AK Parti Bartın Milletvekili Av. Yılmaz Tunç:

TBMM Adalet Komisyonu Sözcüsü ve AK Parti Bartın Milletvekili Avukat Yılmaz Tunç, BDP'nin Güneydoğu'da meydana geldiğini iddia ettiği faili meçhul cinayetlerin araştırılması hakkındaki grup önerisinin aleyhinde TBMM'de konuşma yaptı.

AK Parti Bartın Milletvekili Av. Yılmaz Tunç:
AK Parti Bartın Milletvekili Yılmaz Tunç, Türkiye'nin AK Parti döneminde faili meçhul olaylar ülkesi olmaktan çıktığını, çetelerin mafyanın ve terör örgütlerinin üzerine kararlılıkla gidildiğini belirtti.

Milletvekili Tunç, BDP'nin Güneydoğu'daki olayların aydınlatılmasından rahatsız olduğunu söyledi.

Tunç, "BDP'yi eleştirerek, araştırma önergesini verenler, önergede bahsedilen olaylarla ilgili soruşturmaların, yargılamaların, kazıların yapıldığını çok iyi biliyorlar. Bu soruşturmaların yapılmasından rahatsız olanlar, Güneydoğu'daki olayların aydınlatılmasından rahatsız olanlar yine önergeyi veren gruplardır. Bu çelişkili davranışı milletimizin takdirine sunmak istiyorum. Güneydoğu'daki faili meçhul cinayetlerin araştırılması için bu önergeyi verenlere şunu sormak istiyorum; öncelikle, faili belli olanlar var, masum insanlarımıza, öğrencilerimize, çocuklarımıza kastedenlerin failleri belli. Önce, siz bu faili belli olan teröristleri savunmayı bırakmanız gerekmektedir. Güneydoğu'da yaşayan Kürt kökenli vatandaşlarımızın sorunlarının çözümünde kararlı davranan bir hükümetin varlığından neden rahatsız oluyorsunuz? Terör örgütüne destek vermeyi bırakın. Terör örgütünün tehditle vatandaşları AK Parti'ye oy vermemelerini sağlamaya çalışıyorlar. Elimde bir belge var. Tehdit mektubu. Seçimlerde terör örgütünün dağıttığı tehdit mektuplarından birisidir. Ne diyor tehdit mektubunda? 'AK Parti'nin sözcülüğünü yapar ve tek bir oy sebebi olursanız, bizim için hafifletici hiçbir şey kalmaz' yazıyor. İşte bunları savunmayı bırakmanız lazım. Eğer siyasi mücadele diyorsanız, bu mektupları kınamanız lazım. Bunlara niye destek verdiğinizi milletimiz çok iyi biliyor. AK Parti'nin İlçe Başkanı kaçırılıyor. İl Başkan Yardımcısı eşinin yanında arkasından vurularak öldürülüyor. Hani siyasi partisiniz, bir tek kınamanızı görmedik. 90'lı yılların sorumlusu AK Parti değil ama o dönemi aydınlatan bir iktidar var. AK Parti iktidarından önce ülkemizde faili meçhul cinayetlerin çok sık yaşandığının bir gerçek olduğunu belirtmek isterim. Önergede de zaten 90'lı yıllardan bahsedilmektedir. 2 binli yıllardan değil. Çok değerli aydınlarımız o yıllarda 90'lı yıllarda gazetecilerimiz, bilim adamlarımız, faili meçhul cinayetler neticesinde maalesef hayatlarını kaybetmişlerdir. Özellikle 90'lı yıllarda ülkemiz faili meçhullerle, yargısız infazlarla ve işkencelerle anılan bir ülke haline gelmişti. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin verdiği yüzlerce ihlal kararıyla ülkemizin uluslararası camiada ne kadar zor duruma düştüğü herkes tarafından bilinmektedir. AK Parti'nin iktidara gelmesiyle birlikte, son 9.5 yıla baktığımızda, Türkiye'de faili meçhul cinayetlerin aydınlatılmaya çalışıldığını, çetelerin, mafyanın, karanlık odakların üzerine kararlılıkla gidildiğini, hiçbir şeyin üzerinin örtülmediğini, şüphelilerin, bağımsız ve tarafsız yargı önünde hesap vermelerinin sağlandığını görmekteyiz. AK Parti hükümeti ve TBMM'nin 22. 23. ve bu döneminde hukuk ve adalet alanında ve demokratikleşme konusunda öncelikle mevzuatımızda önemli değişikliklerin yapıldığını hep beraber gördük. Ceza, adalet sistemimiz daha çağdaş bir yapıya bu dönemde kavuşturuldu. Çok önemli yasa değişiklikleri gerçekleştirilmeye devam ediyor. Son olarak, temel hak ve özgürlükleri genişleten anayasa değişikliği ile yargı bağımsızlığının ve tarafsızlığının sağlanması anlamında anayasada da önemli değişiklikler gerçekleştirildi.

Demokratikleşme alanında son 9.5 yılda elde ettiğimiz kazanımları kalıcı hale getirmenin ve daha da geliştirmenin gayreti içerisinde çalışan bir hükümet, bir meclis yapısı var. Karanlık olaylar tek, tek ele alınıyor. Faili meçhul olayların aydınlatılması, karanlık odakların ortaya çıkarılması konusunda aslında herkesin hemfikirdir. Türkiye çok önemli bir süreçten geçti. Ülkemizin son 30 yılına damgasını vuran karanlık olayların bir, bir ele alındığını da hepimiz görmekteyiz. Şemdinli davasının yeniden ele alınması, Danıştay saldırısı davası, Ergenekon soruşturmaları ve davaları, Balyoz Darbe Planı davası ve faili meçhul olaylarla ilgili başlatılan soruşturma ve devam eden davalarla, karanlıkta kalmış onlarca olay sorgulandı" dedi

Siyasi cinayetlerin, faili meçhul olayların en sık yaşandığı 90'lı yıllarda AK Parti hükümetinin iktidarda olmadığını hatırlatan Tunç, "O dönemde meydana gelen faili meçhul olaylar maalesef aydınlatılamadı. Ülkemizin diğer bütün sorunlarında olduğu gibi, bu sorun da AK Parti'li yıllara devredildi. O dönemlerin siyasi iktidarları bu cinayetlerin üzerine gidemedi. 2002 yılından itibaren ise durum değişti. Türkiye'nin artık eski Türkiye olmayacaktır. Karanlık odakların, çetelerin, mafyanın üzerine kararlılıkla gidilecektir. Bunları uygulamasıyla da gösteren bir parti iktidar oldu. Terörle mücadele kararlılıkla devam ediyor. Terörle mücadele sürecinde bir yandan ifade özgürlüğü genişletilirken, yasaklar kaldırılırken, eskinin hataları telafi edilirken, diğer yandan da, bu özgürlüklere kasteden yaklaşımlara müsamaha gösterilmemeye başlandı. Özellikle terör örgütü ve onunla ilişkili yapılanmaların devlete paralel örgütlenme içinde bölge insanına zulmetmesine, bölge insanından haraç toplamasına, baskı kurmasına, adeta faşizm uygulamasına asla ve asla göz yumulmayacaktır. Türkiye artık eski Türkiye değildir. 9.5 yılda elde ettiğimiz kazanımlar sayesinde artık Türkiye'nin faili meçhul ülkesi olmaktan çıktı. Araştırma önergesinde bahsedilen olayların çoğu yargının gündemine gelmiş, soruşturmaları da halen devam etmektedir. Bu soruşturmalarla ilgili yapılan kazıları da canlı yayınlarda hep birlikte izliyoruz. TBMM İnsan Hakları Komisyonu'nun yaşam hakkını ihlal eden olaylarla ilgili alt komisyonlar oluşturduğunu da hep birlikte görüyoruz. Bu önerge sadece kafa karıştırmak, Meclis gündemini meşgul etmek, gündemde milletimizin bizlerden beklediği yasaların çıkmasını engellemek için verilmiş bir önergedir. Bu nedenle önergenin aleyhinde olduğumu ifade etmek istiyorum” diye konuştu

Milletvekili Yılmaz Tunç'a konuşması sırasında BDP'li Hasip Kaplan ve diğer milletvekilleri tepki gösterdiler. Konuşmaların ardından BDP grup önerisinin gündeme alınması reddedildi .
Kaynak: İHA