Esogü'de Tarımsal Eğitimin Başlamasının 166. Yılı Etkinliği

Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) Ziraat Fakültesi Dekanlığı`nın, ülkemizde tarımsal eğitimin başlamasının 166.

Esogü'de Tarımsal Eğitimin Başlamasının 166. Yılı Etkinliği
yılı dolayısıyla `Ülkemizdeki Yağ Bitkileri Üretimindeki Gelişmeler` konulu konferans yapıldı.Konferans, ESOGÜ Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Doç.Dr. Mehmet Demir Kaya`nın konuşmacı olarak katılımıyla ESOGÜ Prof.Dr. Necla Özdemir Salonu`nda gerçekleşti.Konferans öncesi açılış konuşması yapan Ziraat Mühendisleri Odası Eskişehir Şubesi Başkanı Yusuf Kızıldağ, tarımın Türkiye için sosyal ve ekonomik bakımdan çok önemli, stratejik bir sektör olduğunu söyledi. Ziraat mühendisliği eğitiminin en temel sorununun çok fazla ziraat fakültesi bulunması olduğunu ifade eden Kızıldağ, bu durumun ziraat mühendisleri arasında yüksek bir işsizlik oranına sebeb olduğunu belirtti. Tarım İl Müdürü Mevlüt Gümüş`de il ve ilçe tarım müdürlükleri olarak kırsal alanda çiftçilere yönelik eğitimlerinin devam ettiğini ve hedeflerinin geliri ve refahı yüksek bir kırsal nüfus olduğunu vurgulayarak Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından hizmete açılan `Alo 174 Gıda Hattı`na yapılan şikayetler doğrultusunda bir çok müdahalede bulunduklarını Eskişehir`in güvenilir gıda konusundaki duyarlılık bakımından Türkiye`deki tüm iller içinde ilk 10`da bulunduğunun da altını çizdi. ESOGÜ Ziraat Fakültesi Dekanı Prof.Dr. Hasan Tosun ise ülkemizin en önemli kaynaklarının toprak ve su kaynakları olduğunu ve tarıma elverişli alanların geniş bir yer tuttuğunu belirterek, bununla birlikte kaynakların yeterli olmasının tarımsal alanda başarılı olmak için tek koşul olmadığını, bu kaynakların eğitimli bir işgücü tarafından işlenmesi gerektiğini ifade etti. Bu noktada ziraat fakültelerinin önemini vurgulayan Tosun, bu fakültelerin uluslararası standartlara uygun ve çağın teknolojik gereklerini yerine getiren kurumlar olmaları gereğine de işaret etti. Eskişehir Vali Yardımcısı Nahsen Badeli ise tarımsal planlamaların bölgesel olarak yapılması gerektiğini kaydederek, teşviklerle üreticilerin belli ürünlere yönlendirilmesi ve böylece optimal sonuç alınmasının önemine dikkat çekti.Açılış konuşmalarının ardından Doç.Dr. Mehmet Demir Kaya`nın verdiği `Ülkemiz Yağ Bitkileri Üretimindeki Gelişmeler` konulu konferansa geçildi. Yağ bitkilerinin beslenmede, yakıt üretiminde ve yem olarak kullanıldığını belirten Kaya, ayçiçeği, kolza, aspir, soya, pamuk, keten ve diğer yağ bitkilerinin tarıma dayalı sanayiye hammadde sağladığını ve ihracat gelirlerine önemli katkılarda bulunduğunu ifade etti. Ülkemizin ham yağ ithalatına ödediği paranın her geçen yıl arttığını söyledi. Ülkemizde yağ bitkilerine ayrılan ekim alanının az, verimin de düşük olduğunun altını çizen Doç.Dr. Mehmet Demir Kaya, yağ üretiminin artırılmasına çare olarak kolza (kanola), aspir ve soya üretiminin yaygınlaştırılarak çeşitlenmenin sağlanmasını, bu bitkilerin üretimine fiyat desteği verilmesini ve teşvik politikaları hazırlanmasını gösterdi. Etkinlik Doç.Dr. Mehmet Demir Kaya`nın dinleyicilerin sorularını yanıtladığı bölümle sona erdi.
Kaynak: İHA