Ak Parti Grup Toplantısı...
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, bugün babasının izinden gidenlerin mutlaka hakkettiklerini mutlaka bulacaklarını belirterek, "Ne diyor Beşar Esad; 'Ölene kadar savaşırım' diyor.
Daha önce de söyledik, madem ölene kadar savaşacak bir kahramansın, neden Golan Tepeleri için ölene kadar savaşmadın? Senin kahramanlığın kendi mazlum, kendi masum halkına mı? 'dedi
Partisinin Meclis`teki grup toplantısında konuşan Başbakan Erdoğan, konuşmasının başında Suriye`deki çatışmalardan dolayı Beşar Esad yönetimini eleştirdi. Tarihten de örnekler veren Başbakan Erdoğan, 'Bundan tam 30 yıl önce 2 Şubat 1982`de yanı başımızdaki sınır komşumuz Suriye`nin Hama şehrinde çok acı bir katliam yaşandı. Ağır silahlarla Hama kentini kuşatan Suriye ordusu adeta şehri haritadan silercesine bir saldırı gerçekleştirdi 'dedi
Hama`da gerçekleşen saldırıda kadın-erkek, çocuk-yaşlı, hasta demeden yaklaşık 30 bin masumun katledildiğini söyleyen Başbakan Erdoğan, 'Bugün bile Hama`da kaç kişinin katledildiği tam olarak bilinmiyor. Dönemin Suriye yönetimi şehre gazetecilerin, gözlemcilerin girmesini şehirden haber alınmasını engelledi ve bu katliamın üzerini çok hızlı bir şekilde örtme gayreti içine girdi. Hama katliamının öncesinde ve sonrasında Suriye`de hapishaneler ve hastaneler başta olmak üzere yüzlerce insan sorgusuz sualsizve işkenceyle katledildi. Maalesef uluslararası toplum meselenin üzerine gitmedi, olayın üzeri kapatıldı 'diye konuştu
Hama`da, Sabra ve Şatilla`da gerçekleştirilen katliamlara uluslararası toplumun sessiz kaldığını belirten Başbakan Erdoğan konuşmasında şunları kaydetti: 'Aynı yıl, Sabra ve Şatilla kampında 4 bine yakın masum Filistinli`nin katledilmesine seyirci kalan uluslararası toplum Suriye`de Hama`da 30 bin insanın katledilmesine de seyirci, sessiz ve tepkisiz kaldı. Neden? Çünkü ölenler Müslüman`dı. Ölenler Filistinli`ydi, Sureyli`ydi, Ortadoğulu`ydu. Lübnan`da Sabra ve Şatilla`da, Suriye Hama`da emzikleri ağızlarında katledilmiş çocukları terörist diye yaftalayıp, akıttıkları kanın üzerini örttüler. Katliam kadar acı olan hadise, katliama seyirci kalınmasıydı,hatta sessiz şekilde desteklenmesiydi. Bu daha büyük bir insanlık ayıbıydı. Daha büyük bir canilikti. İnsanlık adına verilmesi gereken tepkinin verilmemesi, vicdanların daha fazla kanamasına sebep oldu. Hama`da 1982 yılında gerçekleştirilen bu katliam İslam coğrafyasında bütün Müslümanların kalplerinde çok ağır bir keder bıraktı. Ağır bir yara açtı. Ne yazık ki o katillerden, o diktatörlerden hesap sorulmadı. O katliamı yapanlar dünyada yargı önüne çıkmasalar da, tüm insanlığın, tüm Müslümanların vicdanındayargılandılar. Bir zalim olarak damgalandılar ve tarihe de isimlerini zalim, diktatör olarak yazdırdılar.'
'HAMA`DAKİ KATLİAMI GAYRİMÜSLİMLER Mİ YAPTI? '
Başbakan Erdoğan, diktatörlerin kendi halklarına karşı kahraman ve kabadayı olduklarını, kendi halklarını katlettiklerini belirterek, 'Irak`ta, Mısır`da Libya`da, Suriye`de kendi halklarına karşı kahraman kesilen, kaplan kesilen bu diktatörler topraklarına kasteden yabancılara çıtlarını bile çıkaramadılar. Güçleri sadece kendi masum halklarına yetti, silahları kendi halklarına doğrulttular, işgal altındaki toprakların istismarını yaptılar ama işgal edilmiş topraklarını değil, kendi şehirlerinikuşattılar 'diye konuştu.
'Kabadayı misali sağa sola efelendiler ama döndüler tankların namlularının önüne kendi kardeşlerini koydular 'diyen Erdoğan, 'Soruyorum onlara şimdi ben; İran-Irak savaşında 1 milyon askeri, 1 milyon Müslüman`ı kim öldürdü? Batılılar mı gelip öldürdü? Halepçe`de Kürtleri kimyasal silahla kim katletti? Siyonistler mi katletti? Hama`daki katliamı kim yaptı? Gayrimüslimler mi yaptı? 'şeklinde konuştu
'BABALARININ İZİNDEN GİDENLER HAKETTİKLERİNİ MUTLAKA BULACAK'
Başbakan Erdoğan, kendi halkına zulmeden diktatörlerin hakkettiklerini elbet bulacaklarını söyleyerek, Esad`a babası Hafız Esad üzerinden yüklendiği konuşmasında şunları söyledi: 'Tamamını Müslüman olarak nitelendiren ama demir yumruğunu sadece kendi kardeşlerinin kafasına indiren zalimler, diktatörler, tiranlar, modern firavunlar bunu yaptı. Neyle yaptılar? Yeri geldi, dışarıdan gelenlerle beraber yaptılar. İşte bu zorbada, bu zalimler hakkettiklerini, layıklarını da buldular. Bu işbirlikçi rejimlerin zalimliklerine ses çıkarmayan, zorbaların halkına zulmetmesine `dur` demeyen kimi batılı ülkeler ise, insanlık adına kılını bile kıpırdatmadılar. Şundan hiç kimsenin şüphesi bileolmasın. Bugün babalarının izinden gidenler, o diktatörlerin, o firavunların izinden gidenler de hakkettiklerini mutlaka bulacaklardır. Evet Hama`da 30 bin masumu hunharca öldüren baba Esad, işlediği cinayetlerin hesabını bu dünyada vermedi. Ama o Esad, bütün Suriye halkının, bütün İslam dünyasının, bütün insanlığın hafızasında, kalbinde, vicdanında yargılandı ve acımasız bir dikdatör olarak tarihe adını yazdırdı. İnanıyorum ki, bugün onun izinden gidenler, bugün Humus`ta yüzlerce masum sivili katledenlerAdli-İlahi`den önce kendi halklarının önünde hesap verecekler. Hama`nın hesabı sorulmadı, ama emin olunuz ki, er yada geç bunun hesabı sorulacaktır. Ne diyor Beşar Esad; `Ölene kadar savaşırım` diyor. Daha önce de söyledik, madem ölene kadar savaşacak bir kahramansın, neden Golan Tepeleri için ölene kadar savaşmadın? Senin kahramanlığın kendi mazlum, kendi masum halkına mı? Bu mu kahramanlık? Bu kahramanlık değil, bu korkaklıktır, bu her zalimin kalbine sinmiş acziyettir, zavallılıktdkinin verilmemesi,vicdanların daır. Hiçbir zulüm karşılıksız kalmaz. Zulm ile abad, zulm ile payidar alınmaz. Mazlumun ahı er yada geç mutlaka ama mutlaka çıkar. Irak`ta mazlumun ahı çıktı, Libya`da çıktı, Mısır`da çıktı, hiç şüpheniz olmasın Suriye`de de mazlumun ahı çıkar.'
'CHP GİTSİN BAAS PARTİSİ`NE DESTEK VERSİN '
Suriye`nin Türkiye için sıradan bir komşu, Suriye halkının da Türkiye için sıradan bir halk olmadığını belirten Başbakan Erdoğan, her kilometrede ortak medeniyetin, ortak kardeşliğin izlerinin görülebileceğini söyledi. 'Her metrekarede bizim ortak tarihimizin izlerini görürsünüz 'diyen Başbakan Erdoğan, konuşmasında şunları dile getirdi: 'Suriye halkı bizim kardeşimizdir. Bu kardeşlik tarihe kanla yazılmış bir kardeşliktir. Biz Suriye`de olup bitene karşı sessiz kalmayız, kalamayız. Biz Suriye halkına sırtımızı dönemeyiz. Biz anamuhalefet partisinin, diğer muhalefet partisinin yaptığı gibi gidip kendi halkını katleden zalimlerin sırtını sıvazlamayız. CHP gitsin, aynı kafayı, aynı zihniyeti paylaştığı Baas partisine destek versin. Biz Baas partisiyle değil, mazlum Suriye halkıyla dayanışma içinde olacağız.'
Kaynak: İHA
Partisinin Meclis`teki grup toplantısında konuşan Başbakan Erdoğan, konuşmasının başında Suriye`deki çatışmalardan dolayı Beşar Esad yönetimini eleştirdi. Tarihten de örnekler veren Başbakan Erdoğan, 'Bundan tam 30 yıl önce 2 Şubat 1982`de yanı başımızdaki sınır komşumuz Suriye`nin Hama şehrinde çok acı bir katliam yaşandı. Ağır silahlarla Hama kentini kuşatan Suriye ordusu adeta şehri haritadan silercesine bir saldırı gerçekleştirdi 'dedi
Hama`da gerçekleşen saldırıda kadın-erkek, çocuk-yaşlı, hasta demeden yaklaşık 30 bin masumun katledildiğini söyleyen Başbakan Erdoğan, 'Bugün bile Hama`da kaç kişinin katledildiği tam olarak bilinmiyor. Dönemin Suriye yönetimi şehre gazetecilerin, gözlemcilerin girmesini şehirden haber alınmasını engelledi ve bu katliamın üzerini çok hızlı bir şekilde örtme gayreti içine girdi. Hama katliamının öncesinde ve sonrasında Suriye`de hapishaneler ve hastaneler başta olmak üzere yüzlerce insan sorgusuz sualsizve işkenceyle katledildi. Maalesef uluslararası toplum meselenin üzerine gitmedi, olayın üzeri kapatıldı 'diye konuştu
Hama`da, Sabra ve Şatilla`da gerçekleştirilen katliamlara uluslararası toplumun sessiz kaldığını belirten Başbakan Erdoğan konuşmasında şunları kaydetti: 'Aynı yıl, Sabra ve Şatilla kampında 4 bine yakın masum Filistinli`nin katledilmesine seyirci kalan uluslararası toplum Suriye`de Hama`da 30 bin insanın katledilmesine de seyirci, sessiz ve tepkisiz kaldı. Neden? Çünkü ölenler Müslüman`dı. Ölenler Filistinli`ydi, Sureyli`ydi, Ortadoğulu`ydu. Lübnan`da Sabra ve Şatilla`da, Suriye Hama`da emzikleri ağızlarında katledilmiş çocukları terörist diye yaftalayıp, akıttıkları kanın üzerini örttüler. Katliam kadar acı olan hadise, katliama seyirci kalınmasıydı,hatta sessiz şekilde desteklenmesiydi. Bu daha büyük bir insanlık ayıbıydı. Daha büyük bir canilikti. İnsanlık adına verilmesi gereken tepkinin verilmemesi, vicdanların daha fazla kanamasına sebep oldu. Hama`da 1982 yılında gerçekleştirilen bu katliam İslam coğrafyasında bütün Müslümanların kalplerinde çok ağır bir keder bıraktı. Ağır bir yara açtı. Ne yazık ki o katillerden, o diktatörlerden hesap sorulmadı. O katliamı yapanlar dünyada yargı önüne çıkmasalar da, tüm insanlığın, tüm Müslümanların vicdanındayargılandılar. Bir zalim olarak damgalandılar ve tarihe de isimlerini zalim, diktatör olarak yazdırdılar.'
'HAMA`DAKİ KATLİAMI GAYRİMÜSLİMLER Mİ YAPTI? '
Başbakan Erdoğan, diktatörlerin kendi halklarına karşı kahraman ve kabadayı olduklarını, kendi halklarını katlettiklerini belirterek, 'Irak`ta, Mısır`da Libya`da, Suriye`de kendi halklarına karşı kahraman kesilen, kaplan kesilen bu diktatörler topraklarına kasteden yabancılara çıtlarını bile çıkaramadılar. Güçleri sadece kendi masum halklarına yetti, silahları kendi halklarına doğrulttular, işgal altındaki toprakların istismarını yaptılar ama işgal edilmiş topraklarını değil, kendi şehirlerinikuşattılar 'diye konuştu.
'Kabadayı misali sağa sola efelendiler ama döndüler tankların namlularının önüne kendi kardeşlerini koydular 'diyen Erdoğan, 'Soruyorum onlara şimdi ben; İran-Irak savaşında 1 milyon askeri, 1 milyon Müslüman`ı kim öldürdü? Batılılar mı gelip öldürdü? Halepçe`de Kürtleri kimyasal silahla kim katletti? Siyonistler mi katletti? Hama`daki katliamı kim yaptı? Gayrimüslimler mi yaptı? 'şeklinde konuştu
'BABALARININ İZİNDEN GİDENLER HAKETTİKLERİNİ MUTLAKA BULACAK'
Başbakan Erdoğan, kendi halkına zulmeden diktatörlerin hakkettiklerini elbet bulacaklarını söyleyerek, Esad`a babası Hafız Esad üzerinden yüklendiği konuşmasında şunları söyledi: 'Tamamını Müslüman olarak nitelendiren ama demir yumruğunu sadece kendi kardeşlerinin kafasına indiren zalimler, diktatörler, tiranlar, modern firavunlar bunu yaptı. Neyle yaptılar? Yeri geldi, dışarıdan gelenlerle beraber yaptılar. İşte bu zorbada, bu zalimler hakkettiklerini, layıklarını da buldular. Bu işbirlikçi rejimlerin zalimliklerine ses çıkarmayan, zorbaların halkına zulmetmesine `dur` demeyen kimi batılı ülkeler ise, insanlık adına kılını bile kıpırdatmadılar. Şundan hiç kimsenin şüphesi bileolmasın. Bugün babalarının izinden gidenler, o diktatörlerin, o firavunların izinden gidenler de hakkettiklerini mutlaka bulacaklardır. Evet Hama`da 30 bin masumu hunharca öldüren baba Esad, işlediği cinayetlerin hesabını bu dünyada vermedi. Ama o Esad, bütün Suriye halkının, bütün İslam dünyasının, bütün insanlığın hafızasında, kalbinde, vicdanında yargılandı ve acımasız bir dikdatör olarak tarihe adını yazdırdı. İnanıyorum ki, bugün onun izinden gidenler, bugün Humus`ta yüzlerce masum sivili katledenlerAdli-İlahi`den önce kendi halklarının önünde hesap verecekler. Hama`nın hesabı sorulmadı, ama emin olunuz ki, er yada geç bunun hesabı sorulacaktır. Ne diyor Beşar Esad; `Ölene kadar savaşırım` diyor. Daha önce de söyledik, madem ölene kadar savaşacak bir kahramansın, neden Golan Tepeleri için ölene kadar savaşmadın? Senin kahramanlığın kendi mazlum, kendi masum halkına mı? Bu mu kahramanlık? Bu kahramanlık değil, bu korkaklıktır, bu her zalimin kalbine sinmiş acziyettir, zavallılıktdkinin verilmemesi,vicdanların daır. Hiçbir zulüm karşılıksız kalmaz. Zulm ile abad, zulm ile payidar alınmaz. Mazlumun ahı er yada geç mutlaka ama mutlaka çıkar. Irak`ta mazlumun ahı çıktı, Libya`da çıktı, Mısır`da çıktı, hiç şüpheniz olmasın Suriye`de de mazlumun ahı çıkar.'
'CHP GİTSİN BAAS PARTİSİ`NE DESTEK VERSİN '
Suriye`nin Türkiye için sıradan bir komşu, Suriye halkının da Türkiye için sıradan bir halk olmadığını belirten Başbakan Erdoğan, her kilometrede ortak medeniyetin, ortak kardeşliğin izlerinin görülebileceğini söyledi. 'Her metrekarede bizim ortak tarihimizin izlerini görürsünüz 'diyen Başbakan Erdoğan, konuşmasında şunları dile getirdi: 'Suriye halkı bizim kardeşimizdir. Bu kardeşlik tarihe kanla yazılmış bir kardeşliktir. Biz Suriye`de olup bitene karşı sessiz kalmayız, kalamayız. Biz Suriye halkına sırtımızı dönemeyiz. Biz anamuhalefet partisinin, diğer muhalefet partisinin yaptığı gibi gidip kendi halkını katleden zalimlerin sırtını sıvazlamayız. CHP gitsin, aynı kafayı, aynı zihniyeti paylaştığı Baas partisine destek versin. Biz Baas partisiyle değil, mazlum Suriye halkıyla dayanışma içinde olacağız.'