4 yaşında amma tabloları yok satıyor

Dört yaşındaki Avustralyalı Aelita Andre'nin yaptığı yağlı boya tablolar, 27 bin dolara kadar alıcı buluyor. İlk sergisini iki yaşında açan Andre'nin eserlerini "soyut" olarak tanımlayan sanat uzmanları, ona şimdiden "Küçük Picasso" lakabını yakıştırdı.

4 yaşında amma tabloları yok satıyor
Çocuklar bir yaşına bile varmadan eline kalem kâğıt, boya kalemi veya pastel boya alarak bulduğu yeri boyar. Anne babalar da, "Kuzguna yavrusu güzel görünür" misali, bu "başyapıta" bakarak çocuğunun gerçek bir sanatkar olduğunu hayal eder. 4 yaşındaki Aelita Andre'nin Rus annesi ve İtalyan babası da aynı hisleri paylaşıyordu. Ancak onların hisleri gerçekti. "Küçük Picasso" lakaplı kızları Aelita yürüdükten sonra başladığı sanat kariyerine 4 yaşında, yağlı boyalarını 27 bin dolara satarak devam ediyor. Doğuştan ressam Aelita'nın rastgele fırça darbeleri birer başyapıt olarak kabul ediliyor. Avustralya Melbourne'de yaşayan Küçük Picasso'nun annesi ve babaressam ve fotoğraf sanatçısı. Anne Nikka Kalaşnikof ve baba Michael Andre, Konuşmaya başladıktan hemen sonra yağlı boya tüpleri ve fırçaları eline alıp kendince boyamaya başlayan kızlarının resimlerinde "soyut" bir boyut yakaladıktan sonra, hemen yaşıtlarıyla karşılaştırmış. Anne-babasını defalarca tuvalin önünde resim yaparken gören Aelita'nın resimleri, onları taklit etmenin oldukça önüne geçtiği fark edilmiş. Aelita'nın içinden gelen boyama istediğiyle gün yüzüne çıkan cevherin keşfedilmesinin ardından anne Kalaşnikof, kızının gerçekten bir resim dahisi olup olmadığını uzmanından öğrenmek istemiş. Ekim 2008'de kızına ait birkaç parça resmi alarak, müdürü arkadaşı olan Brunswick Sanat Galerisi'nin yolunu tutmuş. Arkadaşı Mark Jamieson'a, "Şu soyut tablolara bakıp bana fikrini söyler misin? Kendisi yeni bir sanatçı ve ilk sergisini açmak istiyor" demiş. Jamieson resimleri beğenmiş. O ay sergilenecek bir dizi soyut tabloyla birlikte aynı sergide bu yeni sanatçıya da şans tanımak istemiş. Yeni sergisini ülkenin bazı sanat dergilerinde duyuran ve reklamını yapan adam, serginin açılışında merak ettiği bu sanatçının o zaman 22 aylık olan Aelita olduğunu görünce şok olmuş. Arkadaşı Kalaşnikof'un kucağında "sanatçıyı" gören şaşkın adam, bir resimlere bakmış, bir de Aelita'ya...


BİLİNAÇALTI ORTAYA ÇIKIYOR
Ülkedeki The Age isimli sanat dergisinin editörü Robert Nelson Aelita'nın soyut yaklaşımlarının sanatsal değerini olduğunu söylemesiyse, Aelita'yı tam bir sanatçı yapmış. Nelson'a göre Aelita, Sigmund Freud ve aynı ekolden Carl Jung'un iddia ettiği gibi insanın ilkel ve bilinçaltındaki yaratıcılık sürecini devreye sokuyor. İki yaşında ilk sergisini açan "Aelita'nın anne ve babası, okuma yazma bilmeyen kızlarına resimlerinde ne anlattığını sorarak tablolarına isim veriyor. Baba Michael Andre kızının renkleri kararlı bir şekilde seçtiğini, hatta herhangi birinin bir rengi kullanması tavsiyesinde bulunduğunda kızdığını anlatıyor. Ailesi, kızlarının doğuştan yetenekli olduğunu ve "soyut dışavurumcu" ekolünden Aelita'nın "fırsat verildiği zaman yetenekli insanların neler yapabileceğine iyi bir örnek" olduğunu düşünüyor. Ancak bu başyapıtların, bir kız çocuğunun masumane dünyasının yansımasından ibaret olduğunu düşünenler de var. Somut olan şu ki, Aelita'nın tablolarının şu an New York'ta kapış kapış gidiyor. 'Picasso' olup olmadığına ise gelecek karar verecek.