Çiçek: Rol Model Bir Ülke Olmak İstiyorsak Bu Anayasayı Değiştirmeliyiz

Toplantıda konuşan Meclis Başkanı Cemil Çiçek, Türkiye’nin bölgede model bir ülke gösterilmesi için darbeciler tarafından yapılan 1982 anayasasının değiştirilmesi gerektiğinin söyledi. 30 yıldır ülkede anayasanın 111 kez değiştirildiğinin ifade eden Çiçek, “Artık ufak tefek değişiklikle, anayasanın toplumun ihtiyaçlarına cevap vermediği aşikar. Eğer uzlaşı sonucu bir anaysa yapamazsak, karşı taraf ‘Bakın bir araya geldiler, anaysa yapamadılar` der. Bu anayasayı bu parlamentonun yapma gibi bir mecburiyeti var. Yapamazsak bir otuz yıl daha şikayet edeceğiz. Ve toplumun siyaset mekanizmasına artık güveni kalmaz.” dedi.

Çalıştaya Meclis Başkanı Cemil Çiçek’in yanı sıra, MHP Genel Başkan Yardımcısı Faruk Bal, CHP İzmir Milletvekili ve Anayasa Komisyon Üyesi Rıza Türmen ile farklı partilere mensup milletvekilleri katıldı. Çalıştayda konuşan Meclis Başkanı Cemil Çiçek, yapılan bu tarz toplantılara büyük önem verdiklerini kaydetti. 21 binin üzerinde STK ile temasa geçildiğini kaydeden Meclis Başkanı, yeni anaysa sürecinin bir takvim düzeninde devam ettiğinin belirtti:
“2012 sonuna kadar anayasa ile ilgili çalışmalarımızı tamamlamayı düşünüyoruz. 31 Aralık 2011’e kadar da sivil toplum kuruluşlarından anayasaya katkılarını bekliyoruz. Bu noktada üniversitelerimize büyük görev düşüyor. Şu ana kadar ne yaptıklarını bilmiyorum ama her ilimizde üniversitelerimiz mevcut. Bir araya gelmeliler ve çalışmalarımıza destek vermeliler.”
Anayasa Komisyonu`nun görevi konusunda basında bir takım zihin bulandıran yayınların çıktığına işaret eden Çiçek, bu yazılara tenezzül edilmemesi gerektiğini kaydetti. Komisyon üyelerinin gelişi güzel bir araya gelerek ‘Hadi anaysa yapalım’ anlayışı içerisinde bir araya gelmediklerine dikkat çeken Çiçek, Meclis`teki partilerin uzlaşı sağlanması için bu komisyona üye gönderdiklerinin altını çizdi.


“GÜNÜMÜZÜN ŞARTLARINA UYGUN BİR ANAYASA PARLAMENTONUN GÖREVİ”
Anayasanın toplumsal bir talep olduğunu dile getiren Çiçek, “Tüm siyasi partiler tarafından bu talep dile getirilmektedir. 30 yıldır bu anaysa hakkında sürekli şikayet vardır. Yürürlüğe girdiği günden bu güne sürekli eleştirilere maruz kalan bir anayasa dünyanın hiçbir yerinde mevcut değildir. Yıllardır göz ardı edilerek oluşturulan bu anayasanın ortadan kaldırılması gerekiyor. Anayasanın şu ana kadar 111 maddesi değişti. Her 14 ayda bir değişiklik yapma ihtiyacı güdüyoruz. Burada hukuk istismar ediliyor. Bunun için siyasi ve idari hizmetler de ihmale maruz kalıyor. Bu kadar gerilime yol açan anayasadan kurtulmamız gerekiyor. Artık ufak tefek değişikliklerle bu anayasa toplumun ihtiyaçlarına cevap vermiyor. Günümüzün şartlarına uygun bir anaysa yapmak bu parlamentonun görevi.” diye konuştu.

“ANAYASANIN İÇERİĞİNİ HEP BERABER BELİRLEYECEĞİZ”
Yeni anayasanın yapılmadığı takdirde, siyaset mekanizmasının güven kaybına uğrayacağını dile getiren Çiçek, şöyle konuştu: “Bu işi başarmak mecburiyetindeyiz. Başaramazsak, 30 yıldır şikayet ettiğimiz bu anayasadan bir 30 yıl kadar şikayet etmek durumunda kalırız. Bunu yapacak akademik takvimimiz var. Bu anayasanın ülke yönetiminde ne gibi sıkıntılara yol açtığını da biliyoruz. Mümkün olan doğrularla anayasayı yapmalıyız.”
Bu sürecin tarihi süreç olduğuna dikkat çeken meclis Başkanı, sözlerine şöyle devam etti: “Bu sürecin başarıya ulaşması gibi bir mecburiyet söz konusu. Ümit ediyoruz ki STK’lar ve sivil destek kuruluşları gerekli desteği verir. Ve sürecin sonunda, toplumun tamamının katkı sağladığı bir mutabakat metni ortaya çıkar. Diğer ülkelere de rol model bir ülke olarak gösterilmek istiyorsak, bizim bu coğrafyada, daha iyi yönetilmemizi sağlayacak bir anayasaya ihtiyacımız var.”

“ANAYASA KOMİSYONUNUN OLUŞTURULMASI BİLE ÖNEMLİ BİR DURUMDUR”
CHP İzmir Milletvekili ve Anayasa Komisyonu üyesi Rıza Türmen ise mevcut anayasanın değiştirilmesi için toplumda ciddi bir talebin olduğunu ifade etti. Darbe sonucunda oluşturulan bu anayasanın değiştirilmesi gerektiğinin altını çizen Türmen, bu anayasa eksik ve yamalı bir bohça. Türk toplumunun ihtiyaçlarına cevap vermiyor. Yeni anayasa toplumun ihtiyaçlarına cevap veren bir anayasa olmalıdır.” diye konuştu.

Bu anayasa komisyonunun kurulmasının bile önemli bir aşama olduğunu vurgulayan Tüzmen, şöyle devam etti: “2 türlü anayasa oluşturulur. Ya dayatma sonucu ya da uzlaşma ile. Biz bu anayasa çalışması sürecinde önyargılarımızı bir kenara bırakarak hareket ediyoruz. Karşımızdaki diğer siyasi parti temsilcilerinin de bu şekilde ön yargılarından sıyrılarak hareket ettiği kanısını taşıyoruz. Komisyonda herkes belirlediği yöntemlerle çalışmaktadır. Sonuçta alınacak karalar uzlaşma neticesinde ortaya çıkacaktır. Diğer bir önemli unsur ise anayasa yapımı sürecinde katılımcılığın sağlanmasıdır.”

“ANAYASA AYRILIKLARA MAHAL VERMEMELİ”
MHP Genel Başkan Yardımcısı Faruk Bal ise bu anayasanın insanlık değerlerini ön plana çıkaran bir anayasa olması gerektiğinin altını çizdi. Anayasa yapımı sürecinde evrensel değerleri kabul ettiklerini aktaran Bal, “Anayasada farklılıkları değil, ortak değerlerimizi ön plana çıkarmalıyız. Ayrışmayı değil birlikteliği sağlayan bir anayasa elbette farklı etnisitelere katkı sunmalıdır. Ancak bir takım ayrılıkçı unsurların isteklerine de mahal vermemeliyiz.” diye konuştu.