Diyanet’ten, İslam Ülkelerinin Büyükelçilerine İftar

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Suriye’de kan gövdeyi götürürken hesap üstüne hesap yapılmasının yanlış olduğunu belirterek, “İnsanlar ölürken hesap yapanlar tarihe de kendi vicdanlarına da bunun hesabını veremezler” dedi.

Bozdağ, Bosna için 20 yıl sonra BM Genel Sekreteri Ban Ki-moon’un özür dilediğini de hatırlatarak, “Umarız yeni BM Genel Sekreterleri 20 sene sonra Suriye’de akan kandan dolayı, öldürülen çocuklardan ve kadınlardan dolayı, ‘vaktinde müdahale edemedik’ diye özür dilemezler” diye konuştu.

Diyanet İşleri Başkanlığı, İslam ülkelerinin Ankara büyükelçileri ile iftarda buluştu. Ankara Büyükşehir Belediyesi Gölbaşı Sosyal Tesisleri’ndeki iftar yemeğine Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ ve büyükelçiler katıldı.

Yemeğin ardından bir konuşma yapan Bozdağ, Bugün dünya ülkeleri arsında en büyük sıkıntıların İslam ülkelerinde yaşandığına işaret ederek, şunları kaydetti: “Bir yandan Somali gibi açlıkla, yoksullukla mücadele eden ülkeler var. Öte yandan Suriye gibi kendi insanını öldürmeyi bir meziyet zanneden, zulümle abad olacağını düşünebilen yönetimler var. Öte yandan Arakan’da sadece Müslüman kimliğinden dolayı katliama maruz kalan insanlar var. İslam ülkeleri öncelikle oturup ‘neden bu olaylar İslam ülkelerinde oluyor’, ‘neden Suriye’de yönetim kendi insanını, kendi kardeşini kurşun yağmuruna tutmayı meziyet zannediyor, ‘neden bir başka İslam ülkesinde açlık yoksulluk Müslümanlara yönelik katliamlar var’, ‘neden Afganistan’da, Pakistan’da sorunlar var’, ‘neden canlı bombalar patlıyor’; bütün bunları masaya koyup değerlendirmesinde büyük fayda vardır. Elbette bunları doğuran pek çok sebep olabilir ama bunların içinde İslam ülkelerinin de kendine düşen eksikleri tartışmasızdır.” Ramazan ayı içinde, esas amacı yaşatmak olan, öldürmeyi men eden bir dinin mensupları olarak İslam ülkelerinde yaşanan bu yoklukların, sıkıntıların en kısa zamanda giderilmesini Cenab-ı Allah’tan dilediklerini ifade eden Bozdağ, Ramazan’ın da bunun için vesile olması, herkesin bir kez daha düşünüp ve ona göre adımlarını atmasını dilediklerini söyledi.

“HESAP YAPANLAR, TAHİHE DE VİCDANLARINA DA HESAP VEREMEZLER” “Suriye’de kan gövdeyi götürürken hesap üstüne hesap yapılmaz” diyen Bozdağ, Suriye’de öldürülen insanların sayısının her geçen gün artarak 20 bini geçtiğini söyledi.

Bozdağ, “Hala bazıları hesap yapıyor. Sadece İslam ülkeleri içinde hesap yapanları kastetmiyorum. BM Güvenlik Konseyi’nde akan kanın durması için adım atılması istendiğinde hesap yapanları görüyoruz. Binlerce insan ölürken hesap yapmak doğru değildir. Önce öldürmeyi durdurmak gerekiyor, hesap yapacak varsa yine sonra yapsın, ama insanlar ölürken hesap yapanlar tarihe de kendi vicdanlarına da bunun hesabını veremezler” diye konuştu.

BM Genel Sekreteri Ban Ki-moon Bosna-Hersek’de Cumhurbaşkanı İzzetbegoviç’in bulunduğu bir ortamda Bosnalılardan BM adına 20 yıl sonra özür dilediğini hatırlatan Bozdağ, “Umarız yeni BM Genel Sekreterleri 20 sene sonra Suriye’de akan kandan dolayı, öldürülen çocuklardan ve kadınlardan dolayı, ‘vaktinde müdahale edemedik’ diye özür dilemezler. Çünkü eğer bu zulme BM ve uluslararası toplum daha seyirci kalırsa belli ki ölümler 30 bini aşacak ve oradaki sıkıntılar pek çok insanın hayatına mal olmaya devam edecektir. Umut ediyorum ki zulüm biter ve Suriye’de kardeşlerimiz arasında yeniden huzur tesis edilir” diye konuştu.

“BM ARAKAN'DA DA SESSİZ” Arakan’da da Müslümanların büyük bir katliama maruz bırakıldıklarını ifade eden Bozdağ, “Maalesef BM burada da sessiz. Bir yandan insanlar göçe zorlanıyor, erkeklerin sakalı kesilip kurşuna diziliyor, çocuklar suya atılıp boğuluyor, kadınlara tecavüz ediliyor. Umarız burada da geç kalınmaz Zira Bosna’da 1995’te geç kalındı. Ban Ki Moon 20 yıl sonra özür diliyor. Umarız burada da geç kalınmaz; yeni bir özür dileyen BM genel sekreteri ortaya çıkmaz. Onun için BM’ye lütfen Arakan’da devam eden katliama ‘dur’ diyelim, buna sessiz kalmayalım. BM ve uluslararası toplum elindeki imkanlarla buna müdahale etmelidir; edilmezse, ölümler devam ederse ölümleri durdurma gücü olduğu halde durduramayan BM ve uluslar arası toplum mesuliyetten asla kurtulamaz” dedi.

Türkiye Cumhuriyeti olarak kanın durdurulması olarak BM ve uluslararası toplum nezdinde ve diğer imkanları kullanarak ellerinden gelen çabayı gösterdiklerini de ifade eden Bozdağ, “Ama bu sadece Türkiye’nin çabalarıyla sonlandırılabilecek bir hadise değildir. Uluslararası toplumun bu işe sahip çıkması, el koyması gerekmektedir. Umarım burada da Suriye’de, Bosna’da olduğu gibi geç kalınmaz. Katliam kısa sürede son bulur. Bunlar İslam dünyasının ve yaşadığımız dünyanın ortak sorunlardır” dedi.

ARAKANLI MÜSLÜMANLAR İÇİN YARDIM KAMPANYASI Diyanet işleri Mehmet Görmez de buradaki konuşmasında, İslam ülkeleri büyükelçilerinin geleneksel iftar yemeğine katılımlarından dolayı gururlandıklarını söyledi.

Bozdağ, her Ramazan ayında bir konuyu kamuoyunun gündemine taşıdıklarını, bu seneki konunun da ‘selam’ olduğunu belirterek, şöyle devam etti: “Sevgili Peygamberimize sahabeden biri sordu; ‘İslam’ın hangi hasletleri hayırlıdır; o da 'güzel söz, yemek yedirmek ve selamı yaymak' buyurdu. Bu gece sizin varlığınızla hem güzel söze şahit oluyorum, hem selamı yaymış oluyoruz, hem de birlikte yemek yemiş oluyoruz. İnşallah bu iftar vesilesiyle yaymak istediğimiz selamı, dost ve kardeş İslam ülkelerine sizin vasıtanızla yaymak isteriz.” Geçen sene Ramazan’da Başkanlık olarak Somali için yardım kampanyası başlattıklarını hatırlatan Görmez, “Bu sene de özellikle eski adı Burma olan Myanmar’la Bangladeş arasında sıkışıp kalan Arakanlı Müslüman kardeşlerimize yardım kampanyamızı başlatmış bulunuyoruz. Ramazan vesilesiyle Allah’tan en büyük duamız Suriye’deki kardeşlerimizin biran önce içine düştükleri bu büyük sıkıntıdan kurtulmaları ve özellikle kardeş kanın akmasını önlenmesi ve Burma’da büyük zorluklar çeken ve adeta katliama maruz kalan Müslüman kardeşlerimizin içine düştükleri bu büyük zorluklardan kurtulmaları” dedi

Kaynak: İHA