Belediye Başkanı Vergili'den Safranbolu Belediye Başkanına Cevap
Karabük Belediye Başkanı Rafet Vergili, Safranbolu Belediye Başkanı Necdet Aksoy'un arıtma tesisiyle ilgili yaptığı açıklamaya cevap verdi
Karabük Belediye Başkanı Rafet Vergili, Safranbolu Belediye Başkanı Necdet Aksoy'un arıtma tesisiyle ilgili yaptığı açıklamaya cevap verdi. Vergili, bugüne kadar arıtma tesisi konusunda DSİ Bölge Müdürü haricinde kimseyle görüşmediklerini söyledi.
Karabük Belediye Başkanı Rafet Vergili, Safranbolu Belediye Başkanı Necdet Aksoy tarafından kendisi hakkında yapılan eleştirilerle ilgili açıklamalarda bulundu. Safranbolu Belediye Başkanı'nı eleştiren Vergili, "Ben bugüne kadar bölge müdürü ile görüştüm. Safranbolu Belediye Başkanı eğer onu çaycı olarak kabul ediyorsa bir şey söylemeye gerek yok. Devletin müdürüne çaycı diye hitap ediyorsa o beni bağlamıyor onun kendi konuşması. Biz bugüne kadar DSİ Bölge Müdürü haricinde hiç kimseyle görüşmedik. Bütün
bilgileri de ondan alıyoruz" dedi. Bazı insanların yapamadıklarını kapatmak için demagoji yaptığını, bunun da gayet normal olduğunu belirten Vergili, şöyle konuştu: "Bu arkadaşların iş bilgisizliğini her defasında tekrarlıyoruz. İşini bilen insan çaycı ile mi konuşuyor, Ahmet'le mi konuşuyor diye bahsetmez, bildiğin bir şey varsa ona söylersin. Safranbolu Belediye Başkanı'nın vermiş olduğu bilgilerin tamamı yanlış. Mebran sisteminin hem yapım tesis maliyeti düşük hem de suyun arıtma maliyeti düşük diyor.
Aslında tam tersi hem yapım maliyeti hem de arıtma maliyeti yüksek olan bir tesis. Ama çok kaliteli bir üretim yapan tesis. Safranbolu Belediye Başkanı'nın konulara ne kadar vakıf olduğu belli."
BUNLAR DEVLETİN YAPTIĞI İŞLER
Karabük milletvekillerinin 8 yıldan bu yana yüzme havuzunu hâla bitiremediklerini ancak devlet programlarını anlattıklarını hatırlatan Vergili, şunları söyledi: "Karayolları yol yapıyor ona dahi sahip çıkıyorlar 'biz yapıyoruz' diye. Devlet programı bunlar. Milletvekillerimiz de söylüyor bu yatırımları. Bizim anlattığımız bu tür programlar bizim anlattığımız farklı, onların anlattığı farklı. Milletvekillerin bahsettiği hükümetin yapmış olduğu programlar. Bu yapıldı şu yapıldı. Ben de Rize'ye üç tane
devlet hastanesi yapıldı. Siz ne yaptınız ben bunu soruyorum. Çorum teşvike girdi Karabük'te siz ne yaptınız. Kastamonu'da üç tane yüzme havuzu var, Karabük bir tanesini tamamlayamadı. Hâla il başkanı milletvekilleri bunu konuşuyor. İnsanın biraz sıkılmazı lazım. 8 yıldan beri yapamadığınız bir yüzme havuzunu hâla ne konuşup duruyorsun? TOKİ, Karayolları, İl Gençlik ve Spor Müdürlüğü'nün yaptığı işleri konuşmaya gerek yok bunlar devlet programı. Eğer bu devlet programlarının içerisine başka yatırımlar
ekletip yaptırabiliyorsan insanların orada başarısı ortaya çıkar. Herkes işine baksın diyorlar doğru diyorlar biz işimize bakıyoruz. Onlar da işine baksın, milletvekillerinin işleri sosyal işler, bizim işlerimiz ise yapım işleri. Bizim hiçbir eksiğimiz yok milletvekilleri rahat olsun."
Belediye Başkanı olarak kavga oluşturmadıklarını, kavga ortamını kendilerinin oluşturup yine kendilerinin kavga ettiğini söyleyen Belediye Başkanı Rafet Vergili, sözlerine şöyle devam etti: "Safranbolu Belediye Başkanı müfteri diye bir kelime konuşuyor. O kelimenin anlamını bilip konuşmak gerek. Bunu başbakan konuşuyorsa bunu yerinde söylüyor. Ama belediye başkanı bilmeden konuşuyor. Oluşturdukları hava şu, biz kavga eden, onlar kavga etmeyen bir grup gibi gösteriyorlar. Aslında kavgayı kendileri
başlatıyor, kavgayı kendileri ediyor içinden de çıkamıyorlar. Zaten de çıkamazlar. Çünkü, Karabük'e yapılanların tamamı devlet programı. Milletvekilleri Karabük'e fazladan yaptırabildiklerini saymaları gerekiyor. Ben Milletvekili olarak Karabük'e şunları yaptırdım de. Şunu belirtmek istiyorum Karabük'ten aldığı haberi Ankara'ya, Ankara'dan aldığı haberi Karabük'e taşımanın bir anlamı yok. Artık internet var. Bir saat KARDEMİR'i anlatıyorlar, KARDEMİR çalışıyor, kendi kendine devam ediyor."
HALK TAKDİRİNİ YAPAR
Belediye başkanlığında olduğu gibi milletvekilleri seçiminde de Karabük halkının takdirini yapacağını hatırlatan Vergili, sözlerini şöyle sürdürdü: "Fazla bir şey söylemeye gerek yok halk takdiri yapar zaten. Haziran ayına fazla bir gün kalmadı. Yerel seçimlerde iktidar partisinin belediye başkanısın kaybediyorsun. Niye halk takdirini yapmasın ki bak o zaman yapmış. Kim derdi ki Karabük'te Milliyetçi Hareket Partisi'nin seçim kazanacağını. Böyle bir şey var mı, yüzde 68 oy olan bir memlekette kalkıyorsun
Milliyetçi Hareket Partisi'ne belediyeyi veriyorsun. Halk yapılanları beğenmiş olsaydı, bizi seçmezdi zaten. Bunlar şimdi kalkıyor bir şeylerle kendilerini savunmaya çalışıyorlar. Yapamadığınız bir şey de özür dilemek de bir erdemliktir. Olmayacak bir şeyi savunuyorlar."
YALANLA SİYASET OLMAZ
Yalan söyleyerek siyasetin yapılmayacağını da anlatan Vergili, "Yalandan siyaset olmaz. Eğer şu an 1.5 yılı geçen icraatımızda halkımızı yanıltacak bir tek bilgi verdiysek bunu her zaman sorabilirsiniz" dedi.
Yalan yanlış bilgilerle siyaset olmayacağını anlatan Vergili, konuşmasını şöyle tamamladı: "Yanlış bilgi vererek siyaset yapıyorsan bir gün kalkar önüne gelir. Görüntü güzel, içerik güzel olmayınca dizi filmler bile yarıda kesiliyor. Görüntü güzel ama içerik yok. Senaryosu güzel olmayan dizi filmler bile yayından kaldırılıyor, reyting olmayınca kaldırılıyor. Bunlar da çok yakında kalkacak. Televizyona çıktıkları zaman görüntüleri güzel, giyimleri, kuşamları, kravatları güzel ve çok güzel anlatıyorlar.
Tıp Fakültesine bile sahip çıktılar. Ben Rektör Burhanettin Uysal'ın bu işte nasıl çaba harcadığını biliyorum. Hatta Milletvekili Mehmet Ceylan'ın bu işten haberi yoktu, il başkanının haberi yoktu. Diğer milletvekillerinin haberi yoktu. Tıp fakültesi onaylandıktan sonra herkes sahip çıkmaya başladı. Daha önce Mehmet Ceylan Bey'in 500 binin altındaki vilayetlerde olmuyor diye açıklaması yok muydu? Şimdi buna nasıl sahip çıkabiliyorsun? Hiç ben Burhanettin Bey'e bir kere teşekkür ettiklerini görmedim.
Kendilerine mal ediyorlar. Yarın baktı çıktıyı da kendilerine mal ederler. Her şeyi mal ederler kendilerine. Herkes işine baksın hepsi yayından kalkacak."
(YE-ET-HO-Y)
Karabük Belediye Başkanı Rafet Vergili, Safranbolu Belediye Başkanı Necdet Aksoy tarafından kendisi hakkında yapılan eleştirilerle ilgili açıklamalarda bulundu. Safranbolu Belediye Başkanı'nı eleştiren Vergili, "Ben bugüne kadar bölge müdürü ile görüştüm. Safranbolu Belediye Başkanı eğer onu çaycı olarak kabul ediyorsa bir şey söylemeye gerek yok. Devletin müdürüne çaycı diye hitap ediyorsa o beni bağlamıyor onun kendi konuşması. Biz bugüne kadar DSİ Bölge Müdürü haricinde hiç kimseyle görüşmedik. Bütün
bilgileri de ondan alıyoruz" dedi. Bazı insanların yapamadıklarını kapatmak için demagoji yaptığını, bunun da gayet normal olduğunu belirten Vergili, şöyle konuştu: "Bu arkadaşların iş bilgisizliğini her defasında tekrarlıyoruz. İşini bilen insan çaycı ile mi konuşuyor, Ahmet'le mi konuşuyor diye bahsetmez, bildiğin bir şey varsa ona söylersin. Safranbolu Belediye Başkanı'nın vermiş olduğu bilgilerin tamamı yanlış. Mebran sisteminin hem yapım tesis maliyeti düşük hem de suyun arıtma maliyeti düşük diyor.
Aslında tam tersi hem yapım maliyeti hem de arıtma maliyeti yüksek olan bir tesis. Ama çok kaliteli bir üretim yapan tesis. Safranbolu Belediye Başkanı'nın konulara ne kadar vakıf olduğu belli."
BUNLAR DEVLETİN YAPTIĞI İŞLER
Karabük milletvekillerinin 8 yıldan bu yana yüzme havuzunu hâla bitiremediklerini ancak devlet programlarını anlattıklarını hatırlatan Vergili, şunları söyledi: "Karayolları yol yapıyor ona dahi sahip çıkıyorlar 'biz yapıyoruz' diye. Devlet programı bunlar. Milletvekillerimiz de söylüyor bu yatırımları. Bizim anlattığımız bu tür programlar bizim anlattığımız farklı, onların anlattığı farklı. Milletvekillerin bahsettiği hükümetin yapmış olduğu programlar. Bu yapıldı şu yapıldı. Ben de Rize'ye üç tane
devlet hastanesi yapıldı. Siz ne yaptınız ben bunu soruyorum. Çorum teşvike girdi Karabük'te siz ne yaptınız. Kastamonu'da üç tane yüzme havuzu var, Karabük bir tanesini tamamlayamadı. Hâla il başkanı milletvekilleri bunu konuşuyor. İnsanın biraz sıkılmazı lazım. 8 yıldan beri yapamadığınız bir yüzme havuzunu hâla ne konuşup duruyorsun? TOKİ, Karayolları, İl Gençlik ve Spor Müdürlüğü'nün yaptığı işleri konuşmaya gerek yok bunlar devlet programı. Eğer bu devlet programlarının içerisine başka yatırımlar
ekletip yaptırabiliyorsan insanların orada başarısı ortaya çıkar. Herkes işine baksın diyorlar doğru diyorlar biz işimize bakıyoruz. Onlar da işine baksın, milletvekillerinin işleri sosyal işler, bizim işlerimiz ise yapım işleri. Bizim hiçbir eksiğimiz yok milletvekilleri rahat olsun."
Belediye Başkanı olarak kavga oluşturmadıklarını, kavga ortamını kendilerinin oluşturup yine kendilerinin kavga ettiğini söyleyen Belediye Başkanı Rafet Vergili, sözlerine şöyle devam etti: "Safranbolu Belediye Başkanı müfteri diye bir kelime konuşuyor. O kelimenin anlamını bilip konuşmak gerek. Bunu başbakan konuşuyorsa bunu yerinde söylüyor. Ama belediye başkanı bilmeden konuşuyor. Oluşturdukları hava şu, biz kavga eden, onlar kavga etmeyen bir grup gibi gösteriyorlar. Aslında kavgayı kendileri
başlatıyor, kavgayı kendileri ediyor içinden de çıkamıyorlar. Zaten de çıkamazlar. Çünkü, Karabük'e yapılanların tamamı devlet programı. Milletvekilleri Karabük'e fazladan yaptırabildiklerini saymaları gerekiyor. Ben Milletvekili olarak Karabük'e şunları yaptırdım de. Şunu belirtmek istiyorum Karabük'ten aldığı haberi Ankara'ya, Ankara'dan aldığı haberi Karabük'e taşımanın bir anlamı yok. Artık internet var. Bir saat KARDEMİR'i anlatıyorlar, KARDEMİR çalışıyor, kendi kendine devam ediyor."
HALK TAKDİRİNİ YAPAR
Belediye başkanlığında olduğu gibi milletvekilleri seçiminde de Karabük halkının takdirini yapacağını hatırlatan Vergili, sözlerini şöyle sürdürdü: "Fazla bir şey söylemeye gerek yok halk takdiri yapar zaten. Haziran ayına fazla bir gün kalmadı. Yerel seçimlerde iktidar partisinin belediye başkanısın kaybediyorsun. Niye halk takdirini yapmasın ki bak o zaman yapmış. Kim derdi ki Karabük'te Milliyetçi Hareket Partisi'nin seçim kazanacağını. Böyle bir şey var mı, yüzde 68 oy olan bir memlekette kalkıyorsun
Milliyetçi Hareket Partisi'ne belediyeyi veriyorsun. Halk yapılanları beğenmiş olsaydı, bizi seçmezdi zaten. Bunlar şimdi kalkıyor bir şeylerle kendilerini savunmaya çalışıyorlar. Yapamadığınız bir şey de özür dilemek de bir erdemliktir. Olmayacak bir şeyi savunuyorlar."
YALANLA SİYASET OLMAZ
Yalan söyleyerek siyasetin yapılmayacağını da anlatan Vergili, "Yalandan siyaset olmaz. Eğer şu an 1.5 yılı geçen icraatımızda halkımızı yanıltacak bir tek bilgi verdiysek bunu her zaman sorabilirsiniz" dedi.
Yalan yanlış bilgilerle siyaset olmayacağını anlatan Vergili, konuşmasını şöyle tamamladı: "Yanlış bilgi vererek siyaset yapıyorsan bir gün kalkar önüne gelir. Görüntü güzel, içerik güzel olmayınca dizi filmler bile yarıda kesiliyor. Görüntü güzel ama içerik yok. Senaryosu güzel olmayan dizi filmler bile yayından kaldırılıyor, reyting olmayınca kaldırılıyor. Bunlar da çok yakında kalkacak. Televizyona çıktıkları zaman görüntüleri güzel, giyimleri, kuşamları, kravatları güzel ve çok güzel anlatıyorlar.
Tıp Fakültesine bile sahip çıktılar. Ben Rektör Burhanettin Uysal'ın bu işte nasıl çaba harcadığını biliyorum. Hatta Milletvekili Mehmet Ceylan'ın bu işten haberi yoktu, il başkanının haberi yoktu. Diğer milletvekillerinin haberi yoktu. Tıp fakültesi onaylandıktan sonra herkes sahip çıkmaya başladı. Daha önce Mehmet Ceylan Bey'in 500 binin altındaki vilayetlerde olmuyor diye açıklaması yok muydu? Şimdi buna nasıl sahip çıkabiliyorsun? Hiç ben Burhanettin Bey'e bir kere teşekkür ettiklerini görmedim.
Kendilerine mal ediyorlar. Yarın baktı çıktıyı da kendilerine mal ederler. Her şeyi mal ederler kendilerine. Herkes işine baksın hepsi yayından kalkacak."
(YE-ET-HO-Y)