Çaycuma MYO Da “filyos-tios Antik Kent Kalıntıları ve Kültür Mirasımız” Konulu Konferans Verildi
Tios Antik Kent Kalıntıları ve Kültür Mirasımız” konulu konferans verildi.
Çaycuma ilçesinde, Konferansa; Askerlik Şubesi Başkanı Mustafa Özoğur, Filyos Belediye Başkanı Ömer Ünal, Perşembe Belediye Başkanı Rasim Miyanyedi, Karapınar Belediye Başkanı Ercan Kınanç, siyasi parti ve oda başkanları, daire müdürleri, okula katkı sağlayan İşadamı Zeki Yurtbay, öğretim görevlileri ve öğrenciler katıldı.
Çaycuma MYO Müdürü Yrd. Doç. Dr. Hükmet Yazıcı Bülent Ecevit Üniversitesi olarak ilk toplantılarını gerçekleştirdiklerini söyleyerek, bölgedeki olaylara duyarlı oldukları için bu tür etkinliklerin devam edeceğini belirtti.
Karabük Üniversitesi Öğretim Görevlisi Filyos Kazı Başkanı Prof. Dr. Sümer Atasoy 2006 yılından beri Filyos Antik Kent kazılarına başkanlık yaptığını ve ödenek geldiği takdirde 5 yıl içinde bölgeyi turizme açabileceklerini söyledi.
Turizm için eğitimin şart olduğunu belirten Atasoy, turizm öğrencilerin yemek yemesini bile öğrenemediğinden şikayetçi oldu. Atasoy’un konuşmasından önce bir günlük kazı günlüğünü anlatan kısa film gösterildi. Filyosla ilgili bir arkadaşının doktora yaptığını ve bu sene sonunda kitap çıkaracaklarını açıklayan Atasoy; “ Burada hangi insanlar yaşadı, neler yedi, içti bilmek zorundayız. Köprülere, suyollarına, enteresan bina izlerine rastladık. Elimizde sadece Filyos var. Karadeniz’de başka tarih yok. Gözümüz gibi bakarsak sonuca ulaşırız. İnsanlara enteresan çevre verirsek para kazanırız. Turizmin ömrü uzun yıllar devam ediyor. Çömlekçi Köyü’nde Roma döneminde yapılmış fakat yıkılmamış köprüler bulduk. Fabrika sahasında bir kilise ortaya çıkardık. Burada çok zengin insanlar yaşamış. Fakat özel mülkiyet olduğu için kazamıyoruz. 1932 yılında beldenin ortasından tren yolu geçmiş, birçok yeri tahrip etmiş. Kazdıkça müthiş şeyler çıkacak. Şimdi açıklamıyoruz. Yoksa antikacılar delik deşik ediyor. Limanda yapılsın fakat turizmle beraber yürüsün. Balıkçı barınağı da ihya edilsin”dedi.
En azından ortaya çıkan tiyatronun turizme açılması için ödenek beklediklerini belirten Atasoy; “Paramız yok. Ancak bu kadar çalışabiliyoruz. Her yıl bize 500 bin lira ödenek verseler, 6 ay çalışsak, 5 yıl içinde kazı alanını turizme açarız. Tiyatroya tahta oturaklar yaparız. Ama giriş ve çıkışlar bizleri aşar”dedi.
Yöneltilen soruları da cevaplandıran Atasoy’a Okul Müdürü Hükmet Yazıcı tarafından teşekkür plaketi verilerek, Atatürk’ün Zonguldak’a gelişini anlatan resim sergisi gezildi .
Kaynak: İHA
Çaycuma MYO Müdürü Yrd. Doç. Dr. Hükmet Yazıcı Bülent Ecevit Üniversitesi olarak ilk toplantılarını gerçekleştirdiklerini söyleyerek, bölgedeki olaylara duyarlı oldukları için bu tür etkinliklerin devam edeceğini belirtti.
Karabük Üniversitesi Öğretim Görevlisi Filyos Kazı Başkanı Prof. Dr. Sümer Atasoy 2006 yılından beri Filyos Antik Kent kazılarına başkanlık yaptığını ve ödenek geldiği takdirde 5 yıl içinde bölgeyi turizme açabileceklerini söyledi.
Turizm için eğitimin şart olduğunu belirten Atasoy, turizm öğrencilerin yemek yemesini bile öğrenemediğinden şikayetçi oldu. Atasoy’un konuşmasından önce bir günlük kazı günlüğünü anlatan kısa film gösterildi. Filyosla ilgili bir arkadaşının doktora yaptığını ve bu sene sonunda kitap çıkaracaklarını açıklayan Atasoy; “ Burada hangi insanlar yaşadı, neler yedi, içti bilmek zorundayız. Köprülere, suyollarına, enteresan bina izlerine rastladık. Elimizde sadece Filyos var. Karadeniz’de başka tarih yok. Gözümüz gibi bakarsak sonuca ulaşırız. İnsanlara enteresan çevre verirsek para kazanırız. Turizmin ömrü uzun yıllar devam ediyor. Çömlekçi Köyü’nde Roma döneminde yapılmış fakat yıkılmamış köprüler bulduk. Fabrika sahasında bir kilise ortaya çıkardık. Burada çok zengin insanlar yaşamış. Fakat özel mülkiyet olduğu için kazamıyoruz. 1932 yılında beldenin ortasından tren yolu geçmiş, birçok yeri tahrip etmiş. Kazdıkça müthiş şeyler çıkacak. Şimdi açıklamıyoruz. Yoksa antikacılar delik deşik ediyor. Limanda yapılsın fakat turizmle beraber yürüsün. Balıkçı barınağı da ihya edilsin”dedi.
En azından ortaya çıkan tiyatronun turizme açılması için ödenek beklediklerini belirten Atasoy; “Paramız yok. Ancak bu kadar çalışabiliyoruz. Her yıl bize 500 bin lira ödenek verseler, 6 ay çalışsak, 5 yıl içinde kazı alanını turizme açarız. Tiyatroya tahta oturaklar yaparız. Ama giriş ve çıkışlar bizleri aşar”dedi.
Yöneltilen soruları da cevaplandıran Atasoy’a Okul Müdürü Hükmet Yazıcı tarafından teşekkür plaketi verilerek, Atatürk’ün Zonguldak’a gelişini anlatan resim sergisi gezildi .