10'u Tutuklu 15 Sanığın Yargılanmasına Devam Edildi
Ağrı'nın Doğubayazıt ilçesinde terör örgütü PKK/KCK'ya yönelik yürütülen soruşturma kapsamında açılan davada, 10'u tutuklu 15 sanığın yargılanmasına Erzurum'da devam edildi.
Erzurum 4. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davanın ilk duruşmasında, 3 Aralık 2011 günü Ağrı Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü tarafından PKK/KCK'ya yönelik yapılan operasyonda gözaltına alınan 10'u tutuklu 5'i tutuksuz 15 sanık, avukatları ile aileleri hazır bulundu.
445 sayfadan oluşan iddianamede, sanıklarla ilgili yer alan suçlamaları savunma yapacak sanıklara tek tek hatırlatılacağını ifade eden Mahkeme Başkanı Mustafa Kahya, geçen duruşmada Kürtçe savunma talebi kabul edilmeyen sanıklara da yeni düzenlemeyle ana dilde savunma yapmalarına imkan tanınacağını belirtti.
Türkçe savunma yapan tutuklu sanıklardan Ajda İ, bir yıldır tutuklu bulunduğu süre zarfında, isteği dışında 6 ayrı cezaevinde tutulduğunu, epilepsi hastası olduğunu, avukatının bulunmadığını ve yasal olarak baro tarafından atanacak avukatı da istemediğini ve kendi savunmasını kendisinin yapacağını dile getirdi.
Ajda İ, ilkokula dahi gitmediğini ancak şu anda açık liseye devam ettiğini ve 445 sayfalık iddianamenin tamamını okuduğunu ve hakkındaki suçlamaları kabul etmediğini belirterek, şunları kaydetti:
''3 Aralık 2011 günü Doğubayazıt ilçesinde gözaltına alındım. Ben, iddia edildiği gibi hiç kimseye ajanlık yapmadım. Ajanlık suçlamasını kabul etmiyorum. Bana bu suçlamaları yapanlar iddialarını ispatlamalılar. Çünkü ben bu asılsız iddialardan dolayı ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile yargılanıyorum. Bana yazık günah değil mi-. BDP Doğubayazıt İlçe Teşkilatında çalıştım, ancak illegal hiçbir faaliyette bulunmadım. Suçlandığım iddialarla ilgili 14 sayfadan oluşan geniş savunmamı yazılı olarak mahkemeye sunacağım. Hastalığımın göz önünde bulundurularak tahliyemi istiyorum.''
Kürtçe savunma yapmak istediğini dile getiren tutuklu sanık Muhlis A'ya savunma hakkı veren Mahkeme Başkanı Kahya ancak Kürtçe tercüman bulunmadığını hatırlatarak izleyiciler arasından tercüman bulmasını istedi. Sanık Muhlis A. da izleyiciler arasında bulunan BDP Ağrı Milletvekili Halil Aksoy'dan tercümanlığını yapmasını istedi. Milletvekili Aksoy'un bu talebi kabul etmek istememesi üzerine, sanık yakınlarından Bedri Fırat'ın gönüllü tercümanlığıyla Muhlis A'nın savunmasına geçildi.
Muhlis A, savunmasında, İmralı ile devletin ilgili birimleri arasında başlayan barış görüşmelerini desteklediklerini, bu süreci sabote etmek isteyen kesimler tarafından Paris'te 3 örgüt mensubunun öldürülmesi olayını kınadığını dile getirdi.
Barış sürecini baltalayacak kesimlere karşı tüm kesimlerin duyarlı olması gerektiğini ifade eden Muhlis A, ''Bizim içimizde de itirafçılar ve gizli tanıklar var. Bu kişileri hem biz hem de bazı sanık avukatları biliyor. Ama nedense dile getirmiyorlar. Ben yeri ve zamanı geldiğinde bu kişileri ve perde arkasındaki gerçekleri dile getireceğim. İddianamede yer alan KCK'nın tüzüğünden haberdar değilim. Bu tüzükten haberdar olan varsa bana versin de ben de ona göre savunma yapayım'' diye konuştu.
Tutuklu sanıklardan Beritan Doğan, savunmasını Türkçe yapmak istediğini dile getirmesi üzerine Mahkeme Başkanı Kahya, geçen duruşmada neden Kürtçe savunma yapmak istediğini, bu duruşmada ise Türkçe savunma yapmak istediğini sorması üzerine, söz alan sanık Doğan, ''Benim ailem Zazaça konuşuyor. Ancak ben şehirde yetiştiğim için ne Kürtçe ve ne de Zazaca bilmiyorum. Arkadaşlarıma ayıp olmasın diye Kürtçe savunma talebinde bulunmuştum'' dedi.
Sanık Doğan, savunmasında, BDP Genel Merkezi tarafından 2010 yılının başlarında Ağrı'da parti çalışmaları için görevlendirildiğini, bu ilde kaldığı süre zarfında kadınların bilinçlendirilmesi, eğitilmesine yönelik çeşitli sosyal, kültürel ve sağlık içerikli seminerler düzenlediğini söyledi.
Ağrı'da açılan kadın derneği aracılığıyla kadın hakları ve kadınların parti çalışmalarına daha aktif katılmaları konusunda sürekli mahalle toplantıları düzenleyerek partisinin oyunu artırmaya yönelik legal siyasal faaliyetlerde bulunduğunu dile getiren Doğan, suçsuz olduğunu ve cezaevinde bulunduğu bir yıllık sürenin göz önünde bulundurularak tahliyesini talep etti.
Mahkeme Başkanı verilen aranın ardından, yarın 09.00'da devam edilmesine karar verip duruşmayı son verdi.
-İddianame-
Ağrı Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan 445 sayfalık iddianamede, ''Doğubayazıt ilçe merkezinde bir polis karakolunun bombalanması, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin birlik ve bütünlüğünü bozmaya yönelik eylemlerde bulunmak, silahlı terör örgütü kurmak, örgüte üye olmak ve örgütün talimatları doğrultusunda yasa dışı örgütsel faaliyetlerde bulunmak, gösteri ve yürüyüş yasasına muhalefet, görevli polis memurlarına mukavemet sivil itaatsizlik eylemlerine katıldıkları iddiasıyla 15 sanık hakkında ağırlaştırılmış müebbet ve çeşitli oranlarda hapis cezası istemiyle davam açılmıştı.
Kaynak: AA
445 sayfadan oluşan iddianamede, sanıklarla ilgili yer alan suçlamaları savunma yapacak sanıklara tek tek hatırlatılacağını ifade eden Mahkeme Başkanı Mustafa Kahya, geçen duruşmada Kürtçe savunma talebi kabul edilmeyen sanıklara da yeni düzenlemeyle ana dilde savunma yapmalarına imkan tanınacağını belirtti.
Türkçe savunma yapan tutuklu sanıklardan Ajda İ, bir yıldır tutuklu bulunduğu süre zarfında, isteği dışında 6 ayrı cezaevinde tutulduğunu, epilepsi hastası olduğunu, avukatının bulunmadığını ve yasal olarak baro tarafından atanacak avukatı da istemediğini ve kendi savunmasını kendisinin yapacağını dile getirdi.
Ajda İ, ilkokula dahi gitmediğini ancak şu anda açık liseye devam ettiğini ve 445 sayfalık iddianamenin tamamını okuduğunu ve hakkındaki suçlamaları kabul etmediğini belirterek, şunları kaydetti:
''3 Aralık 2011 günü Doğubayazıt ilçesinde gözaltına alındım. Ben, iddia edildiği gibi hiç kimseye ajanlık yapmadım. Ajanlık suçlamasını kabul etmiyorum. Bana bu suçlamaları yapanlar iddialarını ispatlamalılar. Çünkü ben bu asılsız iddialardan dolayı ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile yargılanıyorum. Bana yazık günah değil mi-. BDP Doğubayazıt İlçe Teşkilatında çalıştım, ancak illegal hiçbir faaliyette bulunmadım. Suçlandığım iddialarla ilgili 14 sayfadan oluşan geniş savunmamı yazılı olarak mahkemeye sunacağım. Hastalığımın göz önünde bulundurularak tahliyemi istiyorum.''
Kürtçe savunma yapmak istediğini dile getiren tutuklu sanık Muhlis A'ya savunma hakkı veren Mahkeme Başkanı Kahya ancak Kürtçe tercüman bulunmadığını hatırlatarak izleyiciler arasından tercüman bulmasını istedi. Sanık Muhlis A. da izleyiciler arasında bulunan BDP Ağrı Milletvekili Halil Aksoy'dan tercümanlığını yapmasını istedi. Milletvekili Aksoy'un bu talebi kabul etmek istememesi üzerine, sanık yakınlarından Bedri Fırat'ın gönüllü tercümanlığıyla Muhlis A'nın savunmasına geçildi.
Muhlis A, savunmasında, İmralı ile devletin ilgili birimleri arasında başlayan barış görüşmelerini desteklediklerini, bu süreci sabote etmek isteyen kesimler tarafından Paris'te 3 örgüt mensubunun öldürülmesi olayını kınadığını dile getirdi.
Barış sürecini baltalayacak kesimlere karşı tüm kesimlerin duyarlı olması gerektiğini ifade eden Muhlis A, ''Bizim içimizde de itirafçılar ve gizli tanıklar var. Bu kişileri hem biz hem de bazı sanık avukatları biliyor. Ama nedense dile getirmiyorlar. Ben yeri ve zamanı geldiğinde bu kişileri ve perde arkasındaki gerçekleri dile getireceğim. İddianamede yer alan KCK'nın tüzüğünden haberdar değilim. Bu tüzükten haberdar olan varsa bana versin de ben de ona göre savunma yapayım'' diye konuştu.
Tutuklu sanıklardan Beritan Doğan, savunmasını Türkçe yapmak istediğini dile getirmesi üzerine Mahkeme Başkanı Kahya, geçen duruşmada neden Kürtçe savunma yapmak istediğini, bu duruşmada ise Türkçe savunma yapmak istediğini sorması üzerine, söz alan sanık Doğan, ''Benim ailem Zazaça konuşuyor. Ancak ben şehirde yetiştiğim için ne Kürtçe ve ne de Zazaca bilmiyorum. Arkadaşlarıma ayıp olmasın diye Kürtçe savunma talebinde bulunmuştum'' dedi.
Sanık Doğan, savunmasında, BDP Genel Merkezi tarafından 2010 yılının başlarında Ağrı'da parti çalışmaları için görevlendirildiğini, bu ilde kaldığı süre zarfında kadınların bilinçlendirilmesi, eğitilmesine yönelik çeşitli sosyal, kültürel ve sağlık içerikli seminerler düzenlediğini söyledi.
Ağrı'da açılan kadın derneği aracılığıyla kadın hakları ve kadınların parti çalışmalarına daha aktif katılmaları konusunda sürekli mahalle toplantıları düzenleyerek partisinin oyunu artırmaya yönelik legal siyasal faaliyetlerde bulunduğunu dile getiren Doğan, suçsuz olduğunu ve cezaevinde bulunduğu bir yıllık sürenin göz önünde bulundurularak tahliyesini talep etti.
Mahkeme Başkanı verilen aranın ardından, yarın 09.00'da devam edilmesine karar verip duruşmayı son verdi.
-İddianame-
Ağrı Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan 445 sayfalık iddianamede, ''Doğubayazıt ilçe merkezinde bir polis karakolunun bombalanması, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin birlik ve bütünlüğünü bozmaya yönelik eylemlerde bulunmak, silahlı terör örgütü kurmak, örgüte üye olmak ve örgütün talimatları doğrultusunda yasa dışı örgütsel faaliyetlerde bulunmak, gösteri ve yürüyüş yasasına muhalefet, görevli polis memurlarına mukavemet sivil itaatsizlik eylemlerine katıldıkları iddiasıyla 15 sanık hakkında ağırlaştırılmış müebbet ve çeşitli oranlarda hapis cezası istemiyle davam açılmıştı.