Akınoğlu: İyi Hekim ve İyi Yönetici Algısı Toplumun Değerleriyle Şekilleniyor

Çukurova Üniversitesi (ÇÜ) Rektörü Prof.

Dr. Alper Akınoğlu ‘iyi hekim ve yönetici’ algısının toplumun değer yargıları ve beklentileriyle şekillendiğine dikkat çekti.

600 yıllık geçmişi olan ÇÜ Ramazanoğlu Konağı Kültür Merkezi’nde iki yıldır devam eden cumartesi konferanslar serisinin bu haftaki konuğu olan Akınoğlu, `İyi hekim ve iyi yönetici` konusunu anlattı.
Vali Yardımcısı Reşat Özdemir, Cumhuriyet Başsavcısı Süleyman Bağrıyanık, İl Jandarma Komutanı J.Kurmay Albay Murat Koç’un yanı sıra çok sayıda kurum temsilcisinin hazır bulunduğu programda Akınoğlu, diğer mesleklerde olduğu gibi hekimlikte de insani ilişkilerin çok önemli olduğunu söyledi.
Kimi zaman bilgileriyle işini daha doğru yapanların değil, insani ilişkileri güçlü olan kişilerin daha başarılı görüldüğüne işaret eden Akınoğlu, “Ama bu her zaman birbiriyle örtüşmüyor. Biz hekimlik eğitiminde öğrencilere ‘empati’ yapmayı öğretiriz. Yani hekim kendisini hastanın yerine koyacak. Toplum açısından da yeterli bilgi sahibi olmak önemlidir. Bazen toplum çok güzel değer yargıları geliştirebiliyor. Mesela; doktora ‘paracı’ diye bir isim koyuyor. Uzun bir süre denemiş ve sonunda doktora bu sıfatı yakıştırmış. Bu yaklaşım doğal olarak hekime olumlu veya olumsuz bir şekilde yansıyor.” dedi.
Günümüzde ‘tetkik’ yapan doktor ve hastanenin ‘iyi’ bir şekilde değerlendirildiğini açıklayan Akınoğlu, SGK’daki sistemin de bunu desteklediğini söyledi.
Devletin kişiye yapılan tetkikin parasını ödediğini ifade eden Akınoğlu, şöyle devam etti: “Tetkik yapan hastanelerin cirosu artıyor. Orada öyle bir etki var ki; sistemi kontrol eden bir denetim gerekiyor. Yani ne zaman tetkik derinleştirilecek veya yapılmayacak. Bu çok derin konuda fulü alanlar var. Bu nedenle her gideni tetkik yapan doktor ve hastanenin iyi sağlık hizmeti verdiği algısının zaman içinde doğru bir yere oturacağına inanıyorum. Hasta karar vermiş, ‘bana şunu yapın’ diyor. Doktor da yazıyor. Talepleri yerine gelen hasta için bu doktor ‘iyi’ birisidir. Ama hastanın dediğini yapan doktoru bu davranışını kabul etmek mümkün değildir. Pratikte bu kolaycılık yola çok sapılıyor.”
Çok kutsal bir meslek olan hekimlikte ırk, dil, din ayrımı yapılamayacağının altını çizen Akınoğlu, hekimin toplumun inançlarına da saygı göstermesi gerektiğini bildirdi.
Meslektaşlarla ilişkilerin de önemli olduğunu; ancak bunun bazen ‘meslek şovenizmine’ dönüşebildiğini kaydeden Akınoğlu, “Meslektaşların birbirini korumasıyla toplum aleyhine bir takım sonuçlar ortaya çıkabiliyor. Burada odaların yetirince görevlerini yapmadığını düşünüyorum. Odalar, batıdaki gibi yanlış işler olduğu zaman meslektaşlarını cezalandırma konusunda pasif kalıyor.” şeklinde konuştu.