Devran Kutlugün'den ''5 Aralık Kadın Hakları Günü'' Mesajı
MHP Yenimahalle Belediye Başkan Adayı Devran Kutlugün, 5 Aralık “Dünya Kadınlar Günü” vesilesiyle yazılı bir mesaj yayınladı.
İşte MHP Yenimahalle Belediye Başkan Adayı Devran Kutlugün'ün'5 Aralık Kadın Hakları Günü'mesajı;
''Anneyi ve anneliği kutsal sayan bir toplumda, kadınların öldürülmesi, işkence görmesi ve hergün egolarını tatmin etmeye çalışan ruh hastaları tarafından şiddete maruz kalması karşısında, toplum olarak daha duyarlı ve sonuç alıcı önlemlere başvurulması kaçınılmazdır.
Millet olarak dini ve milli değerlerimizden uzaklaşmanın beraberinde getirdiği hastalıkların başında gelen kadına yönelik çarpık bakış açısının, yeniden ve mutlaka dini ve milli değerlerimize sarılmaktan geçtiği açıktır. Dinimizin kadını en yüce mertebeye yerleştirdiği gerçeğinin yanında, tarih sahnesinde yeraldığı andan itibaren kadını baş tacı eden bir milletin, kadına yönelik negatif ayrımcılık ve kadını yok sayan örneklerle anılması, dini ve milli değerlerimizden uzaklaşılmasının acı bir neticesidir.
Türk ve Müslüman olan bir milletin, kadına reva gördüğü algı ve statünün onaylanamayacak bir çarpıklığı işaret ettiği meydandadır. Bu çarpıklığın giderilebilmesi için, başta eğitim sistemi olmak üzere, aileden başlayan ve toplumdaki gerçek kanaat önderlerince beslenen bir eylem planını derhal uygulamaya ihtiyaç vardır.
Kadına verilen hakların bir lütuf değil, hakkı olanın kendilerine teslim edilmesi olarak anlaşılması gerekir. Kadın haklarında devlet ve toplum olarak öncülük etmiş bir millet olarak, dini ve milli değerlerimiz ışığında konuya yaklaşılmasının ve bu duyarlılığın toplumun her katmanında yerleştirilmesinin önemine işaret etmek istiyorum.
Bu düşüncelerle, annelerimizin ve baş tacı kadınlarımızın “Dünya Kadın Hakları Gününü” kutluyor, selam ve saygılar sunuyorum''
''Anneyi ve anneliği kutsal sayan bir toplumda, kadınların öldürülmesi, işkence görmesi ve hergün egolarını tatmin etmeye çalışan ruh hastaları tarafından şiddete maruz kalması karşısında, toplum olarak daha duyarlı ve sonuç alıcı önlemlere başvurulması kaçınılmazdır.
Millet olarak dini ve milli değerlerimizden uzaklaşmanın beraberinde getirdiği hastalıkların başında gelen kadına yönelik çarpık bakış açısının, yeniden ve mutlaka dini ve milli değerlerimize sarılmaktan geçtiği açıktır. Dinimizin kadını en yüce mertebeye yerleştirdiği gerçeğinin yanında, tarih sahnesinde yeraldığı andan itibaren kadını baş tacı eden bir milletin, kadına yönelik negatif ayrımcılık ve kadını yok sayan örneklerle anılması, dini ve milli değerlerimizden uzaklaşılmasının acı bir neticesidir.
Türk ve Müslüman olan bir milletin, kadına reva gördüğü algı ve statünün onaylanamayacak bir çarpıklığı işaret ettiği meydandadır. Bu çarpıklığın giderilebilmesi için, başta eğitim sistemi olmak üzere, aileden başlayan ve toplumdaki gerçek kanaat önderlerince beslenen bir eylem planını derhal uygulamaya ihtiyaç vardır.
Kadına verilen hakların bir lütuf değil, hakkı olanın kendilerine teslim edilmesi olarak anlaşılması gerekir. Kadın haklarında devlet ve toplum olarak öncülük etmiş bir millet olarak, dini ve milli değerlerimiz ışığında konuya yaklaşılmasının ve bu duyarlılığın toplumun her katmanında yerleştirilmesinin önemine işaret etmek istiyorum.
Bu düşüncelerle, annelerimizin ve baş tacı kadınlarımızın “Dünya Kadın Hakları Gününü” kutluyor, selam ve saygılar sunuyorum''