Chp Mersin Milletvekili Seçer:

CHP Mersin Milletvekili Vahap Seçer. tahliye ediyen Hizbullah sanıklarının imza vermemeleri halinde tutuklanmaları gerektiğine işaret ederek, "Devletin istihbarat teşkilatları var. Bun insanlar nereye kaçıp gitmişlerse bulup çıkarsınlar" dedi.

Seçer, Meclis’te düzenlediği basın toplantısında et fiyatlarında yaşanan artışa ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehdi Eker’in Türkiye’de hayvancılığı bitiren bakan olarak anılacağını ifade eden Seçer, et ithalatının başladığı Nisan 2010’dan, 2010 yılı sonuna kadar 46 bin ton et, 204 bin canlı kasaplık büyük baş hayvan, 365 bin kasaplık küçük baş hayvan ithal edildiğini, şimdi de lop et ithalatı için izin verileceğini belirtti. Yurt içinde yükselen fiyatları kontrol altınaalabilmek için ithalatı çare olarak gören hükümetin bunda başarılı olamadığını vurgulayan Seçer, artık yurt dışında yaşayan vatandaşların, tatil için Türkiye’ye gelirken yanlarında tatil süresince tüketecekleri et ve et ürünlerine de getirdiklerini öne sürdü. İthalat yolunu seçen hükümetin yerli üreticiyi perişan ettiğini dile getiren Seçer, küçük üreticinin üretim yapamaz hale geldiğini söyledi. Tarım Bakanı’nın sanki herhangi bir sorun yokmuş gibi davrandığını ve sorumluluktan kaçtığını kaydeden Seçer,hayvancılık sektöründe girdi maliyetlerinin hızla arttığını, bunun da et ve süt üreticisini olumsuz etkilediğini belirtti. Seçer şöyle konuştu: "Et ithalatı sorunu çözememiştir ve çözemeyecektir. Derhal yerli üretimde maliyeti aşağı çekecek tedbirler alınmalı ve et ithalatı durdurulmalıdır. Türkiye’de hayvan varlığını artırıcı önlemler alınmalıdır. Üreticiye verilen yem desteği artırılmalıdır. Temel tüketim maddesi olan et ve süt ürünlerinde KDV oranı yüzde 8’den yüzde 1’e düşürülmelidir. Alınması gerekenen önemli tedbir, Başbakan’a matematiği unutturan Tarım Bakanı’nın istifa etmesidir. " Basın toplantısının sonunda gazetecilerin sorularını cevaplayan Seçer, CMK’nın 102. maddesinde yapılan değişikliğin ardından tahliye edilen Hizbullah sanıklarının imza vermeye gitmediklerinin hatırlatılması üzerine bu konuda devletin kurumlarının, görevlerini yapmaları gerektiğini söyledi. Bugünkü durumun, geçmişte yapılan bir takım hataların sonucu ortaya çıktığını dile getiren Seçer, yasa hükmünde bir takım belirsizlikler olduğuna işaret etti. Seçer, hukukçular arasında kavram kargaşası yaşandığınısöyledi. Adli kontrol gereği tahliye olan sanıkların her gün gidip imza vermeleri gerektiğini dile getiren Sezer şunları söyledi: "Bir kısım hukukçular, bunun sonucunda imza vermemeleri halinde tutuklanacaklar mı, tutuklanmayacaklar mı diye bir çelişxki içinde. Ama hükümet yetkilileri, bunun sonucunda tutuklama gerektiği açıklamasını yaptılar. Burada kurumlar görevini yapmalıdır. Devletin istihbarat teşkilatları vardır. Emniyet teşkilatları var. Görevlerini yapacaklar. Bu insanlar nerelere kaçıpgitmişlerse oradan bulup, çıkartıp kanun hükümlerini uygulama mükellefiyetlerini yerine getirmelidirler".
Kaynak: İHA