Memursen’den Operasyon Değerlendirmesi

Şanlıurfa Memur-Sen İl Temsilcisi Mahmut Atçı, kamuoyuna yolsuzluk ve rüşvet operasyonu olarak yansıyan gözaltılarla ülkede kaos ortamı oluşturulmak istendiğini söyledi.


Mahmut Atçı, yaptığı açıklamada, kamuoyuna yolsuzluk ve rüşvet operasyonu olarak adlandırılan gözaltılardan sonra Memursen Konfedarasyonu Başkanlar Kurulu’nun toplandığını ve operasyonların huzurun ve istikrarın bozulmasına yönelik küresel oyun olduğu kararına varıldığını ifade etti.

Ülkede kaos ortamı oluşturulmak istendiğini belirten Atçı, “Birlik ve beraberliğimize yönelik her türlü iç ve dış girişimin bertaraf edilmesi için milletçe kenetlenmenin şart olduğu, 750 bin üyesiyle Memur-Sen Konfederasyonu olarak aşağıdaki açıklamanın kamuoyu ile paylaşılması benimsenmiştir. Bir asra yaklaşan vesayet rejiminden arınmanın son düzlüğündeki Türkiye’nin, bildik küresel güç merkezlerini rahatsız ettiği bilinmektedir. Son on yıllık süreçte başarılanların hepsi bir tarafa, kendi medeniyet havzasının fikri ve fiili liderliği konumu, birileri açısından Türkiye’ye yönelik operasyon yapmak noktasında yeterli olmuştur. Onlara göre, sınırları içerisindeki vesayeti nefessiz bırakan Türkiye; üstüne bir de küresel aktör olma hedefini kuşanmakla kendisine çizilen sınırı ihlal etmiş ve haddi aşmıştır.Son günlerde yaşadıklarımız; büyüklenmeden büyümeye, emperyalizmin sınırları genişletme arzusuna kapılmadan gelişmeye odaklanmış ve bunu başarmış Türkiye’den, sömürü düzenini tesis eden küresel aktörlerin duyduğu rahatsızlığın tezahürüdür” dedi.

Türk milleti ve devletinin ekonomik büyüme hedefinin daha büyük operasyonları, gelişme kararlılığının sinsi diplomatik oyunları tetikleyeceğini öngörecek tarihi ve siyasi birikime sahip olduğunu savunan Atçı, şöyle devam etti:
“Bu bağlamda en büyük hata, yaşadıklarımız ve yaşatılmak istenenler karşısında el birliğiyle inşa etmeye çalıştığımız yeni devlet aklının ve kadim millet idrakinin şaşkınlığa düşmesi olur. Ne yapılanlara, ne de yapılanların içerideki ve dışarıdaki uzantılarının kimliklerine şaşırmamak lazımdır. Dün Alevi-Sünni, Türk-Kürt, Laik-Dindar üzerinden başaramadıklarını yeni ayrışmalar, yeni kamplaşmalar üzerinden deneyebileceklerini de unutmamak gerekiyor. Bu noktada, ortak aklı kuşanmalı ve kadim medeniyetimizin hükümlerinin gereğini yerine getirmeliyiz. İçerideki tartışmada birbirlerinden farklı düşünme hakkına sahip olanlar, dışarıda tezgahlanan operasyonu boşa çıkarmak adına aynı safta bulunmalıdır. İnanıyoruz ki; an itibarıyla gerekli olan da durum da budur. Bu operasyonun uluslararası ilişkiler ve küresel rekabet düzleminde nihai ve mutlak hedefi, Türkiye’dir. İktidar partisine veya liderine yönelik bir operasyon olduğu algısı üretilmek suretiyle kendisine içeriden destekçi temin etmeye çalışan küresel operatörlerin oyununu, önce bu noktada bozmak gerekiyor. Hedefin Türkiye olduğu, içerideki tartışmaların enerjimizi kaybettirecek şekilde körüklenmesinden ve uluslararası alanda Müslüman nüfusa sahip ülkelerle aramızı bozmaya dönük entrikaların devreye sokulmasından anlaşılıyor. Türkiye; ideolojisi, inancı, siyasi partisi, etnisitesi, mezhebi, meşrebi, meziyeti ve mensubiyeti farklı vatandaşların ortak coğrafyası, dünya mazlumlarının ortak ümididir. Bu ortaklık sürmeli, ümit devam ettirilmelidir. Bu amaçla, Türkiye’yi hedef alan operasyon fert fert bütün milletimiz tarafından el birliğiyle püskürtülmelidir”.

YENİ ANAYASA ÇAĞRISI
Atçı, operasyonlara cevabın 76 milyon insanı kucaklayacak bir anayasa yapmakla verileceği de sözlerine ekledi. Yeni anayasa ile birlikte tüm operasyonların sona erdirilebileceğini savunan Atçı, “Ortak geçmişimizin, ortak anlarımızın ve ortak geleceğimizin mekanı vatanımızı/devletimizi, birliğimizin simgesi bayrağımızı ve eşit vatandaşlık temelli kardeşliğimizi kendisi için büyük risk gören küresel çetenin hedefi Türkiye olan operasyonunu bertaraf etmek, onlara insanı ve insan onurunu esas alan yeni Türkiye’yi birlikte inşa etmekle sonuçlanacak karşı operasyonla cevap vermektir. Başarmak için, masumiyet ve mensubiyet karineleri üzerinden birbirimizle çatışmak yerine bizi biz yapan ve bizim için kaybetmeyi ihtimal olmaktan çıkaracak kadim medeniyet ve yüksek mesuliyet kavramlarında buluşmak ve demokratik, özgürlükçü, sivil ve 76 milyonu kucaklayan Yeni Anayasa yapmak yeterli olacaktır. İşte o zaman, sadece mevcut operasyon son bulmayacak, gelecekte millete ve devlete yönelik operasyon yapma ihtimali de ortadan kalkacaktır. İnanıyoruz ki; birlikte mücadele edersek sadece Türkiye’yi hedef alan küresel operasyonu değil bütün dünyayı hedef almış küresel sömürü düzenini de sona erdiririz” diyerek açıklamasını tamamladı.
Kaynak: İHA