Kılıçdaroğlu: Tarihe Geçecek

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, bir heykeli yok eden bir siyasetçinin, bir sanat eserini yok eden kişi olarak tarihe geçeceğini belirterek, ‘‘Tarih bu kişileri unutmaz, unutmaması da gerekir. Oysa sanatçının yapması gereken siyasetçiyi eleştirmektir ama siyasetçi sanatçının önündeki bütün engelleri kaldıracaktır‘‘ dedi.

Çağdaş Sanatlar Vakfı (ÇAĞSAV) tarafından düzenlenen ‘‘11. Ankara Sanat Buluşması-Ankart 2011‘‘in ödül töreni Çağdaş Sanatlar Merkezinde yapıldı. ÇAĞSAV Onur Ödülleri ressam Fikret Otyam ile Hüsamettin Koçan‘ın kurucusu olduğu Baksı Kültür Sanat Vakfı‘na verildi.

Ödül töreninin açılışında konuşan ÇAĞSAV Yönetim Kurulu Başkanı Şefik Kahramankaptan, her yıl Türk sanatının gelişimine icracı, eğitmen olarak katkıda bulunmuş bir kişi ve kuruma onur ödülü verdiklerini hatırlattı. Birer ödül verilmesinin nedenini ödül sayısını fazlalaştırarak birtakım tartışmalara yol açmamak ve isabetli değerlendirme yapabilmek olarak açıklayan Kahramankaptan, ‘‘On yıldır verdiğimiz ödüller hiçbir tartışmaya yol açmadı. Bu yıl da onur ödülünü Fikret Otyam ve Baksı Kültür Sanat Vakfı‘na veriyoruz‘‘ diye konuştu.

Türkiye‘de sanat öğretiminin ilköğretimden itibaren o yaştakilerin anlayabileceği şekilde bir ders olarak konulması ve çocukların küçük yaştan itibaren hem müzik hem sahne sanatları hem de plastik sanatlar alanında duyarlı birer yurttaş olarak yetişmelerinin özlemini duyduklarını belirten Şefik Kahramankaptan, ‘‘İçinden geçmekte olduğumuz dönemde sanat adına pek olumlu gelişmeler ne yazık ki yaşanamıyor. Hatta birtakım sanat kurumlarımız eğer zarar görmüyorlarsa biz bununla dahi mutlu olmak durumundayız. Biz eğer izleyicimizi, seyircimizi, dinleyicimizi yetiştiremezsek o sanatçıların günümüzde olduğu gibi itilip kakılmasından maalesef kaçınamayız‘‘ dedi.

Kılıçdaroğlu, Fikret Otyam‘a onur ödülünü vermek üzere sahneye gelirken, ‘‘Başbakan Kemal‘‘ sloganlarıyla karşılandı. Kılıçdaroğlu, lisedeyken babasının Cumhuriyet gazetesini takip ettiğini ve orada ‘‘Gide Gide‘‘yi okuyarak Fikret Otyam‘la ilk kez tanıştığını anlattı. Doğu ve Güneydoğu‘yu, hoyratları ilk kez Fikret Otyam röportajlarıyla tanıdığını söyleyen Kılıçdaroğlu, daha sonra o bölgeye kamu görevlisi olarak gittiğini, yoksulluğu, dramı, Anadolu kadınının dramını Otyam‘ın kaleminden okuduğunu ve okuduklarının hayatını etkilediğini aktardı. 

Sanat dostlarının son günlerde yaşananlar konusunda biraz endişe duyduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:

‘‘Sanat olağanüstü bir güç. Sanatçı da olağanüstü güçlü olan bir kişi. Sanatçının gücü aklından, kendine duyduğu özgüvenden geliyor. Resimlerini, şiirlerini, romanlarını yasaklayabilirsiniz, heykellerini yıkabilirsiniz ama bu yasaklar hiçbir zaman kalıcı olmadı. Sanatçının bir özgürlük talebi vardır. Özgürlüğü yakaladığı zaman eserleri daha güzel olur. Sanatçının baskıyı hissetmemiş olması lazım. Üzerimizde büyük baskılar var. Sanatçının yapması gereken siyasetçiyi eleştirmektir ama siyasetçi sanatçının önündeki bütün engelleri kaldıracaktır. İkisi beraber yürüdüğü zaman, sanatçının özgürlük taleplerine siyasetçi kucak açtığı zaman hem ülkede demokrasi, özgürlüğü yüceltmiş oluruz hem geleceğe güvenle bakan bir toplumu yaratmış oluruz.‘‘

Ödülünü almak üzere sahneye gelen Fikret Otyam, heykeltıraş Mehmet Aksoy‘a ilişkin olarak ‘‘Bu adam ne biçim bir Türk vatandaşı. Birisinin boyundan büyük heykel yapılır mı? Tabi yıkarlar‘‘ diye düşündüğünü söyledi. Yıllardır dağ, bayır türkü derlediğini anlatan Otyam ‘‘Çoğu Alevi-Bektaşi müziği, verilecek yer bulamıyorum. Bunların hepsini CD‘lere geçirdim. Bir kaç vakıf var onlara vereceğim. Çünkü o bir hazinedir‘‘ şeklinde konuştu.   

Otyam, ‘‘Umutların peşinden koşup bu düzeni bozmak isteyenleri, ordumuzu orduluktan çıkarmak isteyen zihniyeti yenmek için hepimiz canla başla çalışacağız‘‘ dedi.

Sanatçı Otyam daha sonra heykeltıraş Mehmet Aksoy‘un tasarladığı ödülünü Kılıçdaroğlu‘nun elinden aldı.

‘‘Baksı Kültür Sanat Vakfı‘‘nın kurucusu Hüsamettin Koçan da Türkiye‘de çağdaşlaşma meselesine ilişkin sorunların daha çok kırsalda oluştuğuna ve Bayburt‘lu olması nedeniyle bu kente çağdaş sanatın aydınlanmasını götürmek istediğine işaret etti. ‘‘Baksı Projesi‘‘ne büyük emek verdiklerini söyleyen Koçan, ‘‘Merkezde var olmak iyi de lütfen herkes doğduğu yere doğru hareket etsin ve orada bir çınar diksin. O, orada büyük bir çınara dönüşür. Onun adı çağdaşlaşma sınavıdır ve o uzun ömürlü olur‘‘ ifadelerini kullandı.

Hüsamettin Koçan ödülünü Çankaya Belediye Başkanı Tanık‘tan aldı.

Kaynak: AA