti. Irak, Suriye, İran ve Türkiye topraklarında. Böyle bir durum konfederal bir yapıyla gerçekleşir. Sonrası bağımsız büyük Kürdistan hedefi. PKK zerre kadar bu hedeften vazgeçmemiştir. Bundan vazgeçmiş olsalar 29 yıldır dağda ne gezer bunlar? İmralı görüşmeleri, Oslo’dan beri dalga dalga gelirken, tam eyalet aşamasına gelindiğinde anayasada bir değişiklikle Türklüğü, Türk milletini kaldıracaksın, Anayasa’da başkanlık sistemini önereceksin. Sistemin tabii unsuru olarak bazı batı ülkelerinde görüldüğü gibi eyaletler sistemini geliştireceksin. Türkiye’yi demokratikleştirecek, sözde özgürleştireceksin. Bunu yaparken analar ağlamasın diyeceksin. Anaların göz yaşını 10 yıldan beri görmezden geleceksin, İmralı canisinin isteğini de aldatma olarak kullanacaksın. Erdoğan’ın başkanlık sistemindeki hırsı, şahsi hırsı ise, demokratik parlamenter sistemde güçlü bir cumhurbaşkanı olabilir verdiği bir söz ise onu yerine getiriyor. Federal yapıyla başkanlık sistemi arasında pamuk ipliği vardır. Eğer federal yapı çok daha güçlenirse, valiyi, emniyet müdürünü, savunma gücünü, milli eğitimi kendi kendine uygular hale gelirse, aradaki pamuk ipliğini kesiyorum dediğinde bağımsız Kürdistan olur. Bu tuzağa düşelim mi düşmeyelim mi? Buna karar vereceksiniz. Parti meselesi değil bu. Denize açılma hevesinde olan Kürdistan koridoru AK Parti şantiyesinde inşa edilmektedir.” Konuşmaların ardından Bahçeli, partisinin bina açılışını dualar eşliğinde gerçekleştirdi. Bahçeli, burada yoğun ilgiyle karşılanırken daha sonra karayoluyla Trabzon'dan ayrıldı .