Romen Medyası: 'Avrupa'nın Hasta Adamı' Geçtiğimiz Yüzyılda Kaldı
Türkiye’de son yıllarda ekonomide kaydedilen büyüme trendi ve her alanda yaşanan olumlu gelişmeler Romen medyasında dikkat ve hayranlıkla izleniyor.
Son bir hafta içerisinde arda arda yayınlanan haber, yorum ve analizlerde Türkiye’nin krize inat özellikle turizm ve inşaat başta olmak üzere her alanda büyük gelişmeler kaydettiği vurgulanıyor.Ülkenin en ciddi ekonomi ağırlıklı yayın yapan Ziarul Financiar (ZF) gazetesinde yer alan bir haberde Avrupa Birliği’nin Türk halkını kaybetmeye başladığı belirtiliyor. Ioana Nita imzalı haberde birkaç sene öncesine kadar AB’ye girmek için can atan Türk halkının son yıllarda AB’ye bakış açısının değişmeye başladığına dikkat çekiliyor. Nita, AB’nin Türkiye’ye daha fazla ihtiyacı olduğunu belirterek AB yetkililerinin Türkiye’ye olan önyargı ve bakış açılarını değiştirmeleri gerektiğine vurgu yapıyor.Romanya’nın en önemli günlük gazetelerinden Adevarul da geçtiğimiz hafta sonu ‘Muhteşem İstanbul’ başlığı ile Türkiye hakkında iki sayfalık haber- yorum yazısına yer verdi. Andrei Craciun’un kaleme aldığı yazıda İstanbul’un muhteşem güzellikleri ile insanı büyülediği
belirtiliyor.
1990’lı yıllarda geldiği Türkiye ve İstanbul’da meydana gelen dönüşüm 'inanılmaz' olarak değerlendiren Craciun, İstanbul’un ülkenin her açıdan merkezi olduğunu belirterek şu ilginç yorumu yapıyor: "Avrupa’nın hasta adamı geçtiğimiz yüzyılda kaldı. Artık yeni ve modern Türkiye yükseliyor."Ekonomi ağırlıklı yayın yapan Capital dergisinde ise “Hazır ol Avrupa, Türkiye yeniden doğuyor” başlığıyla yayınlanan haber - analiz değerlendirmesinde Türkiye’deki ekonomik gelişmeler geniş açıdan ele alınıyor. Valentin Vioreanu imzalı yazıda Kanal İstanbul projesinin yanı sıra İstanbul’da yapılacak üçüncü bir havalimanı ile yıllık 150 milyon yolcu taşınmasının hedeflendiğine dikkat çekiliyor. Vioreanu , Türk hükümetinin 2023 tarihine yetiştirilmek üzere birçok sıradışı projeyi gerçekleştirmeyi hedeflediğini vurguluyor.Gandul gazetesinde yayınlanan bir haberde ise Türkiye – IMF ilişkileri ele alınıyor. Yazıda, Türkiye’nin tarihinde ilk kez IMF’den kredi alan ülkeler arasında değil, kuruma para veren yönetim kurulu ülkeleri arasında yer aldığına dikkat çekiliyor.Evenimentul Zilei gazetesi yazarı Vlad Nistor da yazdığı köşe yazısında Türkiye’deki değişimi değerlendiriyor. Son yüzyılda Balkanlarda yaşanan değişimi Türkiye özelinde değerlendiren Nistor, Türkiye’nin özel sektörüyle, altyapısı ile bölgede çok dinamik bir ülke olduğuna dikkat çekiyor. Nistor, 6 Eylül tarihinde yayınlanan yazısında Türkiye’deki değişim ve gelişmelerin uluslararası alanda dikkatle izlendiğini ve bu gelişmelerin bir olgu olarak kabul edildiğine işaret ediyor. Nistor, şu tespitleri yapıyor: "Bütün dünya ekonomilerinin krizde olduğu bir dönemde Türkiye hızlı bir büyüme ivmesi yakalayabiliyor.
Tabi bunda ülkedeki istikrarın şüphesiz büyük etkisi var. Bu büyüme tabii ki sosyal toplum ve refah üzerinde önemli yansımaları oluyor. Bunun yanısıra ülkedeki gelişmişlik bölgelere göre değişiyor.”Türkiye’nin hem NATO üyesi, hem AB adayı bir ülke olmasının yanısıra Ortadoğu ve Asya ile komşu olması nedeniyle çok önemli stratejik bir konuma sahip olduğuna işaret eden Nistor, “Ayrıca Türkiye, Karadeniz bölgesinde de Rusya ile bölgenin belirleyici iki önemli ülkesinden biri durumunda. Türkiye’nin 1990 yılı sonunda Orta Asya ülkeleri üzerindeki etkisi de çok büyük.” diyor. Nistor, makalesini, "Bütün dünyanın krizle boğuştuğu bir dönemdi hızlı büyüme trendi yakalayan Türkiye’ye dikkat edin." sözleriyle noktalıyor .
belirtiliyor.
1990’lı yıllarda geldiği Türkiye ve İstanbul’da meydana gelen dönüşüm 'inanılmaz' olarak değerlendiren Craciun, İstanbul’un ülkenin her açıdan merkezi olduğunu belirterek şu ilginç yorumu yapıyor: "Avrupa’nın hasta adamı geçtiğimiz yüzyılda kaldı. Artık yeni ve modern Türkiye yükseliyor."Ekonomi ağırlıklı yayın yapan Capital dergisinde ise “Hazır ol Avrupa, Türkiye yeniden doğuyor” başlığıyla yayınlanan haber - analiz değerlendirmesinde Türkiye’deki ekonomik gelişmeler geniş açıdan ele alınıyor. Valentin Vioreanu imzalı yazıda Kanal İstanbul projesinin yanı sıra İstanbul’da yapılacak üçüncü bir havalimanı ile yıllık 150 milyon yolcu taşınmasının hedeflendiğine dikkat çekiliyor. Vioreanu , Türk hükümetinin 2023 tarihine yetiştirilmek üzere birçok sıradışı projeyi gerçekleştirmeyi hedeflediğini vurguluyor.Gandul gazetesinde yayınlanan bir haberde ise Türkiye – IMF ilişkileri ele alınıyor. Yazıda, Türkiye’nin tarihinde ilk kez IMF’den kredi alan ülkeler arasında değil, kuruma para veren yönetim kurulu ülkeleri arasında yer aldığına dikkat çekiliyor.Evenimentul Zilei gazetesi yazarı Vlad Nistor da yazdığı köşe yazısında Türkiye’deki değişimi değerlendiriyor. Son yüzyılda Balkanlarda yaşanan değişimi Türkiye özelinde değerlendiren Nistor, Türkiye’nin özel sektörüyle, altyapısı ile bölgede çok dinamik bir ülke olduğuna dikkat çekiyor. Nistor, 6 Eylül tarihinde yayınlanan yazısında Türkiye’deki değişim ve gelişmelerin uluslararası alanda dikkatle izlendiğini ve bu gelişmelerin bir olgu olarak kabul edildiğine işaret ediyor. Nistor, şu tespitleri yapıyor: "Bütün dünya ekonomilerinin krizde olduğu bir dönemde Türkiye hızlı bir büyüme ivmesi yakalayabiliyor.
Tabi bunda ülkedeki istikrarın şüphesiz büyük etkisi var. Bu büyüme tabii ki sosyal toplum ve refah üzerinde önemli yansımaları oluyor. Bunun yanısıra ülkedeki gelişmişlik bölgelere göre değişiyor.”Türkiye’nin hem NATO üyesi, hem AB adayı bir ülke olmasının yanısıra Ortadoğu ve Asya ile komşu olması nedeniyle çok önemli stratejik bir konuma sahip olduğuna işaret eden Nistor, “Ayrıca Türkiye, Karadeniz bölgesinde de Rusya ile bölgenin belirleyici iki önemli ülkesinden biri durumunda. Türkiye’nin 1990 yılı sonunda Orta Asya ülkeleri üzerindeki etkisi de çok büyük.” diyor. Nistor, makalesini, "Bütün dünyanın krizle boğuştuğu bir dönemdi hızlı büyüme trendi yakalayan Türkiye’ye dikkat edin." sözleriyle noktalıyor .