Ali Teoman kitabı baskıya girdiği gün öldü
Ali Teoman yıllardır savaştığı beyin tümörüne yenik düştü, hayata veda etti.
Kitabın ilk yazarının son günü! 49 yaşındaydı Ali Teoman... Beyin tümörüyle savaşıyordu yıllardır. Olmadı... ‘Taş Devri’ adını verdiği yeni kitabı baskıya girdiği gün öldü
Dünyanın kanunu bu; bir hayat biterken diğeri başlar. Doğumla ölüm birbirine karışır. Bu kez de bir yazarın yaşamının son günü yeni kitabının ilk gününe karıştı... “Taş Devri” adını verdiği yeni öykü kitabı baskıya girdiği gün, Ali Teoman hayata veda etti.
Henüz 49 yaşındaydı Ali Teoman... Mücadelesi, teşhisi 2006’da konan beyin tümörüyleydi. Nüfusta Ali Tataroğlu olarak kayıtlıydı, Ali Teoman müstear adıydı... Aslında bir adı daha vardı: Nurten Ay... Türk edebiyat tarihinin en gizemli hikâyelerinden birinin kahramanı olan
Nurten Ay...
1991’de, daha ortada Ali Teoman diye bir yazar yokken Nurten Ay, “Gizli Kalmış Bir İstanbul Masalı” adlı kitabıyla Haldun Taner Öykü Ödülü’nü Adnan Özyalçıner’le paylaşmıştı... Edebiyat çevresi, ödül törenine gelen Nurten Ay ile kitabı pek örtüştürememiş, dedikodular çeşitlendikçe çeşitlenmişti. Yıllar sonra Süha Oğuzertem, kitabı Boğaziçi Üniversitesi öğretim görevlisi Cem Behar’ın yazdığını iddia etmişti...
‘Gizli kahraman’dı
Unvan doğru, isim yanlıştı. ‘Gizli Kalmış Bir İstanbul Masalı’nın asıl yazarı, Boğaziçi Üniversitesi’nde İngilizce öğretmenliği yapan Ali Teoman’dı çünkü... Yazınsal bir oyun oynamış, arkadaşının arkadaşı olan Nurten Ay da ona bu oyunda yardımcı olmuştu. Beyin tümörü ortaya çıktıktan sonra da gerçeği açıklama ihtiyacı duymuştu Ali Teoman. Kendi adıyla yayımladığı ilk kitap olan “İnsansız Konağın İkonu” ile de yine Haldun Taner Öykü Yarışması’nda ikincilik kazandı...
Alman Lisesi’nin ardından İTÜ Mimarlık Fakültesi, MSÜ Mimarlık Fakültesi ve Sorbonne Üniversitesi Plastik Sanatlar Fakültesi’nde okuyan Ali Teoman mesleğini kısa bir süre yaptı. 1993 yılında, yazıya daha çok zaman ayırmak için mimarlığı bıraktı. Hem üniversitede çalışıyor hem de yazıyordu artık...
Gizli Kalmış Bir İstanbul Masalı’ndan sonra üç öykü kitabı (İnsansız Konağın İkonu, Pervaneler, Aşk Yaşama Çok Uçuk), dört roman (Uykuda Çocuk Ölümleri, Bir Garip Cindi Zümrüdüanka, Karadelik Güncesi, Eşikte) bir anlatı (Cafe Esperanza) ve bir günce (Gezgin Günce-Britanya Defterleri) yayımladı. Sayfalarını çeviremediği “Taş Devri” onuncu kitabıydı.
Ali Teoman’ın cenazesi, bugün Bebek Camii’nde kılınacak öğle namazının ardından Aşiyan Mezarlığı’nda toprağa verilecek. “Taş Devri” ise önümüzdeki günlerde okurla buluşacak.
Dünyanın kanunu bu; bir hayat biterken diğeri başlar. Doğumla ölüm birbirine karışır. Bu kez de bir yazarın yaşamının son günü yeni kitabının ilk gününe karıştı... “Taş Devri” adını verdiği yeni öykü kitabı baskıya girdiği gün, Ali Teoman hayata veda etti.
Henüz 49 yaşındaydı Ali Teoman... Mücadelesi, teşhisi 2006’da konan beyin tümörüyleydi. Nüfusta Ali Tataroğlu olarak kayıtlıydı, Ali Teoman müstear adıydı... Aslında bir adı daha vardı: Nurten Ay... Türk edebiyat tarihinin en gizemli hikâyelerinden birinin kahramanı olan
Nurten Ay...
1991’de, daha ortada Ali Teoman diye bir yazar yokken Nurten Ay, “Gizli Kalmış Bir İstanbul Masalı” adlı kitabıyla Haldun Taner Öykü Ödülü’nü Adnan Özyalçıner’le paylaşmıştı... Edebiyat çevresi, ödül törenine gelen Nurten Ay ile kitabı pek örtüştürememiş, dedikodular çeşitlendikçe çeşitlenmişti. Yıllar sonra Süha Oğuzertem, kitabı Boğaziçi Üniversitesi öğretim görevlisi Cem Behar’ın yazdığını iddia etmişti...
‘Gizli kahraman’dı
Unvan doğru, isim yanlıştı. ‘Gizli Kalmış Bir İstanbul Masalı’nın asıl yazarı, Boğaziçi Üniversitesi’nde İngilizce öğretmenliği yapan Ali Teoman’dı çünkü... Yazınsal bir oyun oynamış, arkadaşının arkadaşı olan Nurten Ay da ona bu oyunda yardımcı olmuştu. Beyin tümörü ortaya çıktıktan sonra da gerçeği açıklama ihtiyacı duymuştu Ali Teoman. Kendi adıyla yayımladığı ilk kitap olan “İnsansız Konağın İkonu” ile de yine Haldun Taner Öykü Yarışması’nda ikincilik kazandı...
Alman Lisesi’nin ardından İTÜ Mimarlık Fakültesi, MSÜ Mimarlık Fakültesi ve Sorbonne Üniversitesi Plastik Sanatlar Fakültesi’nde okuyan Ali Teoman mesleğini kısa bir süre yaptı. 1993 yılında, yazıya daha çok zaman ayırmak için mimarlığı bıraktı. Hem üniversitede çalışıyor hem de yazıyordu artık...
Gizli Kalmış Bir İstanbul Masalı’ndan sonra üç öykü kitabı (İnsansız Konağın İkonu, Pervaneler, Aşk Yaşama Çok Uçuk), dört roman (Uykuda Çocuk Ölümleri, Bir Garip Cindi Zümrüdüanka, Karadelik Güncesi, Eşikte) bir anlatı (Cafe Esperanza) ve bir günce (Gezgin Günce-Britanya Defterleri) yayımladı. Sayfalarını çeviremediği “Taş Devri” onuncu kitabıydı.
Ali Teoman’ın cenazesi, bugün Bebek Camii’nde kılınacak öğle namazının ardından Aşiyan Mezarlığı’nda toprağa verilecek. “Taş Devri” ise önümüzdeki günlerde okurla buluşacak.