Tuğçe, Anne ve Babasından Nakledilen Akciğerlerle Hayata Tutundu
Akciğer 'Kistik fibrozis' hastası olan 17 yaşındaki Tuğçe Kübra Başar, çift taraflı akciğer nakli için geldiği Avusturya’nın başkenti Viyana’da başarılı bir operasyonla hayata tutundu.
Uygun akciğerinin bulunamaması üzerine anne ve babasının kendi akciğerlerini bağışladığı Tuğçe, anne Ergül Başar ve baba Tarzan Başar ile aynı anda yapılan ameliyattan başarıyla çıktı. Tuğçe bir haftanın ardından yoğun bakım ünitesinden alınarak normal servisine indirildi.
Kimse Yok Mu Derneği ve dört büyük takım taraftarının desteğiyle toplanan paralarla Viyana’daki ünlü AKH hastanesinde akciğer nakli olan Tuğçe, ameliyat sonrası Cihan Haber Ajansı (Cihan)’nın kameralarına el salladı. Özellikle Beşiktaş taraftarından büyük destek alan Başar, en büyük isteğinin Beşiktaş maçını tribünden izlemek olduğunu söyledi.
Kimse Yok Mu Derneği’nin desteğiyle Viyana’ya Sağlık Bakanlığı’na ait ambulans uçakla getirilen Tuğçe Kübra Başar’a AKH Hastanesi’nde Prof. Dr. Walter Klepetko başkanlığındaki ekip tarafından çift taraflı akciğer nakli yapıldı. Durumu kritikleşen Tuğçe’ye uygun akciğer bulunamayınca acilen anne ve babasına gerekli tetkikler yapıldı. Aynı anda üçlü olarak ameliyat masasına yatan Başar ailesinden önce baba Tarzan Başar’ın sağ akciğeri, ardından da anne Ergül Başar’ın sol akciğeri Tuğçe’ye nakledildi. Doktorları hastaya tıp tarihindeki ender operasyonlardan biri yapıldığını söyleyerek Tuğçe’nin çocukluğundan bu yana yaşadığı ciddi sıkıntılara rağmen, oldukça dirayetli bir şekilde hayata tutunduğunu ifade etti.
YOĞUN BAKIM ÜNİTESİNDEN ÇIKTI
Anne ve babasının ellerinden tutarak yoğun bakım ünitesinden çıkarılan Tuğçe, çıkışta kameralara el sallayarak hayat dolu gülücükler dağıttı.
Kısa bir konuşmayla dua eden ve yardımda bulunan herkese teşekkür eden Tuğçe Başar, aynı zamanda fanatik bir Beşiktaşlı olduğunu hatırlatarak en yakın zamanda Beşiktaş tribününe çıkmayı arzuladığını ifade etti.
Beşiktaş taraftarları, Kimse Yok mu Derneği üzerinden Tuğçe için bağış toplamıştı.Ümraniye'de yaşayan Başar çiftinin tek çocukları olan Tuğçe, bağırsakları kistle dolu olarak dünyaya gelmişti. Henüz iki günlükken iki ameliyat geçiren Tuğçe, geçtiğimiz yıla kadar ailesinin uyguladığı fizyoterapi ve evde uygulanan ilaçlarla hayatını sürdürüyordu. Tuğçe, doğumuyla tanıştığı hastalık yüzünden yıllardır sağlıklı bir nefes alamıyordu. Kimse Yok Mu Derneği, önce ihtiyaç duyduğu cihazı hediye ederek Tuğçe'ye sahip çıkmıştı. Cihaz sayesinde doğduğundan beri ilk kez temiz nefes alma şansı bulan Tuğçe'nin ağrıları bir nebze olsun hafiflemişti, fakat Tuğçe’nin sağlığına tam olarak kavuşması için akciğer nakli olması gerekiyordu. Bütün Türkiye’nin gündemine giren Tuğçe’ye yapılan başarılı operasyonun ardından baba Tarzan Başar, yaşadıkları duygulu süreci gözyaşları içerisinde Cihan’a anlattı.
“CANIMIZIN BİR PARÇASINA CANIMIZDAN BİR PARÇA VERDİK"
Kendilerine sahip çıkan bütün devlet erkanına ve Kimse Yok mu Derneği’ne teşekkür eden Tarzan Başar, “Ne diyeyim, çok duyguluyuz. Ciğerparemize ciğerimizi verdik işte. O bizim canımızdan bir parçaydı ve canımızdan bir parça daha verdik. Yavrumuz şimdilik çok iyi. Doktorlar Tuğçe’nin hayat enerjisine ve direncine çok hayret ettiler, ama hamdolsun hepimiz büyük bir azim, büyük bir imanla bu noktaya geldik. Doktorların aktardığına göre bizler yüzde yirmi beş nefes kaybı yaşıyoruz ama şükürler olsun yavrumuz ilk kez temiz nefes alıyor. Ne diyeyim, çok yoğun duygular yaşıyorum. Yirmi yaşında evlendim ve o gün bugündür hep sıkıntılar içerisindeyiz. Rabbime hamdolsun, yavrumuz artık nefes alıyor, yaşamayı, nefes almayı yeni yeni keşfediyor” şeklinde konuştu.
Başından beri hiçbir şeye olumsuz bakmadıklarını, hiç isyan etmediklerini ve hep şükrettiklerini ifade eden Tarzan Başar, bu yolu yürüyeceklerini ilk günden beri kabul ettiklerini söyledi.
Başar, “Canımızın bir parçasına canımızdan bir parça verdik. Kızımız çok dirayetli çıktı ve doktorların ifadesiyle ameliyat şaşırtıcı bir şekilde oldukça başarılı geçti. Esas süreç bundan sonra, en azından önümüzdeki üç hafta kesinlikle enfeksiyon kapmaması gerekiyor. Bu münasebetle çok kimseyle görüşmemesi şart. Doktorlar bizlerin çok dikkatli olmamızın şart olduğunu önemle vurguluyor. Allah razı olsun, Türkiye’den, Almanya’dan, Avusturya’dan her taraftan yoğun bir ilgi var Tuğçe için. Dualarını lütfen esirgemesinler, onu da çok rica ediyorum. Hakikaten Tuğçe’yi görmek için çok farklı yerlerden yola düşüp gelen var, birçok telefon geliyor. Ziyaret etmek isteyen çok kişi var ama ricam bu işin üstesinden gelebilmemiz için lütfen bir süre ziyaretlerini ertelesinler.” dedi.
Baba Başar, anne Ergül Başar’ın da ameliyat sonrası toparlandığını ve sağlığının gayet iyi olduğunu sözlerine ekledi .
Kimse Yok Mu Derneği ve dört büyük takım taraftarının desteğiyle toplanan paralarla Viyana’daki ünlü AKH hastanesinde akciğer nakli olan Tuğçe, ameliyat sonrası Cihan Haber Ajansı (Cihan)’nın kameralarına el salladı. Özellikle Beşiktaş taraftarından büyük destek alan Başar, en büyük isteğinin Beşiktaş maçını tribünden izlemek olduğunu söyledi.
Kimse Yok Mu Derneği’nin desteğiyle Viyana’ya Sağlık Bakanlığı’na ait ambulans uçakla getirilen Tuğçe Kübra Başar’a AKH Hastanesi’nde Prof. Dr. Walter Klepetko başkanlığındaki ekip tarafından çift taraflı akciğer nakli yapıldı. Durumu kritikleşen Tuğçe’ye uygun akciğer bulunamayınca acilen anne ve babasına gerekli tetkikler yapıldı. Aynı anda üçlü olarak ameliyat masasına yatan Başar ailesinden önce baba Tarzan Başar’ın sağ akciğeri, ardından da anne Ergül Başar’ın sol akciğeri Tuğçe’ye nakledildi. Doktorları hastaya tıp tarihindeki ender operasyonlardan biri yapıldığını söyleyerek Tuğçe’nin çocukluğundan bu yana yaşadığı ciddi sıkıntılara rağmen, oldukça dirayetli bir şekilde hayata tutunduğunu ifade etti.
YOĞUN BAKIM ÜNİTESİNDEN ÇIKTI
Anne ve babasının ellerinden tutarak yoğun bakım ünitesinden çıkarılan Tuğçe, çıkışta kameralara el sallayarak hayat dolu gülücükler dağıttı.
Kısa bir konuşmayla dua eden ve yardımda bulunan herkese teşekkür eden Tuğçe Başar, aynı zamanda fanatik bir Beşiktaşlı olduğunu hatırlatarak en yakın zamanda Beşiktaş tribününe çıkmayı arzuladığını ifade etti.
Beşiktaş taraftarları, Kimse Yok mu Derneği üzerinden Tuğçe için bağış toplamıştı.Ümraniye'de yaşayan Başar çiftinin tek çocukları olan Tuğçe, bağırsakları kistle dolu olarak dünyaya gelmişti. Henüz iki günlükken iki ameliyat geçiren Tuğçe, geçtiğimiz yıla kadar ailesinin uyguladığı fizyoterapi ve evde uygulanan ilaçlarla hayatını sürdürüyordu. Tuğçe, doğumuyla tanıştığı hastalık yüzünden yıllardır sağlıklı bir nefes alamıyordu. Kimse Yok Mu Derneği, önce ihtiyaç duyduğu cihazı hediye ederek Tuğçe'ye sahip çıkmıştı. Cihaz sayesinde doğduğundan beri ilk kez temiz nefes alma şansı bulan Tuğçe'nin ağrıları bir nebze olsun hafiflemişti, fakat Tuğçe’nin sağlığına tam olarak kavuşması için akciğer nakli olması gerekiyordu. Bütün Türkiye’nin gündemine giren Tuğçe’ye yapılan başarılı operasyonun ardından baba Tarzan Başar, yaşadıkları duygulu süreci gözyaşları içerisinde Cihan’a anlattı.
“CANIMIZIN BİR PARÇASINA CANIMIZDAN BİR PARÇA VERDİK"
Kendilerine sahip çıkan bütün devlet erkanına ve Kimse Yok mu Derneği’ne teşekkür eden Tarzan Başar, “Ne diyeyim, çok duyguluyuz. Ciğerparemize ciğerimizi verdik işte. O bizim canımızdan bir parçaydı ve canımızdan bir parça daha verdik. Yavrumuz şimdilik çok iyi. Doktorlar Tuğçe’nin hayat enerjisine ve direncine çok hayret ettiler, ama hamdolsun hepimiz büyük bir azim, büyük bir imanla bu noktaya geldik. Doktorların aktardığına göre bizler yüzde yirmi beş nefes kaybı yaşıyoruz ama şükürler olsun yavrumuz ilk kez temiz nefes alıyor. Ne diyeyim, çok yoğun duygular yaşıyorum. Yirmi yaşında evlendim ve o gün bugündür hep sıkıntılar içerisindeyiz. Rabbime hamdolsun, yavrumuz artık nefes alıyor, yaşamayı, nefes almayı yeni yeni keşfediyor” şeklinde konuştu.
Başından beri hiçbir şeye olumsuz bakmadıklarını, hiç isyan etmediklerini ve hep şükrettiklerini ifade eden Tarzan Başar, bu yolu yürüyeceklerini ilk günden beri kabul ettiklerini söyledi.
Başar, “Canımızın bir parçasına canımızdan bir parça verdik. Kızımız çok dirayetli çıktı ve doktorların ifadesiyle ameliyat şaşırtıcı bir şekilde oldukça başarılı geçti. Esas süreç bundan sonra, en azından önümüzdeki üç hafta kesinlikle enfeksiyon kapmaması gerekiyor. Bu münasebetle çok kimseyle görüşmemesi şart. Doktorlar bizlerin çok dikkatli olmamızın şart olduğunu önemle vurguluyor. Allah razı olsun, Türkiye’den, Almanya’dan, Avusturya’dan her taraftan yoğun bir ilgi var Tuğçe için. Dualarını lütfen esirgemesinler, onu da çok rica ediyorum. Hakikaten Tuğçe’yi görmek için çok farklı yerlerden yola düşüp gelen var, birçok telefon geliyor. Ziyaret etmek isteyen çok kişi var ama ricam bu işin üstesinden gelebilmemiz için lütfen bir süre ziyaretlerini ertelesinler.” dedi.
Baba Başar, anne Ergül Başar’ın da ameliyat sonrası toparlandığını ve sağlığının gayet iyi olduğunu sözlerine ekledi .