HAS Parti İl Başkanı Av. Mustafa Özkan'dan 1 Mayıs Açıklaması

Başkan Özkan 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü münasebetiyle yaptığı açıklamada, tüm çalışanların, işçilerimizin, emekçilerimizin ve bunlar için çalışan kuruluşların 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü'nü kutladığını belirterek, "1 Mayıs'ın tüm ülkede büyük bir neşeyle, coşkuyla ve el ele kutlanmasını temenni ediyorum. Kutlamalarda bir kişinin bile burnunun kanamaması ve herkesin daha güvenli bir bayram için elinden geleni yapması gerekir. 1 Mayıs aynı zamanda, çalışma hayatının temel sorunlarının ele alındığı ve sosyal güvenlik sistemindeki sorunlara çözüm arandığı bir zemin olmalıdır. 1 Mayısa "bayram" diyoruz ancak sömürülen milyonlarca vatandaşımızın sorunları halen görmezden gelinmektedir. İşte onlardan bir kaçı: Nüfusun yüzde 26'sı olan 17 milyon insan yoksulluk sınırında yaşıyor. OECD ülkeleri arasında Türkiye, gelir adaletsizliğinde ilk üçtedir. En düşük gelirli yüzde 10 ile en yüksek gelirli yüzde 10 arasındaki gelir farkı tam 14 kattır. Türkiye'de 1 milyona yakın çocuk işçi var, 40 bin çocuk sokaklarda mendil satıyor, çöp karıştırıyor. Bu ülkede 1 milyon 250 bin insan, kamyonlara doldurulup, 13-25 TL ücretle fındıkta, çayda, pamukta köle gibi çalışmak için şehir-şehir gezmektedir. Devlette çalışan taşeron işçi sayısı neredeyse sendikalı işçi sayısını geçerek 500 bine ulaşmıştır. ILO raporlarına göre, Türkiye iş kazalarında Avrupa'da birinci, dünyada üçüncü ülkedir, küçük masraflar yapılarak önlenecek iş kazalarında yılda 1500'ün üzerine insan ölmektedir Ülkeyi yönetenler, Türkiye'nin dünyanın 17. büyük ekonomisi olduğu, milli gelirin 10 bin doları geçtiği söylüyor ve bununla övünüyorlar ama bu ülkede asgari ücret hala 701 TL'dir. Bunun yanında Nisan 2012 verilerine göre yoksulluk sınırı 940 TL dir. Yani asgari ücretliler teknik olarak aç sayılmaktadır.Milyonlarca insan bu paranın da altında kayıt dışı ve sosyal güvencesiz olarak çalıştırılmaktadır, milyonlarcası da işsiz, aldığı yardımlarla geçinmektedir" dedi.

İl Başkanı Özkan, işçi ölümlerinin cinayet boyutunu aldığını ifade ederek, "Bunların önüne geçilmelidir. Şu anda dünyada ve ülkemizde emek değerini yitirmeye devam etmektedir. İş güvenliğinde ülkemiz dünyanın en kötü ülkeleri arasındadır. Her gün birkaç işçi kardeşimizin ölüm haberini duyuyoruz. Tersaneler, maden ocakları, inşaatlar, fabrikalardan gelen iş kazası haberleri, zaman zaman "kaza" değil "cinayet" boyutundadır. Bunlara dur demeliyiz. Çalışanın alın teri de, emeği de, bedeni de, şahsı da değerlidir, saygındır, muhteremdir. Alın terini akıtarak çalışan bir işçisine adaletsiz davranan bir ülke, diğer alanlarda da gerçek bir adaleti, eşitliği, saygıyı sağlayamaz. Yolunda yürüdüğümüz Peygamberimiz bir Hadis-i Şerif'inde "İşçinin hakkını alnının terini kurumadan veriniz" buyurmuştur ki bugünün işçi, işveren ilişkileri bu anlayışın maalesef çok uzağında olduğumuzu göstermektedir. İşçiliğin kölelik olmaktan çıktığı bir gün için çalışmalıyız. Öyle bir ülke inşa etmeliyiz ki; işçi emeğinin karşılığını almalı, insanca çalışma koşullarına kavuşmalı ve özgürce örgütlenebilmelidir. Bunlar sağlanırsa o gün gerçekten bayram olacaktır. HAS Parti, emeğin değerlendiği ve işçiliğin kölelik olmaktan çıktığı bir ülke için çalışıyor. Yeni siyaset dediğimiz budur. İstanbul, Ankara ve Bursa'daki 1 Mayıs kutlamalarına HAS Parti teşkilat yöneticilerimiz katılacaktır. İşçi ve emek kuruluşlarının 1 Mayıs'ı birlikte kutlamalarını isterdik. Bunun başarılmamış olmasını eksiklik kabul ediyoruz. Ümit ediyoruz ki gelecek yıl, bu eksiklik giderilir ve kutlamalar birlikte yapılır.

Tüm çalışanlarımızın, işçilerimizin, emekçilerimizin ve bunlar için çalışan kuruluşlarımızın 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Gününü kutluyorum" diye konuştu .