AK Partili vekil gördüğü işkeceyi canlı yayında anlattı
28 Şubat darbesini gören AK Parti Milletvekili Harun Karaca, 2001 yılında Ergenekon sanığı Adil Serdar Saçan'dan gördüğü işkenceyi canlı yayında anlattı.
Beyaz TV ekranlarında yayınlanan Med Ceciz programının dünkü bölümüne konuk olan AK Parti Milletvekili Harun Karaca çok özel açıklamalarda bulundu.
Darbeleri Araştırma Komisyonu'ndan işkencecisi Adil Serdar Saçan ile yüzleşen Harun Karaca, o günleri şöyle anlattı:
'12 Eylül'ü 13 Eylül'e bağlayan gece bizi organize şubeye aldılar. Tabi bu süre zarfında bizi çok rahat bıraktıklarını söyleyemem. Bir de iki yıl psikolojik işkencesi var. Benimle beraber üç arkadaşı aldılar. Sabah rezarete gittik. Daha önce 12 Eylül'de rezarete gitmiştim. Gayrettepe birinci şubedebir gece yatmıştım. Çok meşhurdur, orada ifade vermiştim, işkence görmedim. Ama yanımdaki arkadaşlarım gördü çünkü onlar dört gün kalmıştı.
'FİLİSTİN ASKISINA VÜCUDUMUZU GERDİRDİLER, TESTİSLERİMİZE ELEKTRİK VERDİLER '
2001'e dönersek bizi rezarete göndermeden önce memur arkadaşların bilardo oynadıkları bir salonda üç arkadaş düz duvara bakar şekilde iki-üç saat durduk. Ben o dönem bel fıtığı ameliyatı olmuştum. Sürekli ağrı kesici kullanıyordum. O odaya girer girmez gözümüzü siyah bir bantla kapattılar. Oradan rezaretin koridorunda beton bir zemine oturttular bizi. Tuvaletin dibinde. Arkadaşımızın bir veya ikisini kalorifere kelepçediler, beni kelepçelemediler. Dizlerimizin üzerinde oturtturuyorlardı. Oturuş şeklimizi değiştirmek için izin alıyorduk ve orada polise 'komutanım' diye hitap ettiriyorlardı. Dört gün boyunca öyle kaldık. Kantinden sabah, öğlen, akşam sandviç getiriyorlardı onu yiyorduk. Sonra doktor kontrolüne götürdüler. Gecenin ilerleyen saatlerinde önce beni aldılar. Bir kapıdan içeriye soktular. Elbiselerinizi tamamen çıkarttıyorlar. Orada bütün ikence türlerine maruz kaldık. Ben o kurumda işkence gördüm. Yerde filistin askısına vücüdumuzu gerdirdiler. Testislerimize elektrik verdiler. Biz bu işkenceleri gördükten sonra rezarethaneye konulduk. '
'ONLARIN YAŞADIĞI İŞKENCENİN 10 KAT FAZLASINI GÖRDÜM '
AK Partili Karaca'nın bu anlattıklarının ardından bir başka işkence mağduru Olgun Peker de yayına telefonla bağlandı ve Adil Serdar Saçan ile ilgili açıklamalarda bulundu.
'Karaca'nın yaşadığı işkencenin beş-10 kat fazlasını ben 2000 yılında yaşadım ve sağlıksal hayatımda sıkıntılar kaldı ' diyen Peker, 'Benim raporlarım elimde. Hayatımda kalıcı izler kaldı. O dönemler bizi bunları yaşadık diye dava açtığımızda bizi polis düşmanı gösterdiler ' dedi.
Raporum olduğunu, dava açtığını ve davayı kazandığını vurgulayan Olgun Peker, 'Benim işkeceme giren üç-dört şahıs ceza da aldı. Onlara polis demeyeceğim çünkü polisler şerefli insanlardır ' ifadesini kullandı. Peker şöyle devam etti:
'ANLATAMAYACAĞIM İŞKENCELER YAŞADIM '
'Sayın vekilim çok iyi bilir. Orada üçüncü kata çıktık, gözlerimiz bağlandı. Rezarethanelerin solunda bir oda var oraya götürüldük. Ne şekilde işkence gördüğümüzü şimdi anlatamam. Ama elektrik verdiler. Bunun daha ötesinde şeyler yaşadık. Ben hastanelik oldum, 6 gün hastenede kaldım. Sayın vekillerime kibar davranmışlar o zaman. Şikayetçi olduğum için de çeşitli bahanelerle gözlatılarına alındım, başka davalarla yargılandım. Ama derdimizin kimseye anlatamadık. Sonunda ceza aldılar ama hak ettikleri cezayı almadılar. ' BEYAZ GAZETE
Darbeleri Araştırma Komisyonu'ndan işkencecisi Adil Serdar Saçan ile yüzleşen Harun Karaca, o günleri şöyle anlattı:
'12 Eylül'ü 13 Eylül'e bağlayan gece bizi organize şubeye aldılar. Tabi bu süre zarfında bizi çok rahat bıraktıklarını söyleyemem. Bir de iki yıl psikolojik işkencesi var. Benimle beraber üç arkadaşı aldılar. Sabah rezarete gittik. Daha önce 12 Eylül'de rezarete gitmiştim. Gayrettepe birinci şubedebir gece yatmıştım. Çok meşhurdur, orada ifade vermiştim, işkence görmedim. Ama yanımdaki arkadaşlarım gördü çünkü onlar dört gün kalmıştı.
'FİLİSTİN ASKISINA VÜCUDUMUZU GERDİRDİLER, TESTİSLERİMİZE ELEKTRİK VERDİLER '
2001'e dönersek bizi rezarete göndermeden önce memur arkadaşların bilardo oynadıkları bir salonda üç arkadaş düz duvara bakar şekilde iki-üç saat durduk. Ben o dönem bel fıtığı ameliyatı olmuştum. Sürekli ağrı kesici kullanıyordum. O odaya girer girmez gözümüzü siyah bir bantla kapattılar. Oradan rezaretin koridorunda beton bir zemine oturttular bizi. Tuvaletin dibinde. Arkadaşımızın bir veya ikisini kalorifere kelepçediler, beni kelepçelemediler. Dizlerimizin üzerinde oturtturuyorlardı. Oturuş şeklimizi değiştirmek için izin alıyorduk ve orada polise 'komutanım' diye hitap ettiriyorlardı. Dört gün boyunca öyle kaldık. Kantinden sabah, öğlen, akşam sandviç getiriyorlardı onu yiyorduk. Sonra doktor kontrolüne götürdüler. Gecenin ilerleyen saatlerinde önce beni aldılar. Bir kapıdan içeriye soktular. Elbiselerinizi tamamen çıkarttıyorlar. Orada bütün ikence türlerine maruz kaldık. Ben o kurumda işkence gördüm. Yerde filistin askısına vücüdumuzu gerdirdiler. Testislerimize elektrik verdiler. Biz bu işkenceleri gördükten sonra rezarethaneye konulduk. '
'ONLARIN YAŞADIĞI İŞKENCENİN 10 KAT FAZLASINI GÖRDÜM '
AK Partili Karaca'nın bu anlattıklarının ardından bir başka işkence mağduru Olgun Peker de yayına telefonla bağlandı ve Adil Serdar Saçan ile ilgili açıklamalarda bulundu.
'Karaca'nın yaşadığı işkencenin beş-10 kat fazlasını ben 2000 yılında yaşadım ve sağlıksal hayatımda sıkıntılar kaldı ' diyen Peker, 'Benim raporlarım elimde. Hayatımda kalıcı izler kaldı. O dönemler bizi bunları yaşadık diye dava açtığımızda bizi polis düşmanı gösterdiler ' dedi.
Raporum olduğunu, dava açtığını ve davayı kazandığını vurgulayan Olgun Peker, 'Benim işkeceme giren üç-dört şahıs ceza da aldı. Onlara polis demeyeceğim çünkü polisler şerefli insanlardır ' ifadesini kullandı. Peker şöyle devam etti:
'ANLATAMAYACAĞIM İŞKENCELER YAŞADIM '
'Sayın vekilim çok iyi bilir. Orada üçüncü kata çıktık, gözlerimiz bağlandı. Rezarethanelerin solunda bir oda var oraya götürüldük. Ne şekilde işkence gördüğümüzü şimdi anlatamam. Ama elektrik verdiler. Bunun daha ötesinde şeyler yaşadık. Ben hastanelik oldum, 6 gün hastenede kaldım. Sayın vekillerime kibar davranmışlar o zaman. Şikayetçi olduğum için de çeşitli bahanelerle gözlatılarına alındım, başka davalarla yargılandım. Ama derdimizin kimseye anlatamadık. Sonunda ceza aldılar ama hak ettikleri cezayı almadılar. ' BEYAZ GAZETE