Piyasalarda 2013 Yılı Dalgalı Seyretti
Borsa İstanbul 2013 yılında yatırımcısına yüzde 13,31, altın ise yüzde 27,56 oranında zarar ettirirken, dolar yüzde 20,83 ve avro ise yüzde 26,13 oranında getiri sağladı.
AA muhabirinin veri dağıtım terminallerinden derlediği bilgilere göre 2012 yılını 78.208,44 puandan kapatan BIST 100 endeksi, 2013 yılında en yüksek 93.998,33 puan ve en düşük 61.150,17 puanı gördükten sonra 2013 yılını yüzde 13,31 oranında düşüşle 67.801,73 puandan tamamladı. 2013 yılına 1.675,30 dolar seviyesinden başlayan altının ons fiyatı ise yıl boyunca düşüş trendinde hareket ettikten sonra yılın son saatlerinde yüzde 27,56 oranında değer kaybıyla 1.210 dolar seviyelerinden işlem görüyor.
Döviz kurları ise özellikle yılın ikinci yarısındaki yükseliş ile yıllık bazda yatırımcısına yüzde 20'nin üzerinde kazanç sağladı. Bankararası piyasa verilerine göre dolar yatırımcısı 2013 yılında yüzde 20,83, avro yatırımcısı ise yüzde 26,13 oranında getiri elde etti.
- Yurtiçi piyasalarda mayıs öncesi ve sonrası
Yurtiçi piyasaları yatırımcılar mayıstan önce ve mayıstan sonra diye iki farklı zaman diliminde değerlendiriyor. Mayıs ayında dünyanın önde gelen üç büyük kredi derecelendirme kuruluşundan ikincisi olan Moody's Türkiye'ye "yatırım yapılabilir" notu verirken, ABD Merkez Bankası'nın (Fed) parasal genişlemeden çıkış için ilk sinyali vermesi ve Gezi Parkı olayları da Mayıs ayında gerçekleşti.
BIST 100 endeksi 2012 yılındaki uzun vadeli yükseliş trendini 2013 yılının ilk 5 ayında özellikle kredi derecelendirme kuruluşlarına ilişkin not artırım beklentileriyle devam ettirerek, 22 Mayıs'ta tarihi zirve rekorunu 93.398,33 puana, kapanış rekorunu ise 93.178,87 puana taşıdı.
Bu dönemde döviz kurları 2012 yılı şubat ayından beri devam eden yatay bant içindeki seyrini sürdürürken, altının ons fiyatı ise yıl başından itibaren düşüş trendi içinde hareket etti.
Dolar bazlı BIST 100 endeksi ise sınırına kadar yükseldiği 2010 yılının kasım ayındaki 50|850,11 puan kapanış rekorunu kıramadı. Bu dönemde BIST 100 endeksi için borsa çevrelerinde 100|000 seviyeleri konuşulmaya başlanırken, aynı zamanda yetkililer tarafından endeksten sıfır atılmasının gündeme gelebileceği de dillendirilmişti.
- Not artışı ile beklenti bitti
Kredi derecelendirme kuruluşu Moody's'in 16 Mayıs'ta Türkiye'nin kredi notunu yatırım yapılabilir seviyeye yükseltmesiyle 2013'ün devamına ilişkin Borsayı daha yukarılara taşıyacak pozitif beklenti eksikliği kar satışlarını tetiklerken, Fed Başkanı Ben Bernanke'nin parasal genişlemeden çıkış sinyalini vermesi ve Gezi Parkı odaklı gelişmeler de endeksin yıl sonuna kadar devam edecek düşüş trendine girmesine neden oldu. Aynı dönemde döviz kurları yükselişe geçerken, altının ons fiyatı ise Fed'in çıkış stratejisi ile ilgili beklentilerle düşüşünü hızlandırdı.
Üç büyük kredi derecelendirme kuruluşundan Fitch 2012 yılının kasım ayında Türkiye'ye "yatırım yapılabilir" notu verirken (BBB-), diğer kuruluş S&P ise 2013 yılının mart ayında Türkiye'nin notunu "yatırım yapılabilir" seviyenin bir altı olan "BB+"ya yükseltmişti.
Analistler, not artışı beklentisiyle 2012 yılının ikinci yarısından itibaren yurtiçi piyasalarda görülen pozitif ayrışmanın, bu beklentinin ortadan kalkmasıyla 2013 yılının Mayıs ayı sonrasında yerini küresel piyasalardan negatif ayrışmaya bıraktığını kaydetti.
- Aralık ayındaki türbülans dövizde tarihi rekorları getirdi
Yılın son ayında gündemin en önemli maddesi olan İstanbul merkezli operasyon ise piyasalarda sert bir türbülansa neden olarak endeksin 61.150 puan ile yılın en düşük seviyesine kadar gerilemesine, dolar ve avronun da TL karşısında tarihinin en yüksek seviye rekorlarını kırmasına neden oldu. Bu dönemde dolar/TL paritesi en yüksek seviye rekorunu 2,1770'e taşırken, avro/TL paritesi de en yüksek rekorunu 3,0155'e geliştirdi. Altının onsu ise aralık ayında üst üste dördüncü ayı da düşüşle tamamlayarak yıllık bazda 12 yıl aradan sonra ilk kez yatırımcısına zarar ettirdi.
BIST 100 endeksinin yıl içinde gördüğü en yüksek ve en düşük seviyeler dikkate alındığında 7 ayda yaklaşık yüzde 36 oranında bir gerileme görülürken, dolar bazında bakıldığında ise bu düşüş yüzde 44'ü aşıyor.
Yıllık değerlendirmede 4 yatırım aracının da 2013 yılında 2012 yılı performansının tersini gerçekleştirmiş olması dikkati çekiyor. 2012 yılını kazançla kapatan BIST 100 endeksi ve altın 2013 yılında değer kaybederken, 2012 yılında yatırımcısına kaybettiren dolar ve avro ise 2013 yılında kazanç sağladı.
Kaynak: AA
Döviz kurları ise özellikle yılın ikinci yarısındaki yükseliş ile yıllık bazda yatırımcısına yüzde 20'nin üzerinde kazanç sağladı. Bankararası piyasa verilerine göre dolar yatırımcısı 2013 yılında yüzde 20,83, avro yatırımcısı ise yüzde 26,13 oranında getiri elde etti.
- Yurtiçi piyasalarda mayıs öncesi ve sonrası
Yurtiçi piyasaları yatırımcılar mayıstan önce ve mayıstan sonra diye iki farklı zaman diliminde değerlendiriyor. Mayıs ayında dünyanın önde gelen üç büyük kredi derecelendirme kuruluşundan ikincisi olan Moody's Türkiye'ye "yatırım yapılabilir" notu verirken, ABD Merkez Bankası'nın (Fed) parasal genişlemeden çıkış için ilk sinyali vermesi ve Gezi Parkı olayları da Mayıs ayında gerçekleşti.
BIST 100 endeksi 2012 yılındaki uzun vadeli yükseliş trendini 2013 yılının ilk 5 ayında özellikle kredi derecelendirme kuruluşlarına ilişkin not artırım beklentileriyle devam ettirerek, 22 Mayıs'ta tarihi zirve rekorunu 93.398,33 puana, kapanış rekorunu ise 93.178,87 puana taşıdı.
Bu dönemde döviz kurları 2012 yılı şubat ayından beri devam eden yatay bant içindeki seyrini sürdürürken, altının ons fiyatı ise yıl başından itibaren düşüş trendi içinde hareket etti.
Dolar bazlı BIST 100 endeksi ise sınırına kadar yükseldiği 2010 yılının kasım ayındaki 50|850,11 puan kapanış rekorunu kıramadı. Bu dönemde BIST 100 endeksi için borsa çevrelerinde 100|000 seviyeleri konuşulmaya başlanırken, aynı zamanda yetkililer tarafından endeksten sıfır atılmasının gündeme gelebileceği de dillendirilmişti.
- Not artışı ile beklenti bitti
Kredi derecelendirme kuruluşu Moody's'in 16 Mayıs'ta Türkiye'nin kredi notunu yatırım yapılabilir seviyeye yükseltmesiyle 2013'ün devamına ilişkin Borsayı daha yukarılara taşıyacak pozitif beklenti eksikliği kar satışlarını tetiklerken, Fed Başkanı Ben Bernanke'nin parasal genişlemeden çıkış sinyalini vermesi ve Gezi Parkı odaklı gelişmeler de endeksin yıl sonuna kadar devam edecek düşüş trendine girmesine neden oldu. Aynı dönemde döviz kurları yükselişe geçerken, altının ons fiyatı ise Fed'in çıkış stratejisi ile ilgili beklentilerle düşüşünü hızlandırdı.
Üç büyük kredi derecelendirme kuruluşundan Fitch 2012 yılının kasım ayında Türkiye'ye "yatırım yapılabilir" notu verirken (BBB-), diğer kuruluş S&P ise 2013 yılının mart ayında Türkiye'nin notunu "yatırım yapılabilir" seviyenin bir altı olan "BB+"ya yükseltmişti.
Analistler, not artışı beklentisiyle 2012 yılının ikinci yarısından itibaren yurtiçi piyasalarda görülen pozitif ayrışmanın, bu beklentinin ortadan kalkmasıyla 2013 yılının Mayıs ayı sonrasında yerini küresel piyasalardan negatif ayrışmaya bıraktığını kaydetti.
- Aralık ayındaki türbülans dövizde tarihi rekorları getirdi
Yılın son ayında gündemin en önemli maddesi olan İstanbul merkezli operasyon ise piyasalarda sert bir türbülansa neden olarak endeksin 61.150 puan ile yılın en düşük seviyesine kadar gerilemesine, dolar ve avronun da TL karşısında tarihinin en yüksek seviye rekorlarını kırmasına neden oldu. Bu dönemde dolar/TL paritesi en yüksek seviye rekorunu 2,1770'e taşırken, avro/TL paritesi de en yüksek rekorunu 3,0155'e geliştirdi. Altının onsu ise aralık ayında üst üste dördüncü ayı da düşüşle tamamlayarak yıllık bazda 12 yıl aradan sonra ilk kez yatırımcısına zarar ettirdi.
BIST 100 endeksinin yıl içinde gördüğü en yüksek ve en düşük seviyeler dikkate alındığında 7 ayda yaklaşık yüzde 36 oranında bir gerileme görülürken, dolar bazında bakıldığında ise bu düşüş yüzde 44'ü aşıyor.
Yıllık değerlendirmede 4 yatırım aracının da 2013 yılında 2012 yılı performansının tersini gerçekleştirmiş olması dikkati çekiyor. 2012 yılını kazançla kapatan BIST 100 endeksi ve altın 2013 yılında değer kaybederken, 2012 yılında yatırımcısına kaybettiren dolar ve avro ise 2013 yılında kazanç sağladı.