KKTC Cumhurbaşkanı Eroğlu'ndan Anneler Günü Mesajı
Anneler Günü, tüm dünyada olduğu gibi Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde de bugün kutlanıyor.
KKTC Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu da, Anneler Günü dolayısıyla mesaj yayımladı.
Sabahın erken saatlerinden itibaren Anneler Günü heyecanı başladı.
Çocuklar, kalkar kalmaz annelerini kutlayıp hediyelerini sunarken, farklı evlerde olan evlatlar da annelerini ziyaret ederek kutluyor. Anneleri hayatta olmayanlar ise, annelerinin mezarlarına giderek kabirlerine çiçek bırakıyor.
Cumhurbaşkanı Eroğlu, Anneler Günü mesajında, görevlerinin, Kıbrıs'ta kalıcı ve sürdürülebilir bir anlaşma yapma girişimlerinde bir kez daha annelerin ağlamayacağı, arkasından yas tutmayacağı ve 'Acaba eşim, acaba oğlum ya da kızım sağ selim eve dönecek mi?' diye endişelenmediği bir ortamı sağlamak olduğunu belirterek, "Biz, Kıbrıs Türk halkının haklarını masada bırakmayacağız derken yaşanan acı geçmişi ve bugün ulaşılan gerçekleri düşünerek bir yol izliyoruz" dedi.
Eroğlu, tüm dünya insanlığının, ırk, köken, dil, kültür, bölge ve yönetim farkı gözetmeksizin kutladığı evrensel günlerden birisinin de şüphesiz 'Anneler Günü' olduğunu belirtti.
"Annelerimiz, karşılıksız sevgi ve sonsuz özverinin simgesi, dünyadaki hiçbir şeyle karşılaştırılmayacak kadar değerli, yeri hiç bir zaman doldurulamayacak kutsal varlıklarımızdır. Onlar; sevgi ve şefkatin, özveri ve üretkenliğin, sabrın ve fedakârlığın, hoşgörünün, barış ve huzurun sembolüdür" diyen Eroğlu, insanlığın, gelişme,medenileşme ve uygarlaşma devinimlerinin hemen hemen tüm evrelerinde kadının ve özellikle de annelerin yadsınmaz bir değere, yere ve öneme sahip olduğunun da kuşkusuz olduğuna vurgu yaptı.
Anneliğin bir bakıma toplumlara, halklara karşı fedakârlığın en kutsal adı olduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Eroğlu, şöyle dedi: "Her anne fedakârdır, evlatları için karşılıksız sevgi ve sonsuz sabrı vardır. Ancak bazı anneler vardır ki, bunları biraz daha saygıyla anıyorum. Onlar özürlü çocukların anneleri, gelişimleri farklılık gösteren; zihinsel engelli ve otistik çocukların anneleridir. Çocuklarının özel durumlarından ötürü daha bir sabırlı daha bir fedakârdırlar. Hayatlarını tamamen onlara adamışve neredeyse kendi yaşamları yokmuş gibi davranan ve her zaman kendilerine muhtaç olduklarını düşündükleri için hayatlarının her anını istisnasız çocuklarına adayan özürlü çocuk sahibi anneleri için; bu annelerimizin, özveri ve fedakârlıkları için ne söylesek azdır. Bu açıdan bakıldığında, anneler günü bir bakıma; bizlerin onların bu cefası, bu vefası karşılığında ne yaptığımızın hesabını verme günüdür.Kıbrıs Türk analarının, ulusal mücadelede sergilediği özverilerle ve yetiştirdiği, bilinçli, vatansever ve Atatürkçü gençlerle toplumsal kaderimizin belirlenmesinde tayin edici roller üstlendiği göz önüne alındığında annelerimizin birey ve halk olarak özgür ve egemen yaşamamızın baş aktörlerinden oldukları da yadsınmaz bir gerçektir. Ne var ki; Kıbrıs Türk kadınının ve Kıbrıs Türk annelerinin siyasal, sosyal, kültürel ve ekonomik alanlarda hak ettiği konuma gelmiş olduğunu söylemek mümkün değildir. Bubilinçle, annelerimize daha huzurlu ve Mutlu Yaşam koşulları hazırlamak en temel uğraşlarımızın başında olacaktır." Cumhurbaşkanı Eroğlu, halk, ülke ve devlet olarak övünç duymakta oldukları nitelikli kadın potansiyelinden her alanda daha çok yararlanma ve kadının toplum içinde hak ettiği rolleri üstlenmesine çaba sarf etmenin kuşkusuz herkesin temel görevi olduğunu kaydetti.
Ancak güzel ve anlamlı olanın, Kıbrıs Türk kadınının, dolayısıyla saygıdeğer annelerin de, isteyerek ve mücadele ederek toplum içinde gücünü ve dinamizmini ortaya koyması olduğunu dile getiren Eroğlu, şöyle devam etti: "Yüz yılı aşkın birsüredir devam eden toplumsal varoluş mücadelemizde, asıl sıkıntıyı çeken, özverilerde bulunan ve vatan uğruna kaybettiği en değerli varlıklarının arkasından yas tutan hatta yasını içine gömen ve 'vatan sağolsun' diyen gerek Anavatan gerekse Kıbrıs Türk annelerinin herkesten çok sevgi ve saygıyı bu topraklarda barış ve huzur içinde yaşamayı hak etiğini asla gözden ırak tutmamak gerekir. Görevimiz; Kıbrıs'ta kalıcı ve sürdürülebilir bir anlaşma yapma girişimlerinde bir kez daha annelerin ağlamayacağı,arkasından yas tutmayacağı ve 'acaba; eşim, acaba oğlum ya da kızım sağ selim eve dönecek mi' diye endişelenmediği bir ortamı insanımıza sağlamaktır. Biz, Kıbrıs Türk Halkı'nın haklarını masada bırakmayacağız derken yaşanan acı geçmişi ve bugün ulaşılan gerçekleri düşünerek bir yol izliyoruz. Bu duygu ve düşüncelerle; sevgi, şefkat, özveri, barış ve huzurun temel kaynağı olan bütün annelerimizin 'anneler Günü'nü saygı ve sevgiyle kutlarken; kutsal mücadele yıllarımızda vatanımızın ve Yüce Ulusumuzun birlikve dirliği yolunda en değerli varlıkları evlatlarını kaybeden bütün şehit analarına bir kez daha sabır ve metanet dileklerimizle birlikte en derin minnet ve şükranlarımı sunuyorum "
Kaynak: İHA
Sabahın erken saatlerinden itibaren Anneler Günü heyecanı başladı.
Çocuklar, kalkar kalmaz annelerini kutlayıp hediyelerini sunarken, farklı evlerde olan evlatlar da annelerini ziyaret ederek kutluyor. Anneleri hayatta olmayanlar ise, annelerinin mezarlarına giderek kabirlerine çiçek bırakıyor.
Cumhurbaşkanı Eroğlu, Anneler Günü mesajında, görevlerinin, Kıbrıs'ta kalıcı ve sürdürülebilir bir anlaşma yapma girişimlerinde bir kez daha annelerin ağlamayacağı, arkasından yas tutmayacağı ve 'Acaba eşim, acaba oğlum ya da kızım sağ selim eve dönecek mi?' diye endişelenmediği bir ortamı sağlamak olduğunu belirterek, "Biz, Kıbrıs Türk halkının haklarını masada bırakmayacağız derken yaşanan acı geçmişi ve bugün ulaşılan gerçekleri düşünerek bir yol izliyoruz" dedi.
Eroğlu, tüm dünya insanlığının, ırk, köken, dil, kültür, bölge ve yönetim farkı gözetmeksizin kutladığı evrensel günlerden birisinin de şüphesiz 'Anneler Günü' olduğunu belirtti.
"Annelerimiz, karşılıksız sevgi ve sonsuz özverinin simgesi, dünyadaki hiçbir şeyle karşılaştırılmayacak kadar değerli, yeri hiç bir zaman doldurulamayacak kutsal varlıklarımızdır. Onlar; sevgi ve şefkatin, özveri ve üretkenliğin, sabrın ve fedakârlığın, hoşgörünün, barış ve huzurun sembolüdür" diyen Eroğlu, insanlığın, gelişme,medenileşme ve uygarlaşma devinimlerinin hemen hemen tüm evrelerinde kadının ve özellikle de annelerin yadsınmaz bir değere, yere ve öneme sahip olduğunun da kuşkusuz olduğuna vurgu yaptı.
Anneliğin bir bakıma toplumlara, halklara karşı fedakârlığın en kutsal adı olduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Eroğlu, şöyle dedi: "Her anne fedakârdır, evlatları için karşılıksız sevgi ve sonsuz sabrı vardır. Ancak bazı anneler vardır ki, bunları biraz daha saygıyla anıyorum. Onlar özürlü çocukların anneleri, gelişimleri farklılık gösteren; zihinsel engelli ve otistik çocukların anneleridir. Çocuklarının özel durumlarından ötürü daha bir sabırlı daha bir fedakârdırlar. Hayatlarını tamamen onlara adamışve neredeyse kendi yaşamları yokmuş gibi davranan ve her zaman kendilerine muhtaç olduklarını düşündükleri için hayatlarının her anını istisnasız çocuklarına adayan özürlü çocuk sahibi anneleri için; bu annelerimizin, özveri ve fedakârlıkları için ne söylesek azdır. Bu açıdan bakıldığında, anneler günü bir bakıma; bizlerin onların bu cefası, bu vefası karşılığında ne yaptığımızın hesabını verme günüdür.Kıbrıs Türk analarının, ulusal mücadelede sergilediği özverilerle ve yetiştirdiği, bilinçli, vatansever ve Atatürkçü gençlerle toplumsal kaderimizin belirlenmesinde tayin edici roller üstlendiği göz önüne alındığında annelerimizin birey ve halk olarak özgür ve egemen yaşamamızın baş aktörlerinden oldukları da yadsınmaz bir gerçektir. Ne var ki; Kıbrıs Türk kadınının ve Kıbrıs Türk annelerinin siyasal, sosyal, kültürel ve ekonomik alanlarda hak ettiği konuma gelmiş olduğunu söylemek mümkün değildir. Bubilinçle, annelerimize daha huzurlu ve Mutlu Yaşam koşulları hazırlamak en temel uğraşlarımızın başında olacaktır." Cumhurbaşkanı Eroğlu, halk, ülke ve devlet olarak övünç duymakta oldukları nitelikli kadın potansiyelinden her alanda daha çok yararlanma ve kadının toplum içinde hak ettiği rolleri üstlenmesine çaba sarf etmenin kuşkusuz herkesin temel görevi olduğunu kaydetti.
Ancak güzel ve anlamlı olanın, Kıbrıs Türk kadınının, dolayısıyla saygıdeğer annelerin de, isteyerek ve mücadele ederek toplum içinde gücünü ve dinamizmini ortaya koyması olduğunu dile getiren Eroğlu, şöyle devam etti: "Yüz yılı aşkın birsüredir devam eden toplumsal varoluş mücadelemizde, asıl sıkıntıyı çeken, özverilerde bulunan ve vatan uğruna kaybettiği en değerli varlıklarının arkasından yas tutan hatta yasını içine gömen ve 'vatan sağolsun' diyen gerek Anavatan gerekse Kıbrıs Türk annelerinin herkesten çok sevgi ve saygıyı bu topraklarda barış ve huzur içinde yaşamayı hak etiğini asla gözden ırak tutmamak gerekir. Görevimiz; Kıbrıs'ta kalıcı ve sürdürülebilir bir anlaşma yapma girişimlerinde bir kez daha annelerin ağlamayacağı,arkasından yas tutmayacağı ve 'acaba; eşim, acaba oğlum ya da kızım sağ selim eve dönecek mi' diye endişelenmediği bir ortamı insanımıza sağlamaktır. Biz, Kıbrıs Türk Halkı'nın haklarını masada bırakmayacağız derken yaşanan acı geçmişi ve bugün ulaşılan gerçekleri düşünerek bir yol izliyoruz. Bu duygu ve düşüncelerle; sevgi, şefkat, özveri, barış ve huzurun temel kaynağı olan bütün annelerimizin 'anneler Günü'nü saygı ve sevgiyle kutlarken; kutsal mücadele yıllarımızda vatanımızın ve Yüce Ulusumuzun birlikve dirliği yolunda en değerli varlıkları evlatlarını kaybeden bütün şehit analarına bir kez daha sabır ve metanet dileklerimizle birlikte en derin minnet ve şükranlarımı sunuyorum "