Süt Fiyatlarında `müdahale` Sorunu

Namık Kemal Üniversitesi Tekirdağ Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü Öğretim Üyesi Prof.

Süt Fiyatlarında `müdahale` Sorunu
Dr. Muhittin Özder, dünyanın hiçbir yerinde süt fiyatlarının serbest piyasa koşullarına göre belirlenmediğini ifade ederek, Türkiye`de süt fiyatlarına müdahale edecek bir kurumunsa şart olduğunu söyledi.

Çukurova Üniversitesi (ÇÜ) Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü ile Çukurova Zootekni Derneği`nce ortaklaşa organize edilen `7. Ulusal Zootekni Bilim Kongresi` devam ediyor. Kongreye Türkiye genelindeki 35 üniversiteden yaklaşık 300 akademisyen katılırken, düzenlenen oturumlardaysa Türkiye`de hayvancılık sektöründe yaşanan sorun ve sıkıntılar masaya yatırılarak, çözüm önerileri üzerinde tartışılıyor. Kongre kapsamında Mithat Özsan Amfisi`nde düzenlenen etkinlikte `Türkiye`de Süt Üretimi` başlığı altında birsunum yapan Prof. Dr. Muhittin Özder, çarpıcı açıklamalarda bulundu

"HAYVANSAL PROTEİNLER EKONOMİDE ADETA BİR `SİLAH` HALİNE GELDİ" Türkiye`nin hayvancılığın en çok konuşulduğu dönemlerden birini yaşadığını kaydeden Özder, bu noktada da sektörle ilgili olarak yapılacak olan tespitlerin, doğru ve yerinde olması gerektiğinin altını çizdi. Özder, hayvancılık alanındaki teşvik ve yatırımların artmasıyla birlikte süt üretiminin de artacağı yönünde bir beklenti içine girildiğini ancak, bunun gerçekleşmediğini ve 2010 yılındaki üretimin, bir önceki yıla göre herhangi bir artış göstermediğini vurguladı. Hayvansal protein kaynaklarının, artık`stratejik bir ürün` konumuna geldiğini ifade eden Özder, söz konusu kaynakların ekonomide de adeta bir `silah` olarak kullanıldığını dile getirdi. Hayvansal proteinler içinde en ucuz ve en rahat ulaşılabilecek kaynağınsa süt olduğunu belirten Özder, Türkiye`deki mevcut süt tüketiminin dünya ortalamasına yakın olmasına karşın, Avrupa`da yaşayan bir insanın Türkiye`dekinin iki katı oranında süt tükettiğini, bunun ABD`de ise üç katı olduğunu açıkladı

"TÜRKİYE`DE SÜT ÜRÜNLERİNE MÜDAHALE EDECEK BİR KURUM ŞART" 1980 yılının, Türkiye`de hayvancılık sektörü açısından bir milat olduğunu savunan Prof. Dr. Özder, bu dönemde üretim artışının düşüş göstermeye başladığını ifade ederek, "1980 yılında askeri darbe olurken, aynı zamanda da `serbest piyasa ekonomisi`ne geçildi. İşte sorun da burada. Özelleştirmelere hız verilerek, sektörü tamamen serbest piyasa koşullarına bıraktık. Liberal ekonominin en sert şekilde uygulandığı ABD`de dahi süt fiyatları, serbest piyasa koşullarına göre belirlenmiyor. AB`de yine aynışekilde. Ama Türkiye`de tam tersi. Sütte taban fiyatı belirlenmek istendiğindeyse sert tepkilerle karşılaşıyoruz. Bugün Türkiye`de süt fiyatlarına müdahale edebilecek; `Ulusal Süt Konseyi` gibi bir `müdahale kurumu` şart. Bu konuda gerekli adımların da en kısa sürede atılmasını bekliyoruz" diye konuştu

Türkiye`de Gayrisafi Milli Hasıla`da hayvancılığın payının gittikçe azaldığına işaret eden Özder, çayır ve meralarınsa 41 milyon hektardan, 14 bin 500 hektara düştüğü bilgisini verdi

"HAYVANCILIK KADERİNE TERK EDİLEREK TÜKENME NOKTASINA GELDİ" Hayvan sayısındaki düşüşün koyunda yüzde 45, sığırda yüzde 32 iken, tiftik keçisinde yüzde 91, mandadaysa yüzde 90 seviyesinde olduğu kaydeden Özder, tüm bu rakamların da Türkiye`de hayvancılığın adeta tükenme noktasına geldiğini açık ve net bir şekilde ortaya koyduğunu savundu. Türkiye`de hayvan sayısı düşerken, dünyadaysa herhangi bir azalmanın söz konusu dahi olmadığını vurgulayan Özder, "Öyleyse bizde bir terslik var. Cumhuriyet ile birlikte hayvancılığa özel bir önem verildi. Ancak daha sonrasanayileşme süreci ve piyasa ekonomisine geçişle birlikte; IMF, Dünya Bankası ve Dünya Ticaret Örgütü`nün dayatmacı politikalarına bağlı olarak hayvancılık sektörü adeta kendi kaderine terk edildi. Bir şeyler yapılmaya çalışıyor ama hala sorun ve sıkıntılar çözüm bekliyor" yorumunda bulundu

Sektörde bir milyondan fazla işletme ve yine bir milyondan fazla ailenin geçimini hayvancılıktan sağladığını dile getiren Özder, işin sosyal boyutununsa oldukça ciddi boyutta olduğuna dikkat çekti

"TÜRKİYE`DE 6 MİLYON TONLUK SÜT ÜRETİMİ KAYIT ALTINA ALINDI" Türkiye`de süt üretimiyle ilgili olarak yaşanan en önemli sorunun; mevsime bağlı olarak yaşanan fiyat dalgalanmaları olduğunu anlatan Özder, bu durumun da yüzde 15 ile yüzde 30 arasında bir düşüşü de beraberinde getirdiğini söyledi. Fiyat istikrarının hem üretici, hem de sanayici açısından oldukça önemli olduğunu belirten Özder, konuşmasını da şöyle sürdürdü: "Ulusal Süt Konseyi, mevsimsel dalgalanmaların önüne geçilmesi noktasında; sütün arttığı dönemde sütü alıp, onu süt tozuna çevirerek depolayalım ve bunu da sütün azaldığı dönemlerde piyasa sunulmasına yönelik bir çalışma içinde. Dünyada yapılan da bu. Ama ne yazık ki, konseyin satın alma gibi bir yaptırım gücü olmadığı için konuyu bakanlığa açtık. Bu konuda gerekli adım atılırsa sorun da önemli ölçüde çözüme kavuşturulmuş olur." Süt üretiminin devlet nezdinde desteklenmesini doğru bulduklarını kaydeden Özder, bugün gelinen noktadaysa 6 milyon tonluk bir süt üretiminin de kayıt altına alındığını, Türkiye`nin hangi bölgesinde ne kadar sütün satın alındığının da bilindiğini, bunların da önemli gelişmeler olduğunu sözlerine ekledi.
Kaynak: İHA