86 Yıl Sonra Değişen Su Kanunu Taslağı, Kamuoyuna Sunuluyor

Orman ve Su İşleri Bakanlığı, 86 yıldır yürürlükte olan Su Kanunu’nu baştan sona yenilemek üzere hazırladığı taslağı, kamuoyu temsilcileri ile birlikte masaya yatıracak.

Orman ve Su İşleri Bakanlığı’nın, Türkiye Belediyeler Birliği işbirliği ile düzenlediği “Su Kanunu Taslağı Çalıştayı”, 1-2 Kasım tarihinde Ankara Dedeman Otel’de gerçekleştirilecek. Açılışı 1 Kasım saat 09.30’da yapılacak olan çalıştayda, taslak ayrıntılı olarak anlatılırken; bakanlıklar, üniversiteler, yerel yönetimler ve sivil toplum kuruluşlarının taslak ile ilgili görüşleri de alınacak. 1926 yılında çıkan ve köklü bir değişim olmadan bugüne kadar gelen Su Kanunu’nu yenileyen taslağa göre, su kaynaklarının miktar ve kalite açısından mevcut ve gelecekteki durumu dikkate alınarak; sosyal, ekonomik ve ekolojik ihtiyaçları karşılayacak bir Ulusal Su Planı hazırlanacak. DERE YATAKLARINA KONUT YAPILAMAYACAKHer havza veya alt havza için muhtemel taşkınların oluşturacağı risk ve zararların belirlenmesi, önlenmesi ve planlanmasına yönelik taşkın yönetim planı hazırlanacak. Kadastro çalışmaları sırasında taşınmazların tahdit, tespit ve tescilinde, taşkın kriterlerine uygun olarak dere yatak genişliği esas alınacak. Tabii akışa imkan verecek şekilde dere yatakları tescil dışı bırakılacak. Yerleşim yerlerinin imar planlarının hazırlanması esnasında taşkın yönetim planlarına uyulması mecburi tutulacak.KULLANAN VE KİRLETEN ÖDEYECEKKendisine su tahsis edilenlerden, tahsis edilen suyun metreküpü üzerinden yönetim hizmetleri ücreti alınacak.
Su kaynaklarının verimli kullanımı ve korunması için yapılan hizmet, yatırım ve diğer masrafların bedeli, kullanıcı veya faydalanıcıdan, tam maliyet prensibi esas alınarak, hizmet ve yatırımı yapan idarelerce tahsil edilecek. Su kütlelerine, deşarj standartlarına uygun olarak arıtılmış atık su deşarj ederek kirlilik yükü ilave edenlerden kirlilik yükü oranında ücret alınacak. Yeni Su Kanunu ile şu fiiller yasak olacak:
“-Su yapılarına zarar vermek.
-Nehir yatakları ve taşkın sahalarından, göl ve kıyı suyu tabanlarından izinsiz kum, çakıl malzemesi çıkarmak.
-Dere yataklarında veya taşkın sahalarında imar düzenlemesi yapmak, yapı izni vermek ve yapı yapmak.
-Mevsimlik akışlı olsa dahi, dere yataklarını ve taşkın sahalarını izinsiz kapatmak, üzerine yapı yapmak veya tarla haline dönüştürmek.
-Su ekosistemlerine zarar vermek.
-Su kaynakları ve doğal mineralli sular ile ilgili her türlü inceleme, proje, sondaj ve inşaata ilişkin çalışmaları izinsiz yapmak.
-Yeraltı sularına izinsiz olarak doğrudan veya dolaylı besleme yapmak.
-Su tahsis belgesi olmadan veya tahsis edilen miktarın üstünde veya yeraltı suyu kütlesinin dengesini olumsuz etkileyecek şekilde su kullanmak yahut kullanılmasına yol açmak. KONTROLSÜZ ZİRAİ MÜCADELE VE GÜBREYE SON-Su kaynağına ilişkin olarak kontrolsüz zirai mücadele ilaçları ve gübre kullanmak.
-Su kaynaklarını ve doğal mineralli suları, su tahsis belgesine aykırı şekilde kullanmak.
-Su kaynaklarına ve doğal mineralli sulara izinsiz olarak veya deşarj standartlarının üzerinde atık su deşarj etmek, her türlü kirletici madde atmak veya boşaltmak.
-Alıcı ortamın çevresel hedeflerini bozacak şekilde her türlü atık ve artığı boşaltmak, boşaltılmasına yol açmak.
-Su kaynaklarına Orman ve Su İşleri Bakanlığı’nın izni olmadan balıklandırma ve bitki ekimi yapmak.”SU KALİTESİNİ BOZANA 180 BİN TL’YE VARAN CEZASu kaynaklarının korunmasını sağlamak üzere uygulanacak cezaları da belirleyen Su Kanunu Taslağına göre, ceza tutarları da özetle şöyle:-Su kaynağının ve kıyı sularının kalitesini olumsuz yönde değişmesine faaliyetleriyle sebep olan gerçek kişilere 5 bin lira; özel hukuk ve kamu hukuku tüzel kişilerine 90 bin lira idari para cezası uygulanacak. Anılan fiilin korunan alanlarda gerçekleşmesi halinde anılan ceza iki katı oranında artırılarak uygulanacak.
-Akar ve kuru dere yataklarında su yapılarına zarar verenlere, izinsiz malzeme alanlara ve bu alanlara yapı yapan gerçek kişilere 1500 lira, özel hukuk ve kamu hukuku tüzel kişilerine 25 bin lira idari para cezası uygulanacak. Ayrıca izinsiz yapılan müdahaleler bedeli yapan tarafından ödenmek üzere kaldırılacak.
-Kaynak suları ve doğal mineralli suların nitelik ve nicelik bakımından bozulmasına sebep olan gerçek kişilere 5 bin lira, tüzel kişilere 50 bin lira idari para cezası uygulanacak. Anılan fiilin korunan alanlarda gerçekleşmesi halinde anılan ceza iki katı oranında artırılarak uygulanacak .