Dışişleri Bakan Yardımcısı Naci Koru Açıklaması
Dışişleri Bakan Yardımcısı Naci Koru, Türkiye'nin Suriye'de giderek artan istikrarsızlığa, sınırlarının ihlal edilmesine ve vatandaşlarının tehlikeye atılmasına tepkisiz kalamayacağını belirterek, Suriye rejiminin NATO'nun güneydoğu sınır için ciddi bir tehdit haline geldiğini söyledi.
19. Uluslararası Antalya Güvenlik ve İşbirliği Konferansı'nın açılışında konuşan Koru, konferansta bulunmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirerek, NATO ve Türkiye'nin günümüzde karşı karşıya olduğu zorluklar konusunda görüşlerini paylaştı.
Türkiye'nin dış politikasının ''Yurtta barış, dünyada barış'' ilkesiyle şekillendiğini belirten Koru, Türkiye'nin bu felsefeyle bundan 60 yıl önce ittifaka katılma kararı aldığını kaydetti.
''Türkiye NATO'nun değerli bir üyesi olduğunu kanıtlamıştır'' diyen Koru, Türkiye'nin ittifakın güneydoğu sınırında güvenliği sağlamak için büyük çaba harcadığını ifade etti.
Koru, Türkiye'nin, Berlin Duvarı'nın yıkılması, Sovyetler Birliği'nin dağılması, Bosna-Hersek ve Kosova'da yaşananlar ve Afganistan'daki süreçte NATO'ya destek sağladığının altını çizdi.
''Bölgesel ve küresel güvenliğe yaklaşımımız ışığında, Türkiye her zaman NATO'nun genişlemesini desteklemiş ve ortaklıkların geliştirilmesinde yapıcı bir rol üstlenmiştir'' diye konuşan Koru, bu bağlamda, Türkiye'nin Balkanlara, siyasi, ekonomik, coğrafi ve kültürel açıdan farklı bir önem atfettiğini, Balkan ülkelerinin Avro-Atlantik kurumlarına katılımını desteklediğini ifade etti.
-''Ahlaki sorumluluğumuz var''
Ortadoğu ve Afrika'nın da Avrupa ve Transatlantik güvenliği açısından önemli bölgeler olduğunu kaydeden Koru, Arap dünyasında son dönemde yaşanan gelişmelere de değindi.
''Hepimiz, baskıcı yöneticilerine karşı daha iyi bir gelecek talep edenlere yardım etme konusunda ahlaki sorumluluğa sahibiz'' ifadesini kullanan Koru, Suriye krizine dikkati çekti.
Koru, Suriye'deki krizin giderek derinleştiğini, rejimin elindeki her kaynağı iktidarda kalmak için kullanan bir milis güç haline geldiğini, 200 binden fazla Suriyeli'nin Türkiye'ye sığındığını anlattı.
Dışişleri Bakan Yardımcısı Koru, ''Giderek artan istikrarsızlığa, sınırlarımızın ihlal edilmesine ve vatandaşlarımızın tehlike altına atılmasına tepkisiz kalamayız. Suriye rejimi NATO'nun güneydoğu sınır için ciddi bir tehdit haline gelmiştir'' dedi.
Türkiye'nin bu gelişmeler ışığında NATO'dan hava savunma sahasının desteklenmesini talep ettiğini ve İttifak'ın bu talebi kabul ettiğini ifade eden Koru, konuşmasını şöyle sürdürdü:
''Bu karar, İttifak'ın dayanışmasını ve birliğini uygulamada göstermesi açısından önemlidir. Halkımızı ve sınırlarımızı uluslararası hukuk çerçevesinde korumak için her türlü tedbiri almakta kararlıyız.''
-''Patriotlar Suriye krizini çözmeyecek''
Bu gelişmelerin tamamen savunma amaçlı olduğunu yineleyen Koru, atılan adımların uçuşa kapalı hava sahası oluşturulması ya da saldırı gibi bir amaç taşımadığını vurguladı.
Koru, şunları kaydetti:
''Patriotların konuşlandırılmasının Suriye'deki krizi çözmeyeceğinin bilincindeyiz. Türkiye, krizin barışçıl yollarla çözümlenmesi için, kendisiyle aynı görüşteki dostları ve müttefiklerle başlattığı girişimleri sürdürecektir.
Suriye halkının yanındayız ve ihtiyaçlarını karşılamaya devam edeceğiz. Ancak uluslararası toplum, bu insani krizi Suriye sınırları içinde çözmek için adım atmalı.''
-''İran'la konuşabilecek ülkelerden biriyiz''
Kitle imha silahlarının yayılmasının önlenmesinin önemine de değinen Koru, İran'la yaşanan nükleer krizle ilgili olarak, ''Türkiye İran'la her seviyede direkt kanallardan görüşebilecek birkaç ülkenin başında geliyor'' dedi.
Koru, nükleer çalışmalar sorununu müzakerelerin çözebileceği yönünde inancını dile getirdi.
NATO'nun gelecek dönemde önem vermesi gereken konuları da sıralayan Koru, işbirliğine dayalı güvenliğin yeni dönemde önemli bir husus olacağını kaydetti.
NATO'nun Türkiye açısından devam eden önemini vurgulayan Koru, Türkiye'nin İttifak'ın en güçlü ortaklardan biri olarak katkılarına devam edeceğini belirtti.
Muhabir: Duygu Özbay
Yayıncı: Ogün Duru
Kaynak: AA
Türkiye'nin dış politikasının ''Yurtta barış, dünyada barış'' ilkesiyle şekillendiğini belirten Koru, Türkiye'nin bu felsefeyle bundan 60 yıl önce ittifaka katılma kararı aldığını kaydetti.
''Türkiye NATO'nun değerli bir üyesi olduğunu kanıtlamıştır'' diyen Koru, Türkiye'nin ittifakın güneydoğu sınırında güvenliği sağlamak için büyük çaba harcadığını ifade etti.
Koru, Türkiye'nin, Berlin Duvarı'nın yıkılması, Sovyetler Birliği'nin dağılması, Bosna-Hersek ve Kosova'da yaşananlar ve Afganistan'daki süreçte NATO'ya destek sağladığının altını çizdi.
''Bölgesel ve küresel güvenliğe yaklaşımımız ışığında, Türkiye her zaman NATO'nun genişlemesini desteklemiş ve ortaklıkların geliştirilmesinde yapıcı bir rol üstlenmiştir'' diye konuşan Koru, bu bağlamda, Türkiye'nin Balkanlara, siyasi, ekonomik, coğrafi ve kültürel açıdan farklı bir önem atfettiğini, Balkan ülkelerinin Avro-Atlantik kurumlarına katılımını desteklediğini ifade etti.
-''Ahlaki sorumluluğumuz var''
Ortadoğu ve Afrika'nın da Avrupa ve Transatlantik güvenliği açısından önemli bölgeler olduğunu kaydeden Koru, Arap dünyasında son dönemde yaşanan gelişmelere de değindi.
''Hepimiz, baskıcı yöneticilerine karşı daha iyi bir gelecek talep edenlere yardım etme konusunda ahlaki sorumluluğa sahibiz'' ifadesini kullanan Koru, Suriye krizine dikkati çekti.
Koru, Suriye'deki krizin giderek derinleştiğini, rejimin elindeki her kaynağı iktidarda kalmak için kullanan bir milis güç haline geldiğini, 200 binden fazla Suriyeli'nin Türkiye'ye sığındığını anlattı.
Dışişleri Bakan Yardımcısı Koru, ''Giderek artan istikrarsızlığa, sınırlarımızın ihlal edilmesine ve vatandaşlarımızın tehlike altına atılmasına tepkisiz kalamayız. Suriye rejimi NATO'nun güneydoğu sınır için ciddi bir tehdit haline gelmiştir'' dedi.
Türkiye'nin bu gelişmeler ışığında NATO'dan hava savunma sahasının desteklenmesini talep ettiğini ve İttifak'ın bu talebi kabul ettiğini ifade eden Koru, konuşmasını şöyle sürdürdü:
''Bu karar, İttifak'ın dayanışmasını ve birliğini uygulamada göstermesi açısından önemlidir. Halkımızı ve sınırlarımızı uluslararası hukuk çerçevesinde korumak için her türlü tedbiri almakta kararlıyız.''
-''Patriotlar Suriye krizini çözmeyecek''
Bu gelişmelerin tamamen savunma amaçlı olduğunu yineleyen Koru, atılan adımların uçuşa kapalı hava sahası oluşturulması ya da saldırı gibi bir amaç taşımadığını vurguladı.
Koru, şunları kaydetti:
''Patriotların konuşlandırılmasının Suriye'deki krizi çözmeyeceğinin bilincindeyiz. Türkiye, krizin barışçıl yollarla çözümlenmesi için, kendisiyle aynı görüşteki dostları ve müttefiklerle başlattığı girişimleri sürdürecektir.
Suriye halkının yanındayız ve ihtiyaçlarını karşılamaya devam edeceğiz. Ancak uluslararası toplum, bu insani krizi Suriye sınırları içinde çözmek için adım atmalı.''
-''İran'la konuşabilecek ülkelerden biriyiz''
Kitle imha silahlarının yayılmasının önlenmesinin önemine de değinen Koru, İran'la yaşanan nükleer krizle ilgili olarak, ''Türkiye İran'la her seviyede direkt kanallardan görüşebilecek birkaç ülkenin başında geliyor'' dedi.
Koru, nükleer çalışmalar sorununu müzakerelerin çözebileceği yönünde inancını dile getirdi.
NATO'nun gelecek dönemde önem vermesi gereken konuları da sıralayan Koru, işbirliğine dayalı güvenliğin yeni dönemde önemli bir husus olacağını kaydetti.
NATO'nun Türkiye açısından devam eden önemini vurgulayan Koru, Türkiye'nin İttifak'ın en güçlü ortaklardan biri olarak katkılarına devam edeceğini belirtti.
Muhabir: Duygu Özbay
Yayıncı: Ogün Duru