Suriye Halkı Bayramda Ateşkesi Eğlenerek Değil, Şehitlerine Ağlayarak Geçirdi

Suriye halkı bayramda ateşkesi eğlenerek değil, şehitlerine ağlayarak geçirdi.

BM ve Arap Birliği Suriye Özel Temsilcisi El-Ahdar El-İbrahimi'nin çabaları sonrası taraflar arasında kabul edildiği açıklanan ateşkes, Suriye halkı için ateşkesin sürekli kalması için umut oldu.

Suriye'de yaklaşık 20 aydır süren olaylar, her geçen gün şiddetini artırarak devam ediyor. Neredeyse her evden ya bir fert ölmüş ya da tutuklanmış veya rejimin karanlık dehlizlerinde kaybolmuş durumda. Suriyeliler ateşkesi, bomba sesleri olmadan, acıyı yaşamak için, birkaç günlüğüne de olsa ölümün soluğunu hissetmeden, kaygıdan birkaç günlüğüne arınarak, uyuyabilmek için bekledi. Ateşkes, halkın evlerinden çıkarak birbirleriyle görüşmenin sevincini yaşatma yerine, görüşmelerinde bazı akrabalarının veya komşularının öldüğünü öğrenmeleri acılarını artırdı.

AA Muhabiri Fatıma Kevser, ateşkesin yaşandığı bayram izlenimini şöyle aktarıyor:

''Puslu bir sabah vardı. Güney bölgeler Kadem, Asali ve Yermük Filistin mülteci kampında, gece boyu havan toplarıyla vurulmuştu bu bölgeler. Suriye'de kabir ziyaretlerine gitmek bile çok zor. Bu bölgeler gazetecilerin elini kolunu sallayıp gideceği yerler değildir. Zira yolda kontrol noktalarında gazeteci olduğunuz, özellikle muhalif bir gazeteci olduğunuz anlaşılırsa üzerinizde fotoğraf makinesi yakalanırsa öldürülme ihtimaliniz yüksektir.

Bütün bunlar geçmişte yaşandığı gibi günümüzde de yaşanabilir. Yolda birçok kontrol noktasından korkuyla geçtikten sonra Yermük'ün gri mahallelerine girdik. Bazı evler yıkılmıştı, darmadağın bir kliniğin yanından geçtik, kabristan yolunda ellerindeki çiçekleri satmak için bekleyen çocuklara rastladık. Soğuktu, gözleri hüzün doluydu, çoğunun üzerinde ince kıyafetler vardı, üşüyorlardı.''

-Yermük Kabristan'ı-

Yermük Kabristanı'nda Suriyelilerin yanısıra binlerce Filistinli göçmenin mezarı bulunuyor. Mezarlardaki Filistinlilerin çoğunluğu Hafız Esed'in ordusu tarafından Lübnan'daki iç savaşta öldürülmüştü. Mezarlık, Ramazan ayında 180 Filistinli mülteciye, bayramdan sonra ise Esed rejiminin silahlı muhaberatı 'şebbihalar' tarafından halka açık bir meydanda idam edilen 29 Filistinli silahsız muhalif gence mezar olmuştu.

Bu kabristan da Kurban Bayramı'nda ziyaret akınına uğradı. Geçmişte anma törenlerinin düzenlendiği alana kazılmış mezarlar, ziyaret edenlerin üzüntüsünü katlıyordu.

Yer kalmadığından bazı mezarlar tekrar kazılmış, yeni ölüler defnedilmiş olan kabristanda, ıslak siyah toprağın üzerinde ace çiçekleri bırakıldı. Onlarca kadın, adam ve çocuk kabirlerin etrafında saatlerce dua etti, Kur'an-ı Kerim okudu. Kadın ve çocuklar ağlarken, erkekler dik duruşlarını bozmamak, düşmana aciz görünmemek için gözyaşlarını içlerine akıttıkları yüzlerine yansıyordu.

Halk, eski Şam geleneklerinin sürdürüldüğü bölgelerden Yermük Kabristanı'nın yakınındaki Miydan bölgesine endişe içinde ulaştı.

Miydan bölgesine gidenler, Şebbihaların kontrol noktasıyla karşılaştı. Bu kontrol noktaları çoğu insan için kabus anlamına geliyor çünkü birçok insan bu kontrol noktalarının yakınlarında öldürüldü. Buradan geçmek isteyen çok sayıda kişi, evlerine bir daha dönemedi, orada tutuklandılar. Yakınları onlardan bir daha haber alamadı.

-Patlama sesi, çocukları korkuttu-

Miydan'da her bayramda görülmeye alışılan cıvıl cıvıl sokakların olmadığını, Şam'ın en iyi tatlılarının yapıldığı Miydan'ın adeta hayalet kente dönüşmüş vaziyette. Dükkanların kapalı, sokaklardaki az sayıda insan, güvenlik gerekçesiyle hızlı adımlarla yürüyor.

Rukneddin bölgesinde ise durum farksızdı. Rukneddin'de öğlene doğru çocuklar temiz kıyafetleriyle sokaklara çıktı. İkindi vakti bir patlama sesiyle irkildi. Dumanların yükseldiği yerden silah sesleri duyulmaya başladı.

Bomba ve silah seslerinden korkan çocuklar, bayramı evlerinde geçirmek zorunda kaldı.

Yayıncı: Eyüphan Kılıç
Kaynak: AA