Rus Uzman Seleznyov: 300 Yıl Önce Turizm Olsaydı Hiç Savaşmazdık
Rusya`nın başkenti Moskova`da Türk-Rus Kültür Merkezi’nin katkıları ile düzenlenen yuvarlak masa toplantısında olası ekonomik kriz sürecinde Rusya-Türkiye ilişkilerinin seyri ele alındı.
Rusya Başbakanlığı`na bağlı Moskova Finans Üniversitesi`nde Türk-Rus Kültür Merkezi`nin katkılarıyla düzenlenen "Olası Küresel Kriz ve Rus-Türk Ekonomik İlişkileri" başlıklı toplantıda uzmanlar, iki ülke ilişkilerinin ekonomik, kültürel ve siyasi alanda gelişim süreci ile ilgili değerlendirmede bulundu.
Rusya Finans Üniversitesi Uluslararası İşbirliği Masası Başkanı Pavel Seleznyov, Türkiye`nin Moskova Büyükelçiliği diplomatları, Türk işadamları, Türk-Rus Kültür Merkezi Genel Müdürü Arif Asalıoğlu, akademisyenler ve öğrenciler katıldı. Başta Türk-Rus Kültür Merkezi olmak üzere yuvarlak masanın organize edilmesinde emeği geçen herkese teşekkür eden Seleznyov, “Umarım bu ilk ve son olmayacak, süreklilik haline dönüşecektir. Bugün olası küresel krizi ve bu bağlamda Türk-Rus ilişkilerini ele alacağız. Bugün Türkiye, Rusya`nın komşusu, önemli ticari ortağı. Tarihte çok savaştık, ama şimdi hepsi geride kaldı, artık birbirimizi iyi tanıma zamanı" diyerek katılımcıları selamladı.
Türk-Rus Kültür Merkezi Genel Müdürü Asalıoğlu da Rusya’da yaşayan Türklerin bu ülkeyi çok sevdiğini, güzel kentleri ve coğrafyası ile kendilerini yabancı hissetmediklerini söyledi. Asalıoğlu, “Bizler kültür merkezi olarak çeşitli seminer, konferans, forum, etkinlik ve geziler düzenliyoruz. Amacımız sizleri iyi tanımak. Aynı zamanda Rusların da Türkiye`deki tarihi, kültürel mekanları gelip görmesi ve tanımasından yanayız. Karşılıklı olarak bunları organize edersek bu durumda birbirimizi daha yakından tanırız. Türkiye`nin de Rusya`nın da bilim, kültür ve eğitim potansiyeli var. Şimdi olası bir ekonomik kriz tartışılıyor. Bu durumda neler yapabiliriz? Dolayısıyla bu gibi soruların yanıtını bulmak için buradayız” dedi.
2011 RUS TURİST SAYISI 3,5 MİLYONU AŞACAK
Türkiye`nin Moskova Büyükelçiliği Kültür ve Turizm Müşaviri Celal Kılıç da konunun finans krizi olmasına rağmen olayı turizm açısından değerlendirmek istediğini söyledi. Kılıç, “2010`da Türkiye`yi ziyaret eden Rus turist sayısı 3 milyon 100 bin iken, bu yılın ilk 10 ayında bu rakam 3 milyon 300 bine ulaştı. İnanıyoruz ki yıl sonuna kadar 3 milyon 500 bini bulur. Şimdi bizler bu rakamı korumalıyız. Ama olası krizden bahsediyoruz. Vatandaşlar da fazla para harcamamak için tatilden vazgeçebilir. Dolayısıyla Türkiye`de ilgili kurum ve yetkililer krizden fazla etkilenmemek için bazı önlemler hazırladı. Fiyatların düşürülmesi başta geliyor. Unutmayalım ki bizler önce turizm sayesinde birbirimizi yakından tanımaya başladık. 20 yıl öncesinden bahsediyorum. Bu bağlamda ikili insani ilişkilerimiz gelişti" dedi. Bunun üzerine oturumu yöneten Seleznyov, "Keşke 300 yıl önce turizm olsaydı, o zaman Rusya ve Türkiye hiç savaşmazdı" espri yaptı.
Rusya Türkiye İşadamları Birliği (RTİB) Başkan Yardımcısı Bozkurt Kaplangil de 1997`den bu yana faaliyet gösterdiklerini ifade ederek ikili ilişkilerin geliştirilmesine önemli katkı sağladıklarını ve sağlamaya devam edeceklerini kaydetti. Rusya`da faaliyet göstermek isteyen Türk şirketlerine gereken ilgili yardım ve destek sağladıklarını belirten Kaplangil, "Rusya`nın Dünya Ticaret Örgütü`ne (DTÖ) girmesi de ikili ilişkilere önemli katkı sağlayacak" şeklinde konuştu.
RUSYA-TÜRKİYE EKONOMİLERİ RAKİP DEĞİL, BİRBİRİNİ TAMAMLIYOR
Türkiye`nin Moskova Büyükelçiliği Ticaret Başmüşaviri Atilla Kızılarslan, iki ülke arasında ticari ve ekonomik ilişkilerinin perspektifine değinerek, "Artık dünyanın finansal merkezi batıdan Asya`ya, Pasifik bölgesine doğru kayıyor. Bu çerçevede Rus-Türk ilişkileri de büyük potansiyele sahip. Bizim ekonomilerimiz rakip olmaktan ziyade birbirini tamamlıyor. Fakat bunun yanında Rusya`nın ekonomi yapısındaki bazı eleştirilerim de var. Örneğin küçük ve orta ölçekli işletmelerin fazla geliştirilmemesi. Krizden korunmanın en iyi yolu küçük ve orta ölçekli işletmeler. Rusya`da ise petrol ve doğalgaz sektöründe faaliyet gösteren dev kurumlarla karşılaşıyoruz. Oysa küçük ve orta ölçekli işletmeler ticaret hayatına, artı ülkenin demografik sorununa da önemli katkı sağlar" dedi.
DAVUTOĞLU’NUN ESERLERİ RUSÇA’YA ÇEVRİLSİN
Dexia Bank Rusya Genel Müdürü Hayri Cansever de günümüzde olası küresel mali krizden az etkilenmenin yollarına değindi. Daha sonra söz alan Rus uzmanlar da Rusya ve Türkiye`nin birbirlerini daha yakından tanıması açısından bu tür benzer etkinliklerin sık sık yapılması isteğinde bulundu. Finans Üniversitesi Felsefe Anabilimdalı Prof.Dr. Tahir Mahamatov kültürel ve bilimsel işbirliğine önem verilmesi gerektiğini belirterek, "Örneğin Türkiye Dışişleri Bakanı Sayın Ahmet Davutoğlu`nun siyaset felsefesi konulu muazzam bir eseri var. Rusça dışında dünyanın 42 diline çevrilmiş bulunuyor. Rusya`da niye yok? Bu tür karşılıklı işbirliğimiz olmalı" dedi. Üniversite Siyaset Anabilimdalı görevlisi Yevgeniya Voyko iki ülke arasındaki enerji işbirliğinin önemine değinerek, "Dünyaya enerji kaynakların sevkiyatı konusunda iki ülkenin rolü tartışılamaz" dedi.
Rusya Finans Üniversitesi Uluslararası İşbirliği Masası Başkanı Pavel Seleznyov, Türkiye`nin Moskova Büyükelçiliği diplomatları, Türk işadamları, Türk-Rus Kültür Merkezi Genel Müdürü Arif Asalıoğlu, akademisyenler ve öğrenciler katıldı. Başta Türk-Rus Kültür Merkezi olmak üzere yuvarlak masanın organize edilmesinde emeği geçen herkese teşekkür eden Seleznyov, “Umarım bu ilk ve son olmayacak, süreklilik haline dönüşecektir. Bugün olası küresel krizi ve bu bağlamda Türk-Rus ilişkilerini ele alacağız. Bugün Türkiye, Rusya`nın komşusu, önemli ticari ortağı. Tarihte çok savaştık, ama şimdi hepsi geride kaldı, artık birbirimizi iyi tanıma zamanı" diyerek katılımcıları selamladı.
Türk-Rus Kültür Merkezi Genel Müdürü Asalıoğlu da Rusya’da yaşayan Türklerin bu ülkeyi çok sevdiğini, güzel kentleri ve coğrafyası ile kendilerini yabancı hissetmediklerini söyledi. Asalıoğlu, “Bizler kültür merkezi olarak çeşitli seminer, konferans, forum, etkinlik ve geziler düzenliyoruz. Amacımız sizleri iyi tanımak. Aynı zamanda Rusların da Türkiye`deki tarihi, kültürel mekanları gelip görmesi ve tanımasından yanayız. Karşılıklı olarak bunları organize edersek bu durumda birbirimizi daha yakından tanırız. Türkiye`nin de Rusya`nın da bilim, kültür ve eğitim potansiyeli var. Şimdi olası bir ekonomik kriz tartışılıyor. Bu durumda neler yapabiliriz? Dolayısıyla bu gibi soruların yanıtını bulmak için buradayız” dedi.
2011 RUS TURİST SAYISI 3,5 MİLYONU AŞACAK
Türkiye`nin Moskova Büyükelçiliği Kültür ve Turizm Müşaviri Celal Kılıç da konunun finans krizi olmasına rağmen olayı turizm açısından değerlendirmek istediğini söyledi. Kılıç, “2010`da Türkiye`yi ziyaret eden Rus turist sayısı 3 milyon 100 bin iken, bu yılın ilk 10 ayında bu rakam 3 milyon 300 bine ulaştı. İnanıyoruz ki yıl sonuna kadar 3 milyon 500 bini bulur. Şimdi bizler bu rakamı korumalıyız. Ama olası krizden bahsediyoruz. Vatandaşlar da fazla para harcamamak için tatilden vazgeçebilir. Dolayısıyla Türkiye`de ilgili kurum ve yetkililer krizden fazla etkilenmemek için bazı önlemler hazırladı. Fiyatların düşürülmesi başta geliyor. Unutmayalım ki bizler önce turizm sayesinde birbirimizi yakından tanımaya başladık. 20 yıl öncesinden bahsediyorum. Bu bağlamda ikili insani ilişkilerimiz gelişti" dedi. Bunun üzerine oturumu yöneten Seleznyov, "Keşke 300 yıl önce turizm olsaydı, o zaman Rusya ve Türkiye hiç savaşmazdı" espri yaptı.
Rusya Türkiye İşadamları Birliği (RTİB) Başkan Yardımcısı Bozkurt Kaplangil de 1997`den bu yana faaliyet gösterdiklerini ifade ederek ikili ilişkilerin geliştirilmesine önemli katkı sağladıklarını ve sağlamaya devam edeceklerini kaydetti. Rusya`da faaliyet göstermek isteyen Türk şirketlerine gereken ilgili yardım ve destek sağladıklarını belirten Kaplangil, "Rusya`nın Dünya Ticaret Örgütü`ne (DTÖ) girmesi de ikili ilişkilere önemli katkı sağlayacak" şeklinde konuştu.
RUSYA-TÜRKİYE EKONOMİLERİ RAKİP DEĞİL, BİRBİRİNİ TAMAMLIYOR
Türkiye`nin Moskova Büyükelçiliği Ticaret Başmüşaviri Atilla Kızılarslan, iki ülke arasında ticari ve ekonomik ilişkilerinin perspektifine değinerek, "Artık dünyanın finansal merkezi batıdan Asya`ya, Pasifik bölgesine doğru kayıyor. Bu çerçevede Rus-Türk ilişkileri de büyük potansiyele sahip. Bizim ekonomilerimiz rakip olmaktan ziyade birbirini tamamlıyor. Fakat bunun yanında Rusya`nın ekonomi yapısındaki bazı eleştirilerim de var. Örneğin küçük ve orta ölçekli işletmelerin fazla geliştirilmemesi. Krizden korunmanın en iyi yolu küçük ve orta ölçekli işletmeler. Rusya`da ise petrol ve doğalgaz sektöründe faaliyet gösteren dev kurumlarla karşılaşıyoruz. Oysa küçük ve orta ölçekli işletmeler ticaret hayatına, artı ülkenin demografik sorununa da önemli katkı sağlar" dedi.
DAVUTOĞLU’NUN ESERLERİ RUSÇA’YA ÇEVRİLSİN
Dexia Bank Rusya Genel Müdürü Hayri Cansever de günümüzde olası küresel mali krizden az etkilenmenin yollarına değindi. Daha sonra söz alan Rus uzmanlar da Rusya ve Türkiye`nin birbirlerini daha yakından tanıması açısından bu tür benzer etkinliklerin sık sık yapılması isteğinde bulundu. Finans Üniversitesi Felsefe Anabilimdalı Prof.Dr. Tahir Mahamatov kültürel ve bilimsel işbirliğine önem verilmesi gerektiğini belirterek, "Örneğin Türkiye Dışişleri Bakanı Sayın Ahmet Davutoğlu`nun siyaset felsefesi konulu muazzam bir eseri var. Rusça dışında dünyanın 42 diline çevrilmiş bulunuyor. Rusya`da niye yok? Bu tür karşılıklı işbirliğimiz olmalı" dedi. Üniversite Siyaset Anabilimdalı görevlisi Yevgeniya Voyko iki ülke arasındaki enerji işbirliğinin önemine değinerek, "Dünyaya enerji kaynakların sevkiyatı konusunda iki ülkenin rolü tartışılamaz" dedi.