İtalyan Senatörden Türkiye ve Kktc`ye Destek

A) - 06.11.2011 - Barış Seçkin - İtalya`da iktidardaki Özgürlükçü Halk Partisi`ne (PdL) mensup senatör Paolo Pietro Amato, Türkiye ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti`ni (KKTC) çok sevdiğini belirterek, ada çevresinde yaşanan sondaj krizinde Türkiye ile KKTC`ye hak verdiğini söyledi

İtalya Cumhuriyet Senato Üyesi Paolo Pietro Amato, KKTC vatandaşlığı almasını, adanın çevresinde yaşanan sondaj krizini, Güney Kıbrıs Rum yönetiminin Temmuz 2012`de Avrupa Birliği (AB) dönem başkanlığını üstlenecek olmasını ve ülkesinin içinde bulunduğu ekonomik krize ilişkin görüşlerini, AA muhabirine açıkladı

İtalya`da Kıbrıs`ın durumunun çok iyi bilinmediğine dikkati çeken senatör Amato, "Kıbrıs`a ayak basmadan önce KKTC vatandaşı olmaya karar verdim, çünkü Türklerin başına gelenleri, Rumlar tarafından yapılan şiddeti ve kötü davranışları gördüğümde, yanlarında olmaya karar verdim" dedi

Amato, destek olmak açısından bunun da yetmeyeceğini düşündüğünü belirterek, sembolik bir anlamı olması bakımından KKTC vatandaşlığı almayı talep ettiğini ve bunu aldığı için çok mutlu olduğunu bildirdi

İtalya`da KKTC hakkındaki yanlış bilgileri düzeltme arayışında olduğunu ifade eden senatör Amato, vatandaşlığı aldıktan sonra KKTC`ye gittiğini belirterek, "Harika bir denizi var, çok güzel yerler var. Şimdi kuzeye gitmek çok hoşuma gidiyor. İkinci vatanım oldu" diye konuştu

KKTC`ye yakın olmasının esasen Türkiye sevgisinden kaynaklandığını kaydeden İtalyan senatör, "Türkiye`yi çok sevmem, benim Kıbrıs Türk halkının çektiği acılarla tanışmamı sağladı" ifadesini kullandı

Amato, bugüne kadar çözüme ulaşamayan Kıbrıs sorununun AB`nin genişlemesinde önemli bir sorun olması ve doğu Akdeniz`in güvenliğinin kendisini ilgilendirdiğini aktardı

-Ada çevresindeki sondaj krizi- Kıbrıs çevresinde Rum kesiminin tek taraflı olarak başlattığı ve uluslararası krize neden olan doğal kaynak arama-sondaj faaliyetlerinin sorulması üzerine İtalyan senatör, "Türkiye`nin pozisyonunu doğru buluyorum" dedi

Türkiye`nin adadaki iki toplum arasında kesin çözüm olana dek tek bir Kıbrıs devletini tanımadığını hatırlatan Amato, adadaki son gelişmeler ışığında Türkiye`nin tavrını benimsediğini bildirerek, "Erdoğan iyi yaptı. Çünkü uluslararası toplum tanımasa da adada bir sınır var. İki ayrı devlet var. Dolayısıyla karasularının paylaşımı da ikiye bölünür. Türkiye`nin tavrı doğru" diye konuştu

"Kıbrıslı Rumlar, eğer böyle deniz kendilerinmiş gibi suları parsellemeye devam ederlerse, bu büyük hata olur" diyerek, Rumları uyaran Amato, probleme çözüm bulunmaması durumunda, sorunun sadece Ankara-Brüksel hattında kalmayacağı, kapsamının daha genişleyeceği öngörüsünde bulundu

-"Türkiye`nin mantıklı bir dış politikası var"- Adadaki doğalgaz arama faaliyetlerinin yarattığı krize paralel olarak, Rum yönetiminin Temmuz 2012`de AB Dönem Başkanlığını üstlenecek olmasıyla ilgili senatör Amato, Başbakan Erdoğan`ın ilişkileri dondurma çıkışını doğru bulduğunu belirterek, "Türkiye`nin mantıklı bir dış politikası var. Türkiye, KKTC`yi tanıyor, adada bir çözüm olması gerektiğini söylüyor ve müzakereleri destekliyor" dedi

AB organlarındaki işleyişe dikkati çeken Amato, "Ben, AB`de bazı mekanizmaların (dönem başkanlığının alfabetik sıraya göre belirlenmesi) otomatik olmaması gerektiğini söylüyorum" dedi

Rum yönetiminin dönem başkanlığını yanlış bulduğunu kaydeden senatör, "Rumların, AB`ye girmek için söylediği yalanları herkes biliyor. Bilinen ikinci bir gerçek ise Rumlar, AB kaynaklarının kuzeyin kalkınması için kullanılmasını bloke ediyor" diye konuştu

"AB, şimdi dönem başkanlığını da verecek, Kıbrıslı Türklere ve Türkiye`ye bundan daha kötü ne yapabilir ki?" diye ironi yapan Amato, sözlerini şöyle sürdürdü: "Rumlar, Türkiye`nin AB`ye girişini de bloke ediyorlar. Birçoğu; Başbakan Erdoğan`ın ilişkileri dondurma açıklamasıyla kaslarını gösterdiği yorumunu yapıyor, ama bence Erdoğan dik durdu." -"Kıbrıs`ta çözüm olacağına inanmıyorum"- KKTC vatandaşı Amato, Kıbrıslı liderlerin BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun himayesinde New York`ta çözüm için bir araya geldikleri hatırlatılarak, "Adada çözüm olabilir mi" sorusuna şu cevabı verdi: "Adada çözüm olacağına inanmıyorum. Bunu göremiyorum. Gerçeğin görülmesinden yanayım. Nedir o gerçek? Gerçek: bölünmüş bir ada, iki devletli. Aynı Avrupa`nın diğer yerlerinde olduğu gibi. Kosova ve Çekoslavakya. Kosova konusunda anlaşan AB`nin Kıbrıs konusunda her zaman söyleyecek bir sözü var." Paolo Pietro Amato, Kıbrıs sorununun çözümü için devam eden müzakereleri boşa dönen tekere benzeterek, dengesiz taraflar arasında süren müzakerelerde bir sonuca varmanın imkansız olduğundan söz etti. İtalyan senatör, bir tarafta her şeyin olduğunu, diğer tarafta ise hiçbir şeyin olmadığını ifade ederken, bunda AB`nin de suçu olduğunu belirtti

-"Roma`daki Rum elçisi İtalyan girişimciyi, KKTC konusunda korkutuyor"- Rumlarla herhangi bir münasebeti olup olmadığı sorulan senatör Amato, "Vatandaşlık aldığımda onlardan kötü söz işittim, ama önemli değil. Bu onların kültürlerinde var" diyerek, başından geçenleri anlattı

Güney Kıbrıs Rum kesiminin Roma`daki elçisinin, İtalyan girişimcileri ve turizmcileri KKTC`de iş yapmamaları konusunda korkuttuğunu söyleyen Amato, konuyu İtalya Dışişleri Bakanı Franco Frattini`ye taşıdığını bildirdi

Senatör Amato, Rum elçisinin gerçekle bağdaşmayan yanlış bilgiler verdiğini ifade ederek, "Bu benim hoşuma gitmiyor. Çünkü İtalyan iş adamlarına karşı saygıları yok. Bir büyükelçilik böyle küstah bir şekilde korku yayamaz. Kıbrıslı Türklerden bu kadar endişe eden bir büyükelçiyle benim alakam olamaz. Başbakan Erdoğan`ı anlıyorum. AB, zor bir dönem başkanlığı geçirecek" dedi

-"İtalya zor bir dönem geçiriyor"- İtalya`nın başını ağrıtan borç krizinin sorulması üzerine iktidardaki Özgürlükçü Halk Partisi (PdL) mensubu senatör Paolo Pietro Amato, ülkesinin zor bir dönemden geçtiğini kaydetti

İtalya`nın krizi yenebilecek kapasitesi olduğundan bahseden senatör, "Ülkem zor zamanlarda daha iyisini verebilir. Bu hep böyle olmuştur bizim tarihimizde. Umutsuz olduğumuz zamanlarda, en tepeye çıkmasını bilmişizdir" diye konuştu

Amato, İtalya`nın bu borcu kesmemesi durumunda, ekonominin üstüne ağır bir yük bineceğini ve gençlerin geleceğinin yok olma riskinin olduğunu da söyledi

Bir para birimiyle 17 ülkenin idare edildiğini ve etkin bir merkez bankasının olmadığı görüşlerini aktaran Amato, bu konuda AB`nin bir politikasının olmamasının piyasalarda korku yarattığını, bunun da herkesin kendisini düşünmesine neden olduğunu savundu

Amato, Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy ve Almanya Başbakanı Angela Merkel`in krizi çözme gibi bir gayelerinin olmadığını, esas amaçlarının kendi ülkelerini korumak olduğunu ileri sürdü. Senatör, krizden çıkış reçetesinin ise işbirliğine dayandığının altını çizdi

(BRS-ŞP)