Uşak Üniversitesi’nde “büyük Taarruzun 90. Yılında Uluslar Arası Milli Mücadele ve Zafer Yolu Sempozyumu”
Uşak Üniversitesi Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Araştırma ve Uygulama Merkezi’nin, büyük taarruzun 90.yıl dönümü nedeniyle organize ettiği “Büyük Taarruzun 90. Yılında Uluslararası Milli Mücadele ve Zafer Yolu” konulu sempozyum başladı.
Üç gün sürecek sempozyumun açılışında konuşan Rektör Sait Çelik, tarih biliminin önemine değindi. Güzel Sanatlar Fakültesi Mustafa Kemal Amfisi’ndeki sempozyum, düzenlenen açılış töreni ile başladı.
Sempozyumun açılış törenine; Vali Mehmet Ufuk Erden, İl Garnizon Komutanı Fuat Kömürcü, Uşak Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Sait Çelik, Cumhuriyet Başsavcısı Ali Bayram ve akademisyenler ile davetliler katıldı.
Uşak Üniversitesi Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Doç. Dr. Sadiye Tutsak, törendeki açılış konuşmasında sempozyumun önemine değindi.
Tarih biliminin sadece gerçeği anlamak için olduğunu ifade eden Uşak Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Sait Çelik, konuşmasında totaliter rejimlerdeki resmi tarih algısındaki yanlışlığa dikkat çekti. Geçmişini bilmeyen bir milletin geleceğini planlayamayacağını da ifade eden Rektör Prof. Dr. Sait Çelik şunları söyledi; “ İnsanlar, ülkeler, toplumlar ve milletler nereden geldiğinin ve nereye gittiğinin cevabını arıyor. İnsanlık olarak millet olarak nereden geldiğimizi bilmezsek nereye gideceğimizi de hesaplayamayız. Resmi tarih diye bir kavram kullanılıyor. Bu kavram, tarihin geçmişin hakim sınıflarının istediği gibi kurgulanmasıdır. Böyle bir tarih anlayışı, tarih biliminde olmaması gerekenleri olur hale getirir, yanlışlıklar üretilir ve tahribatlara yol açar. Bu süreçte ise gerçekleri söyleyenler sansüre maruz kalır. Bu gelişmelerin ve resmi tarih algısının yaşandığı devletlerin temel özelliği ise totaliter yapıya sahip olmalarıdır. Bu totaliter rejimlerde tarih biliminde uygulananlar toplumu kimliksizleştirir. Bu rejimlerdeki iktidar olma hırsı da toplumun kimliksizleştirmesine katkı sunar. Hafıza kaybını uğramış geçmişte ne olduğunu bilmeyen, kim olduğunu bilmeyen birine hükmetmek çok daha kolay olur. Bireyler için geçerli olan bu durum toplumlar içinde geçerlidir. Kimliğini yitiren toplumlar geleceğini hesaplayamaz. Tarih bilimi özgürlüğün ve gerçeklerin anahtarı olmalıdır” Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün “Tarih Yazmak Tarihi Yapmak Kadar Mühimdir” sözüne de atıfta bulunan Rektör Prof. Dr. Sait Çelik, “Bu sözle Atatürk tarih yazmanın ahlaki ve vicdani bir görev olduğunu açık seçik ortaya koymuştur. Tarihten gereken dersi alamayan milletler kendini yalanlarla kandırır. Tarih bir bilim olarak öğretilmelidir. 89. Yılını kutladığımız cumhuriyetimiz bugün ekonomik ve demokratik kazanımlarıyla dünyanın gözünü kamaştırmaktadır. Türkiye Cumhuriyeti, aynı zamanda bulunduğu bölgede ekonomik ve demokratik gelişimi ile örnek gösterilmektedir” dedi.
Uşak Valisi Mehmet Ufuk Erden ise konuşmasında, “ Büyük Taarruz, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşuna giden yolda en önemli dönüm noktalarından biridir. Türk milletinin milli birlik ve beraberliğine kast edildiğinde ve kutsal değerlerine el uzatıldığında gösterdiği harekat tarzının bilinmesi açısından büyük önem arz etmektedir. Bu açıdan Büyük Taarruzun 90. Yılında bu sürecin bilimsel bir yaklaşımla yeniden değerlendirilmesi, yorumlanması, hafızalarımızın tazelenmesi ve elde edilen bilgilerin yeni nesillere aktarılması bizi mutlu ediyor. Bu sempozyumun bizlere bilgi ve tecrübe kazandıracağına da inanıyorum” dedi.
Açılış töreninin ardından 3 gün sürecek sempozyumun açılış oturumunu Prof. Dr. Enver Konukçu moderatörlük etti. Oturumda Prof. Dr. Tuncer Baykara ile Atatürk Üniversitesi Türk İnkilap Tarihi Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Esin Derinsu Dayı birer sunum yaptılar. Sempozyum 4 Ekim tarihinde yapılacak kapanış oturumu ile sona erecek. Sempozyum kapsamında yapılacak oturumlarda milli mücadele döneminde yaşananlar anlatılacak. 35 Üniversiteden toplam 68 akademisyenin katıldığı sempozyumda sunulan bildiriler kitaplaştırlacak
Kaynak: İHA
Sempozyumun açılış törenine; Vali Mehmet Ufuk Erden, İl Garnizon Komutanı Fuat Kömürcü, Uşak Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Sait Çelik, Cumhuriyet Başsavcısı Ali Bayram ve akademisyenler ile davetliler katıldı.
Uşak Üniversitesi Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Doç. Dr. Sadiye Tutsak, törendeki açılış konuşmasında sempozyumun önemine değindi.
Tarih biliminin sadece gerçeği anlamak için olduğunu ifade eden Uşak Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Sait Çelik, konuşmasında totaliter rejimlerdeki resmi tarih algısındaki yanlışlığa dikkat çekti. Geçmişini bilmeyen bir milletin geleceğini planlayamayacağını da ifade eden Rektör Prof. Dr. Sait Çelik şunları söyledi; “ İnsanlar, ülkeler, toplumlar ve milletler nereden geldiğinin ve nereye gittiğinin cevabını arıyor. İnsanlık olarak millet olarak nereden geldiğimizi bilmezsek nereye gideceğimizi de hesaplayamayız. Resmi tarih diye bir kavram kullanılıyor. Bu kavram, tarihin geçmişin hakim sınıflarının istediği gibi kurgulanmasıdır. Böyle bir tarih anlayışı, tarih biliminde olmaması gerekenleri olur hale getirir, yanlışlıklar üretilir ve tahribatlara yol açar. Bu süreçte ise gerçekleri söyleyenler sansüre maruz kalır. Bu gelişmelerin ve resmi tarih algısının yaşandığı devletlerin temel özelliği ise totaliter yapıya sahip olmalarıdır. Bu totaliter rejimlerde tarih biliminde uygulananlar toplumu kimliksizleştirir. Bu rejimlerdeki iktidar olma hırsı da toplumun kimliksizleştirmesine katkı sunar. Hafıza kaybını uğramış geçmişte ne olduğunu bilmeyen, kim olduğunu bilmeyen birine hükmetmek çok daha kolay olur. Bireyler için geçerli olan bu durum toplumlar içinde geçerlidir. Kimliğini yitiren toplumlar geleceğini hesaplayamaz. Tarih bilimi özgürlüğün ve gerçeklerin anahtarı olmalıdır” Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün “Tarih Yazmak Tarihi Yapmak Kadar Mühimdir” sözüne de atıfta bulunan Rektör Prof. Dr. Sait Çelik, “Bu sözle Atatürk tarih yazmanın ahlaki ve vicdani bir görev olduğunu açık seçik ortaya koymuştur. Tarihten gereken dersi alamayan milletler kendini yalanlarla kandırır. Tarih bir bilim olarak öğretilmelidir. 89. Yılını kutladığımız cumhuriyetimiz bugün ekonomik ve demokratik kazanımlarıyla dünyanın gözünü kamaştırmaktadır. Türkiye Cumhuriyeti, aynı zamanda bulunduğu bölgede ekonomik ve demokratik gelişimi ile örnek gösterilmektedir” dedi.
Uşak Valisi Mehmet Ufuk Erden ise konuşmasında, “ Büyük Taarruz, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşuna giden yolda en önemli dönüm noktalarından biridir. Türk milletinin milli birlik ve beraberliğine kast edildiğinde ve kutsal değerlerine el uzatıldığında gösterdiği harekat tarzının bilinmesi açısından büyük önem arz etmektedir. Bu açıdan Büyük Taarruzun 90. Yılında bu sürecin bilimsel bir yaklaşımla yeniden değerlendirilmesi, yorumlanması, hafızalarımızın tazelenmesi ve elde edilen bilgilerin yeni nesillere aktarılması bizi mutlu ediyor. Bu sempozyumun bizlere bilgi ve tecrübe kazandıracağına da inanıyorum” dedi.
Açılış töreninin ardından 3 gün sürecek sempozyumun açılış oturumunu Prof. Dr. Enver Konukçu moderatörlük etti. Oturumda Prof. Dr. Tuncer Baykara ile Atatürk Üniversitesi Türk İnkilap Tarihi Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Esin Derinsu Dayı birer sunum yaptılar. Sempozyum 4 Ekim tarihinde yapılacak kapanış oturumu ile sona erecek. Sempozyum kapsamında yapılacak oturumlarda milli mücadele döneminde yaşananlar anlatılacak. 35 Üniversiteden toplam 68 akademisyenin katıldığı sempozyumda sunulan bildiriler kitaplaştırlacak