Konya’da 'İradene Sahip Çık” Eylemi
Dünya Demokrasi Hareketi Konya Şube Başkanı Av. Özkan Öztürk, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun (HSYK) yayınladığı bildiri ile adil yargılanma ilkesini ihlal ettiğini savunarak, “HSYK anayasal bir suç işlemiştir.
Cumhuriyet savcılarına ve özellikle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı’na açıkça sözlü olarak suç duyurusunda bulunuyoruz” dedi.
Kayalıpark’ta “İradene Sahip Çık” konulu basın açıklaması yapan Dünya Demokrasi Hareketi Konya Şube Başkanı Av. Özkan Öztürk, 17 Aralık operasyonlarının mazeret gösterilerek bir takım güç ve güç odaklarınca, ayak oyunları ve manipülasyonlar ile halkın oyları ile iş başına gelmiş siyasal bir iktidarın hukuk dışı ve ahlak dışı yöntemlerle yok edilmeye ve yıkılmaya çalışıldığını ifade etti.
Demokrasilerde seçilmiş iktidarların milletin iradesiyle iş başına geldiğini belirten Öztürk, “Siyasal partileri iktidara taşıyan seçmendir, sandıktır. Dolayısıyla iktidardan uzaklaştıracak olan da aziz milletimizdir. Millet iradesi dışında atanmışların, derin bürokratik oligarşinin ve jüristokrasinin müdahalesi yolu ile seçilmiş iktidara yapılan müdahaleleri, Dünya Demokrasi Hareketi olarak etmiyoruz. Bugün iktidara siyaset dışı ve hukuk dışı yollarla ayar vermek isteyenler, yakın dönem darbeler tarihimizde bu işi silahla cunta ile yapmışlardır. Bugün ise jüristokrasi ile ve tıpkı 28 Şubat sürecinde olduğu gibi kısım medya operasyonları ile milli iradeye karşı saldırılar düzenlenmektedir. Söz konusu operasyonlarda kısa vadede hedef Sayın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’dır. Uzun vadede ise hedef milletimizdir. İsrail’i yargılayamayan bu zihniyet yapılanması gözünü Sayın Başbakanımıza dikmiştir ve Başbakanımızı yargılamaya çalışmaktadır” dedi.
“HEDEF YENİ TÜRKİYE”
Hedefin yeni Türkiye olduğunu vurgulayan Öztürk, “17 Aralık operasyonlarına imza atanlar soruşturma zamanları farklı, konuları ayrı üç operasyonu tesir ve etkisi yüksek olması kaydı ile birleştirmişlerdir. Bu ülkenin istikrarı, huzuru ve geleceği birkaç savcı ve birkaç polisin inisiyatifine bırakılmamalıdır. Bu ülkede hiç kimse ama hiç kimse yargı bağımsızlığını, soruşturma gizliliğini bahane edip hukuk üzerinden siyaset operasyonuna soyunmamalıdır. 17 Aralık operasyonunun anlamı yeni Türkiye’nin bölgesel ve küresel adımlarının önüne geçmek ve yeni Türkiye’ye gözdağı vermektir. Bu operasyon yolsuzluk ve rüşvet operasyonu değildir. Üzerine sos dökülerek önümüze konulan bu yemeği yemiyoruz. Bu operasyon uluslararası finans ve emlak operasyonudur. Çok uluslu psikolojik harekat ile karşı karşıyayız. Bu çok uluslu güç bertaraf edilmeli. Dış güçlerle anlaşan içerideki güç odakları ile hukuk önünde hesaplaşılmalı ve hukuki sınırlar içerisinde derhal tasfiye edilmelidir” diye konuştu.
HSYK HAKKINDA SUÇ DUYURUSU
Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun (HSYK) iki gün önce yayınladığı bildiri ile adil yargılanma ilkesini ihlal ettiğini savunan Öztürk, “HSYK anayasal bir suç işlemiştir. Buradan Dünya Demokrasi Hareketi Konya Şube Başkanı ve üyelerimiz olarak cumhuriyet savcılarına ve özellikle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı’na açıkça sözlü olarak suç duyurusunda bulunuyoruz” ifadelerini kullandı.
Kaynak: İHA
Kayalıpark’ta “İradene Sahip Çık” konulu basın açıklaması yapan Dünya Demokrasi Hareketi Konya Şube Başkanı Av. Özkan Öztürk, 17 Aralık operasyonlarının mazeret gösterilerek bir takım güç ve güç odaklarınca, ayak oyunları ve manipülasyonlar ile halkın oyları ile iş başına gelmiş siyasal bir iktidarın hukuk dışı ve ahlak dışı yöntemlerle yok edilmeye ve yıkılmaya çalışıldığını ifade etti.
Demokrasilerde seçilmiş iktidarların milletin iradesiyle iş başına geldiğini belirten Öztürk, “Siyasal partileri iktidara taşıyan seçmendir, sandıktır. Dolayısıyla iktidardan uzaklaştıracak olan da aziz milletimizdir. Millet iradesi dışında atanmışların, derin bürokratik oligarşinin ve jüristokrasinin müdahalesi yolu ile seçilmiş iktidara yapılan müdahaleleri, Dünya Demokrasi Hareketi olarak etmiyoruz. Bugün iktidara siyaset dışı ve hukuk dışı yollarla ayar vermek isteyenler, yakın dönem darbeler tarihimizde bu işi silahla cunta ile yapmışlardır. Bugün ise jüristokrasi ile ve tıpkı 28 Şubat sürecinde olduğu gibi kısım medya operasyonları ile milli iradeye karşı saldırılar düzenlenmektedir. Söz konusu operasyonlarda kısa vadede hedef Sayın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’dır. Uzun vadede ise hedef milletimizdir. İsrail’i yargılayamayan bu zihniyet yapılanması gözünü Sayın Başbakanımıza dikmiştir ve Başbakanımızı yargılamaya çalışmaktadır” dedi.
“HEDEF YENİ TÜRKİYE”
Hedefin yeni Türkiye olduğunu vurgulayan Öztürk, “17 Aralık operasyonlarına imza atanlar soruşturma zamanları farklı, konuları ayrı üç operasyonu tesir ve etkisi yüksek olması kaydı ile birleştirmişlerdir. Bu ülkenin istikrarı, huzuru ve geleceği birkaç savcı ve birkaç polisin inisiyatifine bırakılmamalıdır. Bu ülkede hiç kimse ama hiç kimse yargı bağımsızlığını, soruşturma gizliliğini bahane edip hukuk üzerinden siyaset operasyonuna soyunmamalıdır. 17 Aralık operasyonunun anlamı yeni Türkiye’nin bölgesel ve küresel adımlarının önüne geçmek ve yeni Türkiye’ye gözdağı vermektir. Bu operasyon yolsuzluk ve rüşvet operasyonu değildir. Üzerine sos dökülerek önümüze konulan bu yemeği yemiyoruz. Bu operasyon uluslararası finans ve emlak operasyonudur. Çok uluslu psikolojik harekat ile karşı karşıyayız. Bu çok uluslu güç bertaraf edilmeli. Dış güçlerle anlaşan içerideki güç odakları ile hukuk önünde hesaplaşılmalı ve hukuki sınırlar içerisinde derhal tasfiye edilmelidir” diye konuştu.
HSYK HAKKINDA SUÇ DUYURUSU
Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun (HSYK) iki gün önce yayınladığı bildiri ile adil yargılanma ilkesini ihlal ettiğini savunan Öztürk, “HSYK anayasal bir suç işlemiştir. Buradan Dünya Demokrasi Hareketi Konya Şube Başkanı ve üyelerimiz olarak cumhuriyet savcılarına ve özellikle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı’na açıkça sözlü olarak suç duyurusunda bulunuyoruz” ifadelerini kullandı.