Mersin Büyükşehir Meclisi‘nde Nükleer Santral Tartışması

Meclis sonunda söz alan ve geçtiğimiz haftalarda Japonya‘da yaşanan deprem sonrasında nükleer santralde meydana gelen radyoaktif sızıntının tehlikelerinden bahseden CHP‘li katip üye Jasmina Lokmanoğlu, “Söz konusu sızıntı o bölgede yaşayan insanları kanser olma tehlikesiyle karşı karşıya bırakmıştır. Bu yüzden o insanların bir kısmı o bölgeden ayrılmayı tercih ederken, kalan insanlar da gıda maddelerini yurt dışından temin etmek zorunda kalacaklar. Bu noktada tüm Avrupa ülkeleri ve bilim adamları nükleer enerjinin risklerinden bahsederken, hükümetin Mersin Akkuyu‘ya kurmayı düşündüğü nükleer enerjiyi biz istemiyoruz” dedi.

Mersin‘de nükleer enerji istediklerini ifade eden AK Parti‘li Meclis üyeleri Abdullah Özdemir ve Ramazan Tüzün ise, bu olayın Büyükşehir Belediye Meclisi‘nde görüşülmesini siyasi bir davranış olarak gördüklerini belirterek, “Nükleer santralin yapılacağı yer, Büyükşehir Belediyesi‘nin sorumluluk alanında olmadığı için, bu konunun tartışılacağı yer de burası değildir” diye konuştular.

Bunun üzerine söz alan CHP‘li Büyükşehir Belediye Meclis Üyesi ve aynı zamanda Kent Konseyi Genel Sekreteri Nuri Özdemir, Akkuyu‘nun Mersin Büyükşehir Belediyesi sınırları içinde olmamasına rağmen orada meydana gelebilecek herhangi bir sızıntının kent merkezi dahil bir çok bölgeyi doğrudan etkileyeceğini ifade ederek, "Bu yüzden 2013 Akdeniz Oyunları‘nda Mersin‘e destek veren Sayın Başbakan‘ı nasıl alkışladıysam, Mersin‘e nükleer tehlikeyi kurmak istenmesini de aynı şekilde eleştiririm” dedi. Nükleere karşı çıkmanın bir insanlık ve yurttaşlık görevi olduğunu savunan Özdemir, şöyle devam etti; "Mersin‘de nükleer santral kurulmasını, bir akıl tutulması olarak görüyorum. Çünkü Mersin bir nükleer kenti değil, bir turizm kenti olmaya layıktır. Büyükşehir Belediye Meclisi bir yerel parlamentodur ve bu parlamentodan nükleere evet çıkmaması gerekir. AK Parti‘li arkadaşların olayı partisel bir karar değil, bir yurttaş olarak değerlendirmesini umuyoruz.”

Nükleer santrale karşı çıkmanın siyasi bir yönünün bulunmadığını ifade eden Nuri Özdemir, “Nükleere karşı çıkmak kente, insana ve doğaya sahip çıkmak demektir. Nükleere evet demek, geleceği yok etmek anlamına gelmektedir. Sizden beklentimiz, kendi partinize giderek bu olayın yeniden gözden geçirilmesini istemenizdir. Nükleer santral, evdeki tüp gaza benzemez. Geleceğimize hep birlikte sahip çıkmak zorundayız” diye konuştu.